Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2018/3651 E. 2019/369 K. 25.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3651
KARAR NO : 2019/369
KARAR TARİHİ : 25.01.2019

CEZA DAİRESİ BAŞKANLIĞI
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
KARAR : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.07.2016 gün 2016/2 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı.

KARAR TARİHİ : 25/01/2019

… Hava Taşımacılık Turizm ve Ticaret A.Ş.’ne ait TC-HEK tescil işaretli BELL 206 L-4 tipi helikopterin … – Çağlayancerit / …-Yerköy planlı uçuşunda 25 Mart 2009 günü … Merkez dağlık alanda düşmesi sonucu pilot … ve 2009 yılı mahalli seçimler nedeniyle bölgeye gelen … Milletvekili ve BBP Genel Başkanı … ile…,… ile gazeteci … olmak üzere toplam 6 kişinin hayatını kaybettiği olayda;
Helikopter kazası nedeniyle arama kurtarma faaliyetlerinde yer alan … İli Valisi …, … Vali Yardımcısı …, İl Jandarma Komutanı …, İl Emniyet Müdürü …, İl Sivil Savunma Müdürü … ve diğer Jandarma ve Emniyet Müdürlüğü görevlilerinin arama kurtarma faaliyetlerini aksatıp, etkin olabilecek kişileri engelleyip bu şekilde gecikmelere neden olup görevlerini gerektiği gibi yerine getirmedikleri iddiaları üzerine inceleme başlatıldığı,
… Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/4822 Soruşturma numarası üzerinden yürütülen evrakı bir kısım şüphelilerin sıfatı ve suç yeri itibariyle ayırıp 2009/8598 Soruşturma sırasına kayıtla 04/06/2009 tarih ve 2009/499 sayılı “yetkisizlik kararı” ile … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilip, diğerleri yönünden soruşturmaya devam olunduğu, … Cumhuriyet Başsavcılığının evrakı 2010/203 nolu Soruşturma sırasına kaydedip devamında da … Valisi … ve diğer kamu görevlisi şüpheliler yönünden 4483 sayılı Kanun Hükümleri uyarınca ön inceleme yapılmak üzere 04/01/2010 tarihli yazı ekinde İçişleri Bakanlığı’na gönderdiği,
İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan ön inceleme sonucu düzenlenen 02/07/2010 tarihli araştırma raporu ile buna dayanan 13/08/2010 tarih ve 38-1(150) sayılı Bakanlık makamının ihbar ve şikayetin işleme konulmaması” kararı ekinde evrakın … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
Anılan karara karşı, … Cumhuriyet Başsavcılığının itirazını inceleyen Danıştay I.Dairesinin 02/12/2010 tarih ve 2010/1511-1990 sayılı kararı ile; itirazı kabul edip, dosyanın ön inceleme için İçişleri Bakanlığına iadesi yönünde karar verdiği,
Bakanlık, Danıştay’ın kararı doğrultusunda yaptığı inceleme sonunda;
Vali … ve diğer kamu görevlileri hakkında 03/05/2011 gün ve 2011/228 sayılı “soruşturma izni verilmemesi” kararı ve ekli soruşturma dosyasını 4483 sayılı Kanunun 6 ve 12/1. maddeleri uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 2011/75 soruşturma sıra no ile kayda aldığı evrakla ilgili Bakanlığın “soruşturma izni verilmemesi kararını” usul ve yasaya uygun bulup, itiraz kanun yoluna gitmediği,
Hâl böyle olunca,
Anılan evrak ile ilgili 14/06/2011 gün ve 2011/36 sayılı “kayıtdan düşme” kararı verildiği,
Müştekiler vekili tarafından “Bakanlık makamının soruşturma izni verilmemesi kararına” karşı itiraz kanun yoluna başvurdukları,
İtirazı inceleyen Danıştay I. Dairesinin 2011/1578-2012/258 sayılı ve 02/02/2012 günlü kararı ile;
“25/03/2009 tarihinde … ve beraberindekilerin ölümüyle sonuçlanan helikopter kazası sonrasında yürütülen arama ve kurtarma çalışmalarının belli bir plan ve strateji dahilinde yürütülmediği, kazanın olduğu bölgenin saptanması, arama ve taramada telefon sinyalleri dikkate alınarak oluşturulacak bir harita üzerinde görev yerlerinin paylaştırılması ve takip edilmesi yönünde organize ve planlı bir çalışma yapılmadığı dikkate alındığında, ilgililere isnat edilen eylemin, haklarında soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunduğu anlaşıldığından itirazın kabulüyle İçişleri Bakanlığının 03/05/2011 tarih ve Mül. Tef. Kur. Bşk. 2011/228 sayılı
soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararının kaldırılmasına, dosyanın …. ekli olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” oy çokluğuyla yazılı şekilde karar verdiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, evrakı 2012/35 soruşturma sırasına kayıt edip şüpheliler …, …, …, …, …, …, …, … ve … haklarında görevi kötüye kullanma suçu ile ilgili yaptığı soruşturma sonunda 19/07/2016 gün ve 2016/2 kovuşturmaya yer olmadığına dair sayılı kararı ile;
“Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı … ve beraberindeki 5 kişiyi taşıyan helikopterin … ili, Göksun ilçesi yakınlarında düştüğünün haber alınmasıyla kaza olay yeri koordinatörü … valisi …’ın sözlü talimatı ile Vali Yardımcısı … başkanlığında İl Kriz Merkezinin oluşturulduğu, arama kurtarma çalışmalarının Türk Arama Kurtarma Yönetmeliğine istinaden hazırlanan 2002/4 sayılı Uluslararası Arama Kurtarma Planı tebliğ hükümlerine göre yürütülüp gecikmeksizin çalışmalara başladığı,
Helikopterin uçuş güzergahı üzerinde bulunan bölgedeki sivil tüm unsurların teyakkuza geçirildiği, arama kurtarma için gerekli tüm unsurların hazırlanması ve kazazedelere zamanında tıbbi müdahale yapılabilmesi için sağlık tesisi, ambulans ve görevlilerin hazır halde bulunmaları talimatının verildiği, İl Savunma Müdürlüğüne bağlı arama kurtarma ekiplerinin hazırlandığı, İl Kriz Merkezinin 24 saat esasına göre yürüttüğü,
Çalışmaların enkaz bulununcaya kadar sürdürüldüğü, olayın öğrenilmesini müteakip İl Valisi, Jandarma Komutanı ve İl Emniyet Müdürünün muhtemel olay yeri Göksun’a hareket ettikleri, burada oluşturulan fiziki kriz merkezinde toplanan bilgiler değerlendirilip, arama kurtarma çalışmalarının koordine edildiği, sivil savunma ekiplerinin aynı gün saat 15.00’dan itibaren muhtemel kaza yeri Göksun’a sevk edildikleri, ilaveten komşu il ve ilçelerden gelen takviye sivil savunma birlikleri, Jandarma ve Emniyet ile AKUT gibi sivil toplum örgütü unsurlarının saat 16.05’den itibaren Valilik tarafından Göksun’a yönlendirildiği, muhtemel enkaz yerlerinde gecikmeksizin çalışmaların başladığı, kolluk kuvvetlerinin ilerleyen saatlerde yöreyi bilen vatandaşlar, geçici köy korucuları, UMKE (Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri) ve KADAK (Arama, Kurtarma ve Telsiz ve Radyo Amatörleri)’nden destek alarak üç ayrı grup halinde çalışmaları sürdürdükleri, bölgenin havadan taranması için ilgili kurumlardan talepte bulunulduğu, Emniyet Genel Müdürlüğü, 10.Tanker Üst Komutanlığı ve … 2…. Komutanlığı ile …’dan gelen hava araçlarının mümkün olduğu ölçüde arama, kurtarma çalışmalarına katıldıkları, gönüllü çalışmalara sivil vatandaşların havanın kararmasıyla don tehlikesi, sis ve kar yağışı gibi olumsuzlukları nedeniyle arzu edilen katkıyı sağlayamadıkları, çalışmaya profesyonellik gerektirmesi ve o an itibariyle teknik ve fiziksel yetersizlikler nedeniyle doğabilecek muhtemel kayıpların önlenmesi için çalışmalara katılmak isteyen vatandaşların uyarıldıkları,
… İl Jandarma Komutanlığı yetkilisinin saat 16.10-16.15 itibariyle pilotun telefon numarasından yer tespiti yapılıp yapılamayacağı hususunun TİB’de yapılan inceleme sonucu 16.25’te alınan son konum bilgisi ile sonrasında ulaşılan bilgilerin süratle Jandarma Genel Komutanlığı Teknik İstihbarat Daire Başkanlığına, oradan … İl Jandarma Komutanlığına iletildiği, yine Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığının saat 16.30 itibariyle talep ettiği belgelerin de önce Jandarma Genel Komutanlığı için üretilen bilgilerden yararlanılarak, anılan birime iletildiği, oranın da bilgileri derhal … İl Emniyet Müdürlüğüne ulaştırdığı” belirlenmiştir.
Dosya kapsamına göre yürütülen kurtarma ve çalışmalarında görev alan şüpheliler Vali …, Vali Yardımcısı …, İl Jandarma Komutanı …, İl Emniyet Müdürü …, İl Sivil Savunma Müdürü …’un gerek kriz merkezi görevlisi olarak, gerek alanda yapılan arama ve kurtarma faaliyetlerinin koordinatörü olarak uhdelerindeki görevleri yaptıkları,
Şüpheliler Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı Şube Müdürü …; anılan kurumun TİB temsilcisi …, Jandarma Genel Komutanlığı Bilgi Sistemleri Teknisyeni …. ile Jandarma Genel Komutanlığı TİB temsilcisi …’ın helikopterde yolculuk edenlerin telefon numaralarından alan ve kurum bilgisi belirleme sürecinde görev gereklerine uygun davrandıkları iddia edildiği gibi, arama kurtarma çalışmaları ile alan ve kurum belirleme sürecinde ihmali davranış sergileyerek TCK’nin 257. maddesi kapsamında görevi kötüye kullanma suçunu işlediklerine dair haklarında kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil bulunmadığı anlaşıldığından CMK’nin 172/1. maddesi uyarınca KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA” karar verdiği,
Şikayetçiler …, …, …,…,…,…, vekillerinin kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz etmeleri üzerine;
Yargıtay 6.Ceza Dairesi’nin 18/10/2016 tarih ve 6-6 sayılı kararı ile;
“…Helikopter kazasının olduğu arazinin coğrafi yapısı, iklim şartları, meteorolojik göstergeler dikkate alındığında arama ve kurtarma çalışmasına katılan hava araçları başarılı olamamıştır.
Karadan arama ve kurtarma faaliyetine ilk 24 saat için 1339 görevli er ve korucu çalışmalara katılmış, ilk 24 saat içinde 10 farklı noktada arama faaliyetine başlanmıştır. Arama faaliyetine bölgeyi bilen 897 adet geçici köy korucusu ve bazı köylü vatandaşları katılmışlardır.
Kaza kırımına uğrayan hava araçlarının kara aramasında ise; kaza yerinin net koordinatlarını bilmek gerekir. Somut olayda kaza kırımına uğrayan helikopterin arama ve kurtarma faaliyetlerinin ne başlangıç ne de sonraki aşamalarında GSM operatörlerinden hareket ile ‘TİB’den net bir enkaz koordinat noktası bildirilmemiştir. ‘TİB’ bu yönde çalışma yürütmüş ise de salt GSM operatörlerinden hareketle bunun kısa sürede tespitinin mümkün olamayacağı; süreci uzatacağı açığa çıkmıştır. Bu süreç içinde Jandarma Genel Kom. Yetkilisinin, Jandarma Gen. Kom. (TİB) temsilcisi şüpheli …’dan alınan bilgiyi şüpheli …’ya ilettiği, onun da coğrafi harita üzerinden işaretleyip durumu Jan. Gen. Kom. Daire Başkanlığı ve … İl Jandarma Komutanlığına ilettiği;
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığında Şube Müdürü …’nin, helikopter kaza kırımının Jandarma bölgesi olmasına karşın Em. Gen. Müd. (TİB) temsilcisi …’a iletip onun da Jandarma Genel Komutanlığının ürettiği bilgilerden yararlanıp yetkili birim ve … İl Emniyet Müdürlüğüne ulaştırdığı, bu bağlamda tüm sivil ve kamu görevlileri ile şüphelilerin A.K. faaliyetlerini koordineli olarak sürdürdükleri,
27.03.2009 günü saat 14.30 sularında …köyü muhtarı ile 17 sivil vatandaşın helikopter enkazı ile donmuş halde cesetleri bulup durumu jandarmaya bildirmesi, gelen bilgiler ışığında kaza mahalline ulaşılmak için 9 kişilik DAK timi oluşturulduğu, anılan görevlilerin 21.30’da bölgeye yöneldiği, kurtarma helikopterinden birinin aynı kaza yerinde kaza kırımına uğradığı,
28.03.2009 günü saat 05.30’da kaza mahalline ulaşıldığında …, …,…,…,ı’nın cesetlerine, kaza mahallinden bulunup alındığı, … ile ilgili arama çalışmalarına devam edilip, kaza mahallinden 400 metre doğudaki bir noktada adı geçenin cesedine 30.03.2009 günü itibari ile ulaşılıp, bölgeden alındığı,
Kaza yeri … ili Merkez … obası ile Göksu … kasabası arasındaki Keş Dağları Karayakup Tepesi 375872 N, 364016 E koordinatlarında, deniz seviyesinden 6500 FT yüksek dağlık bir alan olduğu anlaşılmıştır.
Kazada ölen şahıslar ile ilgili usulüne uygun Adli Muayene ve Otopsi tutanakları düzenlenmiştir.
… Adli Tıp I. İhtisas Kurulunun Raporuna göre de; ‘…, ….,…,…,’nın kaza nedeniyle muhtelif vücut travmasına bağlı yaralanmaları sonucu kazadan sonra 30–60 dakika sonra hayatlarını kaybettikleri, …’in ise ayağı kırılıp ve muhtelif beden travmalarına rağmen donma sonucu kazadan 4 – 6 saat sonra hayatını kaybettiğini’ belirlediği,
TC-HEK tescil işaretli hava aracında yapılan inceleme ve düzenlenen bilirkişi raporlarında helikopterde kaza öncesi aktif olup kaza anında çarpma sonucu ELT cihazının kırılan seyyar antenin yeterli sinyal üretemediği,
ELT cihazından yapılan yetersiz acil durum sinyallerinin bu nedenle COSPAS/SARSAT uydularınca algılanamadığı bu nedenle de uydu aracılığı acil durum sinyallerinin Denizcilik Müsteşarlığı bünyesinde kurulan Ana Arama Kurtarma Merkezine (AAKM) iletemediği,
Helikopterde bulunan;
Garmin GNS 430, Argus CE ve Sky Map IIIC isimli 3 GPS cihazı olduğu; bu cihazların irtifa, sürat vs. hava bilgilerini saklamadığı, uçağın pozisyon bilgisini sakladığı, GPS cihazlarının düşmeyi ispata yarayacak bilgi içermediği, uçuş bilgilerini içeren cihazlar olduğu,
Helikopterde CUR, FDR (kara kutu diye bilinen aletin) olmadığı,
Helikopterde takılı Garmin marka CNSN30 model GPS cihazının kaza sonrası hasar görüp renkli ekranın çalışamaz hale geldiği, yeni ekran takılıp güç verilip çalıştırıldığında ulaşılan tek bilginin cihazın yedek bataryasının arızalandığına ilişkin mesajı oluşturduğu, helikopterin geçtiği güzergahlar ile ilgili bir bilgiye rastlanılamadığı,
Helikopterde ‘snow deplector kit’ ve/veya ‘snow deflector kit’ ‘particie deflector kit’ aparatlarının olmadığı,
TC-HEK tescil işaretli hava aracının pilotu …’nin ise; planlanan yolcu sayısından fazla yolcu ve izin verilen maksimum kalkış ağırlığından fazla ağırlık ile kalkış yapıp, meteorolojik koşullar gereğince sorgulanmadan, uluslararası havacılık kurallarına göre helikopterin düştüğü zaman ve yerdeki hava koşullarına göre de pilotun belirlenen seyrüsefer güzergahı için ‘snow deplector kit’ ve/veya ‘snow deflector kit’ ‘particie deflektör kit’ yardımcı aparatlarının birlikteliğini de sağlaması gerektiğini düşünmeden meteorolojik koşullara göre görüş mesafesinin 1000 metre standardına karşın VFR sistemi ile uçuşunda devam ettiği, helikopterin bilgi transponde açık olsa da görerek uçuş şartlarına göre helikopterin düşük irtifa nedeniyle radarlar tarafından sürekli takibine imkan da sağlamadığı, hava aracının pilot tarafından herhangi bir yer istasyonu veya uçuşta bulunan seyrüsefer cihazına bir arıza veya tehlike durumunun da rapor etmediği dosyaya yansıyan belgeler ve bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır.
Bu bağlamda dosya bir bütün halinde değerlendirildiğinde,
AK faaliyetlerinin asıl amacı insan hayatını kurtarmaktır. TC– HEK tescil işaretli hava aracının 29.03.2009 tarihinde düşmesi (kırıma uğraması) sonrasında …, Kayseri, … resmi makamları kaza yeri ile ilgili net bir bilgiye sahip değillerdir.
Kaza yerinin … ili sınırlarında kaldığına ilişkin bilgilerin alınması ile … Valisi …’ın yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun kriz merkezini oluşturup kriz merkezinde görevli Vali Yardımcısı …, …, …, … ile koordineli çalışmaya başladıkları, Emniyet Genel Müd. İstihbarat Müd. …, Emniyet Genel Müd. TİB Temsilcisi …, Jandarma Genel Kom. TİB Temsilcisi … ve Jandarma Genel Komutanlığı Bilgi Sistemleri Teknisyeni …’nun telefon sinyalleri ile baz istasyon verileri bilgilerini değerlendirip ilgili makamlara aktardığı, bu haliyle de şüphelilerin kusurlu ve/veya görevlerini gereği gibi yapmadıklarına dair kesin, inandırıcı delil elde olunamadığı, kaza sonrası oluşan bilgi kirliliğinin yarattığı sonuçlardan da şüphelilerin sorumlu tutulamayacağı, hal böyle olunca; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığı kararında bir isabetsizlik bulunmadığı” gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmesi üzerine şüpheliler hakkındaki kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kesinleştiği,
… Bakanlığının 09.04.2017 tarihli ve 523 sayılı kanun yararına bozma talebi ve bu talep üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17.04.2017 tarihli ve 23747 sayılı ihbarnamede;
“…5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesinde yer alan ‘Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür’ şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu,
Bu kapsamda,
1- 25.03.2009 tarihinde … ve beraberindekilerin ölümüyle sonuçlanan helikopter kazası sonrasında yürütülen arama ve kurtarma çalışmalarının belli bir plan ve strateji dahilinde yürütülemediği, kazanın olduğu bölgenin saptanması, arama ve taramada telefon sinyalleri dikkate alınarak oluşturulacak bir harita üzerinde görev yerlerinin paylaştırılması ve takip edilmesi yönünde organize ve planlı bir çalışma yapılmadığı iddialarına ilişkin olmak üzere Devlet Denetleme Kurulunun 21.01.2011 tarihli ve 2011/1 sayılı raporuna istinaden hazırlanan Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının 01.12.2014 tarihli ve 073 sayılı raporunda ‘…Arama kurtarma faaliyetlerine ilişkin olarak hazırlanan ve gönderilen raporlarda, ilk gün Vali, İl Emniyet Müdürü ve İl Jandarma Komutanının Göksun’a hareket saatlerinin 1 saat geri alınarak yazılması ile özellikle olaya nasıl ve ne şekilde müdahale edildiğinin ve eldeki verilerin ne şekilde değerlendirildiğinin tespitine yönelik önemli bilgiler ihtiva ettiği değerlendirilen İl Jandarma Komutanlığı ceride kayıtlarının değiştirilerek yeniden yazılmasının ‘olaya müdahalede ihmal ve gecikme olduğu’ iddiasına yönelik şüpheleri arttırdığı…’ ve 26.12.2013 tarihli Elektrik Mühendisi ve Telekomünikasyon Uzmanı raporunda ‘…Soruşturma dosyasındaki belge bilgilerin, kazanın bildirildiği zaman ve geçen süreçte bir arada bulunmadığı gerçeği de göz önüne alınarak, yaptığım değerlendirmeler bu aşamadaki görüşlerim olmakla birlikte, sadece kaza sonrası GSM şebekesi üzerinden kaza yeri tespiti çalışmaları açısından, GSM teknolojilerine çözümler üretecek teknik bir koordinatörün/koordinasyonun olmadığı, bu nedenle arama kurtarma çalışmalarının uzadığı kanaatindeyim…’ şeklindeki rapor ve tespitleri,
2- 15 Temmuz başarısız darbe girişiminden sonra iş bu soruşturma dosyasında yer alan şüphelilerden Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü …’nin FETÖ/PDY mensubu olmaktan tutuklu bulunması, bunun yanı sıra … ve beraberindekilerin bulunduğu helikopterin kasten düşürüldüğü ve düştükten sonra ise arama kurtarma çalışmalarının kasten sekteye uğratıldığı iddialarına yönelik … Cumhuriyet Başsavcılığının 20.06.2016 tarihli ve 2014/5021 soruşturma, 2016/5992 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına konu soruşturma dosyasında yer alan şüphelilerden ……,…,’ın FETÖ/PDY mensubu olmaktan tutuklu olması ile ismi geçen şüphelilerden … ve…,’ın sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik suikast timinin 15 Temmuz’da gerçekleştirdikleri … baskınında yakalanmaları,
Hususları ile yukarıda belirtilen … Cumhuriyet Başsavcılığının 20.06.2016 tarihli ve 2014/5021 soruşturma, 2016/5992 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına konu soruşturma dosyası ile … Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/27477 soruşturma dosyası, yine Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığında ve Genelkurmay Askeri Savcılığında yürütülmekte olduğu bildirilen soruşturma dosyalarındaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği düşünüldüğünden, şüphelilerin ihmali davranışları ile görevlerini kötüye kullandıkları iddialarına ilişkin eksik soruşturmaya dayalı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi nedeniyle merciince, ortada 5271 sayılı Kanuna uygun bir soruşturmanın bulunmadığı bir durumda, anılan Kanunun 160. maddesi ve diğer maddeleri uyarınca soruşturma yapılmasını sağlamak maksadıyla, itirazın kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği” şeklindeki gerekçeleriyle Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, itirazın reddi kararının kanun yararına bozulmasının talep edildiği,
Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca “Şüpheliler hakkında eksik araştırma ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilip verilmediğinin belirlenmesi yönünden değerlendirilip 10/07/2018 gün, 2017/KYB-507; 2018/352 sayılı kararı ile; Kanun yararına bozmaya konu kararın geçirdiği hukuki süreci açıklayıp,
Kanun yararına bozma talebinde bahsi geçen … Cumhuriyet Başsavcılığı 2015/27477 soruşturma sayılı şüphelilerin İçişleri Bakanlığı, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) ve Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü (DHMİM) yetkilileri oldukları belirtilip,
İçişleri Bakanlığı 29/04/2011 tarihli “ön inceleme raporunun düzenlenmesine, kamu görevlileri …, …, …, …, …, …, …, …, … ile ilgili “ soruşturma izni verilmeme kararı, Devlet Denetleme Kurulu raporunda şüphelilerin arama kurtarma faaliyetlerinin aşamalarına yönelik açıklamalardan sonra,
Arama ve Kurtarma Faaliyetlerine İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler;
Emniyet Genel Müdürlüğü birimlerinin kendilerine verilen telefon numaralarını, yer tespiti için TİB’e geç bildirdiği, Jandarma Genel Komutanlığı birimlerinin ise kendilerine iletilen …’e ve diğer yolculara ait telefon numaralarını yer tespiti için TİB’e bildirmediği, söz konusu birimlerce sıralı hiyerarşik düzen içerisinde bildirim yapılana kadar TİB’in kendisine başka kaynaklardan gönderilen cep telefonlarından kaza yerine ilişkin bilgileri makul bir sürede sağlayıp yetkili kurum temsilcilerine ilettiği, 112 görevlilerince bildirilen cep telefonu numaralarının, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından TİB’e saat 16.30’da ulaştırıldığı, gecikmenin 155, İstihbarat Şube Müdürlüğü, İl Emniyet Müdürlüğü ile Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı birimlerinden hangisinde yaşandığının gönderilen bilgi ve raporlardan tespit edilemediği, 155 kayıtlarının incelemesi sonucunda Emniyet Genel Müdürlüğü birimlerinin bu hususta yeterli hassasiyeti göstermediği ve olaya 112 görevlileri kadar ciddiyetle yaklaşmadığı, İl Jandarma Komutanlığınca söz konusu telefonların … Jandarma Bölge Komutanlığına ve Jandarma Genel Komutanlığına bildirildiğinin raporlarda belirtildiği, ancak bildirim saatinin raporlarda yer almadığı, TİB tarafından saat 16.25’te yapılan yer tespitinde kullanılan cep telefonlarının ve yer belirleme talebinin, Jandarma Genel Komutanlığı veya sıralı birimlerinden değil, … İl Jandarma Komutanlığı görevlilerinin aramasıyla TİB Jandarma Genel Komutanlığı Temsilcisi …’dan ve Başbakanlık Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğünden geldiği, buna göre Jandarma Genel Komutanlığı sıralı birimlerinin, kendilerine bildirilen cep telefonu numaralarını yer tespiti için TİB’e ilk tespitin yapıldığı süreçte bildirmediği,
TİB’den alınan bilgilerin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığınca İl Emniyet Müdürlüğüne geç bildirildiği, İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığınca bilgilerin Vali ve kriz merkezine bildirilmediği, saat 16.30’da alınan cep telefonu kestirme bilgilerinin, olay yerindeki İstihbarat Şube Müdürü…’a saat 19.30 sıralarında ulaştırıldığı,… harita eşliğinde bu bilgileri paylaştığını ifade etmiş ise de, bu bilginin Vali ve diğer görgü şahitlerince doğrulanmadığı, bilgiler alındığında Jandarma Genel Komutanlığında konuyla ilgili personelin görevi başında olmaması nedeniyle yaklaşık 30 dakika beklenildiği, saat 16.55’te verilerin İl Jandarma Komutanlığına aktarıldığı, hem merkezde hem de il düzeyinde teknik elemanların harita üzerinde çalışmaya başladıkları ve saat 17.15 itibarıyla Turkcell verilerini ve görüş açısı çalışmalarını harita üzerine aktardıkları, jandarma personelinin normalde 47 kilometre olan yayı, yansımalardan dolayı biraz ihtiyat payı da ekleyerek 68 kilometre olarak çizdikleri, …’nun İl Jandarma Komutanlığındaki personel ve …ile telefonla konuşup yay üzerinde sisli ve karlı tepe olarak üç nokta olduğunu, buralara bakılması gerektiğini ilettiği, İl Jandarma Komutanının bu bilgilerden haberinin olmadığını söylemesinin Türk Silahlı Kuvvetlerinin disiplin ve teamüllerine ters düşmekte olduğundan kuşkulu görüldüğü, 156 kayıtlarından İl Jandarma Komutanının Göksun’a hareketinden önce koordinat bilgisini aldığı, Vali ve diğer resmi erkânın …’de olduğu sırada TİB’in Avea hattından yeni veri elde ettiği, Avea ve Turkcell hatlarından kestirme yapılarak aranacak alan 15 kilometre boyunda 1 kilometre eninde bir alana indirilip saat 23.30’da İl Jandarma Komutanlığına ilettiği, bu haritaların İçişleri Bakanı, Vali ve kriz merkezi ile paylaşılmadığı, genel olarak 30 kilometre çapında bir alandan bahsedildiği, aramaların da bu harita bilgisine göre yapılmadığı,
Kurucaova’da amatör bir telsizcinin internet üzerinde işaret koyduğu noktanın saatlerce ve defalarca arandığı, söz konusu noktanın yanlış bir yer olduğu, bilginin hiçbir temelinin bulunmadığının Başbakanlık, Genelkurmay Başkanlığı, Sağlık Bakanlığı, Denizcilik Müsteşarlığı AAKKM, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü kriz merkezlerince ve burada çalışan ehil olmayan elemanlarca fark edilemediği, Genelkurmay Başkanlığınca İl Jandarma Komutanlığına bildirilen söz konusu noktanın iki gün boyunca aranmaya devam edildiği, özellikle … bölgesinde enkaz yerine yaklaşıldığı sırada, Kurucaova’dan sinyal alındığı iddiası ortaya konularak kamu görevlilerinin yanıltılmasının, masum bir iyi niyet çabasından öte kazanın ilk saatlerinde ortaya konulan “Enkaza ulaşıldı” haberlerinin yayılması ile bağlantılı olabileceği kuşkusunun giderilemediği,
Enkazın aranması amacıyla bölgeye gönderilen hava araçlarının, sinyal alınamaması nedeniyle tahmini bölgelerde gözle arama yaptıkları, meteorolojik koşulların çok kötü olması ve yüksek rakımlı tepelerde sis ve kar yağışı nedeniyle helikopterlerin buralara girememesi sonucunda herhangi bir netice alınamadığı, havadan arama kurtarma çalışmalarının yapılmasında ilk gün yeterince hızlı tepki verilemediği, muhtemel kaza mahalline en yakın noktalardaki hava araçları yerine daha uzak noktalardaki hava araçlarının görevlendirildiği, ilk anda …’daki helikopterin gönderilmesi hâlinde saat 17.25 civarında bölgeye ulaşılabileceği ve en azından hava kararmadan 45 dakika kadar arama yapılabileceği, ancak Hava Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezince İncirlik’ten görevlendirme yapılmasının havadan arama çalışmalarını asgari bir saat geciktirdiği ve hava karardığından etkisinin de azaldığı,
Arama kurtarma çalışmalarında eldeki imkânlar etkinlikle kullanılmamış olup eldeki tek bilimsel veri olan TİB’den alınan bilgi ve bu bilgiye dayalı olarak oluşturulan haritaların arama kurtarma çalışmalarında dikkate alınmadığı, bilgi ve haritaların Vali ve İçişleri Bakanı ile paylaşılmadığı, aramaların büyük oranda görgü şahitlerince bildirilen ve doğruluğu yeterince araştırılmayan yanlış alan ve yerlerde yapıldığı, enkazın Karayakup bölgesinde olduğuna ilişkin görgü şahitlerinin beyanları ile diğer görevlilerin ikazlarının da yeterince dikkate alınmadığı ve TİB verileri ile birlikte değerlendirilmesinin yapılmadığı, … köyünden …’ın, helikopterin köyleri üzerinden geçip … köyüne doğru gittiğini söylediği, jandarmanın öğrendiği bu bilgileri Vali, İlçe Kaymakamı ve diğer arama kurtarma ekiplerine iletmediği, bu nedenle diğer ekiplerin Hacıömer köyü ve Tüllücetepe mevkiinde gereksiz aramalar yaptıkları, gönderilen raporlarda, … bölgesi ile ilgili ilk bilginin 112’yi arayan vatandaşların beyanları üzerine saat 19.00’dan sonra Çardak Karakolu’ndaki Valiye ulaştığı, neticede … köylülerinin helikopterin kendi üzerlerinden …’e doğru gittiğini, … köylülerinin de helikopterin kendi köylerine gelmediğini, Karayakup Tepesi tarafından sesini duyduklarını, az bir süre sonra da sesin kesildiğini beyan ettikleri, bu bilginin cep telefonu sinyalleriyle de birebir çakıştığı, sonuç olarak, cep telefonu sinyallerinin yanında çok sayıda vatandaş ve bu vatandaşların ihbarlarını değerlendiren kamu görevlilerinin, enkazın Karayakup Tepede olduğu yönünde ihbar ve ikazlarda bulundukları, ancak bu ikaz ve ihbarların yeterince dikkate alınmadığı,
Enkazın bulunduğu en muhtemel yer olan Karayakup Tepesinin hiç aranmadığı, cep telefonu sinyallerinden tespit edilen 1 kilometre eninde 15 kilometre boyunda kestirme alana ilişkin kısmi alanların (cep telefonlarının çekmediği alçak irtifalar) bazı ekiplerce arandığı, amatör bir TRAC görevlisinin internet üzerinde muhtemel enkaz yeri diye işaretlediği bölgenin dokuz kez arandığı, Ilıca, Hacıbudak, Kurucaova ile … mezrasının güney bölgelerinde yüzlerce kilometrekarelik alanın gereksiz yere tarandığı, sonuçta enkazın kendiliğinden aramaya çıkan on yedi vatandaş tarafından bulunduğu, bu esnada, arama kurtarma çalışmalarını planlayan başta … Jandarma Bölge Komutanı… olmak üzere bazı askeri personelin TİB verilerince belirlenen enkaz bölgesinin aranması konusunda gerekli dikkat ve titizliği göstermediği, Çardak İlçe Jandarma Karakolu’ndaki değerlendirmelerde TİB’den alınan veriler ve haritaların Valiye sunulmadığı, Göksun Kaymakamlığına ulaştırılan vatandaş ihbarı değerlendirilerek saat 22.00 sıralarında … mevkiine hareket edildiği, … ve … köylülerinin beyanlarıyla helikopterin bu iki köy arasındaki kayalık bölgeye düştüğünün kriz merkezi yöneticilerince de öğrenildiği, Göksun İlçe Jandarma Komutanının … köyüne gittiği, ancak buradan alınan bilgilerin Vali ve kriz merkezine aktarılmadığı, …-… arasındaki bölgede 22.00-24.00 saatleri arasında bazı aramalar yapıldığı, ancak edinilen veri ile bölgenin telefonların çektiği bir yerde olmasının dikkate alınmadığı, resmi aramaların yol kenarlarında ve telefonların çekmediği arazinin alçak kesimlerinde, enkazın muhtemel yeri, …-… yolunun batısı iken yolun doğu kısmında gerçekleştirildiği, yüksek kesimlere çıkılmamasında o esnada bölgeye gelen birliklerin yeterli donanıma sahip olmamasının da etkili olduğu, Avea hattına ilişkin elde edilen yeni veriler ile kestirme yapılarak aranacak alanın 15 kilometre boyunda 1 kilometre eninde bir alana indirildiği, bu bilgilerin saat 23.30’da İl Jandarma Komutanlığına iletildiği, buna göre TİB verileri, … ve … köylülerinden alınan bilgiler, Tüllücetepe’de baz istasyonunun görüş açısı çerçevesinde helikopter enkazının Karayakup Tepesinde olduğu ve aranacak alanın sadece 1 kilometrekareye indirildiğinin kesin bir şekilde belirlendiği, … Jandarma Bölge Komutanı… başkanlığında yapılan toplantıda da enkazın bu bölgede olduğu hususunda bir görüş birliğine varıldığı, hâl böyle iken, saat 00.30’da … bölgesindeki aramaların sonlandırıldığı, gece şartlarında arama yapılamayacağından bahisle birliklerin Kurucaova’ya kaydırıldığı, yapılacak aramalar için eldeki verilere göre bir planlama yapılmadığı, aramaların arazide sorumlu olarak atanan iki komutanın inisiyatifine bırakıldığı, 25.03.2009 tarihinde arama yapan ekiplerden hiç birinin Karayakup bölgesine ulaşamadığı ve bu bölgenin o gün için aranmadığı, Kurucaova bölgesindeki aramaları planlayıp yönlendiren Yarbay …’nin enkazın Karayakup tarafında olduğunu bilmesine rağmen, ters taraftaki Kurucaova’da birlikleri araziye gönderirken “en kritik yer burası, en muhtemel yer de burası” şeklinde konuşmasının kuşkulu bulunduğu, 26.03.2009 tarihinde bölgeye gelen DAK timinin, helikopterle arazide ulaşılabilen bir bölgeye bırakılarak diğer ekiplerin ulaşamadığı yüksek yerlerde arama yapmasının planlandığı, DAK timinin gerektiğinde arazide kalabilecek donanım ve eğitime sahip olduğu, ancak DAK timinin 26.03.2009 saat 16.20’den itibaren 27.03.2009 günü akşam saat 21.30’a kadar herhangi bir arama yapmadığı ve kendilerine bu yönde bir görevlendirme de yapılmadığı, aynı şekilde 27.03.2009 tarihinde bölgeye getirilen Jandarma Genel Komutanlığı Dağ Timleri ve özel arama kurtarma birlikleri ile …, Gölbaşı ve Nurdağı komando birliklerinin eldeki bilgi ve verilere rağmen Karayakup bölgesi yerine … mezrasının güneyinde görevlendirildikleri, netice olarak 27.03.2009 tarihinde… tarafından; TİB verileri ve görgü şahitlerinin beyanlarına göre enkazın bulunduğu en muhtemel yer olan Karayakup bölgesine önce planlama yapılmadığı, enkazın, bilimsel verilerle ve görgü tanıklarının ifadesine göre bir kilometre karelik bir alanda olduğu bilgisine rağmen, bu bilginin İçişleri Bakanı ve Valiye iletilmediği,
