Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2020/1242 E. 2020/2587 K. 08.07.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/1242
KARAR NO : 2020/2587
KARAR TARİHİ : 08.07.2020

Sanık …’nun kimlik bilgilerini kullandığı sanık … hakkında mağdur … ’a karşı 23.08.2005 tarihinde işlenen nitelikli hırsızlık suçundan TCK’nin 142/2-b, 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2006/9827 nolu iddianamesiyle İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesi’ne dava açıldığı,
Yapılan yargılama sonunda; İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.02.2009 gün 2006/578, 2009/20 sayılı kararıyla sanık … hakkında TCK’nin 142/2-b maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezası verildiği,
Sanık … ve savunmanının temyizi üzerine İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.02.2009 gün 2006/578, 2009/20 sayılı hükmünün Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 14.03.2013 gün, 2012/3461, 2013/5122 sayılı ilamıyla;
”1) Suça konu eylemin nitelikli yağma suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin kanıtları takdir ve tartışmanın üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Suçun failinin duraksamaya neden olmayacak biçimde saptanması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi,
3) Kabule göre de; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nin 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna uyduğu düşünülmeden, aynı Kanunun 142/2-b maddesi ile uygulama yapılması” gerekçeleriyle bozulmasına karar verildiği,
İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/578, 2009/20 sayılı dosyası temyiz incelemesi için Yargıtay’da bulunduğu sırada İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 11.01.2013 gün, 2013/507 nolu iddianamesiyle sanık … hakkında “…’nın kimlik bilgilerini kullandığı” gerekçesiyle iftira suçundan TCK’nin 267/1-5. madde ve fıkraları; mağdur … Satık’a karşı hırsızlık suçundan TCK’nin 142/2-b madde ve fıkraları uyarınca cezalandırılması istemiyle İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesi’ne dava açıldığı,İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/191 Esas, 2013/400 sayılı kararıyla sanık … hakkında iftira ve hırsızlık suçlarından yürütülen yargılama dosyasının İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/414 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği,
Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 14.03.2013 gün, 2012/3461 Esas, 2013/5122 Karar sayılı bozması üzerine yapılan yargılama sonunda; İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nce 23.09.2013 gün ve 2013/414-625 sayılı kararıyla;
”Sanık …’nın eyleminin nitelikli yağma suçunu oluşturması ihtimaline binaen TCK’nin 149/1-a, 53, 63 madde ve fıkraları gereğince cezalandırılması için dosyanın İzmir Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine,
İş bu dosya ile birleşen 2013/191 Esas sayılı dosyasında sanık …’nun iftira ve hırsızlık suçlarından dolayı TCK’nin 267/1-5, 142/2-b-son, 53 madde ve fıkraları gereğince cezalandırılması için dosyanın İzmir Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine” karar verildiği,
İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.09.2013 gün ve 2013/414-625 sayılı görevsizlik kararıyla dosyayı ele alan İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince 30.12.2013 gün ve 2013/375-454 sayılı kararıyla;
“Sanık … hakkında atılı suçu işlemediğinden CMK’nin 223/2-e maddesi uyarınca beraatine,
Sanık … hakkında mağdur …’e (Satık) karşı hırsızlık suçundan TCK’nin 141/1, 62. madde ve fıkraları uyarınca 10 ay hapis cezası ile; iftira suçundan ise, TCK’nin 267/1, 269/3-b, 62. madde ve fıkraları uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” karar verildiği,
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.12.2013 gün ve 2013/375-454 sayılı kararının temyiz edilmeden 09.01.2014 tarihinde kesinleştiği,
12.07.2019 tarihinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.12.2013 tarihli 2013/375-454 sayılı kararına yönelik “kanun yararına bozma” yoluna gidilip gidilmeyeceğinin sorulması üzerine adı geçen kurum tarafından 03.12.2019 tarihli cevabi yazısıyla kanun yararına bozma yoluna gidilmeyeceğinin belirtildiği,
Sanık …’nun Söke T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü aracılığıyla İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesine 16.12.2019 tarihli dilekçesiyle başvurusu üzerine;
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince 11.03.2020 gün ve 2013/375-454 sayılı ek kararıyla; “Sanık hakkında iftira suçundan hükmolunan 5 ay hapis cezasının infazının durdurulmasına” karar verilip, CMK’nin 308. maddesi kapsamında itiraz incelemesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06/05/2020 gün ve KD-2020/37548 sayılı yazısı ile;
1-İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2011/170 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde suç tarihinin 27/08/2005 olduğu, iddianame tarihinin 13/06/2007, karar tarihinin 29/03/2012 olduğu, Yüksek Dairenizin, 24/05/2016 gün, 2013/35364 Esas, 2016/4320 Karar sayılı kararı ile onandığı ve 24/05/2016 tarihinde kesinleştiği,
2-İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2013/375 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde suç tarihinin 23/08/2005 olduğu, iddianame tarihinin 10/08/2006, karar tarihinin 30/12/2013 olduğu, temyiz edilmeden kesinleşme tarihinin 09/01/2014 olduğu,
Her iki iftira suçunun tarihlerinin 23/08/2005 ve 27/08/2005 olduğu, kimliği kullanılan … adlı aynı kişi olduğu, iddianame tarihlerinin de hukuki kesinti yaratmadığı, sonuç olarak iki ayrı iftira suçundan ceza yerine TCK’nin 43. maddesinin uygulanması gerektiği,
Bu nedenle; sanık … hakkında, başka bir sanık olan …’nın kimlik bilgilerinin kullanılarak iftira suçundan verilen 10 ay hapis cezasını düzelterek onayan Yüksek Dairenizin, 24/05/2016 gün, 2013/35364 Esas, 2016/4320 Karar sayılı kararının ve TCK’nin 43. maddesine göre zincirleme suç uygulanmasının sağlanması” talep edilmekle;

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

5271 sayılı CMK’nin 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 06/05/2020 gün ve KD-2020/37548 sayılı yazısı ile; kaldırılmasını talep ettiği Dairemizin 24.05.2016 gün, 2013/35364, 2016/4320 sayılı “düzeltilerek onama” ilamının iş bu dosyaya ait olmadığı, ayrıca
Dairemizce, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.12.2013 tarihli 2013/375-454 sayılı kararına yönelik herhangi bir temyiz incelemesi yapılmadığı, hal böyle olunca; ortada karar düzeltme (itiraz) kanun yoluna başvurulabilecek bir karar olmadığı anlaşılmakla; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının bu konudaki itiraz sebepleri yerinde görülmediğinden, CMK’nin 308/2-3. maddeleri gereğince itirazın REDDİNE, dosyanın itiraz konusunda karar verilmek üzere Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 08/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.