Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2018/395 E. 2020/3351 K. 06.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/395
KARAR NO : 2020/3351
KARAR TARİHİ : 06.10.2020

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli yağma, Nitelikli yağmaya teşebbüs
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm sanık … savunmanı tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Hükmedilen cezanın süresine göre sanık … savunmanının duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 318. maddesi gereğince REDDİNE,
Kayden 30.12.1998 doğumlu sanık …’in 18 yaşını bitirmediği gözetilmeden, duruşmaların kapalı yerine açık yapılarak 5271 sayılı CMK’nin 185. maddesine aykırı davranılması, telafi olanağı olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
I- Sanık … hakkında nitelikli yağma ve nitelikli yağmaya teşebbüs suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK’nin 53.maddesinin uygulanması yönünden Anayasa Mahkemesinin, TCK’nin 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının ve 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 10. maddesi ile yapılan değişikliğin, infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık … savunmanlarının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II- Sanık … hakkında nitelikli yağma ve nitelikli yağmaya teşebbüs suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
02.06.2015 günlü duruşmada “S.S.Ç …’in bu dosya ile birlikte birleşen 2014/574 Esas sayılı dava dosyasındaki eylemler yönünden her iki suç tarihi itibariyle cezai ehliyetinin tam olup olmadığı, herhangi bir akıl hastalığı vs olup olmadığı hususlarında mevcutlu olarak Adana Dr Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine sevki ile heyet raporu aldırılmasına,” şeklinde ara kararı verildiği halde bu raporun akıbeti araştırılıp incelenmeden hüküm tesis edilmesi;sanığın dosya kapsamında bulunan Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin 09.06.2015 tarih ve 6797184/150008926 sayılı onaysız faks kağıdı şeklindeki raporunda “Sınır mental kapasite” tanısı konulup “Mevcut akıl zayıflığı şahsın işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılamasını ve bu fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğini kısmen azaltmış olup, 5237 sayılı TCK’nin 32/2. maddesinden yararlanır” denilmesi karşısında; sanığın suç tarihleri itibariyle 5237 sayılı TCK’nin 32. maddesi kapsamında bir akıl hastalığı bulunup bulunmadığının uzman bilirkişi raporuyla tespit edilmesi, böyle bir rapor var ise aslının ya da onaylı örneğinin dosya kapsamına eklenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 06.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.