Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2021/21058 E. 2021/15190 K. 07.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/21058
KARAR NO : 2021/15190
KARAR TARİHİ : 07.10.2021

KANUN YARARINA BOZMA

İş yeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuk …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 116/2-4, 151/1 31/3, 62/1 (iki kez) ve 52/2. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis ve 2.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme suçu yönünden 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair … Asliye Ceza Mahkemesinin 06/05/2015 tarihli ve 2015/536 esas, 2015/659 sayılı kararına karşı hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden yapılan itirazın reddine ilişkin mercii … Ağır Ceza Mahkemesinin 14/11/2019 tarihli ve 2019/1713 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı’nın 25/02/2021 gün ve 94660652-105-07-17157-2020-Kyb sayılı yazısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 16/03/2021 gün ve 2021/28556 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,

MEZKUR İHBARNAMEDE;

Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk hakkında atılı suçlarla birlikte işlenen hırsızlık suçundan da mahkumiyet kararı verildiği, anılan kararın suça sürüklenen çocuk müdafi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 25/09/2019 tarihli ve 2019/4014 esas, 2019/13207 karar sayılı ilamı ile hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine yeterli delil elde edilemediği cihetle beraatine karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı verildiği, aynı Yargıtay ilamında iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın itiraz kanun yoluna tabi olduğu gerekçesiyle incelenmeksizin mahalline iade edildiği, mala zarar verme suçu ile ilgili olarak ise anılan Yargıtay ilamında, “Suça sürüklenen çocuğun aşamalarda değişmeyen inkara yönelik savunmaları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, yüklenen suçu işlediğine ilişkin suç mahallinin olduğu sokakta yürüdüğünü gösterir kamera görüntüleri dışında her türlü şüpheden uzak kesin, inandırıcı ve yeterli bir delil elde edilemediği gözetilmeden beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verildiği, bu suça ilişkin kararın kesin nitelikte olduğu ve bu hukuka aykırılığın ancak kanun yararına bozma yoluyla giderilmesinin mümkün bulunduğu…” şeklinde karar verildiği, anılan Yargıtay ilamını takiben söz konusu hırsızlık suçuna ilişkin olarak…Asliye Ceza Mahkemesinin 19/12/2019 tarihli ve 2019/1747 esas, 2019/1876 sayılı kararı ile sanığın beraatine karar verildiği, iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme suçundan verilen 06/05/2015 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yapılan itirazın ise mercii… Ağır Ceza Mahkemesinin 14/11/2019 tarihli ve 2019/1713 değişik iş sayılı kararı ile reddine karar verildiği,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22/01/2013 tarihli ve 2012/10-534 esas, 2013/15 karar sayılı ilamıyla itiraz merciinin sadece şeklî olarak değil, hem maddî olay, hem de hukukî yönden inceleme yapabileceği yönündeki kararı nazara alındığında,

1- Suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarının beraat kararı verilen hırsızlık suçuyla bağlantılı ve birlikte işlendiği gözetilerek, suça sürüklenen çocuğun atılı iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarını işlediğine ilişkin mahkumiyetine yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde,
2- Kabule göre de;
Kayden 12/05/1998 doğumlu olup, suçun işlendiği 25/03/2015 tarihinde 15-18 yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 151/1. maddesi gereğince tayin olunan cezadan, anılan Kanun’un 31/3. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılmayarak fazla ceza tayin edilmesinde, isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Suça sürüklenen çocuk hakkında …. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/05/2015 tarihli ve 2015/536 esas, 2015/659 sayılı kararı ile mala zarar verme suçundan mahkumiyet, iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçunda da 5271 sayılı CMK.’nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararına itirazı üzerine,… Ağır Ceza Mahkemesinin 14/11/2019 tarihli ve 2019/1713 değişik iş sayılı kararınca itirazın reddine karar verilmiştir.
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan…Asliye Ceza Mahkemesinin 06/05/2015 tarihli ve 2015/536 esas, 2015/659 sayılı kararına yönelik incelemede;
Suça sürüklenen çocuğun aşamalarda değişmeyen inkara yönelik savunmaları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, atılı suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlediğine dair mahallinin olduğu sokakta yürüdüğünü gösterir kamera görüntüleri dışında her türlü şüpheden uzak kesin, inandırıcı ve ceza hukukunun evrensel olarak kabul edilen ”şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereğince mahkumiyetine yetecek ölçüde yeterli delil elde edilememesi nedeniyle kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ihbar yazısı incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmüş olduğundan kabulü ile suça sürüklenen çocuk … hakkında mala zarar verme suçu yönünden, …. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/05/2015 tarihli ve 2015/536 esas, 2015/659 sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca BOZULMASINA, suça sürüklenen çocuk …’in mala zarar verme suçundan BERAATİNE, hükmolunan cezanın ÇEKTİRİLMEMESİNE,
2-Suça sürüklenen çocuk … hakkında iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçundan veilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair itirazın reddine ilişkin … Ağır Ceza Mahkemesinin 14/11/2019 tarihli ve 2019/1713 değişik iş sayılı kararına yönelik yapılan incelemede;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlara yönelik yapılan itirazlar ve bunların incelenmesi usulüne ilişkin olarak her ne kadar Ceza Genel Kurulunca 03.02.2010 gün ve 13-12 sayılı karar ile; “İtiraz merciince, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, CMK’nın 231. maddenin 6. fıkrasında yer alan suça ve sanığa ilişkin objektif uygulama koşullarının var olup olmadığı ile sınırlı olarak yapılması gerektiği” kabul edilmiş ve bu uygulama Özel Dairelerce istikrarlı olarak sürdürüle gelmiş ise de, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı yapılan itirazlarda, kararın sadece suça ve sanığa ilişkin objektif şartların gerçekleşip gerçekleşmediğiyle sınırlı olarak incelenmesi uygulamasının doğurduğu sorunlar nedeniyle, Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 tarihli ve 2012/10-534 E., 2013/15 K. sayılı kararı uyarınca, itiraz merciinin yapacağı incelemeyi sadece CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasında yer alan suça ve sanığa ilişkin objektif uygulama koşullarının var olup olmadığı ile sınırlı olarak değil, hem maddi olay, hem de hukuki yönden yapması gerektiğinin kabul edildiği nazara alınarak;
Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden … Ağır Ceza Mahkemesinin 14/11/2019 tarihli ve 2019/1713 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca BOZULMASINA, sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, (2) nolu kanun yararına bozma istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığınadosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 07/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.