Arama kurtarma faaliyetlerine ilişkin olarak hazırlanan ve diğer birimlere gönderilen raporlarda, ihmali ve gecikmeyi saklamak için değişiklikler ve ilaveler yapıldığı, ilk güne ilişkin olayların saatlerinin genel olarak bir saat geri alındığı, raporlarda bir çok tutarsızlıklar bulunduğu, faaliyet sonuç raporunda arama kurtarma faaliyetlerinin büyük bir kısmının birer saat geriye alınarak kaydedildiği, İl Kriz Merkezinin, Valinin talimatı ile saat 15.50’de faaliyete geçirildiğinin belirtildiği, …’nun TBMM Araştırma Komisyonuna yaptığı açıklamalara göre, Başbakanlık Müsteşarı …’yı saat 16.30 sıralarında aradığında Valinin kazadan haberinin olmadığının anlaşıldığı, saat 16.18’de 155’i Valilikten arayan Basın Müdürünün helikopterin düştüğü yönünde basın mensuplarınca arandığını ve bir bilgi olup olmadığını sorduğu, buna göre kriz masasının en erken saat 16.30 sıralarında oluşturulmasının mümkün görüldüğü, genel olarak birer saat geri almanın burada yapılmış olması da muhtemel olduğundan kriz merkezinin saat 16.50’de faaliyete geçtiğinin kabulü gerektiği, raporlarda ve tutanaklarda İl Jandarma Komutanının saat 16.25’te, Vali ile İl Emniyet Müdürünün de on dakika kadar sonra Göksun’a hareket ettikleri, ancak İl Jandarma Komutanlığı ceride kayıtlarında İl Jandarma Komutanının saat 17.25’de hareket ettiği bilgisinin yer aldığı, ilk hazırlanan ve valilik dosyaları arasında Kurula gönderilen imzalanmamış ham raporda da bu yönde bilgi bulunduğu, 155 kayıtlarında da İl Emniyet Müdürünün saat 17.32’de çıktığı, saat 17.43’te Valinin evinden çıkmak üzere olduğunun anons edildiği, ayrıca, çeşitli televizyon kanallarının saat 17.30 sırasındaki canlı telefon bağlantılarında Valinin makamından çıkmak üzere olduğunu bildirdikleri, yine 155 kayıtlarında Valinin saat 18.53’te Göksun’a giriş yaptığının anons edildiği, buna göre Valinin saat 17.45, İl Jandarma Komutanının da saat 17.25’te Göksun’a hareket ettiği, ancak bu durumun kayıtlara birer saat geriden geçirildiği, ilk güne ilişkin kayıtlarda sivil savunma ekiplerinin, jandarma ekiplerinin ve Göksun Kaymakamlığının daha bir çok faaliyetinin saatlerinin birer saat geriye alındığı, bu şekilde derhâl olaya el konulduğu izlenimi verilmeye çalışıldığı, jandarma ceridesinin bazı sayfalarının sıralı komutanlarca imzalı, bazı sayfalarının ise imzasız olduğu, 25.03.2009 tarih ve 16.55 saatli kaydında “İlk çalışmalarda (36.9114- 379472) Hacıbudak coğrafi koordinatlarından sinyal alındığı tespit edilmiştir” notunun yer aldığı, söz konusu rakamların TİB tarafından gönderilen ve Avea hatlarından alınan sinyallere göre belirlenen koordinatları gösterdiği, bu koordinatlardan 36.9114 rakamının saat 16.30.33’te, 37.9472 rakamının ise saat 22.30.05’te yapılan taramalar ile elde edildiği, bu durumda ceride kayıtlarının anında yazılmadığı, saat 22.30’dan önce elde edilmesi mümkün olmayan koordinatın saat 16.55’te kaydedildiği, jandarma ceridesinin 25.03.2009 tarihli ve 17.00 saatli kaydında “… 2. … Komutanlığından helikopter havalanmıştır”, 17.47 saatli kaydında ise “…’dan gelen helikopter Göksun bölgesine yönlendirilmiştir” ibarelerinin yer aldığı, Genelkurmay Başkanlığınca gönderilen bilgilerde helikopterlerin … Havaalanından saat 18.11 ve 18.34’te kalktıklarının bildirildiği, saat 17.00’de kalkan helikopterin İncirlikten gelen helikopter olduğu, 18.01 saatli kayıtta Çoğulhan Komando Bölüğünden üç timin Göksun’a çıkış yaptığının yazılı olduğu, ancak 156 kayıtlarında çıkış saatinin 18.59 olarak bildirildiği, 26.03.2009 tarihli 12.45 saatli kayıtta “Yarbay … Sırtı (94-08),… (94-06), Tansır Sırtı (94-03), … Yaylası (98-03), Eşek Tepe (88-07), … Köyü (96-09) noktalarında 25-26 Mart günlerinde A/T faaliyeti yapıldığını, havanın sisli ve görüş mesafesinin yer yer 2-3 metreye kadar düştüğü bilgisini vermiştir”, 13.05 saatli kayıtta, “… Sivil Savunma ekiplerinin GKK mihmandarlığında 26.03.2009 günü 1. grup-… köyü-Akpınar Yaylası ile 1942 Rakımlı tepe arasında kalan bölgeden … köyüne, 2. grup-… köyünden 93-07 karesinden tekrar … köyüne, 3. grup-… köyünden 94-07 karesinden tekrar … köyüne, 4. grup-… köyünden… bölgesinden yeniden … köyüne, 5. grup-… köyünden… (94-05) bölgesinden … köyüne, 25.03.2009 günü gece ise Akpınar Yaylası,…, Tansır Sırtı, Eşektepe Sırtı ve … Köyü bölgelerinin arandığı faxla bildirilmiştir” ibarelerinin yer aldığı, söz konusu faksın … Valiliğinden istendiği, gelen yazıda, faksın jandarma tarafından sivil savunma ekiplerine gönderilen görevlendirme teklifi olduğunun bildirildiği, buna göre bir plan yapıldığı, ancak bu planın uygulanmadığı, sonradan “Karayakup Tepesi neden aranmadı” diye sorulacak suallere cevap olmak üzere görevlendirme öneri faksının “Arama yapıldı” şeklinde ceride kayıtlarına sonradan kaydedildiği şüphesini ortaya çıkardığı,
Arama Kurtarma Faaliyetlerindeki Genel Yönetim Zaafiyetine İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler;
“112 görevlilerinin kendilerine ulaşan kaza haberini ve edindikleri her türlü bilgiyi İl Sağlık Müdürlüğü, 155, 156 ve Sağlık Bakanlığı kriz merkezine derhâl bildirirken, Türk Arama Kurtarma Yönetmeliğinin 5. maddesinin (c) bendi uyarınca kazanın derhâl bildirilmesi gereken Denizcilik Müsteşarlığı AAKKM, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Hava AKKM ve Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü Yardımcı Hava AKKM (Esenboğa-FIC)’ye bildirilmediği, olayın Valiye geç bildirildiği, bu durumun kaza yerinin bir an önce bulunması ve yaralılara müdahale edilmesi ile ilgili faaliyetlerin bir koordinasyon içinde yapılmasını geciktirdiği, kazanın haber verilmesi gereken merkezlerden hiç birisinin öncelik alarak tüm komuta kontrolünü ele almadığı, bilgi ve verilerin bir yerde toplanmadığı ve paylaşılmadığı, bu nedenle kaos ve kargaşa ortamının hasıl olduğu, jandarma ve emniyet birimlerinin kendilerine ulaşan TİB verilerinden elde ettikleri bilgileri başka birimlerle ve kriz merkezleri ile paylaşmadıkları, Denizcilik Müsteşarlığı AAKKM ve İl Jandarma Komutanlığı dışındaki diğer kriz merkezlerinde düzenli bir kayıt sisteminin olmadığı, alınan ve iletilen bilgilerin neler olduğunun sonradan yapılan incelemelerde tespit edilemediği, arama kurtarma faaliyetlerinin Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü YAKKM tarafından koordine ve icra edilmesi hükmünün uygulanamadığı, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü YAKKM’nin sadece bilgi topladığı ve bu topladığı bilgileri başka kurumlara aktardığı, herhangi bir analiz ve değerlendirme ile yönlendirme yapmadığı, Denizcilik Müsteşarlığı AAKKM’nin kazanın haber alınmasından cesetlere ulaşılıp arama kurtarma görevi sona erene kadar konuyla ilgili kurumlar arasında bilgi iletişimini sağladığı, alınan bilgilerin değerlendirilmesine, faaliyetlerinin yönlendirilmesine ve koordinasyonuna yönelik bir çalışmada bulunmadığı, DHM Esenboğa Yardımcı Hava Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezince ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünce bir olay yeri koordinatörü atanmadığı, bu görevin Vali, … Jandarma Bölge Komutanı ve İl Jandarma Komutanınca üstlenildiği, …’ta bilinen ve beklenen çerçevede bir kriz merkezi oluşturulmadığı, Valilik bünyesinde bir haberleşme masası kurulduğu, arama kurtarma ekiplerini komuta edip yöneten Valinin ve İl Jandarma Komutanının sürekli hareket hâlinde olmalarından bir nevi seyyar bir kriz merkezi ortaya çıktığı, … Bölge Komutanının gelmesi ile birliklerin sevk ve idaresinin bu Komutanca üstlenildiği,
Meclis Araştırma Komisyon raporunda, bu bağlamdaki yapılan değerlendirmeler ise,
Kazanın …’in 112’yi araması sonucu resmî makamlar tarafından öğrenildiği, helikopterin düştüğü yerin tespiti ile arama ve kurtarma çalışmalarının eş zamanlı olarak başlatıldığının ilgili kurum kayıtları ile bilgisine başvurulan kişilerin ifadelerinden anlaşıldığı, Valilik bünyesinde bir vali yardımcısı başkanlığında kriz merkezi oluşturulduğu, ardından Vali ile birlikte arama kurtarma çalışmalarında görev yapacak yetkililerin muhtemel kaza yeri olarak tahmin edilen Göksun’a gittikleri, kazaya ilişkin elde edilen bilgi ve bulguların daha iyi değerlendirilip arama ve kurtarma çalışmalarının yerinde komuta ve kontrolünün sağlanması için Göksun’da da kriz merkezi oluşturulduğu, İçişleri Bakanı …’ın, 26.03.2009 tarihinde saat 02.30 sıralarında Göksun’a ulaşmasıyla birlikte buradaki kriz merkezinin komuta ve kontrolünü devraldığı, kazanın öğrenilmesi ile birlikte Başbakanlık bünyesinde de kriz merkezinin oluşturulduğu ve arama çalışmalarının devamı süresince mevcut kriz merkezlerinin koordinasyon içerisinde çalışmalarını yürüttükleri, helikopterde bulunan ELT cihazının aktif durumda olmasına rağmen anteninin kırılması nedeniyle sinyal gücünün uyduya ulaşmadığı ve bu nedenle ELT cihazıyla kaza yerinin tespit edilemediği, TİB’in kendilerine iletilen telefon numaralarından elde ettiği sinyal bilgilerini saat 16.25 itibarıyla kurumdaki Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı temsilcilerine ilettiği, ayrıca talep edilmesi üzerine aynı bilginin Başbakanlık Kriz Merkezi ve Genelkurmay Başkanlığı ile Ulaştırma Bakanlığına da ulaştırıldığı, Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından bu bilgilerin olabilecek en kısa sürede değerlendirilerek oluşturulan haritaların … İl Jandarma Komutanlığına gönderildiği, neredeyse nokta şeklindeki konum bilgisinin gerek … gerekse …’taki jandarma görevlileri tarafından komutanlarına aktarıldığı, fakat her nasılsa bu bilginin değerlendirme dışı tutulduğu gibi Arama Kurtarma Yönetmeliğine aykırı şekilde Ana Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezine gönderilmediği, … Valiliğince ulaştırılan belgelerin incelenmesi sonucu, TİB ve Jandarma Genel Komutanlığınca kaza günü ve sonrasında üretilen harita ve krokilerin Göksun’da kurulan kriz merkezine ve dolayısıyla arama ve kurtarma ekiplerine ulaştırılmadığının tespit edildiği, bu kapsamda, Emniyet Genel Müdürlüğünün TİB tarafından gönderilen haritalarla ilgili olarak yazdığı yazıda kendilerine iletilen üç haritanın … İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğüne saat 22.39 sıralarında kurumun kullandığı elektronik ağ aracılığıyla gönderildiğinin ifade edildiği,… ve …’in beyanlarına göre mezkur belgelerin arama kurtarma faaliyetlerinde bulunanlara önce telefonla daha sonra da Çardak Jandarma Karakoluna faks yoluyla gönderildiği ve söz konusu haritaların da Vali ile paylaşıldığının belirtildiği, ancak … Valiliği ile yapılan yazışma ve görüşmelerden belirtilen belgelerin iddia edildiğinin aksine Vali ve kriz merkezi ile paylaşılmadığı, arama kurtarma çalışmalarının Hacıömer ve Kurucaova köylerinde yoğunlaştırıldığı, arama ve kurtarma faaliyetleri icra edilirken her bilgi, belge, döküman ve ihbarın sağlıklı olarak değerlendirilmediği, eldeki tek teknik veri olan telefon sinyallerinin ciddi bir analize tabi tutulmadan sahada çalışma yapan ekiplere aktarıldığı, enkazın 26.03.2009 tarihinde gece yarısından itibaren, kazanın meydana geldiği yerle ilgisi bulunmayan ve cep telefonları sinyallerinden faydalanılarak elde edilen alanın dışında bulunan Kurucaova köyü yakınlarında aranmaya başlanması nedeniyle önemli ölçüde zaman kaybına sebebiyet verildiği, Kurucaova yakınlarında başlatılan aramaya esas teşkil eden bilginin yeterli değerlendirme ve analize tabi tutulmayan bir ihbardan kaynaklandığı, kazazedelere ait cep telefonlarından sinyal alınarak arama kurtarma faaliyetlerinin daha dar bir alanda icra edilebilmesi açısından ihtiyaç duyulan mobil baz istasyonunun, hava muhalefetinden dolayı en erken Turkcell tarafından 27.03.2009 tarihinde saat 17.00’de aktif hâle getirildiği, daha sonra sırasıyla Avea ve Vodafone tarafından mobil baz istasyonlarının olay mahalline yakın yerlerde aktif edildiği, baz istasyonlarının aktif hâle getirilmesinden önce helikopterin enkazına ulaşıldığı, kazazedelere ait cep telefonlarından en son 26.03.2009 tarihinde saat 02.30 civarında sinyal alınmasına rağmen, iletişim şirketlerinden mobil baz istasyonu talebinin 26.03.2009 tarihinde saat 07.30’da yapıldığı, cep telefonlarından sinyal alınabildiği süre içerisinde, bahsedilen mobil baz istasyonlarının bölgeye sevk edilerek kurulması durumunda, bölgedeki mevcut baz istasyonları ile kestirme yapılmak suretiyle sinyal alınan alanın oldukça daraltılması sonucu kazazedelerin bulunduğu yere çok daha kısa süre içerisinde ulaşılabileceği, helikopterin dağlık bir bölgede düşmesi ve havanın mevsim şartları itibarıyla yoğun kar yağışı, tipi ve sis altında, görüş mesafesinin düşük olması gibi nedenlerle havadan ve karadan yürütülen arama kurtarma çalışmalarının olumsuz etkilendiği, bölgeye gerek kamuya ait gerekse sivil kişilere ait arazinin zorlu şartlarına uyumlu olmayan araçların geldiği, kazanın öğrenilmesinden itibaren, kaza yeri olarak tahmin edilen bölgeye gerek …’tan ve gerekse çevre illerden yeterli miktarda arama kurtarma ekibi ile araç, gereç ve ekipman sevk edildiği”
Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının raporundaki tespitlere göre ise,
TİB’den alınan TC-HEK işaretli helikopterin enkazına ve yaralılara ulaşılmasını sağlayacak verilerin yorumlanarak arama ve kurtarma faaliyetlerinde kullanılmak üzere kriz merkezlerine, Vali ve İçişleri Bakanına sunulması hususunda Emniyet Genel Müdürlüğü personeli ile … Jandarma Bölge Komutanlığı ve İl Jandarma Komutanlığı personelinin görevini yerine getirmediği iddiası ile enkazın bilimsel verilerle ve görgü tanıklarının ifadesine göre 1 kilometre karelik bir alanda olduğu bilgisine rağmen, bu bilginin İçişleri Bakanı ve İl Valisine iletilmediği; yanlış yerlerin aranması ve/veya yanlış yerlerin aranmasına kayıtsız kalındığı; eldeki imkânların enkazın olması en muhtemel yer için etkin bir şekilde kullanılmadığı ve bu bölge için gerektiği kadar ekip görevlendirilmediği ve aramaların cep telefonu sinyallerinden belirlenen bölgede yapıldığı yönünde yanlış bilgi verildiği iddialarına ilişkin olarak; Devlet Denetleme Kurulu Raporunda yer alan tespitlere aynen iştirak edildiği, ayrıca aynı konu üzerinde araştırma yapan TBMM Komisyonunca da; “Arama kurtarma çalışmalarında eldeki imkanların (Binlerce asker, sivil savunma ekibi, korucu ve diğer vatandaşlar) etkinlikle kullanılmadığı, eldeki tek bilimsel veri olan TİB’den alınan bilgi ve bu bilgiye dayalı olarak oluşturulan haritalar, arama kurtarma çalışmalarında dikkate alınmadığı, helikopter enkazının Karayakup bölgesinde olduğuna ilişkin görgü şahitlerinin beyanları ile diğer görevlilerin ikazlarının da yeterince dikkate alınmadığı ve TİB verileri ile birlikte değerlendirmesinin yapılmadığı” şeklinde yer verilen değerlendirmelerin ihmali açıkça ortaya koyduğu, görevi ihmal ve kötüye kullanma iddialarını da inceleyen … Cumhuriyet Başsavcılığınca arama kurtarma faaliyetlerini yönlendirdikleri anlaşılan ve bu faaliyetlerin sevk ve idaresinde fiilen görev ifa edip sorumlulukları olduğu değerlendirilen … Bölge Jandarma Komutanı…, … İl Jandarma Komutan Yardımcısı …ve İl Jandarma Asayiş Şube Müdürü …’in Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/35 nolu soruşturmasına dahil edilmesi gerektiği,
Arama Kurtarma faaliyetlerine ilişkin olarak hazırlanan ve gönderilen raporlarda ve diğer belgelerde, ihmali ve gecikmeyi saklamak için değişiklikler ve ilaveler yapıldığı, ilk güne ilişkin olarak faaliyet saatlerinin genel olarak bir saat geri alındığı iddiası ile ilgili olarak; 155 kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde, saat 15.46’da … Firmasının arandığı, helikopterin akıbeti hakkında bilgi talep edildiği, bu esnada haber merkezinin İl Emniyet Müdürü tarafından arandığının anlaşıldığı, şirket yetkililerinin pilotun telefon numarasını verdikleri, dolayısıyla olaydan bu vakitlerde haberi olduğu anlaşılan İl Emniyet Müdürünün Valiye olayı yaklaşık 50 dakika haber vermemesinin hayatın doğal akışına aykırı olduğu, 112 kayıtları incelendiğinde UMKE yetkilisinin saat 15.56 itibarıyla Sağlık Bakanlığı Kriz Merkezine kaza bilgisini iletmiş olduğu, bu durum dikkate alındığında, elde edilen bilginin bağlı oldukları Valilik yetkililerine de iletilmiş olduğunun kabul edilmesi gerektiği, 112, 155 ve 156 kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde, … tarafından 112’nin aranarak ilk ihbarın yapılmasını müteakip görevliler tarafından gerek üst makamlara bilgi verilmesi, gerekse yer tespiti konusunda ilk bilgilerin değerlendirilmesine başlandığı, dolayısıyla bu mahiyetteki çalışmaların arama kurtarma faaliyetlerine başlandığını gösterdiği, bu bilgi ve tespitler çerçevesinde, Valinin saat 16.30’dan önce olaydan haberdar olduğu, emniyet, jandarma ve il savunma müdürlüğü yetkililerince arama kurtarma çalışmalarına başlanıldığı, dolayısıyla il kriz merkezinin Valinin talimatıyla saat 15.50’de faaliyete geçtiğinin kabul edilmesinin daha doğru bir yaklaşım olacağı,
Raporlarda ve TBMM Araştırma Komisyonu tutanaklarında İl Jandarma Komutanının saat 16.25’te, Vali ile İl Emniyet Müdürünün yaklaşık on dakika kadar sonra Göksun’a hareket ettiğinin belirtildiği, oysa gerçekte Göksun’a hareket saatlerinin 1 saat ileri olduğu iddiası ile ilgili olarak; yapılan incelemeler sonucunda Devlet Denetleme Kurulu raporunda konuyla ilgili ulaşılan tespitlerin genel olarak teyit edildiği, kaza sonrası yürütülen faaliyetler hakkında genel raporun İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı alt raporları ile uyumlu olduğu, bu çerçevede saatlerin bir saat geriye alınarak yazılmasından bu alt raporlarda imzası olan dönemin İl Emniyet Müdürü ve İl Jandarma Komutanının sorumlu oldukları,
İl Jandarma Komutanlığı Ceride Kayıtlarının sonradan yeniden yazıldığı şüphesi doğuran bazı tespitlere ulaşıldığı iddiası ile ilgili olarak; Devlet Denetleme Kurulu raporunda konuyla ilgili ulaşılan tespitlere iştirak edildiği, İl Jandarma Komutanlığı Asayiş Ceride Defterine ek olarak … Jandarma Bölge Komutanlığı Asayiş Ceride Defteri üzerinde yapılan incelemelerde de, 25.03.2009 tarihine ait iki ayrı kaydın bulunduğu, 150. sayfada bulunan kayıtların 151. sayfaya tekrar aktarıldığı, 150. sayfada bulunan helikopterin düştüğü bilgisinin yer aldığı 4 numaralı kaydın saatinin 16.45 olarak gösterildiği, aynı kaydın 151. sayfaya 4. sırada kaydedildiği, ancak bu sefer helikopterin düştüğü bilgisinin saat 15.45 olarak ceride kayıtlarına yazıldığı, ayrıca 150. sayfada olmayan dört yeni kaydın 151. sayfaya yazıldığının görüldüğü, bu tespitlerin ceride kayıtlarının sonradan yazıldığı iddiasını güçlendirir nitelikte olduğu, arama kurtarma faaliyetlerine ilişkin olarak hazırlanan ve gönderilen raporlarda, Vali, İl Emniyet Müdürü ve İl Jandarma Komutanının Göksun’a hareket saatlerinin bir saat geri alınarak yazılması ile özellikle olaya nasıl ve ne şekilde müdahale edildiğinin ve eldeki verilerin ne şekilde değerlendirildiğinin tespitine yönelik önemli bilgiler ihtiva ettiği değerlendirilen İl Jandarma Komutanlığı ceride kayıtlarının değiştirilerek yeniden yazılmasının olaya müdahalede ihmal ve gecikme olduğu iddiasına yönelik şüpheleri arttırdığı, bu hususun Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 2012/35 nolu hazırlık soruşturması kapsamında görevi ihmal iddiası ile birlikte değerlendirilmesinin uygun olacağı,
Acil Durum Yönetimince düzenlenen rapora göre;
25.03.2009 tarihinde … Yaylasından Domalak Mevkiine doğru harekete geçildiği, görüş şartlarının düşük olması, bölgeyi gösteren 1/25000’lik haritaların bulunmaması, enkazın görünmeden atlanabileceği ve müteakip aramalarda bölgenin aranmış kabul edilebileceği değerlendirilerek Vali ve İl Jandarma Komutanına bilgi verilerek dönüş yapıldığı, saat 23.50’de helikopteri en son gören kişiden helikopterin manevra yapmadan uçması hâlinde … köyünden 340 derecede uzaklaştığı bilgisinin alındığı, Kurucaova bölgesinden sinyal alındığının öğrenilmesi üzerine tüm aramaların bu bölgeye yönlendirilmesinin kararlaştırıldığı, ancak bilgilerin değerlendirilmesi neticesinde … bölgesinde arama yapılmak istendiği belirtilip, ekibin ikiye bölünerek arama faaliyetine başlandığı, kötü hava koşulları ve havanın kararması nedenleriyle arama çalışmalarına ara verilip dönüşe geçildiği, 27.03.2009 tarihinde bölge komutanı…’nın ADY’nin teklif ettiği bölgede arama çalışmalarına devam edileceğini belirtmesi üzerine arama kurtarma ekiplerinin saat 08.30’da … köyüne gittikleri, enkazın ilk gün ADY tarafından tahmin edilen bölgede köylülerce bulunduğu, ilk gün hızlı hareket edilmesi durumunda enkaza 3-4 saat içerisinde ulaşılabileceğinin anlaşıldığı,
Orman Bölge Müdürlüğü Raporuna Göre;
25.03.2009 tarihinde Göksun Kaymakamlığı tarafından bildirilen Hacıömer köyü civarında arama yapıldığı, arama yapılacak ikinci mevki olarak Kınıkkoz köyü civarının bildirildiği, saat 02.30’da Kınıkkoz köyü civarındaki arama faaliyetlerinin bitirildiği, aynı saatlerde memleket haritaları getirtilip durum değerlendirilmesinin yapıldığı, 26.03.2009 tarihinde arama kurtarma çalışmaları için dokuz ekip oluşturulduğu, üç ekibin Keş Dağını Karayakup Dağına, üç ekibin … köyünden Karayakup Dağı, Donalan mevkiine hareket ettikleri, üç ekibin ise … köyünün kuzey batısındaki bölgeyi taramak için görevlendirildiği, yapılan görüşmelerde helikopterin Karayakup Dağı eteklerine düştüğünün değerlendirildiği, ilk ekibin yolun karla kaplı olması nedeniyle ilerleyemediği, talimat üzerine başka bir bölgeye gidildiğinde burada bulunan özel kuvvet ekiplerinin “Biz bu bölgeyi tarıyoruz, siz …’e gidin” denildiği, bu nedenle birinci ekibin çalışma yapamadığı, arama çalışmalarını koordine eden askeri yetkililer ile yapılan görüşmede 26.03.2009 tarihinde Karayakup Dağının zirvesine çıkıldığının söylendiği, enkazın bulunması üzerine çalışmalara son verildiği,
… İl Sivil Savunma Müdürlüğü Raporuna Göre;
26.03.2009 tarihinde … köyüne gidildiği, arama kurtarma çalışmaları için bölgeye sevk edilecekleri söylendiği hâlde gönderilmedikleri, nedeni sorulduğunda …’dan gelen özel harekat timinin beklendiğinin söylendiği, bir müddet sonra gelen ekiple birlikte … köyüne gidip saat 18.30’a kadar arama yapıldığı, ertesi gün hazırlıkları için beş kişilik tim oluşturulup şüphe edilen dağların zirvesine helikopter ile bırakılması şeklindeki tekliflerinin sıkıntı yaşandığında alınmasının zor olduğu gerekçesi ile kabul edilemediği,
Kayseri İl Sivil Savunma Müdürlüğü Raporuna Göre;
26.03.2009 tarihinde … köyü civarında arama çalışmalarında bulunulduğu, 27.03.2009 tarihinde tanıkların beyanları doğrultusunda arama taramanın Keş Dağı, Karayakup Dağı ve Donalan Yaylası civarlarında sürdürülmesi gerektiği değerlendirilerek durumun askeri yetkililere bildirildiği, ancak söz konusu bölgenin arandığının belirtildiği ve … köyünün kuzey doğu istikametinde arama yapılmasının istendiği, tanık beyanlarına dayanılarak gönüllü kişilerden oluşan ekibin Keş Dağı, Karayakup Dağı ve Donalan Yaylası bölgelerine gönderildiği, görüş mesafesi ve hareket alanının darlığı, yoğun tipi ve sis nedeniyle Keş Dağı eteklerinden geri dönüldüğü, sonrasında helikopterin bulunduğunun öğrenildiği,
… Sivil Savunma Müdürlüğü Raporuna Göre;
Kazanın Valiye bildirilmesi üzerine Valilik bünyesinde kriz merkezi oluşturularak saat 15.50 itibarıyla çalışmalara başlanıldığı, kazanın meydana geldiği mevki, nokta olarak belirlenemediği için helikopterin uçuş güzergahı üzerindeki ilçe kaymakamlarının bilgilendirilip, kolluk güçleri aracılığıyla muhtarlar ve vatandaşlar ile bağlantıya geçilmesi, kendi bölgelerinde yapılabilecek arama ve kurtarma çalışmaları için tüm unsurların hazırlanması ve kazazedelere tıbbi müdahalenin zamanında yapılabilmesi için tüm sağlık tesislerinin, araçlarının ve görevlilerinin hazır hâlde bekletilmesi, ihtiyaç duyulması hâlinde kullanılmak üzere, Çoğulhan, Pazarcık ve Nurhak Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlıklarına da hazırlık yapmaları talimatları verildiği, saat 16.05 itibarıyla Göksun İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından Soğukpınar ile Mehmetbey, Kınıkkoz ile Ericek, Kınıkkoz ile …, … ile … köyleri arasındaki dağlık ve ormanlık alanların, Hacıömer, Çardak, … köyleri ile Tüllücetepe civarında arama faaliyetlerine başlanıldığı, saat 16.25 itibarıyla İl Jandarma Komutanının Göksun’a hareket ettiği, saat 16.30 sıralarında kaza yeri ile ilgili tespit edilen koordinatların Hacıömer köyü olabileceğinin bildirildiği, koordinat bilgilerinin Valiye iletilmesi üzerine bu bölgede arama çalışması yapılması yönünde talimat verildiği, Valinin bölgenin havadan taranması için Emniyet Genel Müdürlüğü ve 2. … Komutanlığından helikopter talep ettiği, ardından arama kurtarma çalışmalarını yerinde sevk ve idare etmek üzere İl Emniyet Müdürü ile birlikte saat 16.35 sıralarında Göksun’a hareket ettiği, saat 17.00’den itibaren bir uçak ve üç helikopterin Hacıömer, Temurağa köyleri ile Çardak-Ericek Beldesi civarlarında havadan arama faaliyetleri icra ettikleri, olumsuz hava koşulları nedeniyle helikopterlerin saat 22.25’te …’ya döndükleri, saat 18.10’da Sağlık Bakanlığı Kriz Merkezinden Tüllüce Tepeden sinyal alındığının bildirilmesi üzerine sivil savunma müdürlüğüne bağlı ekipler ile UMKE’lerin Tüllüce Baz İstasyonu civarına yönlendirildiği, çalışmaların tamamlanmasına müteakip sivil savunma ekiplerinin … köyüne geldikleri, Valinin saat 18.20 sıralarında Çardak Jandarma Karakol Komutanlığına ulaştığı, saat 19.30’da Çardak Jandarma Karakol Komutanlığında Vali başkanlığında, İl Jandarma Komutanı, İl Emniyet Müdürü ve diğer yetkililerin katılımı ile durum değerlendirmesi yapıldığı, saat 19.00 sıralarında kriz merkezine Kozcağız, … ve … köylerinde bir helikopterin alçaktan uçuş yaptığı ve ardından bir gürültü duyulduğu şeklinde yapılan ihbarın değerlendirmeye alınıp, daha önceden jandarma ve sivil savunma ekipleri tarafından da aranmaya başlanan bölgedeki çalışmaların yoğunlaştırılmasına karar verildiği, saat 23.15’te … Jandarma Bölge Komutanı…’nın il jandarma komutanlığına intikal ederek görevli askeri birliklerin sevk ve idaresini ele aldığı, saat 23.20 sıralarında Genelkurmay Başkanlığı Harekat Merkezinden, Kurucaova köyünden sinyal alındığının bildirilmesi üzerine, söz konusu bölgede arama çalışmalarına başlandığı, arama faaliyetinde bulunan ekipleri takviye etmek amacıyla …, …, iye, …, …, …, Kayseri, …, …, …, … ve Erzurum İl Sivil Savunma Müdürlüklerinden arama kurtarma ekipleri talep edildiği, 26.03.2009 tarihinde arama faaliyetlerine … ve Kurucaova köylerinde olmak üzere iki bölgeden başlanıldığı, olumsuz hava şartlarına rağmen gün içerisinde üç uçak ve yedi helikopterin arama çalışmalarına destek verdikleri, gün boyu süren arama çalışmalarının olumsuz hava şartlarından ötürü güçlükle sürdürüldüğü, Kurucaova bölgesi teferruatlı olarak arandığından buradaki askeri unsurlar ile sivil savunma ekiplerinin …’de devam eden arama faaliyetlerine katılmak üzere bölgeye yönlendirildikleri, kriz merkezinde yapılan değerlendirmeler sonucunda hazırlanan faaliyet planı kapsamında 27.03.2009 tarihinde saat 05.00’ten itibaren …, …, Keş Dağı, Kurucaova ve … bölgelerinde arama çalışmalarına başlanıldığı, saat 14.28’de helikopterin enkazının … Mahallesi Kanlıçukur mevkiinde olduğunun vatandaşlar tarafından bildirildiği, verilen bilgiler değerlendirilerek enkazın koordinatının tespit edildiği, kaza bölgesine teknik beceri sahibi ve yeterli donanımı bulunan askeri birlikler ile sivil savunma ekiplerinin gönderilmesi kararlaştırılıp saat 20.40’ta harekete geçildiği, hava şartlarının kötü ve bölgenin coğrafi şartlarının ağır olması nedeniyle gece enkaza ulaşılamadığı, 28.03.2009 tarihinde 10.10 sıralarında kaza bölgesine ulaşıldığı, çalışmalar sonucunda ilk etapta dört kişinin, kısa bir süre sonra enkazın 10 metre uzağında …’nun cesedine ulaşıldığı, …’in bulunması için arama çalışmalarına devam edildiği, ancak hava şartları nedeniyle ekiplerden bir kısmının … köyüne dönmek zorunda kaldıkları, Dağ Arama Kurtarma Timlerinin …’i arama faaliyetlerine gece boyunca devam ettikleri, 29.03.2009 tarihinde arama kurtarma ekiplerinin enkaz bölgesinde yaptıkları aramada sonuç elde edemedikleri, saat 23.00’te Valinin Emniyet Genel Müdürlüğü ile görüşerek arama köpeği talep ettiği, 30.03.2009 tarihinde arama köpekleri ile birlikte çalışmalara kaldığı yerden devam edildiği, saat 13.00 sıralarında …’in cesedine enkazın 400 metre uzağında ulaşılması üzerine çalışmalara son verildiği, bölgenin 25 kilometre genişliğinde ve 20 kilometre derinliğinde, coğrafi bakımdan sarp ve dağlık olması, bölgeye ulaşımın zorlukla yapılması ve çalışmalar süresince yoğun kar yağışı, tipi ve sisten dolayı görüş mesafesinin az olması nedenleriyle havadan ve karadan yapılan çalışmaların güçlükle sürdürüldüğü,
İl Jandarma Komutanlığı Raporuna Göre;
Helikopterin düştüğünün saat 15.33 sıralarında jandarmaya bildirildiği, ardından saat 15.37’de …’e ait telefon numaralarının … Jandarma Bölge Komutanlığına ve Jandarma Genel Komutanlığına bildirildiği, saat 15.50 sıralarında, helikopterin düştüğü bilgisinin netleşmeye başlamasıyla durumun İl Jandarma Komutanı tarafından Valiye iletildiği, ardından kriz merkezi oluşturulup çalışmalara başlanıldığı, Valinin talimatı üzerine ilçe jandarma komutanlıklarına, kaza ile ilgili olarak arama çalışmalarına başlanılması emri verildiği, saat 16.05 itibarıyla jandarma unsurları gruplandırılarak helikopterin rotasına uygun muhtemel kaza alanı olabilecek dağlık ve ormanlık alanlarda arama faaliyetlerine başlanıldığı, saat 16.25 itibarıyla İl Jandarma Komutanının Göksun’a hareket ettiği, Valinin kaza bölgesinin havadan taranması için Emniyet Genel Müdürlüğü ile 2. … Komutanlığından helikopter talep ettiği, saat 16.35 sıralarında Valinin, İl Emniyet Müdürü ile birlikte Göksun’a hareket ettikleri, arama ve kurtarma çalışmalarına havadan destek olmak amacıyla tahsis edilen helikopterlerin arama faaliyetleri yaptıkları, ancak olumsuz hava koşulları nedeniyle saat 22.25’te …’ya döndükleri, saat 18.20 sıralarında Çardak Jandarma Karakol Komutanlığına ulaşan Valinin arama kurtarma çalışmalarının sevk ve idaresini ele aldığı, saat 19.00 sıralarında helikopterin llıca Beldesi üzerinden geçip Kozcağız köyü, … Mahallesi ve … köyü bölgesinde alçaktan uçuş yaptığı ve ardından bir gürültü duyulduğu yönünde ihbar gelmesi üzerine arama kurtarma faaliyetlerinde görev alan ekiplerin … köyüne intikal ettikleri, saat 23.15’te … Jandarma Bölge Komutanı…’nın İl Jandarma Komutanlığına gelip askeri birliklerin sevk ve idaresini ele aldığı, saat 23.20 sıralarında Genel Kurmay Başkanlığı Harekat Merkezinin Kurucaova köyünden sinyal alındığını bildirmesi üzerine söz konusu bölgede arama kurtarma faaliyetlerine başlanıldığı, gece boyunca devam eden arama/kurtarma çalışmalarından olumlu bir sonuç alınamadığı, 26.03.2009 tarihinde arama faaliyetlerine devam edildiği, ancak olumsuz hava şartları nedeni ile etkin görev icra edilemediği, Kurucaova bölgesinin teferruatlı araması yapıldığından bu bölgedeki arama kurtarma faaliyetlerine son verildiği, 27.03.2009 tarihinde arama kurtarma çalışmalarına devam edildiği, saat 14.27’de enkazın vatandaşlar tarafından bulunduğu, 28.03.2009 tarihinde Özel Kuvvetler Komutanlığı DAK timinin enkaz bölgesine bırakıldığı, aynı gün … dışındaki kişilerin cesetlerine ulaşıldığı, yapılan aramalar neticesinde 30.03.2009 tarihinde …’in cesedinin bulunmasıyla arama çalışmalarına son verildiği,
