YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17057
KARAR NO : 2022/11225
KARAR TARİHİ : 13.09.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesi, ”Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklinde düzenlenmiştir. Dolayısıyla suç tarihinde uzlaşma kapsamında bulunmayan mala zarar verme suçu ile birlikte işlenen 5237 sayılı TCK’nın 116/2. maddesinde düzenlenen ve 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde tanımı yapılan soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlar arasında yer alan işyeri dokunulmazlığın ihlali suçunun dava açıldığında CMK’nın 253/3. maddesinde engel sebebiyle uzlaşmaya tâbi olmadığı ancak hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ”etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin madde metninden çıkarıldığı, 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü de gözetilerek sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 151. maddesinde tanımı yapılan mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamına alındığı, yine Mahkemece kurulan hükümde sanık hakkında hırsızlık suçundan suç duyurusunda da bulunulduğunun anlaşılması karşısında; sanık hakkında Mahkemece hırsızlık suçundan yapılan suç duyurusu akıbeti araştırılarak sonucuna göre atılı suçlar yönünden 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen tüm hükümlerin açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 13/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.