YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/10146
KARAR NO : 2021/15825
KARAR TARİHİ : 19.10.2021
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli yağmaya teşebbüs
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuk hakkında 01.04.2015 tarihinde işlediği iddia edilen nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan verilen hüküm ilgili olarak 05.06.2015 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş, bu karar kesinleşmiş ve denetim süresi içerisinde suç işlenmesi nedeniyle hüküm 14.07.2020 tarihinde açıklanmıştır ve bu hüküm suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmiştir.
5271 sayılı CMK’nın hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını düzenleyen 231. maddesinin 5. fıkrasının son cümlesinde “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.” denilmektedir.
Kanunun amir hükmü ve Yargıtay’ımızın istikrar bulmuş içtihatları uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları, nihai bir hüküm değil, asıl hükmü askıda bırakan itiraza tabi bir mahkeme kararıdır. Denetim süresinde kasıtlı bir suç işlenmediği (ya da denetim süresinde varsa öngörülen tedbirlere uyulduğu) takdirde, askıda olan mahkûmiyet hükmü hukuk aleminde neşv-ü nema bulmadan düşme kararı verilmesi gerekecektir.
Açıklanan bu hükmün tâbi olacağı kanun yoluna gelince;
5271 sayılı CMK’nın sistemine göre, 223. maddede belirtilen nihai hükümler (mahkumiyet, beraat, red, düşme ve ceza verilmesine yer olmadığına dair kararlar) kural olarak olağan kanun yolu denetimine tabidirler.
Olağan kanun yolları istinaf ve temyizdir.
5271 sayılı CMK’nın 272 ve devamı maddelerine göre, mahkûmiyet hükümlerinin miktar itibariyle kesinlik istisnaları dışında istinaf kanun yoluna tâbi olduğunda da kuşku bulunmamaktadır.
Ancak;
İstinaf Mahkemeleri 20 Temmuz 2016 tarihinden itibaren faaliyete geçtiğinden bu tarihten önce verilen nihai hükümler kesinleşinceye kadar, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca 1412 sayılı CMUK’taki usule göre, istinaf değil, temyiz kanun yoluna tâbidirler.
Suça sürüklenen çocuk hakkında her ne kadar istinaf mahkemeleri faaliyete geçmeden 05.05.2015 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise de; 14.07.2020 tarihinde, yani Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra hükmün açıklanması nedeniyle, karar tarihi itibariyle bu hükmün istinaf kanun yoluna tâbi olduğu anlaşılmakla, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE, 5271 sayılı CMK’nın 264/1-2. maddesi hükümleri uyarınca kanun yolunda yanılmanın başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın yetkili ve görevli Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 19/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.