İl Emniyet Müdürlüğü Raporuna Göre;
Saat 15.25’te 112 görevlisinin 155 polis imdat hattını arayıp helikopterin düştüğünü ve helikopterde bulunan …’in kaza yerini tarif edemediğini bildirdiği, …’e ait telefonların yer tespiti için İstihbarat Şube Müdürlüğüne bildirildiği, saat 15.46’da … şirketi ile yapılan görüşmede helikopter ile irtibatta olup olmadıklarının ve radar ile yer tespiti yapıp yapmadıklarının sorulduğu, saat 16.01’de ise söz konusu şirket tarafından kazanın … Esenboğa Hava Limanındaki arama kurtarma birimlerine ve askeri yetkililere bildirildiğinin öğrenildiği, kurtarma amaçlı ilk helikopterin saat 16.45’te …’dan kalkış yaptığı, ancak olumsuz hava şartları nedeniyle saat 18.45’te … Havaalanına geri döndüğü, İl Emniyet Müdürünün, saat 17.10 sıralarında Vali ile Göksun girişinde buluşarak Çardak Jandarma Karakoluna intikal ettiği, saat 19.00’da helikopterin … civarında alçaktan uçarken görülüp bir süre sonra sesinin kesildiği şeklindeki ihbar üzerine durumun jandarma personeline bildirildiği, 26.03.2009 tarihinde saat 04.00’te ilave personelin bölgeye sevk edildiği, saat 04.30’da Kurucaova köyünün kuzeyinden sinyal alındığı bilgisi üzerine, dağlık alanda arama tarama faaliyetlerine başlanıldığı, ancak bölgenin sisli ve kar yağışlı, görüş mesafesinin düşük olması nedenleriyle saat 17.00 sıralarında çalışmalara ara verildiği, 27.03.2009 tarihinde arama kurtarma çalışmalarına devam edildiği, olumsuz hava koşulları nedeniyle havadan yapılan arama çalışmalarında istenilen sonucun elde edilemediği, saat 14.30’da helikopter enkazının bulunduğunun öğrenildiği, 28.03.2009 tarihinde saat 10.30’da bölgeye ulaşıldığı, 30.03.2009 tarihinde arama köpekleri ile birlikte yapılan aramada …’in naaşının bulunmasıyla çalışmalara son verildiği,
Afad Uzmanları Tarafından Düzenlenen 15.04.2013 Tarihli Rapora Göre;
Arama Kurtarma faaliyeti yapan kolluk kuvvetlerinin ihmal ve savsaklamalarının bulunduğu ve bu ihmali davranışlarla helikopterde bulunan kişilerin ölümüne neden olduğu iddiası ile ilgili olarak; 25.03.2009 tarihinde İl Jandarma Komutanlığına bağlı birliklerin teyakkuza geçirildiği, ardından 26.03.2009 tarihinde saat 09.00’da … Jandarma Bölge Komutanlığı ve bağlı diğer birliklerin devreye sokularak arama faaliyetlerine devam edildiği, … Jandarma Bölge Komutanı, İl Jandarma Komutanı ve İl Emniyet Müdürünün Vali koordinatörlüğü ile kurulan kriz merkezinde bizzat görev aldıkları, arama kurtarma faaliyetlerinin bir bütün olarak kara olay yeri koordinatörü olan Vali emrinde yürütüldüğü, arama faaliyetlerinin arazide jandarma yetkilileri sorumluluğunda gerçekleştirildiği, dosya ve olay ile ilgili fotoğraflar incelendiğinde arazide bizzat arama faaliyeti gerçekleştiren kolluk kuvvetlerinin özverili çalıştıkları, arama faaliyetlerine katılan kişilerin ifadeleri incelendiğinde ise ihmal ve savsaklama şüphesine rastlanmadığı,
Arama kurtarma çalışmalarının Arama Kurtarma Yönetmelik hükümlerine göre yapılmadığı, arama kurtarma faaliyetindeki eksiklik, yetersizlik ve ihmaller sonucu kişilerin öldüğü iddiası ile ilgili olarak; hava kazalarında arama kurtarma faaliyetlerinin AAKKM olan Denizcilik Müsteşarlığı, Hava AKKM olan Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, YAKKM olan Devlet Hava Meydanlarınca koordine ve icra edilmesi gerektiği, söz konusu merkezlerin ilgili kazada sadece bilgi topladığı ve bu topladığı bilgileri başka kurumlara aktardığı, herhangi bir analiz değerlendirme ile yönlendirme yapmadıkları, olaya ilişkin müdahale aşamasının …’in 112’yi aramasıyla başladığının anlaşıldığı, 112 görevlilerinin konuyu saat 15.30’da emniyet, saat 15.33’de ise jandarmaya ilettikleri, ilk değerlendirmeler ışığında kazanın … il sınırlarında gerçekleştiği, helikopterin …’ten kalktıktan kısa bir süre sonra düştüğü ve Göksun civarlarında olabileceği kanısına varıldığı, bu tespitlerin oldukça yerinde olduğu, kazazede ile yapılan görüşmelerde kısıtlı bilgiler alındığı, helikopterin yerinin tespitine yönelik saat 16.21’de 155’in Esenboğa Hava Limanı Uçuş Bilgi Merkezi ile irtibata geçtiği, COSPAS-SARSAT uydu sistemi kullanılarak helikopterin bulunmasına yönelik ilk çalışmanın saat 15.57’de Esenboğa Uçuş Bilgi Merkezinden alınan ihbar doğrultusunda başlatıldığı, buna göre 155’in yer tespiti talep etmesinden yaklaşık yarım saat önce uçuş bilgi merkezinin, farklı noktalardan gelen ihbar üzerine 155’ten önce harekete geçtiği, …’e ait cep telefonu numarası ve yer tespiti talebinin 155 görevlilerinden 15.30’da istendiği, ancak Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığınca yer tespit talebinin TİB’e saat 16.30’da bildirildiği, dolayısıyla bir saatlik gecikmenin yaşandığı, bu gecikmenin hiyerarşik yapının tek tek bilgilendirilmesi nedeni ile gerçekleşmiş olabileceği, TİB’in farklı kaynaklardan gelen bilgileri değerlendirip kaza yerine ilişkin verileri makul sürede jandarma ve emniyet temsilcilerine ulaştırdığı, öte yandan yer tespitine ilişkin elde edilen bilgilerin ilgili birimlere ulaştırılması konusunda ciddi koordinasyon eksikliklerinin görüldüğü, tespit ve ihbarların iyi analiz edilemediği, bu durumun kurtarma ekiplerini yer yer gereksiz alanlarda aramaya yönlendirdiği, verilerin tek bir merkezde iyi analiz edilip kriz merkeziyle paylaşılması durumunda daha etkili müdahale gerçekleştirilebileceği,
Kaza haberinin alınmasından yaklaşık bir saat sonra İl Sivil Savunma Müdürlüğü bünyesindeki arama kurtarma ekipleri ile askeri unsurların arama faaliyetlerine başladığı, her ne kadar bir saatlik süre karadan intikal ve arama kurtarma faaliyeti başlatılması için makul bir süre gibi görülse de, kazazedelerin durumu ve iklim şartları dikkate alındığında; kazazedeler açısından bu sürenin uzun bir zaman dilimi olduğu, dolayısıyla havadan arama kurtarma ve noktasal yer tespitinin daha önemli hâle geldiği, … Valiliği ile irtibata geçilerek saat 17.40’da yardım talebinde bulunduğu, söz konusu ekibin saat 23.00 sıralarında bölgeye ulaştığı, daha sonra sırası ile …, Erzurum ve … İl Sivil Savunma ekiplerinin de arama kurtarma faaliyetlerine kademeli olarak iştirak ettikleri, …’ın önce kendi imkânlarını kullanıp daha sonra bağlı olduğu …’dan yardım talebinde bulunduğu, sonrasında diğer illerden destek istediği, karadan yapılan intikal sürelerinin makul aralıkta olduğu, otopsi raporlarından … haricindeki diğer kazazedelerin ilk yarım ve bir saatlik süre zarfında hayatlarını kaybettiklerinin anlaşıldığı, bu süre zarfında arama kurtarma çalışmalarının iklim ve arazi şartları düşünüldüğünde gecikmeli olacağı, kazaya ilişkin ilk bilgilerin ulaşmasını müteakip Valinin talimatı doğrultusunda çalışmalara başlandığı, arazide yeterli sayıda personel çalıştığı, ilk gün ve sonraki günlerde bölgeyi tanıyan çok sayıda köy korucusundan faydalanılmasının yerinde olduğu, kaza ile ilgili bilgi ve ihbarların iyi analiz edilemediği ve zaman zaman kurtarma ekiplerinin gereksiz yönlere sevk edildiği, mevcut iklim şartlarının çok ağır olduğu ve görüş alanını daralttığı, arama çalışmalarına katılan ekiplerin bazılarının eğitim ve donanım yönüyle yetersiz oldukları, bu durumun profesyonel ekiplerle karma çalışıldığı için yer yer faaliyetlerde aksamalara sebebiyet verdiği, düzgün analizler yapılıp daha profesyonel ekiplerin bölgeye yönlendirilebilmesi durumunda daha etkili sonuç alınabileceği, kurtarma ekiplerinin yönlendirilmesinde de hatalar yapılarak birçok yerde mükerrer arama faaliyeti gerçekleştirildiği, DDK Raporunda, ilk gün yapılan tüm çalışmaların saatlerinin bir saat öne alındığı tespitinin yer aldığı, böyle bir durumun arama kurtarma çalışmalarına geç müdahale yapıldığını düşündürdüğü, söz konusu iddianın daha detaylı araştırılmasının yerinde olacağı,
Kaza mahalline ilk üç saat içerisinde hava aracı sevk edilmediği, sevk edildiğinde ise havanın kararmış olması bahanesiyle sahada sis olmamasına rağmen bölgeye hava aracı gönderilmediği, yetkililerin yetersizliği ve ihmali olduğu iddiası ile ilgili olarak; havadan ilk müdahale çalışmasının saat 16.49’da TSK Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezine iletilmesi ile başlanıldığı, bu doğrultuda saat 17.00’de … 2. … Komutanlığından yardım için iki helikopter havalandığı, bu helikopterin 17.47 itibarıyla Göksun Jandarma Komutanlığına yönlendirildiği ve saat 18.55 sıralarında Çardak Jandarma Komutanlığı bölgesine geldiği, helikopterlerin yakıt ikmali için saat 19.55’te dönüş yapıp saat 21.10’da tekrar bölgeye intikal ettiği, saat 22.25’te hava muhalefeti nedeni ile çalışmalarını erteleyerek döndüğü, Emniyet Genel Müdürlüğüne ait helikopterin saat 16.45’de hareket ettiği, fakat hava muhalefetinden dolayı … Tuzköy Hava Limanına dönüş yaptığı, 10. Tanker Üs Komutanlığına ait arama kurtarma helikopterinin saat 17.03’te bölgeye hareket ettiği, ancak yoğun sis ve kar yağışı sebebiyle geri döndüğü, …’dan kalkan uçak ile …’dan bir helikopterinin bölgeye sevk edildikleri, bölgeye ulaşabilen uçak ve helikopterlerin kar yağışı ve yoğun sise rağmen görev yaptıkları, sadece yakıt ikmali için bölgeden ayrıldıkları, kazada öncelikle düşünülmesi gereken yöntemin havadan müdahale olması gerektiği, havadan ilk müdahalenin 16.40-17.00 saatleri arasında gerçekleştirildiği, Valilik tarafından hazırlanan raporda saat 15.50 itibarıyla kriz merkezi oluşturulduğunun belirtildiği, buna göre hava unsuru desteğinin daha mâkul bir sürede talep edilebileceği, müdahalenin gecikmesinde hava muhalefetinin de etkili olduğu,
Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığının ilk yarım saat içinde telefon sinyalleri ile sinyal alan baz istasyonlarının çakıştırılması sonucu elde edilecek harita için talepte dahi bulunmadıkları iddiasına ilişkin olarak; arama kurtarma faaliyetinde koordinat karmaşası yaşandığı, GSM operatörlerinden alınan ham bilgilerin tam anlamıyla analiz edilemediği, Turkcell ve Avea’ya ait ilk verilerde 30 kilometre uzunluğunda 1 kilometre genişliğinde bir alanın belirlendiği, sonrasında arama yapılacak alanın 15 kilometre boyunda l kilometre eninde alana indirildiği, arazi yapısı ve hava şartları dikkate alındığında karadan yapılan arama kurtarmada net koordinat bilgisinin ne kadar önemli olduğunu ortaya çıkardığı,
Kriz Merkezinin usulüne uygun olarak oluşturulmadığı, kazadan 24 saat sonra oluşturulan kriz merkezinin Türk Arama Kurtarma Yönetmeliği hükümlerine aykırı olarak oluşturulduğu, bunda da yetki ve tahsis edilen imkânlar itibariyle yetersiz kalındığı iddiasına ilişkin olarak; oluşturulan il kriz merkezinin iddia edildiği gibi “Türk Arama Kurtarma Yönetmeliği” hükümlerine göre değil “Başbakanlık Kriz Yönetimi Merkezi Yönetmeliği” hükümleri uyarınca ve il kriz merkezi yönergesi doğrultusunda Valinin talimatı ile 16.00-16.30 saatleri arasında oluşturulduğu, bu uygulamanın yerinde olduğu, Göksun’daki kriz merkezinin bölge kriz merkezi olarak tüm müdahale çalışmalarını yönlendirdiği, kriz merkezinde bulunması gereken kişi ve kurum temsilcilerinin de katılımının sağlandığı,
Telekomünikasyon Uzmanı Tarafından Düzenlenen 26.12.2013 Tarihli Rapora Göre;
…’e ait telefonların marka/modeli hakkında dosyada açık bir bilgi bulunmadığı, hatların internet aboneliğinin olmaması göz önüne alındığında online internet navigasyonu kullanamayacağı, HTS dökümlerinden hatların Tüllüce Tepe baz istasyonundan sinyal aldıkları ve bu baz istasyonu üzerinden aradığı/arandığının anlaşıldığı, bildirilen GSM hatlarının, koordinat tespiti yapılması için İl Jandarma Komutanlığı tarafından … Jandarma Bölge Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığına bildirildiği, saat 15.41’de İl Emniyet Müdürlüğünün, telefon numaralarını İl İstihbarat Şube Müdürlüğüne iletip, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanıyla temasa geçerek koordinatlar üzerinde çalışma yapılmasını istediği, saat 16.11’de … İl Jandarma Komutanlığınca …’ın aranıp pilota ait telefon numarasının yer tespitinin istendiği, l6.20-16.25 saatleri arasında bildirilen telefon numaralarına ait sinyal bilgilerinin son konumlarının elde edildiği, elde edilen verilerin Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezine, Jandarma Genel Komutanlığına ve Emniyet Genel Müdürlüğüne şifahi olarak TİB’de görevli temsilciler aracılığı ile bildirildiği, verilerdeki koordinatların olay yerini göstermediği, enkazın 1 kilometre eninde ve 30 kilometre boyunda bir bölgenin içinde olabileceği, tam nokta tespiti yapılamadığı, verilen koordinatların çalışma yapılarak yorumlanması gerektiği hususlarında kurum yetkililerinin uyarıldığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığının ilk yarım saat içinde telefon sinyalleri ile sinyal alan baz istasyonlarının çakıştırılması sonucu elde edilecek harita için talepte dahi bulunmadıkları, kazanın meydana geldiği saat 15.30’dan itibaren yer tespit talebinin başlatıldığı ve saat 16.05’te TİB’e iletildiği, söz konusu talebin telefon sinyalleri ile sinyal alan istasyonların çakıştırılması sonucu elde edilecek harita şeklinde olmayıp, tahmini yer tespiti şeklinde yapıldığı, kaza yeriyle ilgili bir veri olmadan telefon sinyalleri ile sinyal alan baz istasyonlarının çakıştırılabileceğinin önceden bilinmesinin mümkün olmadığı, bu sonuca göre TİB’in enkaz noktasını kesin tespit edemediği, kesin yer tespiti için birden fazla baz istasyonundan sinyal alınması gerektiği, iddia; enkaz alanında sinyal alan telefonların baz istasyonlarının çakıştırılması sonucu elde edilecek harita oluşturulmalıydı şeklinde değerlendirildiğinde; kazazedelere ait telefonların HTS kayıt dökümlerinden de görüldüğü gibi tespit edilen numaraların sadece Tüllüce Tepe baz istasyonundan sinyal aldıkları, dolayısıyla kayıtlar itibarıyla başka baz istasyonlarından sinyal almadıklarından baz istasyonu sinyallerinin çakıştırılması ile enkaz tespitinin mümkün görülmediği, tahmini enkaz yeri ve alanının, saat 16.55’te alınan bilgilerle takriben saat 17.15 sıralarında İl Jandarma Komutanlığı tarafından haritalara aktarıldığı, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığınca, TİB’in hazırladığı verilerin saat 19.30’da … İstihbarat Şube Müdürlüğüne ulaştırıldığı, saat 24.00 sıralarında TİB’in gönderdiği Turkcell ile Avea verileri kullanılıp … ve … köylülerinden alınan bilgilerle enkazın Tüllüce Tepe görüş açısı içinde Karayakup Tepesinde olduğunun tespit edilip aranacak alanın 1 kilometre kareye indirildiği, enkaz alanından Tüllüce Tepe Vodafone baz istasyonundan sinyal alan cep telefonu da bulunduğu, ancak TİB’in sadece Avea ve Turkcell numaraları üzerinden çalışmalar yaptığı, Tüllüce Tepedeki Turkcell ve Avea baz istasyonlarının anten yönlendirme açılarının farklı olması nedeniyle TİB’in, sinyal alınan telefonun kapsadığı hücre alanının hangi dilimde olduğunu belirlemek için yaptığı ölçümde, 550 metre genişliğinde bir yay alanı içinde olması gereken bölgeyi 1 kilometre olarak belirlediği, ancak CGI/TA metoduna göre antenden uzaklaşıldığında sinyal zayıfladığından tespit mesafesinin de arttığı, buna göre tespit edilen 1 kilometre hücre dilim alanının doğru olabileceği, cep telefonundan sim kart çıkarıldığında, telefonun sadece 112’ye operatör farkı olmaksızın ulaşılabildiği, bu durumun operatörlerin hücresi içinde olması hâlinde yer tespitinde kolaylık sağladığı, …’in iki telefona sahip olmasına rağmen bu imkânın kullanılmadığı, Devlet Denetleme Kurulu raporunda yer alan “daha net yer tespiti yapılması amacı ile hizmet alınan baz istasyonları operatörlere kapattırılmış, ancak başka baz istasyonundan hizmet alınmadığı görülmüştür. Sonraki saatlerde de sekiz civarında telefon numarasının taraması yapılmış, bunlardan konum bilgisi elde edilen üç tanesinin baz ve yay bilgileri aynı çıkmıştır…” şeklindeki tespitte, hangi baz istasyonlarının kapatıldığı ve hangi numaralardan sinyal alındığının açıkça belli olmadığı, cep telefonlarının Tüllüce Tepedeki Avea, Vodafone ve Turkcell’in baz istasyonlarından sinyal aldığı, TİB’e sadece Avea ve Turkcell numaralarının bildirildiği, Vodafone numarası bildirilmesi hâlinde, TİB’in kaza yerini bulma çalışma alternatifinin artabileceği, kaza yerinin ve buradaki baz istasyonunun konumları tespit edilmeden ilk yarım saat içinde telefon sinyalleri ile sinyal alan baz istasyonlarının çakıştırılması sonucu elde edilecek harita için talepte bulunulamayacağı, TİB’in kaza yerine ilişkin tespit çalışmasında, ilk bilgileri Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğüne ulaştırmasının yerinde bir davranış olduğu, ancak hazırlanan bilginin 1 kilometre genişliğinde ve 30 kilometre uzunluğunda bir alanı kapsadığı ve bu alanda arama kurtarma çalışmalarının çok uzayacağını değerlendirerek, öncelikle GSM şebekesi üzerinden kaza yerinin tespit edilebilmesi için TİB yetkililerinin inisiyatif alıp, hayatta olan kazazedenin iki telefonundan birinin sim kartını çıkarttırarak hem dışarıdan gelen aramaların engellenmiş olacağı hem de sadece 112’yi arama imkânı ile telefonun uzun süre kullanılmasının sağlayacağı, ayrıca çevredeki baz istasyonları bakımından sim kart bilgisi gerekmediğinden kapsamı alanında olduğu diğer baz istasyonlarından yapılacak kaza yerini bulma çalışmalarının hızlanacağını önermesinin gerektiği, kaza bölgesindeki cep telefonlarının, Tüllüce Tepe baz istasyonu susturulduğunda diğer baz istasyonlarından sinyal alabileceği, böylelikle sinyal alınan noktanın yeni bir sektör içindeki yay alanı belirlenip önceden elde edilen verilerle çakıştırılarak sinyal alınan noktanın daraltılmış koordinatının belirlenebileceği, sadece TİB verileriyle kaza yerine ulaşılmasının uzun süreceği, soruşturma dosyasındaki bilgilerin, kazanın bildirildiği zaman ve enkazın bulunmasına kadar geçen süreçte bir arada bulunmadığı gerçeği göz önüne alındığında; kaza sonrası GSM şebekesi üzerinden kaza yerinin tespitinde, GSM teknolojilerine çözümler üretecek teknik bir koordinatörün/koordinasyonun olmadığı, bu nedenle arama kurtarma çalışmalarının uzadığı,
Anlaşılmaktadır.
Tanıklar …, … , …, …, …, …, …, … , …, …, …, …, …, …, … ve …; köylerinin yakınlarındaki dağlık araziye helikopter düştüğünü televizyondan öğrendiklerini, düşen helikopterden haber alınamaması üzerine Perşembe günü gönüllü bir grup oluşturup Cuma günü helikopteri aramaya çıktıklarını, dağlık arazide kar yağdığını, yüksek kesimlerde de tipi ve yoğun sis olduğunu, görüş mesafesinin 10 ilâ 50 metre arasında değiştiğini, helikopterin yüksek rakımlı bir yere düşmüş olabileceğini değerlendirerek bu bölgelerde arama yaptıklarını, saat 14.30 sıralarında helikopterin enkazına ulaştıklarını, 156’yı arayıp enkaz yerini bulduklarını söylediklerini, olay yerinin yerleşim yerlerinden oldukça uzak ve engebeli olduğunu, kazanın gerçekleştiği yerde cep telefonlarının çektiğini, ancak aşağı kesimlerde çekmediğini,
Tanıklar …, …, … ve …; … köyünde ikamet ettiklerini, saat 15.00 sıralarında köylerinin üzerinden … köyüne doğru alçaktan uçan bir helikopter gördüklerini, helikopteri gözden kaybolana kadar izlediklerini, Keş ve Karayakup Dağları istikametlerinde kar ve sis olduğunu, helikopterin gittiği tarafta yüksek bir dağın bulunduğunu, helikopterin kavak ağaçlarına değmemek için yükseldiğini fark ettiklerini,
Tanık …; … köyü imamı olarak görev yaptığını, saat 15.00 sıralarında camiye giderken Karayakup Tepesinden helikopter sesi duyduğunu, ancak helikopterin sesinin bir süre sonra kesildiğini, daha sonra helikopterin düştüğünü öğrendiğini, akşam camiye giderken köyde arabaları görüp yanlarına gittiğini, gelen partililere helikopter sesinin nereden geldiğini anlattığını, muhtarın konuyu jandarmaya bildirdiğini, yatsı namazından sonra sivil savunma ekipleri ve İlçe Jandarma Komutanına helikopter ile ilgili bildiklerini anlattığını, helikopterin sesini ilk duyduğunda … köyünün güney tarafının sisli olduğunu,
Tanıklar …, … , …, … ve …; … köyündeki evlerinde otururken saat 15.30 sıralarında kırmızı renkli bir helikopterin alçaktan uçup … köyüne doğru gittiğini gördüklerini,
Tanıklar …, … , …, … ve …; 112 komuta kontrol merkezinde çalıştıklarını, … ile kazanın nasıl olduğu ve nerede bulundukları konusunda görüştüklerini, aynı anda emniyet müdürlüğü ile de irtibat hâlinde olduklarını, emniyet görevlilerinin yer tespiti için telefonun açık tutulmasını istemeleri üzerine … ile sürekli konuştuklarını, …’in kazanın etkisinden dolayı sorulara sağlıklı cevap veremediğini, Çağlayancerit ekibi ile irtibata geçip kaymakamlık ve emniyetten bilgi almalarını istediklerini, olay ile ilgili emniyet, jandarma ve kurumlarındaki amirlerine bilgi verdiklerini,
Tanık …; İ1 Jandarma Komutanlığı Asayiş Şube Müdürlüğü Hareket Merkezinde işlem astsubayı olarak görev yaptığını, görevinin 156’ya gelen ihbar, şikâyet ve istekleri ilgili şube müdürüne arz edip verdiği emirler doğrultusunda hareket etmek olduğunu, helikopter kazası ihbarı üzerine aşırı bir yoğunluk olması nedeniyle normal mesai saatleri dışında, gece geç saatlere kadar diğer arkadaşları ile birlikte görev yaptıklarını, 112’den gelen ihbarı alay komutanına ilettiğini, ilk ihbar ve sonrasındaki tüm gelişmeleri ceride talimatı doğrultusunda en kısa sürede kayıt ettiğini, 156’ya ihbar, şikâyet, istek şeklinde gelen telefonlara kim cevap veriyorsa talebe ilişkin ceride kaydını da en kısa sürede o kişinin deftere işlediğini, ceride kayıtlarının nöbet değişiminde Asayiş Şube Müdürü …’e sunulduğunu ve adı geçenin imzasının alındığını, …’in arama kurtarma çalışmaları için Göksun’a gitmesi nedeniyle, …’nin harekat merkezini yönlendirmek üzere alayda en kıdemli subay olarak kaldığını, bulunduğu süre içerisinde ceride kayıtlarının sonradan yazıldığını hatırlamadığını, bu konuda kendisine herhangi bir baskı yapılmadığını, yeniden yazılması için talimat verilmediğini, ceride defterinin 156, 158, 162 ve 163. sayfalarında parafının olmamasının yoğunluktan kaynaklandığını, 156. sayfada yer alan ceride kayıtlarına ait yazının kim tarafından kaleme alındığı ve arama kurtarmayla ilgili bazı faaliyetlerin bir saat öne çekilerek yazıldığı hususlarını hatırlamadığını, sayfadaki yazının kendisine ait olmadığını, 26.03.2009 tarihinde 12.45 ve 13.05 saatlerinde kayıt edildiği görülen arama kurtarma faaliyetlerine ilişkin bilgilerin kendisi tarafından yazılmadığını, belirtilen saatlerde yemek istirahatinde olduğunu, jandarma komutanının emriyle öğleden sonra Göksun’a hareket ettiğini, yoğunluk olduğu için 156’ya gelen ihbar, şikâyet ve gelişmelerin not alınarak kısa bir süre sonra ceride defterine yazılmış olabileceğini,
Tanık …; 25.03.2009 tarihinde harekat merkezinde nöbetçi astsubay olarak görev yaptığını, 12.00-13.30 saatleri arasında 156 merkezinde sorumluluğun kendisinde olduğunu, harekat merkezinde yapılan işlemleri ceride defterine işlediğini, mesai saatinin başlamasıyla birlikte …’in görevi devraldığını, helikopterin düşmesi üzerine harekat merkezinde görev yapmaya başladığını, kaldığı süre içerisinde harekat merkezinde yapılan ilgili işlemleri ceride defterine kaydettiğini, tüm işlemlerin talimatlara ve yönergeye uygun olarak yapıldığını, kayıtların düzgün tutulmasıyla ilgili İl Jandarma Komutanının kendisini telefonla arayarak uyardığını, ceride defterinin 156 ve 157. sayfalarına ait kayıtların kendisine ait olmadığını, bu nedenle imzasının bulunmadığını, Jandarma Genel Komutanlığı Harekat Merkezi ile görüşme yapıp koordinatları aldığını ve Afşin Komanda Bölük Komutanlığı ile Asayiş Şube Müdürü …’e bildirdiğini,
Tanık …; olay tarihinde İl Jandarma Komutanlığında Asayiş Şube Müdürü olarak görev yaptığını, enkazı ilk olarak Çardak-Hacıömer-… köylerinde aramaya başladıklarını, helikopterin Keş Dağı istikametinde kaybolduğunun söylenmesi üzerine saat 17.00-18.00 sıralarında … köyüne, oradan da …-… arasındaki yola gittiklerini, bulundukları yerde telsiz ve telefon irtibatı kuramadıklarını, ekipleri üç ayrı bölgede aramaya gönderdiklerini, ancak yoğun kar yağışı, rüzgar, tipi ve sis nedenleriyle yüksek yerlere ulaşamadıklarını, saat 01.00 sıralarında Göksun’a dönüp ertesi gün yapılacak aramaların planlamasını yaptıklarını, gün içinde Duranın Yaylası, … köyü,…, Çakıldaşı Yaylası ve … Mahallesi arasındaki bölgenin aranmasının emredildiğini,… şeklinde özel bir yer bildirilmediğini, havanın karlı, rüzgarlı, sisli ve soğuk olmasından ve yukarıya çıkıldıkça karın yoğunlaşmasından dolayı bazı birliklerin yollarını kaybettiğini, bazı birliklerin de hedeflere ulaşamadan geri döndüklerini, kendisine Turkcell ve Avea sinyallerinin kesiştiği daha dar bir bölgeden bahsedilmediğini, 26.03.2009 tarihinde saat 10.00 sıralarında Orman Bölge Müdürünün Karayakup Sırtlarından şüphelendiğini söylemesi üzerine “Bölgeye birlik gönderdim, isterseniz sizde gidebilirsiniz” dediğini, Kayseri Sivil Savunma Müdürlüğü raporunda yer alan “Helikopterin Karayakup Sırtlarında olabileceğini söyledik, ancak bizi … ile Kınıkkoz arasında bir bölgeye gönderdiler” şeklinde ifadenin doğru olmadığını, helikopterin …’den Keş Dağına doğru gitmesi nedeniyle, …-… yolunun doğusuna hiçbir ekip göndermediğini, 26.03.2009 tarihinde saat 12.45’te ceride defterine yazılan “Bozardı Sırtı (94-08),… (94-06), Tansır Sırtı (94-03), … Yaylası (98-03), Eşek Tepe (88-07) … Köyü (96-09) noktalarında 25-26 Mart günlerinde A/T faaliyeti yapıldığı” şeklindeki ifadeyi bu bölgelerde hâlen aramanın devam ettiği anlamında kullandığını, sözlerinin cerideye “Arandı” diye yanlış yazıldığını, … bölgesinde yapılan aramaların bölge komutanı tarafından yapılan planlamaya göre gerçekleştirildiğini, bu kadar çok birliğin şüphelenilen bölgenin dışında yer alan daha güneydeki bir yere gönderilmesine şaşırdığını, Erzurum Dağcılık ekibini Keş Dağı ile Karayakup arasına gönderdiğini, 27.03.2009 tarihinde saat 14.30 sıralarında köylülerin enkaza ulaştığını,
Tanık …; olay tarihinde İl Jandarma Komutan Yardımcısı olarak görev yaptığını, kazanın olduğu ilk saatlerde helikopterin düştüğü yerle ilgili herhangi bir bilgiye sahip olmadıklarından helikopterin güzergahı üzerinde bulunan karakollara haber verilip araştırma yapılmasının istendiğini, telefon sinyallerinin … ve … köyleri ile Tüllüce Tepe bölgesinden geldiğinin bildirilmesi üzerine bu üç bölgenin arandığını, helikopterin geçtiği köylerde yaşayan vatandaşlardan alınan bilgiler çerçevesinde birliklerin …-… bölgesine gönderildiğini, İl Jandarma Komutanının bizzat bölgeye gidip köylülerle konuştuğunu, Turkcell hatlı telefon sinyalleri kullanılarak hazırlanan haritanın kendisine ulaştırıldığını, komutanlıktan arayan bir personelin “Üç tepeden şüpheleniyoruz, bu bölgede olabilir” şeklinde bir bilgi verdiğini hatırlamadığını, saat 23.00’te bölge komutanının gelmesi üzerine vatandaşlardan gelen ihbarları ve telefon sinyal bilgilerini kullanarak harita üzerinde değerlendirme yaptıklarını, enkazın … köyü yakınlarındaki Karayakup Tepesi ve Keş Dağı arasındaki yamaçlarda olabileceği hususunda görüş birliğine varıldığını, komutanlıktan iletildiği belirtilen Turkcell ile Avea hatlarının sinyal verdiği alanı ve kesişme noktasını gösteren haritayı hatırlamadığını, 26.03.2009 tarihinde kendisine Kurucaova bölgesinin tümüyle aranması talimatı verildiğini, tüm sivil ve askeri ekipleri kendi inisiyatifi ile bölgenin genelini kapsayacak şekilde arama ve tarama yapmak üzere gönderdiğini, 27.03.2009 tarihinde ise harekat merkezinden gönderilen yazılı talimatlar çerçevesinde görevlendirildiği bölgelerde çalışmalar yaptığını, saat 20.00 sıralarında Tekir Karakoluna döndüğünde helikopterin bulunduğunu öğrendiğini,
Tanık…; olay tarihinde … Jandarma Bölge Komutanı olarak görev yaptığını, arama kurtarma faaliyetlerine katılan askeri, kamu, özel kuruluşlar ile gönüllü kuruluş ve vatandaşların sevk ve idare sorumluluğunun Valilik bünyesinde oluşturulan kurtarma ve yardım komitesinde olduğunu, ihtiyaç duyulması hâlinde diğer illerden gelen takviye kuvvetleri sevk etme ve gelecek birliklerin koordinasyonunu sağlayarak arama kurtarma çalışmalarına yardım etmek amacı ile …’a geldiğini, Kurucaova bölgesinden sinyal bilgilerinin alındığının öğrenilmesi üzerine arama kurtarma faaliyetlerine katılan ekiplerin söz konusu bölgeye gönderildiğini, olayın hemen sonrasında hava muhalefetine rağmen elde edilen ilk bilgiler doğrultusunda düşen helikopteri arama çalışmalarına derhâl başlandığını, Yarbay …ile beraber sinyal bilgilerini, arazinin yapısını ve vatandaşlardan elde edilen bilgileri analiz edip helikopterin … Kuzeyi, Keş Dağı ile … köyü arasındaki dağlık bölgede düşmüş olabileceğini değerlendirdiklerini, saat 02.00 sıralarında emir verilmesi üzerine … ve Keş Dağı arasında kalan bölgede arama kurtarma çalışmalarının yapıldığını, 26.03.2009 tarihinde faaliyetlerin icra edilerek İçişleri Bakanına arz edildiğini, helikopter enkazının …, … ve Keş dağı arasında olabileceği değerlendirildiğinden …’e bölgenin aranmasının dikkatle yapılması konusunda emir verdiğini, tutulan ceride kayıtlarının bu hususu doğruladığını, kazanın meydana geldiği andan itibaren zor arazi ve hava şartlarına rağmen tüm birliklerin insan üstü çaba sarf edip helikopter enkazına bir an önce ulaşabilmek için gayret gösterdiklerini, arama kurtarma faaliyetleri ile ilgili sorumluluğunun il merkezinde bulunduğunu, bazı alanların birkaç kez arandığı hususunun doğru olduğunu, ancak olayla ilgili birçok duyarlı vatandaş tarafından çok sayıda ihbar yapıldığını, bunların çoğunun asılsız olduğunu, hatta istihareye yatanların rüyasında gördükleri bölgelere dahi BBP yetkilileri, helikopterde bulunanların yakınları ve bazı siyasilerin ısrarları üzerine birlik göndermek zorunda kaldığını,
Tanık …; olay tarihinde Göksun Kaymakamı olarak görev yaptığını, saat l5.50’de Vali Yardımcısı …’ün kazayı bildirilmesinin ardından emrindeki tüm kolluk birimlerini arayarak çalışmalara başlanması talimatı verdiğini, İlçe Jandarma Komutanının olaydan haberdar olduğunu ve tüm korucuları teyakkuza geçirdiğini öğrendiğini, arama kurtarma çalışmalarında kendisine verilen emirleri yerine getirmeye gayret ettiğini, ilk koordinatları aldıktan sonra saat 17.00 sıralarında Hacıömer köyüne gittiğini, bölgede uçak ve helikopter sesi duyduğunu, ilk anlarda kazanın nerede olduğu konusunda kesin bir bilgi bulunmadığını, ilçede kriz merkezine benzer bir yapılanmaya gidildiğini,
İfade etmişlerdir.
