Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2021/16455 E. 2022/11350 K. 13.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16455
KARAR NO : 2022/11350
KARAR TARİHİ : 13.09.2022

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I. Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçuna yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000. TL’ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1320 TL adli para cezasına ilişkin hükmün, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuğun temyiz isteminin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II. Suça sürüklenen çocuk hakkında nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçuna yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 116/4, 31/3 maddelerinde düzenlenen atılı suçların gerektirdiği cezaların türü ve üst sınırlarına göre; aynı yasanın 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 7 yıl 12 aylık uzamış dava zamanaşımı süresinin suç tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 13.09.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.