Şüpheli …; olay tarihinde … İl Valisi olduğunu, helikopter kazasının bildirilmesini müteakip talimatı ile arama kurtarma çalışmalarına başlanıldığını, arama kurtarma faaliyetleri için ilin tüm imkânlarının seferber edildiğini, diğer illerden gelen takviye arama kurtarma ekipleri ile bölgenin havadan taranması için hava aracı talebinde bulunulduğunu, hemen kriz merkezi oluşturulup yirmi dört saat esaslı çalışma düzenine geçildiğini, arama kurtarma faaliyetlerinin Türk Arama ve Kurtarma Yönetmeliği ve buna dayalı olarak çıkarılan tebliğ hükümlerine uygun olarak gerçekleştirildiğini, kazanın meydana geldiği tarihte ve takip eden günlerde kötü hava koşulları, bölgenin dağlık olması, ulaşımı sağlayan yol ağının az oluşu, bölgenin karla kaplı olması ve çığ riski bulunması nedenleriyle enkaza kısa sürede ulaşılamadığını, bölgenin havadan taranması için valilik tarafından hava aracı talep edildiğini, ancak hava koşulları nedeniyle araçların istenilen ölçüde kullanılamadığını, il kriz merkezinin … başkanlığında çalışmalara başladığını, saat 15.50’den itibaren kazanın meydana geldiği mevki nokta olarak bilinmediği için helikopterin uçuş güzergahı üzerinde bulunan bölgelerdeki sivil ve askeri tüm unsurların teyakkuza geçirilmesi amacıyla çalışma başlatıldığını, bu çerçevede ilçe kaymakamlarına kaza ile ilgili gelen veya gelecek olan ihbarların değerlendirilmesi, kolluk kuvvetleri aracılığıyla köy muhtarları ile bağlantıya geçilmesi, kendi bölgelerinde yapılacak arama ve kurtarma çalışmaları için tüm unsurların hazırlanması ve görevlilerin hazır hâlde bekletilmesi talimatlarının verildiğini, İl Sivil Savunma müdürlüğünden gerekli hazırlıkların yapılmasının istendiğini, kriz merkezinin Türk Arama Kurtarma Yönetmeliğine uygun olarak kurulduğunu ve çalışmalarını buna uygun olarak gerçekleştirdiğini, arama kurtarmaya katılan tüm ekiplerin helikopterdeki kişileri kurtarmak maksadıyla, güç arazi ve olumsuz hava şartlarında özverili ve gayretli çalışmalarda bulunduklarını, saat 16.30 sıralarında, İl Jandarma Komutanı ve İl Emniyet Müdürü ile aşağı yukarı eş zamanlı olarak Göksun’a doğru hareket ettiğini, saat 18.20 sıralarında Çardak Jandarma Karakol Komutanlığına ulaşarak arama kurtarma faaliyeti ile ilgili tüm unsurların sevk ve idaresini devraldığını, kara olay yeri koordinatörü olarak talimatları doğrultusunda Türk Arama Kurtarma Yönetmeliği ve Ulusal Arama Kurtarma Tebliği çerçevesinde çalışmalar yapıldığını, ilgili Yönetmeliğe göre, arama kurtarma faaliyetlerinde görevli tek kuruluşun kazanın meydana geldiği il valiliği ve görevli tek kişinin de il valisi olmadığını, Yönetmeliğin 5. maddesine göre valinin kara olay yeri koordinatörü olduğunu, arama kurtarma faaliyetlerinde asıl yetki ve sorumluluğun Ulaştırma Bakanlığında bulunduğunu, Bakanlık bünyesindeki Denizcilik Müsteşarlığı, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü ve Türk Telekom Genel Müdürlüğünün yanı sıra çok sayıda kurum ve kuruluşun sorumluluklarının da olduğunu,
Şüpheli …; olay tarihinde … Vali Yardımcısı olarak görev yaptığını, kazanın öğrenilmesi üzerine il merkezinde ve Göksun’da kriz merkezlerinin faaliyete geçirildiğini, arama kurtarma çalışmalarının hem Türk Arama ve Kurtarma Yönetmeliği hem de kriz mevzuatına uygun olarak gecikmeksizin yapıldığını, kötü hava koşulları ve bölgenin engebeli, dağlık, karlı ve yüksek rakıma sahip olması ile yol ağının az oluşu nedenleriyle enkaza kısa sürede ulaşılamadığını, kazanın öğrenilmesinden hemen sonra Valinin sözlü talimatı ile il kriz merkezinin çalışmalara başlayıp 24 saat esaslı çalışma düzenine geçtiğini, saat 15.50’den itibaren helikopterin uçuş güzergâhı üzerinde bulunan bölgelerdeki sivil ve askeri tüm unsurların teyakkuza geçirilmesi amacıyla çalışma başlatıldığını, kriz merkezi olarak yapılan çalışmaların kesintisiz devam ettiğini, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüne ve Esenboğa FİC’e bilgi verildiğini, kara olay yeri koordinatörü olan valinin talimatları doğrultusunda ihtiyaç duyulan personel, araç, teçhizat ve lojistik desteğin sağlandığını, saat 16.30 sıralarında Vali, İl Jandarma Komutanı ve İl Emniyet Müdürünün Göksun’a hareket edip, saat 18.20 sıralarında Çardak Jandarma Karakol Komutanlığına ulaşarak arama kurtarma faaliyetlerine başlayan ekiplerin sevk ve idaresini devraldıklarını, arama çalışmalarında kullanılmak üzere hava aracı talebinde bulunulduğunu, saat 16.05 itibarıyla arama faaliyetlerine başlanıldığını, Valilik ve Göksun Kriz Merkezinin kaza sonrasında ihtiyaçları belirleyip imkân dahilinde olmayanları üst makamlardan yazılı veya şifahi olarak talep ettiğini, Valinin saat 19.30’da Çardak Karakol Komutanlığında İlçe Kaymakamı, İl Jandarma Komutanı, İl Emniyet Müdürü ve diğer yetkililerin katılımıyla bir değerlendirme toplantısı düzenlediğini, kaza ile ilgili olarak iletilen her bilginin değerlendirilerek hem arama kurtarma faaliyetlerini koordine eden Valiye hem de ilgili diğer kuruluşlara iletildiğini, son kazazede bulununcaya kadar arama ve kurtarma faaliyetlerinin devam ettiğini,
Şüpheli …; olay tarihinde İl Jandarma Komutanı olarak görev yaptığını, kaza ile ilgili olarak yapılan arama ve kurtarma faaliyetlerinde ihmal ve savsaklama söz konusu olmadığını, İçişleri Bakanının kaza meydana geldikten sonra Göksun’a gelip arama kurtarma faaliyetlerini bizzat yürüttüğünü, yapılan her türlü faaliyetten bilgisi olduğunu, bazı yerlerde araziye çıkarak aynı yerin birkaç defa daha aranması konusunda emirler verdiğini, Kurucaova bölgesinin dokuz defa aranması konusunda bizzat İçişleri Bakanının talimat verdiğini, kaza öğrenildikten sonra saat 16.05’den itibaren Göksun ve çevresindeki ilçelere arama kurtarma ile ilgili hazırlık yapmaları konusunda emirler verilip düşen helikopterin yerinin öğrenilmeye çalışıldığını, konu hakkında Valiye bilgi vererek saat 16.35’te bölgeye hareket ettiğini, hemen arkasından Valinin de hareket edip Çardak Karakol Komutanlığına aynı saatlerde ulaştıklarını, yolda Valiyi arayıp 2. … Komutanlığından helikopter talebinde bulunmasını istediğini, helikopterin düşebileceği yerler harita üzerinde değerlendirilip arama kurtarma faaliyetlerine devam edildiğini, bölge için hava aracı talep edildiğini, ancak yoğun sis nedeniyle bu araçların etkili şekilde kullanılamadığını, bölgede jandarma ekipleri dışında sivil savunma ekipleri, İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekipler, korucular ve diğer illerden gelen birliklerin görev yaptığını, ilk 24 saat içerisinde helikopterin Keş Dağı veya Karayakup Sırtlarına düştüğünün tespit edilmesi hâlinde tüm birimleri söz konusu bölgeye yönlendireceklerini, bu bölgenin de arandığını, ancak kar yağışı nedeniyle riskli hâle geldiğini, GSM hatları ile ilgili olarak yer tespit sorgulamalarının yapıldığını, kriz merkezinin il merkezinde ve Göksun’da kurularak işletildiğini,
Şüpheli …; olay tarihinde İl Emniyet Müdürü olarak görev yaptığını, Vali, İl Jandarma Komutanı ve kendisinin arama faaliyetlerini yerinden takip edip koordinasyonu sağlamak ve operasyon planını icra etmek için Çardak Jandarma Karakoluna gittiklerini, bu esnada silahlı kuvvetlere ait gece görüş donanımlı helikopterin çevrede havadan arama ve kurtarma amaçlı uçuşlarını gerçekleştirdiğini, yaptıkları değerlendirmede helikopterin gidiş istikametine göre bulunabileceği muhtemel yerleri ellerinde herhangi bir veri olmadan değerlendirdiklerini, İl Jandarma Komutanının duyumu üzerine … Mezrasına gittiklerini, buradaki bir vatandaşın kendilerine helikopter sesi duyduğunu söylediğini, tarife göre helikopterin Kayseri istikametine doğru uçtuğunu, … Mezrasında arama faaliyetlerine devam etmek üzere timler bırakıldığını, saat 02.30 sıralarında İçişleri Bakanı ve Bölge Komutanının gelmesi ile kriz merkezinde köylüden aldıkları duyumları ve tüm bilgileri değerlendirmeye aldıklarını, helikopterin gidiş istikametine göre geniş bir alanın arama tarama bölgesi tayin edilip birliklerin sevk edildiğini, kriz merkezindeki… ile …’ün Püren Geçidi denilen yerden sinyal alındığı şeklinde değerlendirme yaptıklarını, söz konusu bölgeye birlikler sevk edilip gün boyu arama yapıldığını, arama çalışmaları devam ederken helikopterin bulunduğunu öğrendiklerini, kaza mahallinin jandarma sorumluluk bölgesinde bulunduğunu, sinyal bilgileri, alınan duyumlar ve istihbaratların ilk olarak İl Jandarma Komutanı, Bölge Komutanı ve olay yerine gelen İçişleri Bakanına ulaştırıldığını, kendilerinin planlanan operasyon doğrultusunda yardımcı olduklarını, çalışmaların enkaz tespit edilene ve kazazedeler bulunana kadar aralıksız sürdürüldüğünü, arama faaliyetlerine havadan ve karadan tüm birimlerin seferber edilip gerekli çalışmaların organize bir şekilde yapıldığını, kriz merkezinin yönetmeliklere uygun olarak Vali Yardımcısı … başkanlığında oluşturulduğunu,
Şüpheli …; olay tarihinde İl Sivil Savunma Müdürü olarak görev yaptığını, helikopter kazasını …’den öğrendiğini, il sivil savunma arama kurtarma ekibini göreve hazırlayıp Göksun’a sevk ettiğini, 27.03.2009 tarihine kadar çalışmalarını il merkezinde devam ettirdiğini, arama kurtarma çalışmalarının yönetmeliklere uygun yapıldığını, il kriz merkezine paralel olarak Göksun’da da kriz merkezi oluşturulduğunu, kriz merkezinin Vali ve Vali Yardımcısının talimatları doğrultusunda çalıştığını, hava unsuru imkânlarından istifade edildiğini, helikopterin uçuş güzergahı üzerinde bulunan bölgelerdeki resmi, sivil ve askeri tüm unsurların teyakkuza geçirildiğini, arama kurtarma çalışmalarının …’in bulunmasına kadar devam ettiğini, helikopter kazasının Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüne bildirildiğini, saat 16.30 sıralarında Vali, İl Jandarma Komutanı ve İl Emniyet Müdürünün Göksun’a doğru hareket edip saat 18.20 sıralarında arama kurtarma faaliyetlerine başlayan ekiplerin sevk ve idaresini devraldıklarını, düşen helikopterdeki kişileri kurtarmak maksadıyla olumsuz hava şartlarında 25 kilometre genişliğinde ve 20 kilometre derinliğindeki dağlık arazi kesiminde çalışmalarda bulunulduğunu, arama ve kurtarma faaliyetlerinin Türk Arama ve Kurtarma Yönetmeliği ve bu Yönetmeliğe dayalı olarak uygulamaya konulan Ulusal Arama Kurtarma Planına İlişkin Tebliğ hükümlerine uygun olarak yapıldığını, olayın meydana geldiğinin öğrenilmesinden itibaren kısa bir süre sonra … Sivil Savunma Müdürlüğünden yirmi kişilik bir ekip talep edildiğini, Valinin talimatı doğrultusunda diğer illerden ve bakanlıklardan arama kurtarma ekipleri ile ihtiyaç duyulan araçların talep edilip olay mahalline sevklerinin sağlandığını, kriz merkezinde kaza ile ilgili olarak iletilen her bilginin değerlendirilip arama kurtarma faaliyetlerini koordine eden Vali ile ilgili diğer kuruluşlara iletildiğini,
Şüpheli …; olay tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yaptığını, kaza yapan kişilerin telefonlarının sinyal bilgilerinin tespiti ve baz istasyonlarının çakıştırılması isteklerinin çalıştığı birimin görev alanına girmediğini, konunun hassasiyeti nedeniyle yaralıların kurtarılması amacıyla bir takım girişimlerde bulunulduğunu, İstihbarat Dairesi Başkanlığının, GSM hatlarının baz istasyonu üzerinden son konumlarını anlık olarak belirlemeye imkân sağlayan teknik donanıma sahip olmadığını, helikopterde bulunan pilot ve gazeteciye ait GSM hatlarını saat 16.30 sıralarında TİB’de bulunan Emniyet Genel Müdürlüğü temsilcisi … Keskınkılıç’a bildirdiğini, yapılan görüşmede adı geçenin TİB’den alınan konum bilgilerini kendisine ilettiğini, muhtemel koordinat bilgilerinin …’a aktarıldığını,
Şüpheli …; olay tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü temsilcisi olarak TİB’de görev yaptığını, helikopterin düştüğü alanın polis sorumluluk bölgesinde olmadığını, kazanın hassasiyeti nedeniyle İstihbarat Dairesi Başkanlığınca girişimlerde bulunulduğunu, saat 16.30 sıralarında telefon numaralarının son konum bilgisinin talep edildiğini, telefon numaralarının son konum bilgilerini TİB’deki görevliden alıp hemen İstihbarat Dairesi Başkanlığına şifahi olarak bildirdiğini, telefonların kendisinden önce TİB’deki jandarma temsilcisine saat 16.15 sıralarında ulaştığını ve TİB tarafından sorgulanarak son konum ve harita bilgilerinin saat 16.25 sıralarında jandarma temsilcisinin kendi kurumuna ulaştırdığını öğrendiğini,
Şüpheli …; olay tarihinde Jandarma Genel Komutanlığı temsilcisi olarak TİB’de görev yaptığını, saat 16.10-16.15 sıralarında … İl Jandarma Komutanlığından aranarak helikopterin düştüğü bilgisinin verildiğini ve telefon numaralarından yer tespiti konusunda yardımcı olmasının istendiğini, konuyu ilgili birime iletip sorgulama yetkisi bulunan kişiden telefon numaralarının son konum bilgilerini saat 16.25’te aldıklarını, aldığı bilgileri Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı Teknik İstihbarat Daire Başkanlığındaki …’ya ilettiğini, ilettiği bilgilerin telefonun hizmet aldığı baz numarası, bazın bulunduğu X ve Y koordinatları, bazın açısı ve genişliği, hedef numaranın bazdan alması muhtemel en yakın ve en uzak mesafe bilgileri olduğunu, bu bilgilerin teknik personel tarafından analiz edilmesi gerektiğini, olayın kendisine bildirilmesinden 10-15 dakika sonra bilgileri ilgili kurumlara bildirdiğini, daha sonra TİB görevlisinin, Avea operatörüne ait bir numaranın yer konum bilgisini tespit ettiğini ve bu bilgileri …’ya saat 22.30 sıralarında ilettiğini kendisine söylediğini, …’yu arayarak konuyu teyit ettiğini, sinyal veren telefonların aynı yay üzerinde ancak açılarının biraz farklı olduğunu, sonuçta enkazın 1-1,5 kilometre genişliğinde ve yaklaşık 30 kilometre uzunluğunda bir yay içerisinde olabileceği kanaatine vardıklarını, kanuni bir sorumluluğu bulunmamasına rağmen vicdani sorumluluk duygusu nedeniyle ve TİB Başkanının onayıyla yer tespit taleplerine cevap verildiğini,
Şüpheli …; olay tarihinde Jandarma Genel Komutanlığında Bilgi Sistemleri Teknisyeni olarak görev yaptığını, saat 16.30 sıralarında …’ın araması ile helikopter kazasını ve kaza yerinden bir telefona ait konum alındığını öğrendiğini, aldığı bilgileri … ile görüşüp, teyit ettikten sonra harita üzerine işleyerek analiz işlemlerine başladığını, tek bazdan sinyal alan telefonun bazdan 20-21 kilometre uzaklıkta 30 kilometrelik bir yayın içinde göründüğünü tespit ettiğini, alanı daraltmak için baz istasyonuna ait görüş ve sinyal analizlerini yaptıktan sonra oluşturduğu haritayı 17.30-18.00 saatleri arasında … İl Jandarma Komutanlığında görevli …’na ilettiğini, saat 22.30 sıralarında TİB’den Avea operatörüne ait bir telefonun konum bilgilerinin bildirildiğini, daha önceden hazırladığı haritanın üstüne yeni bilgileri işleyip, analizlerini yaptıktan sonra saat 23.00 sıralarında İl Jandarma Komutanlığına yeniden gönderdiğini, enkazın yerinin tespit edilmesine kadar TİB görevlisi… ve İl Jandarma Komutanlığındaki … ile sürekli bilgi alış verişi yaptığını,
Savunmuşlardır.
Somut dosya ile bağdaşık ceza, usul kurallarına göre ele alınacak hukuki normlar ile arama kurtarma ve kriz yönetimi ile ilgili düzenlemeler ise;
Arama kurtarma genel olarak; Ana ya da Yardımcı Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi tarafından, mevcut personel ve imkânların kullanılmasıyla tehlikede olan insanların yerinin tespit edilmesi ve bu insanların ilk tıbbi müdahale veya diğer ihtiyaçlarının sağlanarak güvenli bir yere ulaştırılmasıdır.
Arama kurtarma hizmetlerinin temel bileşenleri; yasal bir çerçeve, sorumlu bir otorite, organize edilmiş mevcut kaynaklar, iletişim kolaylıkları ile koordinasyon ve operasyon kabiliyeti olan bir iş gücüdür.
Arama ve kurtarma hizmetlerinin yürütülmesinde ilgili kurum veya kuruluşların görev ve sorumluluklarının tespiti, insan hayatını kurtarmaya yönelik faaliyetlerin ilgili ulusal mevzuat ve uluslararası sözleşmelere uygun olarak yürütülmesini sağlamak amacıyla Bakanlar Kurulunca 20.09.2001 tarih ve 3275 sayı ile Türk Arama ve Kurtarma Yönetmeliği yürürlüğe konulmuştur.
Bu Yönetmelik ile karada, denizde ve havada, arama ve kurtarma hizmetinin en üst düzeyde koordinasyonunu ve işbirliğini sağlamak amacıyla Denizcilik Müsteşarlığı bünyesinde Ana Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi (AAKKM), kıyılardan itibaren deniz sahalarındaki arama ve kurtarma faaliyetlerinin etkin bir şekilde organize edilmesinden ve arama kurtarma faaliyetlerinin icrasından AAKKM adına sorumlu olmak üzere Sahil Güvenlik Komutanlığınca oluşturulacak Deniz Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi (Deniz AKKM), kara ve adalar üzerindeki arama ve kurtarma faaliyetlerinin etkin bir şekilde organize edilmesinden ve icrasından AAKKM adına sorumlu olmak üzere Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünce de Hava Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi (Hava AKKM) oluşturulması hükme bağlanmıştır. Yönetmelikte ayrıca, deniz ve hava arama ve kurtarma merkezlerine bağlı olarak ve bu merkezler adına kontrol, koordine ve icrayı sağlamak üzere Yardımcı Arama Koordinasyon Merkezleri (YAKKM) oluşturulabilmesi ve bu merkezlerin de kendilerine bağlı olarak arama kurtarma birliklerinin bulunduğu merkezlerde Arama Kurtarma Alt Merkezleri (AKAMER) kurabilmeleri imkânı getirilmiştir.
Yönetmelikte, arama kurtarma faaliyetlerinin gerekli her türlü teçhizatla donatılmış ve özel eğitim görmüş personelden oluşan Arama Kurtarma Birliklerince (AKBİR) gerçekleştirilmesi öngörülmüş, Yönetmeliğin 5. maddesinin (h) bendinde Kara-AKBİR istasyonlarının, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sivil Savunma Genel Müdürlüğü tarafından kurulması ve işletilmesi hükme bağlanmıştır.
Yönetmeliğin 5. maddesinin (e) bendinde ayrıca Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünce kurulacak Hava AKKM’nin, uluslararası standartlarda uygun yeterli malzeme, teçhizat ve personel ile donatılması ve kara arama kurtarma faaliyetlerinin bu merkezce koordine ve icra edilmesi öngörülmüştür.
Yönetmeliğin 6. maddesinde ise Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünce oluşturulacak Hava AKKM’nin görevleri; arama ve kurtarma bölgesinde mevcut arama kurtarma imkânları hakkında bütün bilgileri elinde bulundurmak; bunları tablo ve haritalar hâlinde muhafaza etmek, ilgili Bakanlık, kurum veya kuruluşlardan gelen bilgi ve belgelerle ilgili değişiklikleri işleyerek güncel hâlde muhafaza etmek, arama kurtarma faaliyetlerinin icra ve koordinasyonundan sorumlu merkez olarak, bilgi toplama, değerlendirme, planlama ve söz konusu bilgileri aktarma suretiyle kendi alt kuruluşları ve diğer ilgili kurum veya kuruluşlarla arama kurtarma faaliyetlerini AAKKM adına icra etmek, Yönetmeliğin 7. maddesinde belirtilen Bakanlık ve kurum veya kuruluşlar ile koordineyi sağlamak, tehlike haberlerini değerlendirip ayrıntılı bilgi toplamak, belirsizlik, alarm ve tehlike safhalarına ait mevcut bütün bilgileri ve hizmet ile ilgili gelişmeleri devamlı olarak AAKKM’ne aktarmak ve arama kurtarma bölgesindeki meteorolojik durumu devamlı takip etme olarak sayılmıştır.
Yönetmeliğin 5. maddesinde; arama kurtarma hizmetlerine tahsis edilen bütün unsurların, YAKKM adına Arama Kurtarma Alt Merkezi ve Olay Yeri Koordinatörünün idaresinde AK faaliyetlerine iştirak edecekleri, kara olay yeri koordinatörünün, olayın meydana geldiği, arama kurtarma alt merkezi sorumluluk sınırları içerisinde bulunan ilin valisi veya valinin uygun gördüğü bir vali yardımcısı olacağı, olay yeri koordinatörünün, arama kurtarma faaliyetinde veya yapılacak arama kurtarma taleplerinde, ilgili kara YAKKM ile koordine kurup arama kurtarma faaliyetlerinin tüm sorumluluğunu YAKKM adına üstlenerek arama kurtarma faaliyetlerini icra edeceği, olay yeri koordinatörünün de YAKKM tarafından belirleneceği, ancak kaza meydana geldiği sırada olay mahallinde bulunan veya aldığı ihbar üzerine, arama kurtarma maksadı ile olay yerine ilk intikal eden gruptaki veya birlikteki en kıdemli personelin olay yeri koordinatörünün görev ve sorumluluklarını olay yeri koordinatörü tayin edilinceye kadar yürüteceği, AKBİR’ler her an bir arama kurtarma hizmetine katılabilecek hazırlık derecesinde bulunmaları gerektiği, arama kurtarmada görevlendirilmesi planlanan bütün personelin arama kurtarma usullerini bilmekle yükümlü oldukları, şartlar icap ettiği takdirde kazayı ilk öğrenen birimin, en kısa zamanda arama kurtarma faaliyetine başlayacağı ve en seri vasıta ile de AAKKM/AKKM ve ilgili YAKKM’ne bilgi vereceği, ayrıca bölgedeki kuruluş yöneticilerinin kendi kanallarından herhangi bir tehlike mesajı almaları hâlinde gerçek olsun veya olmasın, derhâl ilgili YAKKM’i gelişmelerden haberdar kılacakları hüküm altına alınmıştır.
Yönetmeliğin 7. maddesinin (I) bendinde; Denizcilik Müsteşarlığının arama kurtarma faaliyetlerine ilişkin görevlendirme, koordinasyon, teşkilat, muhabere ve eğitim konularını da içeren, Ulusal Arama Kurtarma Planını, ilgili bakanlık ve kurum veya kuruluşlar ile koordineli olarak hazırlayacağı hükme bağlanmış, bu çerçevede hazırlanan Ulusal Arama ve Kurtarma Planına İlişkin Tebliğ 11.07.2002 tarihli ve 24812 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Tebliğde genel olarak Yönetmelikte yer alan hükümler tekrarlanmış, ayrıca arama, kurtarma, haberleşme ve koordinasyon faaliyetlerine ilişkin daha detaylı hükümlere yer verilmiştir.
Tebliğ ile Sahil Güvenlik Komutanlığınca dört adet Deniz YAKKM, Devlet Hava Meydanları İşletmesince de iki adet Hava-YAKKM kurulması öngörülmüştür. Deniz alanları söz konusu Deniz YAKKM’ne göre dört bölgeye ayrılmış, ancak Hava YAKKM’i için herhangi bir belirleme yapılmamıştır. Ancak fiili durumda …’nın doğusu Esenboğa Uçuş Bilgi Merkezi, batısı ise Atatürk Uçuş Bilgi Merkezi bölgesi olarak uygulanmaktadır.
Diğer yandan, 7126 sayılı Sivil Savunma Kanununun 32. maddesi ile; illerde sivil savunma arama kurtarma ekipleri ve doğrudan merkeze bağlı sivil savunma arama ve kurtarma birlik müdürlükleri kurulması öngörülmüş, İçişleri Bakanlığınca yürürlüğe konulan Sivil Savunma Arama ve Kurtarma Birlikleri ve Ekiplerinin Kuruluşu, Görevleri, Çalışma Usul ve …larına Dair Yönetmeliğin 7. maddesinde birlik ve ekiplerin görev ve yetkileri; arama ve kurtarma faaliyetlerine katılan yerli ve yabancı, kamu ve özel kuruluşların arama ve kurtarma ekipleri ile gönüllü kişi ve kuruluşların çalışmalarını koordine etmek ve afet bölgelerine en seri şekilde ulaşabilmek için haberleşme, toplanma, yükleme ve intikal tatbikatları yapmak olarak belirlendikten sonra, 8. maddesinde sivil savunma müdürünün görevi de eksik ve noksanlıkların zamanında giderilmesi için iş ve işlemleri takip etmek ve kamu ve özel sektör kuruluşlarıyla gerekli koordinasyonu sağlamak olarak düzenlenmiştir.
Kriz merkezinin oluşturulmasına ilişkin esaslar ise, 09.01.1997 tarihli ve 22872 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi Yönetmeliğinde hüküm altına alınmıştır.
Yönetmeliğin “Amaç” başlıklı 1. maddesi;
“Bu yönetmeliğin amacı, kriz durumlarında faaliyet gösterecek olan Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi’nin, teşkilatlanmasını, tertiplenmesini, çalışma usullerini, görev ve sorumluluklarını belirlemek ve bu suretle, krize neden olan olayların başlangıcından bitimine kadar geçen süre içerisinde;
a)Krizi yaratan olayın önlenmesi, ortadan kaldırılması veya milli menfaatler doğrultusunda sona erdirilmesi maksadı ile gereken hazırlık ve faaliyetlerin yönlendirilmesini,
b)Hizmet ve faaliyetlerin yürütülmesinde; Genelkurmay Başkanlığı, ilgili Bakanlık, kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyon, işbirliği, sürat ve etkinlik sağlayarak krizin en az zararla ve milli menfaatlerimiz doğrultusunda atlatılmasını, sağlamaktır”,
“Kriz Yönetimini Gerektiren Hâller” başlıklı 5. maddesi;
“…
c) Tabi afetler;

(5) Büyük ölçekteki kazalar (Kara, deniz ve havada meydana gelen),
…”,
“Kriz Yönetim …ları” başlıklı 6. maddesi;
“…
a)Müessir bir kriz yönetimi için; kriz durumlarının zamanında teşhisi, kriz durumlarında takip edilecek usullerin önceden tespiti, işler olarak muhafazası ve kriz tedbirlerinin gecikmeden uygulamaya konması esastır. Kriz Yönetimi, bir kriz durumunun teşhisinden başlayarak, gerekli yönlendirici kararların alınmasına, uygulanmasına, takip ve kontrolüne kadar uzanan bir seri faaliyetlerin manzumesidir……
e)Kriz esnasında, Kriz Merkezleri, kamu kurum ve kuruluşları ve özel kuruluşlar bilgi, haber ve istihbaratı periyodik raporlarla Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi’ne iletmekle yükümlüdür”,
“Kriz Merkezleri ve görevleri” başlıklı 11. maddesi ise;
“Kriz Merkezleri Genelkurmay Başkanlığı, bakanlıklar, ilgili kurum ve kuruluşlar ile krizin meydana geldiği il ve ilçelerden en üst düzey yöneticilerin başkanlığında kurulur. İl ve ilçelerde var ise ilgili kuruluş amirleri de Kriz Merkezi’ne dahil edilir.
Kriz Merkezleri’nin görevleri şunlardır;
(1)Krizle ilgili durumları izler ve değerlendirir, değerlendirme sonuçlarına göre kararlar alır ve uygular,
(2)Sorumluluk alanındaki ihtiyaçları belirler, imkan dahilindeki ihtiyaçları karşılar, imkan dışındaki ihtiyaçları bir üst merkeze bildirir,
(3)Birimler arası koordinasyonu sağlar,
(4)Gelişme ve uygulamalarla ilgili hususları Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezine bildirir,
(5)Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi’nin düzenleyeceği tatbikatlara katılır.”
Şeklindedir.
Yönetmelik ile Başbakanlıkta “Kriz Yönetim Merkezi”, Genelkurmay Başkanlığı, bakanlıklar, ilgili kurum ve kuruluşlar ile krizin meydana geldiği il ve ilçelerde de “Kriz Merkezi” kurulması, Bakanlık ve ilgili kuruluşların iki ay içinde, alt birimlerinin de ikinci iki ay içinde kriz merkezi yönergelerini yayımlamaları öngörülmüştür.
Bu kapsamda Türk Silahlı Kuvvetleri Arama Kurtarma Yönergesi 1 Nisan 2000 tarihinde yürürlüğe konulmuş ve TSK bünyesinde altı tane arama kurtarma koordinasyon merkezi oluşturulmuştur.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan … Valiliği İl Kriz Merkezi Yönergesinde amacın; “…Kriz durumlarında İl kriz merkezinde görev alacak personel ile İl Kriz Merkezinin teşkilatlanmasını, tertiplenmesini, çalışma usullerini, görev ve sorumluluklarını belirlemek ve bu suretle, krize neden olayların başlangıcından bitimine kadar geçen süre içerisinde,
a) Krizi yaratan olayın önlenmesi, ortadan kaldırılması veya milli menfaatler doğrultusunda sona erdirilmesi maksadı ile gereken hazırlık ve faaliyetlerin yönlendirilmesi,
b) Hizmet ve faaliyetlerin yürütülmesinde; İçişleri Bakanlığı Kriz Merkezi, Komşu İllerin Kriz Merkezleri ve İlçelerde kurulacak Kriz Merkezleri arasında koordinasyon, iş birliği, sürat ve etkinlik sağlayarak krizin en az zararla ve milli menfaatlerimiz doğrultusunda atlatılmasını sağlamaktır” şeklinde açıklandığı, yönergenin uygulanmasından vali, hizmetlerin yürütülmesinden ise valinin görevlendirdiği vali yardımcısı ve birimlerin en üst amirlerinin sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Yönergede kriz yönetimini gerektiren hâller; dış tehdit, yaygın şiddet hareketleri, terör olayları, kanunsuz grev, lokavt ve işi bırakma eylemleri, etnik yapı, din ve mezhep farklılıklarından kaynaklanan olaylar, tabii afetler (deprem, sel baskını, çığ düşmesi ve toprak kayması), iltica ve büyük nüfus hareketleri, tehlikeli ve salgın hastalıklar, büyük yangınlar (bina ve tesis yangınları, orman yangınları ve gemi yangınları), radyasyon ve hava kirliliği gibi önemli nitelikli kimyasal ve teknolojik olaylar, ağır ekonomik bunalımlar ve diğer hâller olarak sayılmıştır. Yönergede; etkili bir kriz yönetimi için, kriz durumunun zamanında teşhisi, takip edilecek usullerin önceden tespiti ve kriz tedbirlerinin gecikmeden uygulamaya konulmasının gerektiği belirtilmiş, kriz emarelerinin belirlemesi ve başlaması ile birlikte Bakanlıktan veya Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezinden alınacak emir doğrultusunda ve valinin emri ile ilgili kurum ve kuruluşlardan vali tarafından seçilen kişilerden oluşturulmasıyla da kriz merkezinin faaliyete geçeceği düzenlenmiştir.
Yönergeye göre kurulan kriz merkezi, vali tarafından verilen yetkiler çerçevesinde ve Bakanlık Kriz Merkezinin talimatları doğrultusunda teknik ve bürokratik çalışmaları yürütme, krize ilişkin haberleri değerlendirip alınacak önlemleri belirleme, uygulanması için girişimlerde bulunarak görevlendirme yapma, ilgili kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyon ve işbirliği sağlama, alınan kararların ve verilen direktiflerin yerine getirilmesini sağlayıp uygulanmasını takip etme, il kaynaklarından temin edilecek araç, gereç, personel ve diğer imkânların hizmete tahsisini yönlendirme ve imkân dışındaki ihtiyaçları Bakanlık Kriz Merkezine bildirme görevlerini yerine getirecektir” açıklamalarından sonra,
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
BBP Genel Başkanı …’nun, 25.03.2009 tarihinde … Havacılık Turizm ve Ticaret Anonim Şirketinden kiralanan helikopter ile Çağlayancerit’e geldiği, burada düzenlenen mitingin bitmesinin ardından …,, …, … ve …’nın, …’nin kullandığı helikoptere binip Kayseri Erkilet Havalimanında yakıt ikmali yaptıktan sonra Yerköy’e gitmek üzere saat 14.35 sıralarında yola çıktıkları, bir süre sonra helikopterin … ve … köyleri arasında bulunan Kanlıçukur mevki Keş Dağı bölgesine düştüğü, …’in saat 15.26’da 112’yi arayarak helikopterin düştüğünü bildirdiği, buradaki görevlilerce kazanın İl Emniyet Müdürlüğüne ve İl Jandarma Komutanlığına bildirildiği, bunun üzerine İl Emniyet Müdürlüğü görevlilerinin helikopterin düştüğü yerin tespitinin yapılabilmesi için … ile telefon görüşmesinin sürdürülmesini 112 görevlilerinden istedikleri, aynı zamanda kaza yerinin belirlenebilmesi amacıyla …’e ait telefon numaralarını amirlerine söyledikleri, İl Jandarma Komutanlığı görevlilerince de adı geçene ait telefon numaralarının … Jandarma Bölge Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığına iletildiği, TİB’in kendisine farklı kaynaklardan ulaşan kazazedelere ait GSM numaralarının son konum bilgilerinin sorgulamasını 16.20-16.25 saatleri arasında yapıp elde ettiği ve yetkili kurumlarca yorumlanması gerektiğini belirttiği bilgileri bünyesinde görevlendirilen şüpheliler … ile …’a bildirdiği, adı geçen görevlilerin de TİB’den aldığı teknik bilgileri mensubu oldukları birimlere ilettikleri, kazanın şüpheli …’a bildirilmesi üzerine adı geçenin talimatı ile şüpheli … başkanlığında İl Kriz Merkezinin oluşturulup faaliyete geçirildiği, bu merkez tarafından helikopterin uçuş güzergahındaki tüm kaymakamlıklar ile irtibata geçilerek konunun araştırılmasının istendiği, Jandarma Genel Komutanlığında görevli şüpheli …’nun da TİB’den iletilen GSM hatlarının son konum bilgilerini değerlendirip helikopterin bulunabileceği muhtemel alanları gösterir haritayı düzenlediği ve … İl Jandarma Komutanlığına gönderdiği, devam eden süreçte şüpheliler …, … ve …’in helikopterin Göksun ilçesi yakınlarına düştüğünü değerlendirmeleri üzerine burada bulunan Çardak Jandarma Karakol Komutanlığında toplandıkları, şüpheli …’ın söz konusu karakola gelmeden önce bölgenin havadan taranması için Emniyet Genel Müdürlüğü ve 2. … Komutanlığından hava aracı talep ettiği, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından TİB’den alınan bilgilerin Çardak Jandarma Karakolunda bulunan İstihbarat Şube Müdürü…’a iletildiği, oluşturulan kriz merkezinin talimatları doğrultusunda ilk olarak Hacıömer köyü ile Tüllüce Tepe bölgesinde arama ve kurtarma çalışmalarına başlandığı, Çardak Jandarma Karakol Komutanlığında şüpheli …’ın başkanlığında ilgili kurum ve kuruluşların temsilcilerinin katılımı ile durum değerlendirilmesi yapıldığı sırada, helikopterin …’den … köyüne doğru alçak uçuş yaparak gittiği yönünde bilgi gelmesi üzerine, bahsi geçen bölgelerde arama ve kurtarma çalışmalarının yoğunlaştırıldığı, arama ve kurtarma çalışmalarına destek vermek amacıyla bölgeye ulaşan hava araçlarının olumsuz hava koşulları nedeniyle etkili bir şekilde kullanılamadığı, arama ve kurtarma çalışmaları devam ederken TİB tarafından öğrenilen kazazedelerden birine ait GSM hattının sorgulamasının yapıldığı ve elde edilen verilerin Jandarma Genel Komutanlığına bildirildiği, söz konusu kurum tarafından elde edilen bilgiler uyarınca oluşturulan ikinci haritanın da saat 23.30’da İl Jandarma Komutanlığına iletildiği, arama ve kurtarma çalışmaları devam ederken Genelkurmay Başkanlığı Harekat Merkezi tarafından helikopterin Kurucaova köyü civarından sinyal aldığının bildirilmesi üzerine, arama ve kurtarma ekiplerinin büyük bir kısmının söz konusu bölgeye yönlendirildiği, bu bölgede yapılan arama ve kurtarma çalışmaları sonucunda helikopterin enkazının bulunamadığı ve olumsuz hava şartları nedeniyle çalışmalara ara verildiği, 26.03.2009 tarihinde sabah erken saatlerde başlayan arama ve kurtarma çalışmalarının ağırlıklı olarak …, … ve Kurucaova köyleri ve çevresinde gerçekleştirildiği, gün boyunca devam eden arama ve kurtarma çalışmalarından olumlu sonuç alınamadığı, 27.03.2009 tarihinde helikopterin ve kazazedelerin bulunmasına yönelik arama ve kurtarma çalışmalarının sürdürüldüğü, aynı gün saat 14.30 sıralarında arama ve kurtarma çalışmalarına destek olmak amacıyla bölgeyi iyi bilen vatandaşlarca oluşturulan gönüllü bir grubun, Kanlıçukur mevki Keş Dağı civarında helikopterin enkazına ulaşarak jandarma görevlilerine bilgi verdikleri, enkazın yerinin tespit edilmesiyle diğer bölgelerde devam eden arama ve kurtarma çalışmalarının sonlandırıldığı, enkazı bulan köylülerin arama ve kurtarma ekiplerinin bölgeye ulaşamaması ve hava şartlarının kötüleşmesi nedeniyle olay yerinden ayrıldıkları, saat 21.30 sıralarında … köyüne gelen vatandaşların enkaz bölgesinin yerini görevlilere tarif etmesi üzerine arama ve kurtarma ekiplerinin söz konusu bölgeye hareket ettikleri, 28.03.2009 tarihinde arama ve kurtarma ekiplerinin saat 10.00 sıralarında helikopterin düştüğü yere ulaştıkları, burada yapılan aramada, …, … ve …’nin cesetlerine, yaklaşık on beş dakika sonra ise …’nun cesedine ulaşıldığı, adı geçenlerin cenazelerinin helikopterler ile Göksun’a gönderildiği, yapılan tüm aramalara rağmen …’e ulaşılamadığı, hava şartlarının kötüleşmesi nedeniyle çalışmalara ara verildiği, 29.03.2009 tarihinde yapılan çalışmalarda da …’in bulunamadığı, 30.03.2009 tarihinde helikopterin yaklaşık 400 metre uzağında …’in cesedine ulaşılması üzerine arama ve kurtarma faaliyetlerinin sonlandırıldığı olayda;
Devlet Denetleme Kurulu ve Meclis Araştırma Komisyonu tarafından düzenlenen raporlarda; Emniyet Genel Müdürlüğü birimlerinin telefon numaralarını yer tespiti için TİB’e geç bildirdiğinin, Jandarma Genel Komutanlığı birimlerinin ise bildirmediğinin, TİB’den alınan verilerin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığınca, İl Emniyet Müdürlüğüne geç iletildiğinin, İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığınca da söz konusu bilgilerin Vali ve Kriz Merkezine söylenmediğinin, Jandarma Genel Komutanlığında TİB’in belirlediği bilgileri değerlendirecek ilgili personelin görev yerinde olmaması nedeniyle kaza yerinin tespitine yönelik yay şeklinde hazırlanacak haritanın oluşturulmasında gecikme yaşandığının, söz konusu haritayı düzenleyen jandarma personelinin normalde 47 kilometre olan yayı, yansımalardan dolayı ihtiyat payı da ekleyerek 68 kilometre olarak belirlediğinin, 25.03.2009 tarihinde TİB, Turkcell ve Avea verileri ile … ve … köylülerinden alınan bilgiler doğrultusunda enkazın Karayakup Tepesinde olduğunun ve aranacak alanın bir kilometrekareye kadar indirildiği hususunun kesin bir şekilde tespit edildiğinin, düzenlenen haritaların İçişleri Bakanı, Vali ve Kriz Merkezi ile paylaşılmadığının, amatör bir telsizcinin internet üzerinde işaret koyduğu noktanın defalarca arandığının, havadan yapılan arama ve kurtarma çalışmalarına kazanın öğrenildiği ilk saatlerde hızlı tepki verilemediğinin, arama ve kurtarma çalışmalarında daha uzak noktalarda bulunan hava araçlarının görevlendirildiğinin, arama ve kurtarma çalışmalarının doğruluğu yeterince araştırılmayan bölgelerde yapıldığının, enkazın Karayakup bölgesinde olduğuna ilişkin tanıkların ve diğer görevlilerin beyanlarının yeterince dikkate alınmadığının, 26.03.2009 tarihinde bölgeye ulaşan DAK Timi’nin, 27.03.2009 tarihi saat 21.30’a kadar arama ve kurtarma çalışmalarında görevlendirilmediğinin, arama ve kurtarma faaliyetlerine ilişkin raporlarda, ihmal ve gecikmenin ortaya çıkmasını önlemek için değişiklikler ve ilaveler yapıldığının, buna göre raporlar ve belgelerde arama ve kurtarma çalışmalarına ilişkin yapılan eylem ve işlem saatlerinin bir saat geri gösterildiğinin, İl Jandarma Komutanlığı ceride defterinin bazı sayfalarının sıralı komutanlarca imzalı, bazı sayfalarının ise imzasız olduğunun, yine ceride kayıtlarının anında yazılmadığının, arama ve kurtarma faaliyetlerinin daha küçük bir alanda gerçekleştirilebilmesi için mobil baz istasyonu kurulumunun olay tarihinde talep edilmediğinin, arama ve kurtarma çalışmalarında kullanılan araçların bir kısmının teknik özelliklerinin arazi ve hava şartlarına uygun olmadığının,
Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının raporunda Devlet Denetleme Kurulu ve Meclis Araştırması Komisyon raporlarında yer alan Valiye kazanın geç bildirildiğine ilişkin değerlendirme dışındaki diğer tespitlere iştirak edilip ek olarak; arama ve kurtarma faaliyetlerini yönlendirdikleri anlaşılan … Bölge Jandarma Komutanı…, … İl Jandarma Komutan Yardımcısı …ve İl Jandarma Asayiş Şube Müdürü …’in Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmaya dahil edilmesi gerektiğinin, … Jandarma Bölge Komutanlığı Asayiş ceride defterinin 150. sayfasında bulunan kayıtların 151. sayfaya tekrar aktarıldığının, 150. sayfada olmayan dört yeni kaydın 151. sayfaya yazılmasının ceride kayıtlarının sonradan yazıldığı iddiasını güçlendirdiğinin, raporlarda Vali, İl Emniyet Müdürü ve İl Jandarma Komutanının Göksun’a hareket saatlerinin bir saat geri alınarak kaydedilmesinin ve İl Jandarma Komutanlığı ceride kayıtlarının değiştirilerek yeniden yazılmasının olaya müdahalede ihmal ve gecikme olduğu iddiasına yönelik şüpheleri arttırdığının,
Acil Durum Yönetimi tarafından düzenlenen raporda; yaptıkları değerlendirmenin dikkate alınması hâlinde enkaza ve kazazedelere olay günü yaklaşık dört saatte ulaşılabileceğinin,
Orman Bölge Müdürlüğü tarafından düzenlenen raporda; enkazın bulunduğu Karayakup Dağı civarında arama yapılmak istenilmesine karşın, askeri yetkililerce bölgede kendilerinin arama ve kurtarma çalışmalarını yürüttüklerini ve dağın zirvesine ulaştıklarını söyleyip söz konusu alanda çalışma yapmalarına izin verilmediğinin,
Kayseri İl Sivil Savunma Müdürlüğü tarafından düzenlenen raporda; arama ve kurtarma çalışmalarının Keş Dağı, Karayakup Dağı ve Donalan Yaylası civarlarında sürdürülmesi gerektiğinin askeri yetkililere bildirilmesine karşın, yetkililerce söz konusu bölgelerin arandığı belirtilip … köyünün kuzey doğu istikametinde arama ve kurtarma çalışması yapılması istendiğinin,
AFAD uzmanları tarafından düzenlenen raporda; Devlet Denetleme Kurulu ve Meclis Araştırması Komisyon raporlarındaki tespitlere ek olarak; GSM hatlarından alınan sinyal bilgileri sonucu yer tespitine ilişkin elde edilen teknik verilerin ilgili birimlere ulaştırılması konusunda koordinasyon eksikliği görüldüğünün, arama ve kurtarma çalışmalarına katılan ekiplerden bir kısmının eğitim ve donanım yönünden yetersiz olduklarının, profesyonel ekiplerin bölgeye yönlendirilebilmesi durumunda daha etkili sonuç alınabileceğinin,
Telekomünikasyon uzmanı tarafından düzenlenen raporda; kaza sonrası GSM hatları üzerinden olay yerinin tespitinde, GSM teknolojilerine çözümler üretecek teknik bir koordinatörün/koordinasyonun olmadığının, bu nedenle arama kurtarma çalışmalarının uzadığının,
Belirtilmesi,
Tanıklar …, …, … ve …’in helikopterin …’den … köyüne doğru alçaktan uçtuğunu söylemeleri, diğer tanık …’ın ise ikamet ettiği … köyünde bulunduğu sırada … Tepesinden helikopter sesi duyduğunu, ancak helikopterin sesinin bir süre sonra kesildiğini, durumu köylerine gelen jandarma görevlilerine aktardığını ifade etmesi,
Şüpheliler … ve … ile helikopter kazasına ilişkin olarak … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma dosyasında, arama ve kurtarma çalışmalarındaki eylemleri nedeniyle şüpheli konumunda bulunan …, … ve … hakkında FETÖ/PDY mensubu oldukları iddiasıyla soruşturma yapılması, kurtarma çalışmalarındaki eylemleri nedeniyle şüpheli konumunda bulunan …, … ve … hakkında FETÖ/PDY mensubu oldukları iddiasıyla soruşma yapıldığı,
Bu hususların birlikte değerlendirildiğinde; şüpheliler hakkında görevi kötüye kullanma suçundan kamu davası açılabilmesi için yeterli şüphe bulunup bulunmadığının belirlenebilmesi bakımından, helikopter kazasıyla ilgili olarak …, … ve Kayseri Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Genelkurmay Askeri Savcılığında yürütülen soruşturma dosyalarının aslı ya da onaylı örneklerinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından talep edilip getirtilmesi, söz konusu soruşturma dosyalarının incelenmesinden sonra Yargıtay 6.Ceza Dairesince şüpheliler hakkında atılı suçtan kamu davasının açılabilmesi için yeterli şüphe bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi ve sonucuna göre kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulüne ya da reddine karar verilmesi gerekirken, böyle bir araştırma yapılmaksızın ve yürütülen soruşturma genişletilmeksizin sadece Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı dosyasında yer alan bilgi ve belgelere bağlı kalınarak kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu kabul edilip,
… Bakanlığının kanun yararına bozma istemi yerinde olduğundan Yargıtay 6.Ceza Dairesinin kararının CMK’nin 309/e-a maddesi uyarınca kanun yararına bozulmasına karar verildiği,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2017/KYB-507-2018/352 sayılı ve 10/07/2018 günlü Kanun Yararına Bozma kararı ile gelen dosya üzerinden, Yargıtay 6.Ceza Dairesi 2018/3244-2018/5864 sayılı 01/10/2018 günlü soruşturmanın genişletilmesi kararı ile;
… Cumhuriyet Savcılığının 2014/2051 soruşturma sırasına kayıtlı 20/06/2016 gün ve 2016/5992 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararı ile buna dayanak dosya, … Cumhuriyet Savcılığının (Üst Düzey Memur Soruşturma Bürosu) 2015/27477 sayısıyla kayıtlı soruşturma evrakı ve ekleri ile Askeri Savcılığın 8885030-2014/507/281 TT/91548580 sayı ve 24/09/2014 günlü yazısında geçen Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma dosyası; Kayseri Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma evrakları ve/veya açılmış kamu davası var ise dosya aslı onaylı birer örneğinin teminiyle ekli dosyanın incelenmek üzere gönderilmesi yönünde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iade kararı verdiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 08.11.2018 gün 2018/205 muhabere sayılı yazı ekinde,
… Cumhuriyet Savcılığının 2015/27477 sayılı,
… Cumhuriyet Savcılığının 2014/5021 soruşturma sırasına kayıtlı 20/06/2016 gün ve 2016/5992 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına kararı;
Genelkurmay Askeri Savcılığının 2016/340 nolu soruşturma evrakı;
Kayseri Cumhuriyet Savcılığının 2017/9228 nolu soruşturma evrakı;
… Cumhuriyet Savcılığının 2009/6610 soruşturma sırasına kayıtlı 24/04/2009 gün ve 2009/372 sayılı yetkisizlik kararı ile Kayseri Cumhuriyet Savcılığına gönderilen ve soruşturma izni verilmemesi ve buna itiraz edilmemesi ile işlem gören …’ye ait evrak ve ekli dosya dairemize gönderilmekle incelendi;
… Hava Taşımacılık Turizm ve Ticaret A.Ş.’e ait TC-HEK tescil işaretli BELL 206 L-4 tipi helikopterin 25 Mart 2009 tarihinde …/Göksun ilçesi dağlık alanda yere çarparak düşmesi sonucu helikopterde bulunan … Milletvekili BBP Genel Başkanı … ve beraberinde bulunan, …, gazeteci …, pilot …’nin hayatını kaybettiği
Olayın duyulması ile devletin tüm olanak ve unsurlarının seferber edilmesine karşın 27.03.2009 günü saat 14.28 sularında 17 sivil vatandaşın helikopterin enkazı ile bir kısım kazazedelerin cansız bedenlerine Keş Dağı/Kanlı çukur mevkiinde ulaştıkları, Arama ve Kurtarma ekiplerinin ise ancak 28.03.2009 gün kaza yeri … Keş Dağı 37°5872 N, 36°4016 E koordinatlarını içeren deniz seviyesinden 6500 FT yükselikte enkaza ulaştıkları, kazada hayatını kaybeden yolculardan önce…, …, …, kısa bir süre sonra enkazdan 7 metre ilerde … 30.03.2009 günü arazide yapılan sondaj arama sırasında gazeteci …’in cansız bedenlerine ulaşıldığı, Adli Tıp … Grup Başkanlığı tarafından düzenlenen 10.04.2009 günlü rapora göre; …’in donma; … ve…’ın iç organ yaralanması; …, …, …’nın beyin kanaması ve iç organ yaralanmaları sonucunda öldükleri saptanıp, Adli Tıp … Grup Başkanlığı 27.04.2009 tarihli ek raporunda ise; … dışındakilerin helikopterin düşmesini izleyen ilk 30 ile 60 dakika arasında; …’in ise travma anında 4 ile 6 saat içinde öldükleri yönünde tesbitine yer verdiği,
25.03.2009 günlü …/Göksun ilçesi sınırlarına düşen helikopterde hayatını kaybedenlerin yakınlarının; kaza yerinde yürütülen Arama Kurtarma faaliyetlerinde başta … İl Valisi … olmak üzere Vali Yardımcısı …, İl Jandarma Komutanı …, İl Emniyet Müdürü …, İl Sivil Savunma Müdürü … ile İl Jandarma Genel Komutanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğü görevlilerinin Türk Arama ve Kurtarma yönetmeliğine aykırı mevzuata uygun olmayan yön ve yöntemlerle uygulama yapıp, ilk üç saat içerisinde bölgeye hava aracı sevki sağlamayarak, ilk yarım saat içinde telefon sinyalleri ve buna bağdaşık baz istasyonlarıyla ilgili çalışma sonucu elde edilen bilgilere göre harita talebi geliştirilmesi gerektiğini dikkate almadan arama ve kurtarma faaliyetine katılan kolluk güçleri ve sivil savunma gruplarının ise isteksiz davranmaları ile kolluk güçlerinin dağın zirvesine yönelik çalışma yapmadıkları, sivil vatandaşları engelleyip helikopter enkazı ve kazazedelere geç ulaşılmasına neden oldukları iddiasını içeren ihbar ve şikayetleri üzerine;
Olay ile ilgili Adli ve İdari Yargı ile İdari makamlar tarafından soruşturma ve incelemeler ile ilgili hukuki süreçlerin başlatıldığı,
Buna göre ise;
A)… Cumhuriyet Başsavcılığı 2009/4822 soruşturma sırasına kayıtlı evrakta, bir kısım şüphelilerin sıfat ve suç yeri itibariyle ayırıp, 2009/8598 soruşturma sıra nosunda kayıtla 04.06.2009 gün ve 2009/499 sayılı yetkisizlik kararı ile evrakı … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderip, diğer şüpheliler yönünden soruşturmanın aynı soruşturma sıra nosuyla devamını benimsediği,
… Cumhuriyet Başsavcılığı, … Cumhuriyet Başsavcılığından yetkisizlik kararı ile gelen evrakı 2010/203 soruşturma sırasında kayda alıp, kamu görevlileri Vali … ve arkadaşları ile ilgili 4483 sayılı Yasa uyarınca ön inceleme yapılmak üzere 04.01.2010 tarihli yazı ekinde evrakı İçişleri Bakanlığına gönderdiği,
İçişleri Bakanlığı; 02.07.2010 tarihli araştırma raporu ve buna istinaden 13.08.2010 tarih ve 38.1 (150) sayılı Bakanlık Makamının “ihbar ve şikayetin işleme konulamaması” kararı ile ekli evrakın, … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
… Cumhuriyet Başsavcılığının evrakı 2010/203 soruşturma sayısı ile kayda alıp, şüpheli … hakkında 27.04.2012 gün ve 2012/1016 sayılı “AYIRMA KARARI” VERİLİP, evrakın 2012/52219 soruşturma sıra nosuyla kayda alındığı,
2012/52219 soruşturma numarasına kayıtlı evrak ile ilgili 02.05.2012 gün ve 2012/190 sayılı “ Görevsizlik kararı” ile şüpheli …’a ait soruşturma evrakın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı evrakı 2012/72 soruşturma sıra nosuyla kayda alıp,
2012/72 soruşturma nolu evrak ile 2012/35 soruşturma sırasına kayıtlı evrak arasındaki irtibatı nedeniyle; anılan soruşturmanın 2012/35 sırasına kayıtlı evrak üzerinden yürütülmesi ile ilgili 30.05.2012 gün ve 2012/11 sayılı “BİRLEŞTİRME KARARI” verildiği,
İçişleri Bakanlığının 13.08.2010 gün ve 38-1 (150) sayılı “ihbar ve şikayetin işleme konulmama kararına” … Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz kanun yoluna başvurduğu,
… Cumhuriyet Başsavcılığının itirazını değerlendiren Danıştay 1.Dairesinin 02.12.2010 gün ve 2010/1511-1890 sayılı karar ile; itiraz kabul ile dosyanın ön inceleme yapılması için İşleri Bakanlığına iadesine karar verdiği,
İçişleri Bakanlığı, Danıştay’ın kararı doğrultusunda yaptığı inceleme sonunda; Vali … ve diğer kamu görevlileri haklarında 03.05.2011 gün ve 2011/2798 sayılı “soruşturma izni verilmemesi” karar ve eki soruşturma dosyasını 4483 sayılı Kanun 6 ve 12/1 maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca … hakkındaki evrak 2011/72 soruşturma sıra nosu ile kayıt edilip; usul ve yasaya uygun bulunan soruşturma izni verilmemesi kararına itiraz edilmemesi ile haklarında ön inceleme yapılanlar; …, …, …, …, …, …, …, …, … haklarında 14.06.2011 gün ve 2011/36 sayılı “kayıttan düşme kararı” verildiği,
2015/27477 soruşturma sayılı dosyada ise;
… Cumhuriyet Başsavcılığı 2009/83130 sayılı evrakından tefrik ile 2010/203, soruşturma sıra nosu ile kayda alınan İçişleri Bakanlığı ile ilgili soruşturma şüphelileri;
1) …
2) …
3) …
4) …
5) …
6) …
7) …
8)… haklarında 25.3.2009 tarihinde görevi kötüye kullanma suçundan (İçişleri Bakanlığının 3.5.2011 gün ve 327 sayılı soruşturma izni vermediğinden) 02.05.2012 günlü ve 2012/26418 sayılı “İŞLEMDEN KALDIRMA KARARI” verdiği,
Müştekiler vekilinin İçişleri Bakanlığının “03.05.2011 gün ve 2011/228 sayılı kararına karşı itirazı inceleyen; Danıştay 1.Dairesi 02/02/2012 gün ve 2011/1578-2012/258 sayılı kararı ile; İçişleri Bakanlığının 03/05/2011 günlü “soruşturma izni verilmemesi kararını” kaldırıp Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 2012/35 soruşturma sırasına kayıtlı evrak ile; şüpheliler …, …, …, …, …, …, …, …, … haklarında görevi kötüye kullanma suçundan 19.07.2016 gün ve 2016/2 sayılı KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA karar verdiği,
Anılan karara itirazı inceleyen Yargıtay 6.Ceza Dairesi 19.10.2016 gün ve 6-6 sayılı İTİRAZIN REDDİNE dair kararın 9.4.2017 gün ve 523 sayılı kanun yararına bozma talebi ve bu talep üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına 17.04.2017 gün ve 23747 sayılı ihbarnamesi ile inceleyen Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2017/KYB-507-2018/352 sayılı ve 10.07.2018 günlü kararı ile kanun yararına bozma kararı verdiği,
B) TC-HEK tescil işaretli BELL 206 L-4 tipi helikopterin düşüp bu helikopter içinde bulunanların tamamının hayatını kaybetmesi olayı ve devamındaki gelişmeler ile ilgili diğer adli ve idari yargı ile idari işlemler ile ilgili yürütülen soruşturma ve açılan kamu davaları ise;
1)… Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma no.2014/158091 “şüphelileri; …ve … haklarında “kasten öldürme suçu” ile yürütülen soruşturma evrakıyla ilgili ve 08.12.2014 gün ve 2014/8807 sayılı YETKİSİZLİK KARARI ile soruşturma evrakının Göksun Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği,
Göksun Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/1186 soruşturma sırasına kayıt edilen; “Şüphelileri …ve … şirket yetkilisi kasten öldürme suçu” ile ilgili; 2014/65 sayılı ve 9.12.2014 tarihli YETKİSİZLİK KARARI ile evrakın … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
2) … Cumhuriyet Savcılığı 2009/33787 soruşturma sırasına kayıtlı evrakın şüphelileri:
“1)D.H.M.İ.
2)…
3)…; “Görevi kötüye kullanma” suçundan; 06.04.2009 gün 2009/4371 sayılı yetkisizlik kararı ile evrakın Göksun Cumhuriyet Savcılığına yollandığı,
Göksun Cumhuriyet Savcılığı 2009/293 soruşturma no ile kayıt edilen evrak ile ilgili; 20.04.2009 gün ve 2009/23 sayılı YETKİSİZLİK KARARI verilerek … Cumhuriyet Savcılığına gönderildiği,
… Cumhuriyet Savcılığı 2009/4822 soruşturma sırasına kayıtlı evrakı ayırıp; 2009/8598 soruşturma sıra nosu ile kayda aldığı,
… Cumhuriyet Savcılığı 2009/8598 soruşturma sırasına kayıtlı şüphelileri; Ulaştırma Bakanlığı; DHMİ; Bilgi Teknolojisi ve İletişim Kurumu Başkanlığı; İçişleri Bakanlığı; Ulaştırma Bakanlığı olan görevi kötüye kullanma ve ihmal suçunu oluşturan evrak ile ilgili 04.06.2009 gün ve 2009/499 sayılı “YETKİSİZLİK KARARI” verilip, … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği,
… Cumhuriyet Başsavcılığınca 2009/83130 soruşturma nosu ile evrakın kayda alındığı, görevi kötüye kullanma suçundan şüphelileri:
“1) Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürü …
2) D.H.M.İ Genel Müdürü …
3) Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Başkanı …
4) İçişleri Bakanlığı” olan evrak ile ilgili,
04.01.2010 gün ve 2010/10 sayılı AYIRMA KARARI verip;
İçişleri Bakanlığı yetkilileri yönünden soruşturma evrakını tefrik edip, 2010/203 soruşturma sıra nosuyla kayda aldığı,
D.H.M.İ Genel Müdürlüğü, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurum Başkanlığı için soruşturmanın 2009/83130 soruşturma nosu üzerinden yürütülmesine karar verildiği,
… Cumhuriyet Başsavcılığı 2009/83130 soruşturma sıra nolu evrak ile ilgili; Ulaştırma Bakanlığından;
1) Devlet Hava İşletmeleri Genel Müdürü ve ilgili yetkililer
2) Sivil Havacılık Genel Müdürü ve ilgili yetkililer
3) Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurum Başkanı ve ilgili yetkililer hakkında ön inceleme yapılmasını istediği,
Ulaştırma Bakanlığı Baş Müfettişi 08.01.2010 gün ve 4/1 sayılı ön inceleme raporunda;
“Haklarında ön inceleme yapılan Sivil Havacılık Gen.Müd. …, Sivil Havacılık Gen. Müd. Yard. …, Hava Seyrüsefa Daire Başkanı … ve Hava Güvenliği Daire Başkanı … haklarında soruşturma izni verilmemesi icap ettiği kanaatini” bildirildiği,
Ulaştırma Bakanlığının 04.03.2010 gün ve 187 sayılı yazıları ile;
Ulaştırma Bakanlığı makamının 22.01.2010 tarihli emirleri ile ön inceleme başlatıldığı 19.02.2010 gün ve 4/2 sayılı ön inceleme raporunda; “isnat edilen suçu işlediklerine dair bilgi ve belge olmayan Sivil Havacılık Genel Müdürü …, D.H.M.İ Gen. Müd. …, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurul Başkanı … haklarında soruşturma izni verilmemesi” görüşünü bildirdiği bunun Bakanlık makamınca 03.03.2010 tarihinde onaylandığı,
… Cumhuriyet Başsavcılığı (Memur Suçları soruşturma Bürosu) 11.03.2010 gün ve 2009/83130 sayılı yazıları ile; Ulaştırma Bakanlığınca 30.03.2010 gün ve 187 sayılı soruşturma izni verilmeme kararına itiraz edildiği,
Danıştay 1.Daire 27.05.2010 gün 2010/491-867 sayılı kararı ile; “Ulaştırma Bakanlığının 03.03.2010 gün ve 141 sayılı soruşturma izni verilmeme kararını” kaldırdığı,
… Cumhuriyet Başsavcılığı 2009/83130 soruşturma sırasına kayıtlı evrak ile ilgili 15.01.2015 gün 2015/417 sayılı “YETKİSİZLİK KARARI” verip, evrakı … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verdiği,
Hâl böyle olunca;
… Cumhuriyet Başsavcılığı ile … Cumhuriyet Başsavcılıkları arasında yetki uyuşmazlığı doğduğu,
Yetki uyuşmazlığını gidermek üzere evrakın … Batı Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiği, anılan mahkeme yaptığı inceleme sonunda 30.01.2015 gün ve 2015/160 D.İş sayılı kararı ile; … Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/83130 soruşturma sırasına kayıtlı 2015/417 sayılı 15.01.2015 gün ve yetkisizlik kararını kaldırdığı,
… Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/27477 soruşturma sırasına evrakı kayıt aldığı,
… Batı Ağır Ceza Mahkemesinin 30.01.2015 gün ve 2015/160 D.İş sayılı kararının kanun yararına,
Yargıtay 5.Ceza Dairesi tarafından 05.03.2018 gün ve 2018/2285-1436 sayılı kararı ile bozulması üzerine,
… Batı 1.Ağır Ceza Mahkemesi;
14.05.2018 gün ve 2018/1699 D.İş sayılı kararı ile;
… Cumhuriyet Başsavcılığının YETKİSİZLİK KARARININ kaldırıldığı,
… Cumhuriyet Başsavcılığı memur suçları soruşturma bürosu 2015/27477 soruşturma sırasına kayıtlı, 08.06.2018 gün ve 2018/10454 sayılı “YETKİSİZLİK KARARI” ile evrakı … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği,
3) … CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI;
2009/65685 soruşturma sıra numarasına kayıtlı görevi kötüye kullanma suçu şüphelileri;
“Hasan İpek- Başbakanlık Acil Durum Yönetim Gen.Müd.; …- Başbakanlık Acil Durum Yönetim Gen.Müd Yard.; O….-Başbakanlık Acil Durum Yönetimi Daire Başkanı” olan evrak hakkında ise, Başbakanlık makamı 22.03.2010 tarihli kararı ile “soruşturma izni vermediği”,
… Cumhuriyet Başsavcılığının, Başbakanlık makamının kararına karşı itiraz davası açtığı, anılan davayı inceleyen Danıştay I.Dairesi 27.05.2010 gün ve 2010/594-869 sayılı kararı ile … Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verdiği, … Cumhuriyet Başsavcılığının Danıştay’ın anılan kararı üzerine adı geçen şüpheliler haklarında 02.07.2010 gün ve 2010/43406 sayılı “İŞLEMDEN KALDIRILMASINA KARAR” verdiği,
4)GENELKURMAY ASKERİ SAVCILIĞI; 8 Mart 2016 gün 2014/281 … ve 2016/7 sayılı kararı ile “KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA” karar verdi.
Hava Kuvvetleri Askeri Mahkemesi 2016/295-183 sayılı 4.10.2016 günlü kararı ile; 2803 sayılı 688 sayılı K.H.K ile değişiklik uyarınca askeri görev dayanağı kalmadığından “KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA İLİŞKİN KARARI” kaldırıp,
Genel Kurmay Başkanlığı Asker C.Savcılığı 2016/340 nolu evrak hakkında, 2016/177-31 sayılı kararı ile; Şüpheliler;
1)… (… Jan.Bölge.Komutanı Tuğgeneral)
2) Mazlum Koçoğlu (… Jan.Bölge Kurmay Başkanı Alb.) haklarında görevsizlik kararı ile evrakı … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği,
Genel Kurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı 2016/70 sayılı evrak hakkında 8 Mart 2016 gün ve 2016/36-3 sayılı kararı ile şüpheliler;
1) …(Jan.Albay)
2) … (… Jandarma Komutanlığı Asayiş Şube Müd.)
haklarında “GÖREVSİZLİK KARARI” verip, evrakı … Cumhuriyet Savcılığına gönderdi.
Evrakın, … Cumhuriyet Savcılığında 2016/7013 esasa kayıt aldığı,
… Cumhuriyet Savcılığı 2016/7013 soruşturma sırasına kayıtlı şüpheliler;
…, … ve suç arkadaşları haklarında soruşturmanın 25.4.2016 gün ve 2016/139 sayılı karar ile 2014/5021 sayılı evrak üzerinden yapılmak üzere “BİRLEŞTİRME KARARI” verdiği,
5)… CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI (TMK 10. maddesi ile görevli ve yetkili birim)
2011/79 soruşturma nolu; 17.03.2017 gün ve 2014/1571 karar sayılı YETKİSİZLİK KARARI ile;
ŞÜPHELİLER:
1-… (Silahlı terör örgütüne üye olma)
2-..(Suç delillerini yok etme, gizleme, değiştirme, silahlı örgüte üye olma, kişi ölmesinden yararlanıp hırsızlık)
3-…(Suç delillerini yok etme, gizleme, değiştirme, silahlı örgüte üye olma, kişi ölmesinden yararlanıp hırsızlık)
4-…(Suç delillerini yok etme, gizleme, değiştirme, silahlı örgüte üye olma, kişi ölmesinden yararlanıp hırsızlık)
5-… (Suç delillerini yok etme, gizleme, değiştirme, silahlı örgüte üye olma, kişi ölmesinden yararlanıp hırsızlık)
6… (Suç delillerini yok etme, gizleme, değiştirme, silahlı örgüte üye olma, kişi ölmesinden yararlanıp hırsızlık)
7-…(Silahlı terör örgütüne üye olma)
8-… (Silahlı terör örgütüne üye olma)
9-..(Silahlı terör örgütüne üye olma)
10…(Silahlı terör örgütüne üye olma)
11-…(Silahlı terör örgütüne üye olma)
12-..(Silahlı terör örgütüne üye olma)
13-… (Silahlı terör örgütüne üye olma)
14-…(Silahlı terör örgütüne üye olma, suç delilini yok etme, değiştirme, gizleme)
15-… (Silahlı terör örgütüne üye olma)
16-… (Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, suç delilini yok etme, değiştirme veya gizleme, silahlı terör örgütüne üye olma)
17-… (Kişinin ölmesinden yararlanıp hırsızlık, suç delillerini gizlime, yok etme, değiştirme, silahlı örgüte üye olma)
18-…(Silahlı terör örgütüne üye olma)
19-… (Silahlı terör örgütüne üye olma)
20-… (Silahlı terör örgütüne üye olma, kişinin ölmesinden yararlanıp hırsızlık, suç delillerini gizleme, değiştirme, yok etme)
21-… (Silahlı terör örgütüne üye olma, kişinin ölmesinden yararlanıp hırsızlık, suç delillerini gizleme, değiştirme, yok etme)
22-… (Silahlı terör örgütüne üye olma)
23-.. (Silahlı terör örgütüne üye olma)
24-…(Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, kişinin ölmesinden yararlanıp hırsızlık, suç delilini yok etme, değiştirme veya gizleme, silahlı terör örgütüne üye olma)
25-…(Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, kişinin ölmesinden yararlanıp hırsızlık, suç delilini yok etme, değiştirme veya gizleme, silahlı terör örgütüne üye olma)
26-… (Silahlı terör örgütüne üye olma)
27-… (Silahlı terör örgütüne üye olma)
28-…(Silahlı terör örgütüne üye olma) … C.Savcılığı 2009/525 Sor. 2011/21, 14/11/2011 tarihli yetkisizlik kararı ile …’ya geldi, … C.S. 2011/406 Sor. Kayıtlı olup, 2011/79 Sor. İle birleşti)
29…(Silahlı terör örgütüne üye olma)
30-…(Silahlı terör örgütüne üye olma)
31-… (Silahlı terör örgütüne üye olma) (… C.Sav.2011/2009 sor. Evrakı 2012/24 karar no ve 21.2.2012’de, ayırma kararı verdi. 2012/237 sor. Kayden aldı, 2012/11 karar no, 2012/237 sor.no. 21.02.2012 tarihinde yetkisizlik, … C.Sav. Yetkiye yolladı. … C.Sav. 2012/172 sor. Kayda alıp 01/03/2012 gün ve 2012/22 sayılı karar ile 2011/79 ile birleşti)
32-…(Silahlı terör örgüt….,…,…,…,…, (Silahlı terör örgütüne üye olmak)
3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanununun 21.2.2014 gün ve 6526 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ve CMK ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair Kanunun 1. maddesi ile eklenen geçici 14. maddesinin 3.bendi ile yapılan değişiklik nedeniyle, TMK’nun 10.maddesi ile yetkili … Cumhuriyet Başsavcılığının YETKİSİZLİĞİNE, evrakın gereğinin takdiri için … Cumhuriyet Savcılığına GÖNDERİLMESİNE karar verildi.
… CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI
2014/5021 soruşturma nolu 12/05/2014 gün ve 2014/95 sayılı AYIRMA KARARI ile;
“Silahlı terör örgütüne üye olma, suç delilini yok etme, gizleme veya değiştirme, hırsızlık, kamu görevlisinin resmi belgede sahtecilik, taksirle ölüme ve yaralamaya vs. suçlarından 114 şüpheli hakkında anılan ayırma kararının şüpheliler sıralamasında 6.sırada bulunan … (silahlı terör örgütüne üye olma suçundan) yürütülen soruşturmada;
Argus 5000 ve SKYMAP III C isimli GPS cihazının 29-31/3/2009 tarihinde kokpitten sökülüp çalınması asıl olaydan sonra meydana geldiği ve suçun niteliği farklı olduğu iki evrakın tefrikine; Nitelikli hırsızlık, suç delillerini yok etme, gizleme, silahlı terör örgütüne üye olma ve resmi belgede sahtecilik suçundan şüpheliler …,…… hakkındaki evrakın 2014/7651 numaraya kayıt edilmesi,
Diğer şüpheliler silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yürütülen soruşturma evrakının 2014/5021 sayılı evrak üzerinden devamına karar verildiği,
… CUMHURİYET SAVCILIĞI’NIN,
2014/7651 soruşturma sırasına kayıtlı ve 13/05/2014 günlü “EK KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞI KARARI” (Delil ve unsur yokluğu nedeni)” ile;
ŞÜPHELİLER :
SUÇ : Kişinin ölmesinden yararlanarak hırsızlık, silahlı terör örgütüne üye olma, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, suç delilini yok etme, gizleme ve değiştirilmesi silahlı terör örgütüne üye olma; suçlarından:
Şüpheliler hakkında KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA, … (TMK 10 ile görevli) Cumhuriyet Başsavcılığı adli emanetindeki eşyanın müsadere ve tasfiye ile ilgili işlem yapılmasına, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün aramada el konulan belgelerin iadesine karar verdiği,
Anılan karara karşı müştekiler vekillerinin 30/05/2014 günlü itiraz dilekçesi üzerine;
… 1.Ağır Ceza : 2014/641 D.iş. Sayılı ve 17/06/2014 günlü kararı ile;
… Cumhuriyet Savcılığının; 2014/7651 soruşturma sayılı 13/05/2014 günlü ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verdiği,
Evrakın … Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/9854 sırasına kayıt edilen evrak, asıl soruşturmanın devam ettiği 2014/9164 nolu evrak üzerinden yapıldığından her türlü evrakın “BİRLEŞTİRİLME KARARI” verdiği,
… Cumhuriyet Savcılığının 2014/7051 soruşturma sırasına kayıtlı evrak ile ilgili … No: 2014/2631; 14.05.2014 gün ve 2014/896 sayılı iddianame ile;
MÜŞTEKİ : … Havacılık Tur.Tic.A.Ş.
ŞÜPHELİLER :
….n 30.03.2009 günü iki GPS cihazı helikopterin düşme ve ölüm nedenini ortaya koyacak görüntü ve ses kaydeden cihazlar olmadığından suç delillerini gizleme, değiştirme, yok etme suçu oluşmayıp, tüm sanıkların enkazın başına aralıklarla gidip sanıklar …. gözetiminde … …’ın 14.54 itibariyle GPS cihazı olan Argus 5000 ve SKYMAP III C isimli cihazları söküp almasının nitelikli hırsızlık suçunu oluşturup haklarında TCK 142/… maddesinin uygulanması sebebiyle … Asliye Ceza mahkemesine kamu davası açıldığı,
İddianame dipnotunda;…., … …haklarında kişinin ölümünden yararlanarak hırsızlık, silahlı terör örgütüne üye olma, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, suç delilini gizleme, yok etme, değiştirme suçlarından ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği” açıklamasının yer aldığı,
… CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI
Soruşturma No : 2014/9854
Birleştirme No: 2014/151 sayılı ve 17/06/2014 günlü karar ile;
Olay tarihinden sonra 29-30/3-2009 tarihlerinde helikopterden çalınan Argus 5000 ve SKYMAP III C isimli GPS cihazı ile haklarında soruşturma açılan 20 şüpheli için delillerin toplandığı 12/05/2014 gün ve 2014/5021 sor., 2014/95 sayılı ayırma kararı ile tefrik edildiği, 2014/7651 sayılı soruşturmaya kayıt olduğu,
2014/7651 Soruşturma sayılı evrak ile ilgili 14/05/2014 gün ve 2014/896 nolu iddianame ile; nitelikli hırsızlık suçundan,
Olay zamanı … 2.Kara Havacılık Alay Komutanlığında görevli şüpheliler B…, ……. haklarında açılan kamu davasının … 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 29/05/2014 gün ve 2014/196 sayılı İd.Değ. Kararı ile iddianamenin iadesine karar verdiği Cumhuriyet Savcılığının iddianamenin iadesi kararına itirazının reddedildiği,
Cumhuriyet Savcılığının 2014/9164 sırasına kayıt olduğu, 13/05/2014 tarihli ek kovuşturma kararının;
… 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 17/06/2014 gün, 2014/641 D.İş. Sayılı kararı ile Ek. Kovuşturmaya yer olmadığı kararının eksik soruşturma gerekçesi ile kaldırıp iadesi üzerine evrakın Cumhuriyet Savcılığının 2014/9854 soruşturma sırasına kayıt edildiği,
Asıl soruşturmanın; 2014/9164 nolu evrak üzerinden yapıldığından; her iki evrakın birleşmesine karar verildiği,
… Cumhuriyet Savcılığının 2014/9164 soruşturma sırasına kayıtlı evrak üzerinden soruşturmayı yürüttüğü,
… Cumhuriyet Savcılığının;
2014/9164 Soruşturma sırasına kayıtlı 09/03/2015 günlü ve 2015/84 “BİRLEŞTİRME KARARI” ile;
Haklarında takipsizlik kararı kaldırılan (20 şüpheli ile ilgili) evrakın 2014/5021 soruşturma sayılı evrakla BİRLEŞTİRİLMESİNE KARAR verildiği.
Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı 2016/37 soruşturma nolu evrak ile ilgili 03.02.2016 günlü ve 2016/6 sayılı GÖREVSİZLİK KARARI verip, ekli evrakı … Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği,
… Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/28580 soruşturma sırasına; görevi kötüye kullanma suçundan şüpheliler;
…in, şüpheli … ile HTS kayıtlarına göre görüşmeleri tespit edildiği belirtilip adı geçen şüpheliler hakkında;
17.03.2016 gün ve 2016/2627 sayılı “YETKİSİZLİK KARARI” verilip, dosyayı … Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi.
… Cumhuriyet Başsavcılığından yetkisizlik karar ile gelen evrakı; … Cumhuriyet Başsavcılığı 2016/5441 soruşturma sırasına kayda alıp, 15.4.2016 gün ve 2016/124 sayılı karar ile anılan evrakı 2014/5021 sayılı soruşturma evrakla “BİRLEŞTİRME KARARI” verdiği,
… Cumhuriyet Başsavcılığı
2014/5021 soruşturma sırasına kayıtlı evrak ile ilgili 20.06.2016 gün ve 2016/5992 sayılı “KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA” kararı ile;
Şüpheliler;……Silahlı terör örgütü kurma, yönetme, üye olma, örgüt kapsamında nitelikli adam öldürme, ihmal suretiyle öldürme, arama tarama faaliyetini geciktirerek öldürmek, resmi belgede sahtecilik, suç delilini yok etme, değiştirme, gizleme, özel belgede sahtecilik, kişinin ölmesinden yararlanarak hırsızlık adli görevi kötüye kullanma ve bu suça katılma, taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçlarından “KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞI” kararı verildiği,
… Cumhuriyet Başsavcılığınca, 2014/5021 no’lu soruşturma dosyası ile ilgili verilen ve 20.06.2016 gün 2016/5992 sayılı ve “KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA DAİR KARARINA” itiraz edilmesi üzerine;
6)… 2.Sulh Ceza Hakimliği Değişik İş No: 2018/130 D.İş ve 10.4.2018 günlü kararında;
“1-Büyük Birlik Partisi … İl Başkanlığı, Simav İlçe Başkanlığı, Sinanpaşa İlçe Başkanlığı, Ünye İlçe Başkanlığı, Şehitkamil İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Bolvadin İlçe Başkanlığı, … İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İlçe Başkanlığı, Tire İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Beylikdüzü İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İlçe Başkanlığı, Darende İlçe Başkanlığı, Karatay İlçe Başkanlığı, Erzurum İl Başkanlığı, Bozyazı İlçe Başkanlığı, Anamur İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Çal İlçesi Başkanlığı, Manavgat İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İlçe Teşkilat Başkanlığı, Araklı İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … Merkez İlçe Başkanlığı, Karadeniz Ereğli İlçe Başkanlığı, Hüyük İlçe Başkanlığı, Ortahisar İlçe Başkanlığı, Trabzon İl Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Bafra İlçe Başkanlığı, Suluova İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Bozüyük İlçe Başkanlığı, Afyonkarahisar İl Başkanlığı, Çay İlçe Başkanlığı, Büyükçekmece İlçe Başkanlığı, Şarkışla İlçe Başkanlığı, Gemerek İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Karesi İlçe Başkanlığı, Altıeylül İlçe Başkanlığı, … İlçe Başkanlığı, Çaycuma İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Emirdağ İlçe Başkanlığı, Gürün İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Bodrum İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı, Alaplı İlçe Başkanlığı, Soma İlçe Başkanlığı, Sorgun İlçe Başkanlığı, … İl Başkanlığı ile BBP üyesi …, BBP … İl Yöneticisi …ve itiraz eden … tarafından yapılan itirazların CMK 173/1. maddesi uyarınca sıfat yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2- Müştekiler G……, …, Büyük Birlik Partisi tüzel kişiliği adına Genel Başkan …., .. …., Avukat …, Avukat ..ç, Avukat … Avukat …. Avukat … (ortak dilekçeyle) ve… vekilleri Avukat …, Avukat…, Avukat … vekili Avukat … ve müştekiler …, …, . vekili Avukat… tarafından yapılan itirazların kısmen kabul ve kısmen reddi ile;
Şüpheliler …, … …., …, … yönünden verilen Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Kararın KALDIRILMASINA,
Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Kararda isimleri geçen diğer şüpheliler yönünden verilen karara yönelik itirazların REDDİNE,” karar verdiği,
… Cumhuriyet Savcılığı 2009/4822 nolu soruşturma evrakında; şüpheli …’nin evrakını 27.04.2009 günlü ve 2009/72 sayılı AYIRMA KARARI ile adı geçene ilişkin evrakı 2009/6610 nolu soruşturma sırasında kayda alınıp,
… Cumhuriyet Savcılığı sor.no 2009/6610; görevi kötüye kullanma suçundan şüpheli … hakkında 24.04.2009 gün ve 2009/372 karar sayılı “YETKİSİZLİK KARARI” ile evrakı Kayseri Cumhuriyet Savcılığına gönderdi.
Mülkiye Müf. 20.07.2010 gün ve 97/49 sayılı … için “SORUŞTURMA İZNİ VERİLMEMESİ” görüşünü bildirdiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından itiraz edilmediği,
16.08.2010 Bakan oluru ile …’ye uyarı cezası verildiği,
21.07.2010 gün ve 2010/232 Disiplin Soruşturması sonunda ise;
… Cumhuriyet Savcılığı 2014/5021 sayılı soruşturma sırasına kayıtlı (şüpheli … hakkında görevi kötüye kullanma suçundan evrak) ile ilgili 10.04.2014 gün ve 2014/74 sayılı tefrik kararı verip, şüpheli … ile ilgili evrakın 2014/5497 soruşturma sırasına kayıt olduğu,
7)… Cumhuriyet Savcılığı Soruşturma No:2014/5497; … no: 2014/1871; 01.04.2014 gün ve 2014/936 sayılı iddianame ile;
Görevi kötüye kullanmak suçundan şüpheli; … aleyhine TCK’nin 257. maddesi istemi ile … Sulh Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
… Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/320 …ına kaydedilen kamu davası, “28.06.2014 tarih 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 84.maddesi ile 5320 sayılı Kanun geçici 6.maddesi ile Sulh Ceza Mahkemeleri kaldırıldığından Sulh Ceza Mahkemesindeki dosyaların Asliye Ceza Mahkemelerine devri nedeniyle” anılan bu dosyanın da … 2.Asliye Ceza Mahkemesine devir ile 2014/128 esas kaydını aldığı,
8)… Cumhuriyet Savcılığı 2016/15538 soruşturma sırasına kayıtlı evrak ile ilgili soruşturmanın 2016/11943 soruşturma sırasına kayıtlı evrak üzerinden yürütülmesi gereğinden bahisle, 12.10.2016 günlü ve 2016/390 sayılı BİRLEŞTİRME KARARI verdiği,
9)… Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/109222 soruşturma numarasına kayıtlı kasten öldürme suçundan şüpheli Fethullah Gülen ile ilgili evrakı 15.08.2016 gün ve 2016/1494 sayılı YETKİSİZLİK KARARI ile … Cumhuriyet Savcılığına gönderdiği,
… Cumhuriyet Savcılığının evrakı 2016/11943 soruşturma nosu ile kayda aldığı,
02.05.2018 günlü ve 2018/390 sayılı karar ile şüpheliler;
haklarında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yürütülen 2018/8457 soruşturma numarasına kayıtlı evrak ile BİRLEŞTİRİLMESİ KARARI verdiği,
10)Kayseri Cumhuriyet Savcılığı 2017/9228 Soruşturma nolu evrak da silahlı örgüte üye olma suçundan şüpheli… hakkında 08.04.2017 günlü ve 2017/846 sayılı YETKİSİZLİK KARARI verip, evrakı … Cumhuriyet Savcılığına gönderdiği,
… Cumhuriyet Savcılığının 2015/27477 sayılı soruşturma dosyası YETKİSİZLİK KARARI ile evrakın … Cumhuriyet Savcılığına gönderildiği,
… Cumhuriyet Savcılığına gelen evrakın 2018/13977 soruşturma sırasında kayıt açılıp, … ve yanındakilerin vefat etmesine ilişkin yürütülen 2018/8457 sayılı ana soruşturma dosyası ile birleştirip, dosyada kısıtlılık kararı aldığı, bu dosyanın (CD) yükleme ile gönderildiği, (CD) açılımı yapılarak evrak dökümü alınıp,
Olay sonrası yapılan ihbarlar ve şikayetler doğrultusunda;
İçişleri Bakanlığı tarafından şüpheliler …, …, …, …, …, …, …, …, … haklarında “soruşturma izni verilmemesi” yönünde düzenlenen 29.04.2011 tarihli ön inceleme raporu,
Devlet Denetleme Kurulu ve Meclis Araştırma Komisyonu, Acil Durum Yönetimi, Orman Bölge Müdürlüğü, Sivil Savunma Müdürlüğü, Kayseri İl Sivil Savunma Müdürlüğü raporları ile; …; İl Sivil Savunma Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü, AFD uzmanları tarafından düzenlenen raporlar ve Telekomünikasyon Uzmanı tarafından düzenlenen 26.12.2013 günlü rapor, tanık beyanları, şüpheliler …, …, …, …, …, …, …, …, …’ın değişik aşamalarda alınan beyan ve savunmaları, Adli Tıp raporları,
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünün, helikopter kazasının olduğu 25.3.2009 gün ve saat ile sonrasına ilişkin bildirimleri, Ulaştırma Bakanlığının nihai kaza raporu,
… İl Jandarma Komutanlığı ceride kayıtları, … Jandarma Bölge Komutanlığı ceride kayıtları, teknik inceleme ve bilirkişi raporları ile konu ile ilgili Türk Hukuk Sisteminde yer alan 2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu, 3348 sayılı Ulaştırma Bakanlığı Teşkilat ve görevleri hakkındaki kanun, 5431 sayılı Havacılık Genel Müdürlüğü teşkilat ve görevleri hakkındaki kanun, 7126 sayılı Sivil Savunma Kanunu, 5902 sayılı Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı Teşkilat ve Görevleri hakkındaki kanun, 09.01.1997 gün ve 22872 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi Yönetmeliği Bakanlar Kurulunca 20.09.2001 tarih ve 3275 sayı ile yürürlüğe giren Türk Arama ve Kurtarma yönetmeliği, 11.07.2002 tarih ve 24812 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Ulusal Arama ve Kurtarma planına ilişkin Tebliğ ve … il kriz merkezi yönetmeliği ile birlikte dosya yeniden incelenip değerlendirildiğinde;
“25.03.2009 günü düşen helikopter kazasının öğrenilmesi ile 112-155-156 servis hatları ile telefon görüşmeleri yapılmış, … Valiliğinin tesbitine göre görüşme saatlerinin 112 Acil servis sistemi 5.56 dakika ileri, 155’in 4.46 geri, 156 servisi saat doğru olduğu benimsenmekle,
25.03.2009 günü düşen helikopter kazasının öğrenilmesi ve telefon görüşmeleri,
112 Acil Komuta Kontrol Merkez kayıtları özetle;
25.03.2009 günü;
15.26.59’da İHA muhabiri …’in 112 Acil Servisi araması ile helikopterin düştüğü bilgisi verdiği,
15.29.20’de İHA muhabiri …’in… nolu telefonu ile 112 Acil arasında 20 sn. ikinci bir görüşme gerçekleştiği,
15.30.13’de 112 Acil servis görevlileri 155 Emniyet servisi;
15.33.04’de ise 156 Jandarma servisi aranıp kaza ve …’in 05065043901 nolu telefonu verilip, yer tespiti istenildiği,
15.35.05’de 112 Acil servis ile … arasında (3) kez görüşme gerçekleştiği,
15.30.03’de 155 görevlilerince …’in arandığı,
15.40’da İl Sağlık Müdürlüğünden Dr. … Beye helikopterin düştüğü bilgisi verildiği,
15.40.34’de 155 araması ile … ile 4.kez görüşmede yer
tespiti ile ilgili konuşulduğu, … helikopterde herkesin öldüğünü iletip, şarjının bitmek üzere olduğunu sık sık tekrarladığı,
15.44.02’de Çağlayancerit 112 ambulans görevlileri K.K.M’yi arayarak helikopterin …-Yerköy’e gittiğini, Göksun civarına düşmüş olabileceğini tahmin ettiklerini bir de o tarafa bakılması istendiği,
15.44.44’de 155 Merkezi “112 KKM’ni arayarak gelişme var mı” diye sorduğu 112-KKM yetkilisinin “Göksun civarına düşmüş olabileceği söyleniyor, net bilgi yok” diye cevap verdiği,
15.45’de İl Sağlık Müdürlüğünden UMKE Yöneticisi … beye bilgi verilmesi ile adı geçenin UMKE’nin toplandığını, yaralılara ulaşmak için helikoptere gideceğini gelişmelerden haber verilmesini istediği,
15.46.28’de Çağlayancerit Sağlık Grup Başkanlığı 112 KKM’ni arayıp “muhtemelen helikopterin” …/Yerköy’e düşmüştür. … bölgesi değil çünkü oraya doğru gidiyordu. Muhtemelen oraya düşmüştür” dediği, 112 KKM görevlisinin de “sürekli burası düşüyor, … sürekli bizi arıyor. …’a düşse orası düşer, şu anda konuşamıyoruz” şeklinde bir açıklamada bulunduğu,
15.47.15’de Göksun 112 ambulansı aranarak, “helikopter sizin o tarafda Göksun tarafına düştü, siz her an çıkabilirsiniz, hazır olun” talimatının verildiği,
15.51.20’de (155 araması) …’in şarjının bitmek üzere olduğunu ve acele edilmesinin istendiği, 155 yetkililerince ilgiliden yer tespiti için telefonun şarj bitene kadar açık tutulmasını” istenildiği,
15.51’de İl Sağlık Müdürlüğü UMKE’den … Bey’in … telefonunu alıp, …’i arayıp şarjın bitmemesi için telefonu hemen kapatmasını” istediği,
15.55’de – İl Sağlık Müdürü UMKE Yöneticisi Sağlık Bakanlığı kriz merkezine helikopter kaza bilgisini ilettiği,
15.59.13’de 112 Acil Servisin (… İl Jandarma Komutanlığı Harekat Merkezi)nin aramasıyla Helikopter ile ilgili bilgi verilip, …’in telefonlarını ilettiği,
16.00’da 112 acil servisi (156 bir kez daha araması üzerine) …’ten alınan bilgi ve her iki telefon numarasının bir kez daha iletildiği,
16.01.00’da … DMKE sorumlusu …’in telefon numarasını Sağlık Bakanlığı kriz merkezine, oradan da Başbakanlık Acil Durum Yönetim Genel Müdürlüğüne iletildiği,
16.01.00’da Çağlayancerit İlçe Emniyet Müdürlüğünden polis memuru … 112 KKM’nden “Göksun dağlık alana düştü ve 112 ambulansının oraya ulaştığı yönünde bilgi aldıklarını” belirtip ambulansın telefonunu istediği 112 KKM’nin ise Göksun dağlık alanında olduğunu henüz yerinin belirlenemediğini, o yüzden ambulans gönderilmediği, olay yerine ulaşan hiçbir ekip olmadığının bildirildiği,
16.02.35’de 112 KKM Müdürü … Beye İl Sağlık Müdürü … Beye haber verilmediğinin bilgisi iletilmek istenildiği, … Bey “helikopter şirketi ile görüştüğünden bilgi …. beye iletildiğini” belirttiği,
16.02.49’da Çağlayancerit Sağlık Grup Başkanlığından bir bayan görevlinin “helikopter kazası ile ilgili yeri öğrenmişsinizdir bilgi alacaktık” dediği, 112 KKM ise “Göksun tarafında olabilir”, henüz yer belirlenemedi” bilgisini verdiği,
16.05’de (156 araması) …Başçavuş “… 155 görüşüp yer tespiti konusunda bilgileri olmadığını gördüklerini, … 155 ile mi görüştüklerini” sorması üzerine 112 KKM “… 155’e ulaşamayınca … 155 ile görüştüklerini” belirttiği,
16.11’de İl Jandarma köylere, karakollara haber verip, bilgi toplanması yönünde talimat verdiği (bunun karakollara 16.30’da iletildiği),
16.11.45’de 112 KKM’yi İl Sağlık Müdürü arayıp “şimdi öğrendiğini” söylemesi üzerine 112 KKM’nin “yoğunluktan size haber veremedik” dedikten sonra kaza ile ilgili bilgi verildiği,
16.19.40’da … (5.kez arandığında) “…. dahil kimseden ses gelmediğini herkesin ölmüş olabileceğini” belirttiği,
17.15.41’de … (6.kez arandığı) 25 saniyelik görüşme yapıldığı …’in “Herkesin öldüğünü kendisinin de ölmek üzere olduğunu söylediği,
17.23.33’de … ile (7.kez son görüşme) yapıldığı sırada …’in, yanındaki birine “sıfır beşyüz kaç abi ?” diye sorup 0543’le başlayan numarayı yazdırdığı,
112 Acil servisin bu aramadan sonra … ile başka görüşmesi olmadığı,
… 25.03.2009 günü saat 15.31.26-16.31.35 arasında 155-156 ve sivil vatandaşlar ile birtakım telefon görüşmeleri yaptığı, bu görüşmelerde … “kaza olduğunu, helikopterin düştüğünü, kaza yerini bilmediğini, çok engebeli sert bir arazide, çok kış, kötü şartlardayız” şeklinde konuştuğu,
…’in 112 Acil servis dışında bazı görüşmeleri olup bunlardan 16.32.40’da Valilik ile 55 saniyelik bir iletişim gerçekleştirdiği,
Kaza ihbarının alınmasıyla 112 KKM ile 155 ve 156 merkezleri arasında yoğun bir görüşme trafiği başlayıp, yaşandığının izlendiği,
05.03.2009 günü saat 15.30 ile 22.30 saatleri arasında Helikopterin yerinin bulunmasıyla ilgili yer tespitine ilişkin teknik çalışmaların başladığı,
TC-HEK tescil işaretli helikopterin modeli ME406P P/N 453-611 S/N 188-01154 üreticisi Artex olan ELT (Emergency Locatop Tnasmitter- Acil yer belirleme vericisi) cihazının hava aracı gövde anteninin kuvvetli çarpma sonucu kırılmış olduğundan, cihaz üzerinden herhangi bir acil yer belirleme sinyalinin COSPAS-SARSAT uydularına iletilemediği, ELT cihazından sinyal alamadığı içinde kazanın meydana geldiği yerin COSPAS-SARSAT sistemlerinden yapılmadığı,
Hâl böyle olunca;
Birkaç yüksek tepe ve dağlarla çevrili coğrafi bölge ile farklı hava olaylarına müsait, ani değişken meteorolojik koşullar altında kaza yerinin tahmini belirlenmesinde; cep telefon sinyal bilgileri, helikopterin geçiş güzergahındaki yerleşim yerlerindeki vatandaşlara vereceği bilgiler ve uydu üzerinden konum belirleme dışında elde, başkaca bir yöntem kalmadığı,
Cep telefon sinyalleri ve GSM ile yer tespit edilebilmesi ile ilgili verilen teknik bilgide ise,
“GSM şebekesi herhangi bir şekilde konum bilgisi içerecek şekilde tasarlanmadığı için kendi içinde müstakil bir konum belirleme işlevselliği bulunmadığı. Ancak, kullanıcının konum hücresel ağda bulunan ve aslında bu amaç için tasarlanmayan bazı verileri kullanarak belli bir hassasiyetle belirlenebilme olasılığı bulunduğu,
GSM şebekesinden yer belirleme çalışması yapılabilmesi için her halûkarda öncelikle mobil cihazın açık ve bir baz istasyon kapsamı alanı içinde olması gerektiği,
GSM şebeke üzerinden konum belirleme yöntemlerinin ise; şebeke tabanlı ve mobil cihaz tabanlı olarak iki ana tekniğe ayrıldığı,
Şebeke tabanlı konum belirleme; eski yeni tüm mobil cihazlar ile uyumluluk avantajı mevcut olup mobil cihazda herhangi bir özellik gerektirmediği,
Bunda mobil cihazın tahmini konumu o anda hizmet alınan baz istasyonuna belli bir uzaklıktaki bir dilim olarak belirlenebildiği,
Baz istasyonlarının, tüm yüzlü veya sekteröl bazlı oldukları,
Tüm yönlü baz istasyonunda gelen sinyal istasyonunun 360 derece çevresinde herhangi bir yönden almış olabileceğinden yön tespit edebildiği,
Sektörel baz istasyonlarında ise, yön tespit edilebildiği,
Tüllücetepe’deki baz istasyonları (hem Avea hem de Turkcell) sektörel yön ayırt edebilen özellikte oldukları,
Turkcell 190-310 derece batıya dönük sektörden, AVEA ise 130-230 derece güneye dönük sektörden sinyal verdiği,
Baz istasyonları cep telefonlarından gelen sinyalin ne kadar uzaktan geldiğini tesbit edebildiği,
Genel olarak hassasiyet şehir içinde 100-3000 metre, kırsalda 1-35 km. Aralığı olarak oluştuğu,
Mobil cihaz tabanlı çözümler en yüksek doğruluk seviyesine sahip olup bunun için yeni nesil mobil terminallere ihtiyaç duyulduğu,
GPS (Küresel Konum belirleme sistemi) ya da A-GPS (yardımcı GPS) metodları pozisyon tespiti için mobil cihazda yerleşik bir GPS alıcısı kullanıldığı,
GPS, GSM’nin kullanıldığında daha yüksek frekans bandı kullanıldığından mobil cihaz iki antene sahip olduğu,
Normal GPS alıcısı çalıştığında kesin zaman ve konum bilgisi elde etmesi için uydu direk bağlantı kurup bunun belli bir gecikme ile gerçekleştiği,
A-GPS (Assisted GPS yardımlı GPS) metodunda ise; uydu irtibatı GSM şebekesinde baz istasyonları aracılığı ile gerçekleştiğinden bekleme süresi çok daha azaldığı,
Konum belirleme için GPS alıcısının 3 veya daha fazla uydu görüyor olması gerektiği, bu 3 uydunun sinyallerinin geliş zamanı birleştirilerek alıcının konumunun hesaplandığı,
Mevcut yapının ise; istenilen hassasiyette GSM şebekesi üzerinden acil durum hizmeti verilmesi olanaklı görülmediği,
Ancak; GSM operatörlerinin şebeke üzerine teknik ek yatırımlar yapılmak suretiyle yer tespiti hassasiyetinin artırılması mümkün olduğu” yönünde açıklamayı içerdiği,
Bu açıklayıcı tesbit ve bilgi ışığında;
TC-HEK helikopterin yerini cep telefonunun sinyalleri ile tespitine yönelik çalışmalara gelince;
Gazeteci …’in 112 acil AKKM haber vermesi ve kaza yerine bilmediğini söylemesi ile çalışmaların başladığı,
25 Mart 2009 günü saat 15.30 ile 22.30 arasında;
15.26.59’da …’in 112 acil KKM’ni araması ile olayın öğrenildiği,
15.30’da 112 KKM görevlileri 155 Emniyet servisine telefon ile ilettiği,
15.33’de 112 KKM, …’in iki telefonunu 156 İl Jandarma Komutanlığı Harekat Merkezine verdiği,
Koordinat tespiti için İl Jandarma Komutanlığı tarafından … Bölge Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığına bildirdiği,
15.41’de İl Emniyet Müdürlüğü 155 haber merkezi telefon numaralarını İl Emniyet İstihbarat Şube Müdürlüğüne ilettiği, İl Emniyet Müdürü …, İstihbarat Şube Müdürü…’a İstihbarat Daire Başkanıyla temasa geçilmesi ve koordinatlar üzerinde çalışma yapılması talimatının verildiği,
15.56’da 112 KKM, İl Sağlık Müdürlüğü UMKE Yöneticisi … Bey aracılığı ile Bakanlık Kriz Merkezine kaza bilgisi ve telefon numaralarının iletildiği,
15.59.38’de 112 KKM’ni arayan … İl Jandarma Komutanlığı Harekat Merkezine helikopter ile ilgili bilgi verilip …’in telefonunun verildiği,
16.00’da Sağlık Bakanlığı Kriz Merkezinden Dr…., Başbakanlık Acil Durum Yönetim Genel Müdürlüğü Haberleşme Merkezini (ADGM-HM) helikopterde bulunup 112 çağrı merkezinden yardım talep eden GSM numaralarını vermek suretiyle helikopterin düştüğü bölgenin koordinatlarına ihtiyaç olduğunun belirtildiği, 16.05’de, Başbakanlık (ADGM-HM) görevlileri Telekomünikasyon Konum İletim Daire Başkanlığı (TİB) ile görüşerek GSM numarasına ait koordinatları istediği,
16.11’de … İl Jandarmadan Asayiş Şube Müdürü Binbaşı …’ın (TİB) Jandarma Genel Komutanlığı Temsilcisi Binbaşı …’ı arayarak pilot …’ye ait… nolu telefonu yer tespiti yapılması için ilettiği, (…’ın talebi “TİB” başkan yardımcısı …’ye iletip, onun da teknik eleman…’ın görevlendirilmesiyle,)
16.11’de … ve…’ın…. (pilot …) GSM numarası ile Başbakanlık Acil Durum ve Kriz Yönetim Genel Müdürlüğünce bildirilen.. (…) ve… (…) nolu GSM numaralarına ait yer tespit sorgulamaları saat 16.20–16.25 arasında operatör veri tabanına girilip oradaki bilgilerden faydalanılarak TİB bilgisayarları üzerinde yapılan çalışma sonucu bilginin saat 16.25’de elde edildiği,
05333149540 nolu telefon kapalı olup sinyal alınamadığı, diğer iki telefona ilişkin elde edilen verilerin Başbakanlık Kriz Merkezi, Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğüne şifahi olarak bildirildiği,
TİB elde edilen veriyi Ulaştırma Bakanlığına saat “17.16; 17.32; 17.52” olmak üzere (… isimli görevliye) iletildiği,
Başbakanlık Kriz Masasına saat “17.20; 17.53; 19.28, 20.14; 20.29; 20.51’de” olmak üzere sabit ve mobil hatlara bilgi verildiği,
Bu görüşmelerin çoğunlukla …isimli görevli ile yapıldığı,
Genelkurmay Başkanlığı Harekat Merkezinde Yüzbaşı …’a da 20.31; 20.33; 20.48 saatlerinde olmak üzere elde edilen bilginin (… ve …nolu telefonlara) bilgilerin anılan şekillerde iletildiği,
“TİB” yetkilileri ayrıca; “haritalarda yer alan X ve Y değerlerinin olay yerini göstermediğini 1 km. eninde ve 30 km. boyunda bir bölgenin içinde olduğu, tam nokta tespiti yapılmadığı verilen koordinatların çalışma yapılarak yorumlanması konusunda” kurum yetkililerini telefonla uyardıkları,
… nolu telefonla ilgili “TURKCELL” bilgilerine göre;
X (E) 36.596.308314473106 Baz X (E) 3682661111111111
Y (N) 38.066.20425329308 Baz Y (N) 38.129.99999994442
İn Radius (20625) Start Angle (190)
Out Radius (21682) Stop Angle (310)
Adres: Türkiye-…-Göksun
Tarih: 25 Mart … 16.25.16
… nolu telefon ile ilgili “AVEA” bilgilerine göre;
Son konum (koordinat sistemi)
Hedef …
X (E) 36.911.48888888889
Y (Y) 37.95187222222223
Adres Türkiye, … Merkez
25 Mart 2009 günü saat 16.30.33’de;
İki operatör tarafından üretilen (X-Y) bilgileri yaklaşık değerleri ifade ettiği,
Turkcell için vericinin anten bakışının başlangıç ve bitiş açısı ile sinyal baz istasyonuna uzaklığı başlangıç ve bitiş mesafe değeri içerdiği,
Avea haritasında bu değerin yer almadığı,
Jandarma Komutanlığı Temsilcisi … bu bilgiyi saat 16.27’de Jandarma Genel Komutanlığı Teknik İstihbarat Daire Başkanlığına ve … İl Jandarmadan bir binbaşıya ilettiği,
(TBMM Araştırma Komisyonu yazılan 16.4.2016 gün 100119 sayılı yazısı ile saat 17.15 de Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanlığına bildirdiği; … İl Jandarma ceride kayıtlarında ise bu konum bilgilerini saat 16.55 de İl Jandarma Komutanlığına bildirildiği şeklinde bir bilgisine yer verildiği),
Binbaşı …’ın o saatte izinli olan Astsubay Başçavuş …’yu arayıp karargaha gelmesini söylemesi ile As.Sub.Başçavuş …’nun saat 17.00 de görev yerine döndüğü, konum bilgilerini değerlendirip,
(Hizmet alınan baz istasyonu (CELL 1D:36711, bazın X:38:129931 ve Y.38923589 koordinatı; baz açısı-start engel:190; stop engel 310; telefonun bazdan muhtemel en yakın ve en uzak mesafe InRadius: 20.625 m, Out-Radius: 21.682) olarak harita işlenmiş ve bilgisayar programı ile görüş analizi yapıp en geç 17.30’da … İl Jandarma İstihbarat Şubesine harita olarak gönderdiği, (Jandarma Genel Komutanlığı tarafından bunun saat 18.00’de iletildiği yazılı olarak açıkladığı)
… Jandarma Komutanlığı ceridesinde konum bilgilerinin 16.55’de alındığının belirtildiği,
İl Jandarma Komutanlığı bu bilgiyi değerlendirip, 1 km eninde 30 km boyunda yaylı haritayı saat 17.15 civarında oluşturduğu, aynı şekilde bir haritanın da Jandarma Genel Komutanlığı tarafından saat 17.30’da gönderildiği,
Emniyet Genel Müdürlüğüne cep telefon numaralarının yer tespiti için İl İstihbarat Şubesince, İstihbarat Daire Başkanlığı ilgili Şube Müdürlüğüne bildirdiği,
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı …, Şube müdürü … aracılığı ile Emniyet amiri …’e 16.30’da yer tespiti talimatı verdiği, onunda (TİB)’de görevi Emniyet Amiri …’ı telefon ile arayıp, ilgili telefonların son konumu bilgilerini talep ettiği,
…’ın (TİB) yetkililerinden pilot …’ye ait Turkcell numarasına ait son konum bilgisini alıp, Daire Başkanlığında …’e ilettiği, buradan da Şube Müdürü … aracılığıyla İstihbarat Daire Başkan Yardımcısına şifahi olarak iletildiği, … tarafından üst makamları bilgilendirdiği ve merkezden yönetilen kriz merkezine, bilgi verip … İstihbarat Şube Müdürüne, oradan da Çardak Karakolunda bulunan İstihbarat Şube Müdürü…’a ham bilginin saat 19.30 da geldiği,
1 km eninde 30 km boyunda alan içinde olabileceğine ilişkin TİB’den gelen bilginin tam olarak ne zaman … Emniyet Müdürlüğüne ulaştığı ve ilin valisi … ile paylaşılıp paylaşılmadığı konusunda dosyada tam bir netlik ve/veya teyit bulunmadığı,
Saat 17.01 ve 17.06 sularında; Başbakanlık kriz merkezininde aradığını söyleyen görevli; … Jandarma 156 merkezine: (helikopterin Hacıömer Köyü civarına düştüğünü belirtip), 156 Jandarma Merkez; “haberimiz var Göksun Jandarma Komutanlığının o bölgeye gittiği” şeklinde yanıt verdiği,
Saat 17-20 sularında Güvenlik İşleri Genel Müdürü, Göksun Kaymakamını bizzat arayıp enkazın “Hacıömer köyü civarında” olduğunu bildirip, koordinat olarak “baz istasyonu koordinatlarını” yazdırdığı, Göksun Kaymakamının ilin valisi …’a konuyu aktardığı,
Dönemin müsteşarının saat 16.30 sularında İlin valisi şüpheli …’ı arayıp, hava aracının kazası ile düştüğü yerin Göksun ilçe sınırlarında olduğu bilgisini ilettiği, … İli Valisi …’ın valilik binası önünde TV kanallarına açıklamada bulunup, helikopter kaza olayına el koyup saat 17.45 sularında kaza bölgesine doğru yola çıktığı, aynı gün içinde saat 18.53.09 sularında Göksun ilçesine ulaştığı,
Başbakanlıktan iletilen koordinatların, Genelkurmay Başkanlığı hareket merkezi personeli tarafından anlaşılamaması üzerine, Başbakanlık Acil Durum Genel Müdürlüğü Daire Başkanı … “TİB”i arayarak, “bundan sonra koordinatların doğrudan Genelkurmay Başkanlığına bildirilmesini” istediği,
Saat 18.10’dan itibaren Sağlık Bakanlığı Kriz Merkezinden Dr…., … 122 KKM ve UMKE ekiplerini arayıp “helikopterin Çardak’ın 4 km kuzeyinde bulunan Tüllücetepe bölgesinden sinyal aldığı” bilgisi verdiği (bilginin Başbakanlık, Genelkurmay Başkanlığından alındığını belirttiği) ekiplerin bölgeye yönlendirildiği,
156 Servis kayıtlarından Bilginin yanlış olabileceği ihtimali düşünülmesine karşın Jandarma Karakolundan küçük bir ekibi Tüllücetepe bölgesine gönderdiği,
Saat (18-09) da Sivil Havacılık Genel Müdürü …’ın, Elbistandan görevli Yüzbaşı…’ı arayıp (3659.63/38.06.62) ve (36.9114-37.9518) şeklinde koordinat yazdırdığı, yüzbaşının da bu bilgiyi 156 ile paylaşıp, haritada yerin bulunmasını istediği, bir süre sonraki aramada “Hacıömer Köyü 89:15 Kuzu tepe ile 90:16 Kısır tepe yüksek gerilim geçiyor orası olabilir” diye bir değerlendirmeye yer verdiği (Oysaki bu koordinatların da “TİB”den üretilen haritalarda yer alan ve yorumlanması gereken bilgiler içerisinde kaldığı),
(TİB) sinyal bilgilerine konu telefonların aynı yerde kurulu baz istasyonlarından hizmet alındığı görülmesi ile hizmet alan (Avea ve Turkcell) operatörlere kapatılıp, başka bir baz istasyonundan sinyal almadığını tespit ettikten sonra sekiz civarında telefon numarasının taraması yapılıp, konum bilgisi elde olunanlardan 3 tanesinin (iki tanesi Avea operatörüne ait) baz ve yay bilgileri aynı çıktığının izlendiği,
Avea operatörüne ait baz ve yay bilgileri, (Hizmet alınan baz bilgisi ve XY koordinatı bazın başlangıç açısı, bitiş açısı ile telefonun bazdan alınması muhtemel en yakın mesafe ve uzak mesafe bilgileri) Başbakanlık Kriz Merkezine ve Jandarma İstihbarat Daire Başkanlığına süre gelen zaman içinde peyderpey iletildiği,
TİB görevlisi…’ın aynı gece saat 23.00 den sonra Başçavuş … ile görüşüp “nereyi tahmin ettiğini” sorduğu, şüpheli Başçavuş …’nun kendince ürettiği haritayı e-mail yolu ile TİB görevlisine gönderdiği, TİB görevlisinin de bu bilgiyi … İl Jandarma Komutanlığı yetkililerine ilettiği, (…’nun hazırladığı tahmini harita koordinatlarını içeren işaretli 3 bölgeye dikkati çekip, yönlendirmeye çalışıldığı),
Saat 22.00’de …’tan gelen parti yetkililerinin “05059182727 nolu telefonunun açık, arandığında çaldığı” yönünde açıklamaları üzerine durum saat 22.25 de (TİB)’e bildirildi. Saat 22.30’da sinyal bilgisine göre harita Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanlığı teknik birimine iletildiği,
“TİB” yay içermeyen “XY bilgileri bulunan harita” ile “saat 16.25’de üretilen” ekli bilgi notunu elektronik posta vasıtasıyla Başbakanlığı” gönderdiği,
Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanlığının Avea TA değerlerini ısrarla istemesiyle, Baz istasyonu açı değeri (130/stopAngle 230 ve telefon bazdan en yakın ve en uzak mesafe bilgiler T.A-20.625/21.682) “Saat 23.00 civarında telefon ile elde edilen sayısal bilgiler” (şüpheli) görevli …’ya iletildiği,
Bu sayısal bilgiler değerlendirilip görüş açısı çalışması yapılıp ulaşılan netice aynı gün saat 23.30’da … İl Jandarma Komutanlığına bildirildiği,
Jandarma ve Genel Komutanlığı teknik personeli bir yazılım ile bölgenin görüş analizi yapılıp, üç yüksek tepeye yönelik şüphelerini açıkladıkları,
Çardağın 4 km. kuzeyinde bulunan Tüllücetepe merkezindeki kulede bulunan baz istasyonundan hizmet aldığı anlaşılıp,
Tüm sinyallerin 26.09.2009 günü saat 03.00 itibariyle kesildiğinin tespit edildiği,
25.03.2009 günü saat 24 sularında; TİB’dan (Turkcell ve Avea verileri …-… köylülerinden alınan bilgiler Tüllücetepe Baz istasyonundan görüş açısı çerçevesinde; helikopter enkazının Karayakup tepesi olduğu aranacak alanın sadece 1 km² ye kadar indiği,) yönünde bilgi verildiği,
… Jandarma Bölge Komutanı… bölgeye ulaşıp, en kıdemli askeri personel olarak kara kaza yeri ile ilgili yürütülen arama ve kurtarma faaliyetlerini planlayıp, organize ederek yürüttüğü, … Bölge Komutanı… başkanlığında saat 23.30 civarında yapılan toplantı da enkazın Karayakup tepesinin bulunduğu yerde olduğu hususunda bir görüşün olgunlaştığı,
Arama kurtarma faaliyetlerinin yürütüldüğü 25.3.2010 günü saat 20.00 civarında ise … Jandarma Komutanlığının Turkcell Şirketi ile irtibata geçtiği, Göksun-Kurucaova ve … yerleşkesi için acil mobil istasyon talebinde bulunduğu kaza mahallinin 4 km. Güneybatısından bakan … köyü üstündeki tepeler olduğunu belirtip, yolun açılması sağlanıp greyder ile çekilip mobil istasyon anılan noktaya çıkarıldığı bağlantı için saat 04.00’a kadar çalışıldığı,
Transmisyon bağlantısı sağlanması ihtimali ile Uydu üzerinden hizmet veren mobil istasyon talep edildiği, kar yağışı ile ekibin mahsur kaldığı mobil aracın kurtarıldığı Göksun ilçesine konumlandırıldığı,
Avea’nın da seyyar baz istasyon yolladığı,
26.03.2009 günü Türksat Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme AŞ (Türksat) tarafından sivil ve ticari uydular üzerinden çalışmalar yaptığı optik kompsat yetkilisi ve Optik O Vick Bird-2 uydusu firma yetkililerine optik world view 1 uydu firma yetkilisi alanın 28 mart tarihinde çekilebileceği ancak hava koşullarının çekime uygun olmadığının bildirilmesi ile sipariş verilmediği,
Optik İKONOS uydu firması Türkiye’den 26 Mart tarihinde saat 10.30’da geçtiğini Türksat tarafından bu saatten önce talebine karşın kötü hava koşullarından dolayı çekim yapılamadığını, uydu aynı yerden 29 Mart Pazar günü geçeceğinden bu firmaya sipariş verilmediği,
Radar Terra Sar X Uydu firması 27 Mart Cuma günü saat 17.30, (26 Mart Perşembe günü) saat 17.00’ye kadar sipariş verilmesi halinde çekim yapabileceğini bildirdiği,
Başbakanlıktan alınan baz istasyon koordinat bilgisi esas alınarak 8 km yarıçapında 200 km² alan için sipariş verildiği,
Haberlerde geçen yeni bölgeler içinde Sar Lupe uydusuna sipariş verildiği bu arada Radarsat Uydusu 28 Mart için çekim yapabileceğini bildirdiği,
Terra SAR X radar uydusuna sipariş verildiğinden yeniden bu uyduya sipariş verilmediği,
(Tüllüce Tepe Bölgesi) 200 km² alan dışında (Genelkurmaydan gelen koordinatlar, gazete haberleri, Akut tarafından verilen koordinatları) dikkate alınıp bir genel alan oluşturulduğu bunun 4000 km² çekim alanına ulaştığı uydu tek geçişle 10 km²’lik bir genişlikte olan alanı çekebileceği 4000 km² alanı tek geçişte çekiminin mümkün olmadığı Terrasor X radar uydusu yeni ilave alan için çekim konusunda ek sipariş verilmek istendiği, firma uydu yörüngesini saat itibariyle değişiklik yapamayacağını bildirip,
Saat 17.30’da Başbakanlıktan gönderilen koordinatlar (Tüllüce Tepe) baz alınarak oluşturulan alan çekimi Terra SAR X uydusu tarafından yapıldığı, Sar Lupe yetkilileri saat 15.00’de kriz merkezi toplantısı sırasında helikopterin bulunduğu haberi öğrenip çekim yapmadıkları,
Terra SAR X tarafından çekim yapıldığı bunların dışındaki diğer ülkelere ait uyduların hizmete açık olmadığı,
Kazanın öğrenilmesiyle birlikte Arama/Kurtarma hizmetleri ile ilgili çeşitli merkez, kurum ve kuruluşların görev ve sorumlulukları olup, Türk Hukuk sisteminde bulunan hukuki düzenlemeler ışığında çalışmaya başlamaları gerekmektedir.
Ülkemizde meydana gelen sivil hava kazaları ile ilgili Türk Hukuk sistemlerinde yer alan temel düzenlemeler ise;
1)2920 Türk Sivil Havacılık Kanunu (11.md.)
“Zorunlu kurtarma yardım işleri ile can ve mal güvenliğini korumaya yönelik tedbirler dışında, araştırma soruşturmanın selametle yürütülmesini, engelleyecek ise yapılmaz ve delillerin ayrıca muhafazası sağlanır.”
42.maddesinde ise; Ulaştırma Bakanlığı uçuş güvenliği ile can ve mal emniyetinin sağlanması için ehil personelden oluşan kurtarma yardım teşkilatı kurulmasını ve bunların emrine, yeterli sayı ve nitelikte araç ve gereç verilmesini sağlar.
Kurtarma ve yardım ekibinin görevini yapmasına, kazaya uğramış olan ve tehlike içinde bulunan hava aracı personeli ile yerel kolluk kuvvetleri ve diğer yetkililere yardımcı olmakla yükümlüdürler.
Kurtarma ve yardım teşkilatının kuruluş, görev ve yetkileri ve çalışma esasları yönetmelikle belirlenir.” şeklinde düzenlendiği,
2)3348 sayılı Ulaştırma Bakanlığı Teşkilat ve Görevler Hakkındaki Kanun;
“Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü başlıklı”
12. maddesi ise;
“Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü görevleri şunlardır” denilip,
(h) bendinde; Türkiye hava sahasında hava arama ve kurtarma hizmetlerinin yapılması hususunda ilgili kuruluşlarla iş birliği sağlamak ve sivil havacılık kazalarını tahkik etmek, tahkikat sonuçlarına göre gerekli tedbirleri almak,
(i) bendinde; Sivil havacılık eğitim müesseselerinin kuruluş ve çalışma esaslarını tayin etme ve denetleme,
(j) bendinde; Sivil havacılık faaliyetleri ile ilgili olarak kurulmuş mevzuat ve kurallara aykırı hareket eden gerçek ve tüzel kişiler hakkında kanuni yollara başvurmak,
(k) bendinde; Hava ulaştırması konusunda milletler arası ikili ve çok taraflı andlaşmaların uygulanmasını takip etmek, bunlarla ilgili çalışmalara katılmak,
(j) bendinde; Başbakanlıkça verilen benzeri görevleri yapmak olarak düzenlenmiştir.
3) 5431 sayılı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun “Genel Müdürlüğün görev ve yetkileri” başlıklı 4.maddesinde;
(g) bendinde; Türk hava sahasında hava arama ve kurtarma hizmetlerinin ilgili kuruluşlarla koordinatlı bir şekilde mevzuata ve Uluslar arası standartlara uygun olarak yapılmasını sağlamak,
(h) bendinde; Yurt içinde ve yurt dışında hava ulaştırma faaliyetinde bulunmak isteyen Türk ve yabancı gerçek veya tüzel kişilere verilecek izinlerin esaslarını ve şartlarını hazırlamak, gerekli günü verilecek izinlerin esaslarını ve şartlarını hazırlamak, gerekli gün verilmesi halinde ilgili bakanlık ve kamu kurum ve kuruluşları ile koordine sağlamak,
(i) bendinde; Sivil hava ulaştırması konusunda ülke politikalarını belirlemek iki ve çok taraflı anlaşmaların çalışmalarına katılması,
(j) bendinde; Sivil havacılığın yasa dışı müdahaleler ile diğer tehlikelerden, yangın, sel, deprem gibi doğal afetlerden korunması için gerekli politikaları belirlemek, önlem almak, aldırmak için gerekli politikaları belirlemek, önlem almak, aldırmak ve uygulamaları takip etmek.
(k) bendinde; Bakanlık tarafından verilen yetki kapsamında sivil havacılık kazalarının ve olaylarının soruşturmasını yapmak veya yaptırmak, sonuçlarına göre gerekli tedbirleri almak bu konuda kamuoyunu bildirmek (…) hükmüne yer verdiği;
Hava Seyrüsefer Daire Başkanlığı başlıklı 10.madde Hava Seyrüsefer Daire Başkanlığın görevlerini düzenleyip anılan maddelerin (…)
(e) bendinde “hava arama ve kurtarma konusunda koordinasyonu sağlamak”
(j) bendinde Genel müdür tarafından verilen benzer görevleri yapmak” hükümleri yer almaktadır.
4) 5902 sayılı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Teşkilat Kanunu,
Afet ve Acil Durum Yüksek Kurulu başlıklı “3.maddesi ise;
“(1) Afet ve acil durumlarla ilgili olarak hazırlanan plan, program ve raporları onaylamakla görevli Başbakan veya görevlendireceği Başbakan Yardımcısı başkanlığında, Milli Savunma, İçişleri, Dışişleri, Maliye, Milli Eğitim, Bayındırlık ve İskan, Sağlık, Ulaştırma, Enerji ve Tabii Kaynaklar ile Çevre ve Orman bakanlarından oluşan Afet ve Acil Durum Yüksek Kurulu kurulmuştur, kurul toplantısına, ilgili bakan, kurum ve kuruluş, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve konu ile ilgili uzmanlar çağrılabilir.
(2) ….kurul sekreteryasını Başkanlık yürütür.”,
“Afet ve acil durum koordinasyon kurulu başlıklı”
4.maddesi ise, “(1) Afet ve acil durum hallerinde bilgileri değerlendirmek, alınacak önlemleri belirlemek, uygulanmasını sağlamak amacıyla, Başbakanlık Müsteşarı Başkanlığına, Milli Savunma, İçişleri, Dışişleri, Maliye, Milli Eğitim, Bayındırlık ve İskan, Sağlık, Ulaştırma, Enerji ve Tabi Kaynaklar, Çevre ve Orman Bakanlıkları ve Devlet Planlama Teşkilatı müsteşarları Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanı, Türkiye Kızılay Derneği Genel Başkanı ile afet veya acil durum türüne göre kurul başkanınca görevlendirilecek diğer Bakanlık ve kuruluşların üst yöneticilerinden oluşan Afet ve Acil Durum koordinasyon kurulu kurulmuştur.
2-)Kurul, yılda en az dört kez toplanır. Ayrıca ihtiyaç halinde kurul Başkanının çağrısı ile olağan üstü toplanabilir. Kurulun Sekreteryasını Başkanlık yürütür.” hükmüne yer verip 9.maddesi ise,
“(1) Müdahale Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır;
a)Afet ve acil durum esnasında kamu, özel ve sivil toplum kuruluşları yabancı kişi ve kuruluşlara ait her türlü kaynakları değerlendirerek afet ve acil durumun etkilerini gidermeye yönelik müdahale çalışmaları yürütmeli.
b)Başbakanlık afet ve acil durum yönetimi merkezini idare etmek
c)Kamu kurum ve kuruluşları ile ilgili illerde afet ve acil durum yönetim merkezlerinin açılması ve yürütülmesini sağlamak
ç)İtfaiye, arama ve kurtarma hizmetlerinin standartını belirleme
d)İtfaiye … kurum ve kuruluşlarla iş birliği yapmak
e)Gönüllü itfaiye ile arama ve kurtarma hizmetlerini düzenlemek ve teşvik etmek
f)Koruyucu ve kurtarıcı faaliyetleri planlamak ve yürütmek
g)Afet ve acil duruma ilişkin anlaşmalarla verilen görevleri yürütmek
h)Başbakan tarafından verilecek benzeri görevler yapmak hükmünü
5)Resmi Gazetede 09.01.1997 gün yayımlanarak yürürlüğe giren Başbakanlık kriz yönetim merkezi yönetmeliği tanımlı başlığı taşıyan 4/b.maddesinde;
Kriz hali tarif edilip,
4/c maddesinde ise; Başbakanlık kriz yönetim merkezi; krizle ilgili hususları çözmek ve krizi sonlandırmak üzere Başbakanlık sorumluluğunda Milli Güvenlik kurulu Genel Sekreterliği bünyesinde teşkil eden merkez olarak tanımlanmıştır.
“Kriz yönetimi gerektiren haller başlıklı 5.maddesi;
5/b bölümüde “kara, deniz ve havada meydana gelen büyük ölçüdeki kazalar” kriz yönetimi gerektiren haller olarak gösterilmiş.
“Kriz yönetimi esasları başlıklı 6.maddesi;
e) Kriz esnasında kriz merkezleri, kamu kurum ve kuruluşları ve özel kuruluşlar bilgi, haber ve istihbaratı periyodik raporlarla Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezine iletmekle yükümlüdür.
Kriz merkezleri ve görevler başlığını taşıyan 11.madde:
“Kriz merkezi Genel Kurmay Başkanlığı, Bakanlıklar, ilgili kurum ve kuruluşlar ile krizin meydana geldiği il ve ilçelerde en üst düzey yöneticilerin başkanlığında kuruluş il ve ilçelerde var ise ilgili kuruluş amirleride kriz merkezine dahil edilir.
Kriz Merkezlerinin görevleri:
1)Krizle ilgili durumları izler ve değerlendirir, değerlendirme sonuçlarına göre kararlar alır ve uygular
2)Sorumluluk alanındaki ihtiyaçları belirler, imkanlar dahilinde karşılar, imkan dışındakileri üst mercilere bildirir.
3)Birimler arasında koordine sağlar.
4)Gelişme ve uygulamalarla ilgili hususları Başbakanlık kriz yönetim merkezine bildirir.
5)Başbakanlık Kriz merkezinin düzenleyeceği tatbikatlara katılır.” şeklindedir.
Bu kapsamda Türk Silahlı Kuvvetleri Arama Kurtarma Yönetmeliği 01.04.2000 tarihinde yürürlüğe konulmuş ve TSK bünyesinde altı tane arama kurtarma koordinasyon merkezi oluşturulmuş,
6)Arama ve kurtarma hizmetlerinin yürütülmesinde ilgili kurum veya kuruluşların görev ve sorumluluklarının tespiti, insan hayatını kurtarmaya yönelik faaliyetlerin ilgili ulusal mevzuat ve uluslararası sözleşmelere uygun olarak yürütülmesini sağlamak amacıyla Bakanlar Kurulunca 20.09.2001 tarih ve 3275 sayı ile Türk Arama ve Kurtarma Yönetmeliği yürürlüğe konulmuştur.
Bu Yönetmelik ile karada, denizde ve havada, arama ve kurtarma hizmetinin en üst düzeyde koordinasyonunu ve işbirliğini sağlamak amacıyla Denizcilik Müsteşarlığı bünyesinde Ana Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi (AAKKM), kıyılardan itibaren deniz sahalarındaki arama ve kurtarma faaliyetlerinin etkin bir şekilde organize edilmesinden ve arama kurtarma faaliyetlerinin icrasından AAKKM adına sorumlu olmak üzere Sahil Güvenlik Komutanlığınca oluşturulacak Deniz Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi (Deniz AKKM), kara ve adalar üzerindeki arama ve kurtarma faaliyetlerinin etkin bir şekilde organize edilmesinden ve icrasından AAKKM adına sorumlu olmak üzere Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünce de Hava Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi (Hava AKKM) oluşturulması hükme bağlanmıştır. Yönetmelikte ayrıca, deniz ve hava arama ve kurtarma merkezlerine bağlı olarak ve bu merkezler adına kontrol, koordine ve icrayı sağlamak üzere Yardımcı Arama Koordinasyon Merkezleri (YAKKM) oluşturulabilmesi ve bu merkezlerin de kendilerine bağlı olarak arama kurtarma birliklerinin bulunduğu merkezlerde Arama Kurtarma Alt Merkezleri (AKAMER) kurabilmeleri imkânı getirilmiştir.
Yönetmelikte, arama kurtarma faaliyetlerinin gerekli her türlü teçhizatla donatılmış ve özel eğitim görmüş personelden oluşan Arama Kurtarma Birliklerince (AKBİR) gerçekleştirilmesi öngörülmüş, Yönetmeliğin 5. maddesinin (h) bendinde Kara-AKBİR istasyonlarının, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sivil Savunma Genel Müdürlüğü tarafından kurulması ve işletilmesi hükme bağlanmıştır.
Yönetmeliğin 5. maddesinin (e) bendinde ayrıca Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünce kurulacak Hava AKKM’nin, uluslararası standartlarda uygun yeterli malzeme, teçhizat ve personel ile donatılması ve kara arama kurtarma faaliyetlerinin bu merkezce koordine ve icra edilmesi öngörülmüştür.
Yönetmeliğin 6. maddesinde ise Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünce oluşturulacak Hava AKKM’nin görevleri; arama ve kurtarma bölgesinde mevcut arama kurtarma imkânları hakkında bütün bilgileri elinde bulundurmak; bunları tablo ve haritalar hâlinde muhafaza etmek, ilgili Bakanlık, kurum veya kuruluşlardan gelen bilgi ve belgelerle ilgili değişiklikleri işleyerek güncel hâlde muhafaza etmek, arama kurtarma faaliyetlerinin icra ve koordinasyonundan sorumlu merkez olarak, bilgi toplama, değerlendirme, planlama ve söz konusu bilgileri aktarma suretiyle kendi alt kuruluşları ve diğer ilgili kurum veya kuruluşlarla arama kurtarma faaliyetlerini AAKKM adına icra etmek, Yönetmeliğin 7. maddesinde belirtilen Bakanlık ve kurum veya kuruluşlar ile koordineyi sağlamak, tehlike haberlerini değerlendirip ayrıntılı bilgi toplamak, belirsizlik, alarm ve tehlike safhalarına ait mevcut bütün bilgileri ve hizmet ile ilgili gelişmeleri devamlı olarak AAKKM’ne aktarmak ve arama kurtarma bölgesindeki meteorolojik durumu devamlı takip etme olarak sayılmıştır.
Yönetmeliğin 5. maddesinde; arama kurtarma hizmetlerine tahsis edilen bütün unsurların, YAKKM adına Arama Kurtarma Alt Merkezi ve Olay Yeri Koordinatörünün idaresinde AK faaliyetlerine iştirak edecekleri, kara olay yeri koordinatörünün, olayın meydana geldiği, arama kurtarma alt merkezi sorumluluk sınırları içerisinde bulunan ilin valisi veya valinin uygun gördüğü bir vali yardımcısı olacağı, olay yeri koordinatörünün, arama kurtarma faaliyetinde veya yapılacak arama kurtarma taleplerinde, ilgili kara YAKKM ile koordine kurup arama kurtarma faaliyetlerinin tüm sorumluluğunu YAKKM adına üstlenerek arama kurtarma faaliyetlerini icra edeceği, olay yeri koordinatörünün de YAKKM tarafından belirleneceği, ancak kaza meydana geldiği sırada olay mahallinde bulunan veya aldığı ihbar üzerine, arama kurtarma maksadı ile olay yerine ilk intikal eden gruptaki veya birlikteki en kıdemli personelin olay yeri koordinatörünün görev ve sorumluluklarını olay yeri koordinatörü tayin edilinceye kadar yürüteceği, AKBİR’ler her an bir arama kurtarma hizmetine katılabilecek hazırlık derecesinde bulunmaları gerektiği, arama kurtarmada görevlendirilmesi planlanan bütün personelin arama kurtarma usullerini bilmekle yükümlü oldukları, şartlar icap ettiği takdirde kazayı ilk öğrenen birimin, en kısa zamanda arama kurtarma faaliyetine başlayacağı ve en seri vasıta ile de AAKKM/AKKM ve ilgili YAKKM’ne bilgi vereceği, ayrıca bölgedeki kuruluş yöneticilerinin kendi kanallarından herhangi bir tehlike mesajı almaları hâlinde gerçek olsun veya olmasın, derhâl ilgili YAKKM’ni gelişmelerden haberdar kılacakları hüküm altına alınmıştır.
Yönetmeliğin 7. maddesinin (I) bendinde; Denizcilik Müsteşarlığının arama kurtarma faaliyetlerine ilişkin görevlendirme, koordinasyon, teşkilat, muhabere ve eğitim konularını da içeren, Ulusal Arama Kurtarma Planını, ilgili bakanlık ve kurum veya kuruluşlar ile koordineli olarak hazırlayacağı hükme bağlanmıştır.
Olay zamanı yürütme olan “… Valiliği il kriz merkezi yönergesi amacın” …kriz durumlarında il kriz merkezinde görev alacak personel ile il kriz merkezinin teşkilatlanmasını, tertiplenmesini, çalışma, usullerini görev ve sorumluluklarını belirlemek ve bu suretle krize neden olayların başlangıcından bitimine kadar geçen süre içerisinde;
a) Kriz yaratan olayın önlenmesi, ortadan kaldırılması ve milli menfaatler doğrultusunda sona erdirilmesi maksadı ile gereken hazırlık ve faaliyetlerin yönlendirilmesi,
b) Hizmet ve faaliyetlerin yürütülmesinde İçişleri Bakanlığı Kriz Merkezi, komşu illerin kriz merkezleri ve ilçelerde kurulacak kriz merkezleri arasında koordinasyonu iş birliği, sürat ve etkinlik sağlayarak krizin en az zararla ve milli menfaatlerimiz doğrultusunda atlatılmasını sağlamak” şeklinde açıklandığı yönergenin uygulanmasında vali, hizmetin yürütülmesinden ise valinin görevlendirdiği vali yardımcısı ve birimlerin en üst amirlerinin sorumlu olduğu belirtilmiştir. Yönergede kriz yönetimi gerektiren haller sayılıp, etkin bir kriz yönetimi için kriz durumunun zamanında teşhisi, tespit edilecek usullerin önceden belirlenmesi ve başlaması ile birlikte Bakanlıktan veya Başbakanlık kriz merkezi yönetim merkezinden alınacak emirler doğrultusunda ve valinin emri ile ilgili kurum ve kuruluşlardan vali tarafından seçilen kişilerden oluşturulmasıyla kriz merkezinin faaliyete geçeceği düzenlenmiştir. Yönergeye göre kurulan kriz merkezi, vali tarafından verilen yetkiler çerçevesinde ve Bakanlık kriz merkezinin talimatları doğrultusunda teknik ve bürokratik çalışmaların yürütme, krize ilişkin haberleri değerlendirip, alınacak önlemleri belirleme, uygulanması için girişimde bulunup, görevlendirme yapma, ilgili kurum ve kuruluşlarla koordinasyon ve işbirliği sağlama, alınan kararların ve verilen direktiflerin yerine getirilmesini sağlayıp uygulanmasını takip etme, il … temin edilecek araç, gereç, personel ve diğer imkanları hizmete tahsisini yönlendirme ve imkan dışındaki ihtiyaçları Bakanlık kriz merkezine bildirir ve görevini yerine getirecektir” şeklinde düzenlenmiştir.
7) Bu çerçevede hazırlanan Ulusal Arama ve Kurtarma Planına ilişkin Tebliğ 11.07.2002 tarih ve 24812 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiş, Tebliğde genel olarak yönetmelikte yer alan hükümler tekrarlanmakla birlikte, ayrıca arama, kurtarma, haberleşme ve koordinasyon faaliyetlerine ilişkin detaylandırma yapılmıştır.
11.07.2002 tarihli ve 24812 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Ulusal Arama ve Kurtarma planına ilişkin Tebliğ (Tebliğ no:2002/4)
“2” maddesinin “…bu planın kapsamına giren AK faaliyetleri şunlardır;
Arama ve kurtarma faaliyetleri Türk karasuları, içsuları ve kara hudutları içinde veya hava, kara ve deniz alınmak üzere üç ayrı ortamda veya birleşik olarak karaülkesi içsuları, karasuları içinde veya Uluslararası alanlarda kazaya uğramış veya tehlikede bulunan deniz ve/veya hava vasıtalarındaki insanları kurtarma amacıyla icra edilecek bütün AK. faaliyetlerini kapsar…”
7.maddesinin; “Deniz, hava ve kara AK faaliyetlerinin en üst düzeyde koordinasyonu ve işbirliğini sağlamak, kanunlar, Uluslararası çok taraflı ve/veya iki taraflı sözleşmeler esasına göre komşu veya ilgili ülkelerle, AKB içinde ve/veya dışında icra edilecek AK faaliyetleri için koordinasyon ve işbirliği sağlamak sorumluluğu ile AK faaliyetlerini ulusal ve Uluslararası koordine sorumluluğu AAKKM’ni bünyesinde bulunduran Denizcilik Müsteşarlığına aittir.
A.K.B’de kara ve adalar üzerindeki hizmetin AK. Koordinatörü Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüdür. Hava AKKM’ni kurar Uluslararası standartlarda uygun yeterli malzeme techizat ve personel ile donatır Kara Ak faaliyetlerini AAKKM adına koordine ile icra eder.
Kara-AKBİR istasyonları, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sivil Savunma Genel Müdürlüğü tarafından kendi teşkilat yapılarını oluşturacaktır.
Jandarma Genel Komutanlığı ve Sivil Savunma Genel Müdürlüğünün birimlerinin bulunmadığı ve yeterli olmadığı yerlerde, bu istasyonları kuracak ve işletecektir. AK faaliyetleri en kısa sürede ve etkin şekilde sonuçlandırılabilmesi için Hava-AAKM ile koordinasyonlu çalışacaktır.
Olay yeri koordinatörü AKKM/YAKKM tarafından belirlenir.
AK maksadıyla olay yerine ilk intikal eden gruptaki/birlikteki en kıdemli personel olan yer koordinatörünün görev ve sorumluluklarını AKKM ve YAKKM’leri tarafından özel olarak olay yeri koordinatörü tayin edilinceye kadar yürütür.”
8.maddesi: İçişleri Bakanlığı Sahil Güvenlik Komutanlığı
Sivil Savunma Genel Müdürlüğü;
AAKKM, Deniz ve Hava AKKM ile valilikler tarafından yapılacak taleplere istinaden bünyesindeki kuruluşlara ait araç, gereç ve bunları kullanacak personelin AK faaliyetine katılımını sağlar.
Valilikler;
Kara olay yeri koordinatörü, olay meydana geldiği arama kurtarma alt merkezleri sorumluluk sınırları içerisinde bulunan ilin valisidir veya valisinin uygun gördüğü bir vali yardımcısıdır.
Sorumluluğundaki il sınırları içerisinde meydana gelen bir AK faaliyetinde veya valiliğe AAKKM/YAKKM’lerince yapılacak Arama Kurtarma talepleri ile ilgili YAKKM ile koordine kurarak AK faaliyetilerini icra eder.
Sorumluluk bölgesindeki ilgili kurum/kuruluşları imkan ve kabiliyetlerine göre bu kurum/kuruluşların AK faaliyetine katılımını organize eder.
Mahalli idareler ve sivil savunma teşkilatının AK faaliyetlerini yürütmek üzere özel düzenlemeler yapılmasını ve gerekli tedbirlerin alınmasını sağlar” hükmü 22.maddesinin “… AK faaliyetlerinin yapılacağı bölgede bulunan valilik daha önceden atadığı kişiyi OYK (Olay yeri koordinatörü) ilan eder sorumlu YAKKM’i gerektiğinde, kaza analizini müteakip bir olay yeri koordinatörü atayabilir.
Sorumlu YAKKM ilgili Arama kurtarma Alt Merkezindeki mevcut Arama Kurtarma birliklerini olay yeri koordinatörünün yardımına yönlendirir …” hükmünü taşıdığı anlaşılmıştır.
DHMİ Hava seyrüsefer Daire Başkanlığı Havacılık Bilgi Yönetim (AIM) Şub.Müdürlüğü “Havacılık Bilgi Yönetim (AIM) Hizmetleri Yönergesi” Görev ve sorumluluklar bölümü 11.madde 6.fıkra 6.2.1 …/Esenboğa uçuş bilgi merkezinin (FIC-FLIGHT INFORMATION (Center) görev ve sorumlulukları Türk Hava Sahası içinde gerçekleşmesi planlanan ve gerçekleşen uçuşlarla ilgili aşağıdaki hizmetleri ulusal ve Uluslararası anlaşmalara ICAO ve EUROCONTROL standart ve tavsiyelenme uygun bir şekilde yerine getiren bir birimdir.
Görev ve sorumlulukları;
(5)Arama ve kurtarma koordinasyonu gerektiren durumlarda elindeki bilgiler doğrultusunda saha kontrol merkezi (ACC) ve (ADNC) ile koordine ederek sahaları belirlemeli takip edilmeli ve ilgili forumlarda belirtilen birimlere en kısa sürede aktarmak, uydu destekli arama kurtarma sistemi COSPAS-SARSAT vasıtalarıyla veya başka yerden bilgi ve belgeleri en kısa sürede eş zamanlı olarak Ana Arama Kurtarma koordinasyon merkezi olan Denizcilik Müsteşarlığına ve Hava Arama Kurtarma Koordinasyon merkezi olan SHGM ve DAMİ Genel Müdürlüğüne bildirmek, ayrıca ilgili forumlarda belirtilen yetkili birimlere de aktarmak şeklinde düzenlenmiştir.
Türk hukuk sisteminde yer alan düzenlemeler, ayrıntılı olmakla beraber yaygın, karmaşık ve dikey bir yapılanmayı içerdiği de izlenmektedir.
Mevcut yazılı düzenlemeler ışığında;
Arama Kurtarma kordinasyon merkezleri çalışmalarına gelince;
Denizcilik Müsteşarlığı bünyesinde bulunan Ana Arama ve Kurtarma Kordinasyon (AAKKM); Türk arama kurtarma yönetmeliği uyarınca 25.3.2009 tarihinde saat 16.00’da Devlet Hava Meydanları işletmesi Ana Uçak bilgi merkezi (FIC) tarafından Denizcilik Müsteşarlığı AAKKM’ne TC-HEK çağrı işaretli helikopterin düşmüş olabileceği bilgisini vermesi AAKKM Cospas-Sarsat sistemi (Uydu Yardımlı Arama Kurtarma Sistemi) üzerinden TC-HEK çağrı işaretli helikoptere ait ELT (Acil durum yer belirtici verici) cihazından sinyal alınmadığını tespit edip, iletişim hatları üzerinden Türk görev kontrol merkezininde içinde bulunduğu Merkez Bilgi Dağıtım Bölgesi (Central DDR) sorumlusu Fransa ile irtibat kurup bahse konu helikopterin ELT cihazından sinyal alınıp alınmadığı sorulup, söz konusu helikopter ELT cihazından sinyal alınmadığı tesbiti bilgisinin verildiği,
17.20’de Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünden “TC-HEK işaretli helikopterin kalkışından 1 saatten kısa bir süre sonra … İli Göksun İlçesi Hacıömerli mevkiine düştüğü helikopterde BBP başkanı …’nun olabileceği” bilgisi teyit edildiği,
17.44’de Genelkurmay Başkanlığından İncirlikten Cougar tipi helikopterin havalandığı, Göksun Jandarma Komutanlığı ekiplerinin karadan arama kurtarma faaliyetine devam ettiği kazazedelere ulaşılamadığı,
18.02’de Başbakanlık Acil Durum Yönetim Genel Müdürlüğüne olay ve gelişmelerin bildirildiği,
18.32’de Cougar tipi helikopterin geri döndüğü, gece görüşlü iki skorsky tipi helikopter, CN235 tipi uçağın havadan, jandarma ekiplerinin karadan aramaya devam ettiği,
21.26’da Aramaların Tüllüce baz istasyonu ve Göksun arasında sürdürdüğü helikopterde 1 pilot, 5 yolcu olduğu, yolcularının üçünün isimleri ile pilotun adının belirlendiği,
22.32’de Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün diğer iki yolcu adını bildirdiği,
22.58’de …’dan amatör bir telsizci (…) internet üzerinden (37.58.50K – 36.44.11D) etiketlemesi üzerine Göksun Kurucaova köyü yakınlarındaki Jandarma ve AKUT ekiplerinin anılan bölgeye yönlendirildiği, ekiplerin 26.03.2009 günü saat 01.56’da bölgeye ulaştıkları ancak enkazı bulamadıkları, hava koşullarının olumsuz yönde değişip, yoğun kar yağışı başlamasıyla arama ve kurtarma çalışmalarına bilgi toplama şeklinde gün içinde devam olunduğu,
27.03.2009 tarihinde ise;
00.05’de Genelkurmay Başkanlığı Hava Merkezi, “Avea adlı servis sağlayıcısının “1.koordinat 37.56.53K- 36.54.49.D”; “2.koordinat 37.56.30K-36.49.54D”; şeklinde tesbitleri üzerine bölgeye Skorsky helikopter gönderileceğinin” söylendiği,
01.08’de Genelkurmay Başkanlığı, “koordinatın Berit Dağının 5 km doğusunda olduğunu, saat 01.36’da kalkan Skorsky helikopterin hava muhalefeti nedeniyle geri döndüğü” bildirildiği,
06.45’de “Telekom sitesi arızası nedeniyle” “sms” bilgilendirme, yapılamadığı,
15.15’de Hava kuvvetlerinden …’in, daire başkanlığını arayıp bilginin doğru olduğu, enkazın Göksun ilçesi … bölgesinde olduğu bilgisini verdiği,
17.05’de Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünden, Sağlık Bakanlığı ekiplerinin karadan kaza bölgesine ulaştığı,
17.37’de kaza bölgesine gidilmek üzere kalkan helikopterin de, hava koşullarının bozuk olması nedeniyle yere iniş yaptığı,
28/03/2009 tarihinde ise;
Genelkurmay Başkanlığından BBP Başkanı …’nun da bulunduğu toplam (5) kişinin naaşına ulaşılıp, … köyüne götürüldüğü, 6. kazazedenin aramasının sürdüğü,
30/03/2009 tarihinde ise;
17.55– İHA Muhabiri …’in naaşına, helikopter enkazından 400 metre güneydoğusunda ulaşıldığı, Denizcilik Müsteşarlığı ceride kayıtları ile değerlendirildiğinde Denizcilik Müsteşarlığının süreç içinde bilgi iletişimi sağlayıp bunun dışında farklı bir şey yapmadığı,
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (HAVA-AAKKM);
AAKKM Merkezi adına sorumlu olmak üzere AK icrası için Türk Arama Kurtarma Yönetmeliği hükümlerine göre faaliyetine gelince;
Sivil Havacılık Genel Müdürü, …’a görevli olarak gittiği sırada haricen aldığı haber üzerine Genel Müdürlük merkezini saat 15.50’de aranıp “…’tan kalkan bir helikopterin kaza geçirdiği yönünde bir bilginin tarafına ulaştığını bu bilginin doğru olup olmadığının araştırılmasına yönelik” talimat verdiği Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün de bu şekilde konu hakkında bilgi sahibi olduğu,
15.54’de AAKM olan Denizcilik Müsteşarlığı (vardiya amiri) DHMİ Esenboğa Uçuş Bilgi Merkezi eş zamanlı telefonlar ile aranıp ELT cihazından herhangi bir yayın alınıp alınmadığının sorulduğu,
Genel Müdürlük bünyesinde; Müsteşar…, Müsteşar Yardımcısı …, Bakan Danışmanı …, Genel Müdür Dr…., Genel Müdür Yardımcısı …’dan Kriz masası oluşturulduğu, kriz masasına Daire başkanları, ilgili Şube müdürü ve Genel Müdürlüğün ilgili personellerinin katıldığı, Başbakanlık Kriz Merkezi/Genelkurmay Başkanlığı, Denizcilik Müsteşarlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ile iletişimini sürdürdüğü,
15.55’de ELT cihazından sinyal alınamaması ile Genelkurmay Başkanlığı Arama Kurtarma Ünitesi (Yarbay Yavuz Kavut ile koordinasyona geçilip bilgiler aktarılarak,) Genelkurmay ve Başbakanlık ile iletişimi sürdürdüğü,
26 Mart 2009 – 27 Mart 2009 – (30/09/2009 saat 15.00 gazetecinin naaşına ulaşıncaya kadar iletişimde bulunduğu,
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü bu şekilde bilgi toplayıp bu bilgileri diğer kurumlara aktardığı, analiz, değerlendirme yönlendirme yapmadığı,
Başbakanlık Kriz Masası ve Acil Durum Yönetim Genel Müdürlüğü;
Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi (BKYM) Yönetmeliği uyarınca; “Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi ancak ulusal düzeyde kriz halinin ilanı halinde faaliyete geçeceğine” yer verilip bu doğrultuda somut olay ile ilgili “bir ilan olmadığından anılan merkezin faaliyete geçmediği,
Ancak;
Denizcilik Müsteşarlığı, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Hava AKKM ile Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdür yardımcısı Hava ile Devlet Hava AKKM (Esenboğa FIC)’nın arasında oluşan koordinasyon aksaklıklarını gidermek için Başbakanlığın müdahil olup bu zafiyeti gidererek koordinasyonu sağlamaya çalışıp,
Acil Durum Yönetim Genel Müdürlüğü Haberleşme merkezinin haberi almasından itibaren … Valiliği ve İlgili Bakanlık Kurum ve Kuruluşları ile bilgi akışı sağlayıp kamuoyunu bilgilendirdiği,
Başbakanlıktaki Kriz Masası ile … Valiliği ve Kurumların talepleri ile koordinasyon ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak … ve diğer bazı personelin çalıştığı,
16.00’da Sağlık Bakanlığı Kriz Merkezinden (ADGM-HYU)’yi arayıp helikopter bulunan ve 112 Çağrı Merkezini arayıp yardım isteyen şahsın GSM verip, helikopterin düştüğü koordinatın verilmesini istediği,
16.05’de (ADGM-HM), (TİB) ile görüşüp GSM koordinatlarını istediği,
16.25’de (TİB)’na verilen GSM hattının Çardak yerleşim yeri, 4 km. kuzeyinde, Tüllüce Baz İstasyonundan hizmet aldığı belirtilerek buranın koordinatının verildiği,
Bu koordinat ise; Genelkurmay Başkanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’na verilen koordinat olup yoruma muhtaç olduğu için TİB’den verilen bilginin (1 km. eninde, 30 km. boyunda) olduğu söylenen yerin köşe nokta değil, bölgenin ortasını ve baz istasyonunu gösterdiği bu haliyle yetersiz olduğu,
Başbakanlık’tan hazırlanan bilgi notunda ise;
X: 36.9114
Y: 37.9518
X: 36.5963
Y: 38.0662 olarak, mevkinin ise “Berit dağları … mevkii” olarak not edildiği,
16.29’da (ADGM-HM) … Ajansından helikopterin … yakınlarında düştüğü bilgisini … Valiliği ve İl Emniyet Müdürlüğü ile Jandarma’ya haber verdiği,
16.25–16.30’da Güvenlik İşleri Genel Müdürü … televizyon haberlerinden olayı öğrenip,
16.35’de dönemin İçişleri Bakanlığı Müsteşarına bildirdiği, onun da … Valisi …’ı arayıp haber verdiği,
16.35’den itibaren Genelkurmay, İçişleri Bakanlığı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı kriz merkezi, Sağlık Bakanlığı kriz merkezi çalışmaya başladığı,
16.35’de dönemin müsteşarının … valisini aradığı, onun da haberi olmadığı görülüp, Yerköy kaymakamlığının arandığı,
16.35’de Genelkurmay Harekat Başkanlığı, Genelkurmay 2. Başkanlığı ve Komuta Kontrol Daire Başkanlıklarıyla görüşülüp, havadan arama için gönderilen uçak ve helikopterden herhangi bir yer tespit yapamadan geriye döndükleri,
17.01–17.06’da (ADGM-HM)’den bir görevlinin … 156 merkez arayıp helikopterin “Hacıömer köyüne” düştüğünü bildirip, 156 merkez görevlisinin “haberimiz var, Göksun ilçe Jandarma Komutanı o bölgeye gitti” şeklinde konuştuğu,
17.20’de Güvenlik İşleri Genel Müdürü, Göksun Kaymakamlığı’nı arayıp enkazın “Hacıömer köyü civarında” olduğunu bildirip, koordinat diye “Tüllücetepe’ye baz istasyonuna ait koordinatı” yazdırdığı,
22.00’de…isimli şahıs arayarak bir yeni bilgi verdiği,…“bilgi bilimsel bir izanı yapılmadığı ve inandırıcı gelmediği Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü …’na” bildirdiği,
26/03/2009 tarihinde ise;
01.20’de yayınlanan Basın Bilgilendirme notunda helikopterin muhtemel mahalli Göksun ilçesi Kurucaova bölgesi yakınları 1900 rakımlı dağlık alan olarak açıklandığı,
10.30’da bölgede arama kurtarmaya katılacak hava araçlarının sağlıklı güvenli arama için 282.8 MHZ. frekansından iletişime geçmeleri mesajı hazırlayıp ilgili makamlara iletildiği,
14.30’da Bölgede arama kurtarma çalışmalarına katılan hava araçlarının Genelkurmay Başkanlığı veya Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı koordinasyonunda çalışma yapılması mesajı verildiği,
27/09/2009 tarihinde ise;
Olayın haber alınmasından helikopter enkazına ulaşılıncaya kadar … Valiliği Acil Durum Yönetim Merkezi ilgili kurum ve kuruluşlardan alınan bilgiler doğrultusunda (ADGM-HM) tarafından 13 adet bilgi notu düzenlenerek makamlara ve kamu oyunu bilgilendirme için Basın Yayın Müşavirliği aracılığı ile medyaya iletildiği,
Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü (YAKKM)
Türk Arama Kurtarma Yönetmeliğine göre deniz ve hava arama ve kurtarma merkezine bağlı olarak bu merkezler adına kontrol, koordine ve icrayı sağlamak üzere Yardımcı Arama koordinasyon merkezleri (YAKKM) oluşturulabilmesi ve bu merkezlerinde kendilerine bağlı arama kurtarma birliklerinin bulunduğu merkezlerde arama kurtarma Alt Merkezleri (AKAMER) kurabilme imkanı olup yönetmeliğin 7.maddesinin (h) bendinin 2 nolu paragrafında Devlet Hava Meydanları İşletme Genel Müdürlüğünün arama-kurtarma konusunda görev ve yetkilerinin neler olduğu açıklayıp,
Yönetmelik AK faaliyetinin gerekli teçhizat ile donatılmış özel eğitimli personelden oluşan Arama Kurtarma Birlikleri (AKBİR) gerçekleştirmesini öngördüğü, Yönetmeliğin 5.maddesinin (h) bendinde (Kara Akbir) istasyonlarına Jandarma Genel Komutanlığı ve Sivil Savunma Genel Müdürlüğünce kurulmuş ve işletilmesini hükme bağladığı “yine yönetmeliğin 5.maddesinin (l) bendinde “AK hizmetine tahsis edilen tüm unsurlar YAKKM adına AK faaliyeti icra eder Arama Kurtarma Alt Merkezi ve olay yeri koordinatörün, YAKKM tarafından belirleneceği, Ancak kaza meydana geldiğinde olay mahallinde bulunan ve ihbar üzerine AK maksatlı olay yerine intikal eden gruptaki ve birlikteki en kıdemli personel olay yeri koordinatörünün görev ve sorumluluklarının YAKKM tarafından özel bir olay yeri koordinatörü tayin edilinceye kadar yürüteceği” hükmüne yer verilmesine karşın,
DHMİ Esenboğa Yardımcı Hava Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezine ve Sivil Hava Genel Müdürlüğünce olay yeri koordinatörü olarak bir atama yapılmadığı,
DHMİ Genel Müdürlüğü, AK faaliyetinde sadece kurtarma koordinasyon görevini yürüttüğü.
Sağlık Bakanlığı Kriz Merkezi
… 112 KKM’dan saat 15.56’da kaza bilgisini alan Başbakanlık Türkiye Acil Durum Yönetim Genel Müdürlüğü (TAY) Sivil Havacılık Hava Trafik Kontrol Müdürlüğü, Denizcilik Müsteşarlığı AAKM ve Genelkurmay Başkanlığına bilgi aktarıp,
Kazazede …’in telefonu Başbakanlık Acil Durum Yönetim (TAY) Genel Müdürlüğüne iletilip,
Saat 16.45’de (TAY) Genel Müd. ve Genelkurmay merkezinden olay yerinin Göksun Hacıömer köyü civarı bilgisi alınıp, Kayseri’de ki hava ambulansına kalkış talimatı verilip, bilahare Genelkurmay Başkanlığının “havada helikopter kalmasın olanlar insin” talimatı üzerine hava ambulansının kalkışı yapılmadığı,
Saat 16.50’de Başbakanlık (TAY) Genel Müdürlüğü “36.8236 N, 38.1299 E) koordinatı” bildirilip muhtemelen “Göksun ilçesi, Çardak beldesi 4 km. kuzeyi” bilgisi verilip, 112 ambulansı UMKE’nin o bölgeye yönlendirildiği,
Hâl böyle olunca; Helikopter kazasının olduğu yerin tesbiti ve kazazedelere ulaşıp, yardım edilmesiyle ilgili yapılacak çalışmalarda gerekli değerlendirmeleri yaparak, karar alıp koordinasyonu sağlamak için şüpheli … Valisi …’ın, olay yeri koordinatörü görevini üstlendiği,
Bu bağlamda TC-HEK tescil işaretli Bell 206 L-4 tipi helikopter pilot … ve 5 yolcusuyla birlikte Çağlayancerit (kontrolsüz hava sahasından) – Kayseri Erkilet Hava Limanından yakıt ikmalini müteakip, … ili Yerköy İlçesine VFR (görerek uçuş) kurallarında gitmek üzere planlanan uçuşu gerçekleştirmek üzere … hava alanı görevlilerine, haber vermeden bulunduğu yerden havalandığı,
TC-HEK tescil işaretli Bell 206-L4 tipi helikopter kontrolsüz hava sahasından kalkışı ile ilgili bir bilginin verilmediğini fark eden … hava alanı görevlisinin, pilot …’yi uçuş planında bildirdiği cep telefonundan arayıp bu durumu sorduğu, pilot …’nin bu aşamada kalkış saatini, 14.35 olarak görevliye ilettiği, … hava alanı görevlisinin bunu kayıtlara geçtiği, bu saatten sonra pilot ile resmi bir temas olmadığı,
… Valiliği Kriz Merkezi
Helikopterde bulunan İHA muhabiri …’in 112 acil servisini 15.26.59’da araması ile TC-HEK işaretli helikopterin düştüğü, öğrenilip (ayrıntıları yukarıda açıklandığı şekilde) 112-155-156 arasında telefon görüşmelerinin başladığı,
25/03/2009 günü saat 15.48 itibariyle helikopterin düştüğü yerin idari yönden …- Göksun ilçesi sınırlarında olabileceğinin açığa çıkmasıyla, birçok kurum ve kuruluşun eş zamanlı olarak helikopterin kaza yaptığı yerin tesbit ve arama kurtarma faaliyetleri başlatıldığı
Aynı gün saat 16.11’de İl Jandarma Komutanlığınca Karakollar ile köylere haber verip bilgi toplanması talimatı verildiği,
Bu saatte ve sonrasında İl Jandarma ve İl Emniyet birimlerinin yer tespiti için TİB ve/veya TİB’de bulunan temsilcilerinden bir talepte bulunmadığı,
Aynı gün saat 16.11’de … İl Jandarma Asayiş Şube Müdürlüğünde görevli (TİB)’de Jandarma Genel Komutanlığı Temsilcisi …’ı arayıp, pilot …’ye ait 0532……5430 nolu telefonun verilip yer tesbit talebinde bulunulduğu,
TİB’de Jandarma Genel Komutanlığı temsilcisi şüpheli Binbaşı …’ın durumu (TİB)’nda Başkan Yardımcısı …’ye iletip, onun da teknik eleman…’ı görevlendirdiği,
Saat 16.15 – 16.25 arası Başbakanlık Kriz Merkezince … ve …’in telefon numaralarının “TİB’na” iletilmesi ile… ile şüpheli …’ın üç adet cep telefonu numarasının sorgulamasını yapıp, saat 16.25’de alınan sonucun şüpheli … tarafından saat 16.27’de Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Dairesine ilettiği,
… İl Emniyet Müdürlüğünün yer tespit talebi Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi üzerinden saat 16.30’da TİB’da Emniyet Genel Müdürlüğü temsilcisi şüpheli …’a ulaştığı, onun da TİB görevlilerine durumu ilettiği,
TİB tarafından Jandarma temsilcisine verilen bilginin bir aynısını TİB’da görevli Emniyet Genel Müdürlüğü temsilcisine verdiği,
Saat 16.30’da dönemin Başbakanlık Müsteşarının, şüpheli … Valisi …’ı araması ile ilin valisinin de Türk Arama ve Kurtarma yönetmelik hükümlerine göre olay yeri koordinatörü sorumluluğu alıp bu bağlamda Vali Yardımcısı … başkanlığında Sivil Savunma Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü ve tüm Resmi ve sivil kuruluşların katılımı ile valilik bünyesinde kriz merkezi oluşturularak çalışma başladığı,
Şüpheli … İl Jandarma Komutanı … tarafından şüpheli … Valisi …’a, helikopter kazası ile ilgili edinilen bilgilerin sunulduğu,
Helikopterin düştüğü mevki nokta olarak ve/veya koordinatları ile bilinemediğinden helikopterin uçuş istikametindeki bölgelerde sivil ve askeri unsurları teyakkuza geçirilip,
… Valiliğinin,
Göksun, Ekinözü, Çağlayancerit, Nurhak, Afşin ve … kaymakamlıkları aranıp, kazanın kendi bölgelerinde olup olmadığı yönünde tüm yönleri ile araştırma yapılması istenip, arama kurtarma faaliyetlerinde etkin olan, İl Jandarma Komutanı tarafından da İl Merkez, Göksun, Afşin, …, Ekinözü, Çağlayancerit, Nurhak İlçe Jandarma Karakol komutanlıkları düşen helikopter ile ilgili yer tespiti için çalışma yapmaları, ihtiyaç halinde kullanılmak üzere Çoğulhan, Pazarcık ve Nurhak Asayiş Komando Bölük komutanlıklarına arama faaliyeti için hazırlık yapmaları talimatı verildiği,
Saat 16.44.52’de İl Jandarma Komutanlığına cep telefon sinyallerinden elde edilen ham bilgi “(Göksun/Hacıömerli köyü)” olarak iletildiği,
… İl Emniyet Müdürlüğü saat 16.52 ile 17.07 arası bilgi notunu Genel Müdürlük İstihbarat Daire Başkanlığına ve (…, …, …, iye, Kayseri, …, … ve …) çevre illerine gönderdiği,
25/03/2009 günü İl Jandarma Komutanlığınca düzenlenen bilgi notunda ise; “Helikopterin düştüğü yerle ilgili … köyü (96-10) ile … mahallesi arasında dağlık bölgeye düştüğü bilgilerinin alınması üzerine, çizelgedeki birlikler bölgeye sevk edilmiştir” ifadesine yer verildiği,
Saat 17.05 itibariyle Göksun İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından geçici köy korucusu ile takviye edilmiş Jandarma unsurları gruplandırılıp,
Soğukpınar köyü ile Mehmet köyü dağlık alanı aramak için Soğukpınar köyüne;
Kınıkkoz köyü ile Ericek köyü arası dağlık ve ormanlık alanı,
Kınıkkoz köyü ile … köyü arası aramak için Kınıkkoz yönüne,
Kınıkkoz köyü ile … köyleri arası bölgeye; gruplar gönderildiği,
Başbakanlık Kriz Merkezinden aradığını söyleyerek Jandarma hattını arayan bir görevlinin ise; kaza yeri “Göksun-Hacıömer köyü” olarak bildirip, 156 görevlisininde “Hacıömerli-Temurağa bilgisinin önceden ulaştığını, İlçe Jandarma Bölük Komutanının o bölgeye gittiği” yönünde yanıt verdiği,
Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü tarafından saat 17.20’de Göksun kaymakamı aranıp, “X: 36.8236, Y: 38.1299 olduğu, yerin Hacıömerli köyü olabileceği” ifade edildiği, Göksun Kaymakamı, İlçe Jandarma Komutanına “gerekli çalışma yapılması” yönünde talimatını verdiği, İlçe Jandarma komutanından “bilgi alıp bölgeye gittiği” yönünde geri bildirimde bulunduğu,
Göksun kaymakamı, bu koordinatı şüpheli … Valisi …’a da bildirdiği,
Kriz merkezi tarafından Göksun ve Ilıca istikametindeki ekiplerin bu bölgeye yönlendirildiği,
… Valisi …, kaza bölgesinin havadan taranması için, Emniyet Genel Müdürlüğü ve 2…. Komutanlığından helikopter talep edip, saat 17.30’da valilik önünde TV kanallarına açıklama yaptıktan sonra, aynı gün saat 17.43’de evinden çıkıp kaza yerine doğru hareket ettiği,
Saat 17.25’de İl Jandarma Komutanı şüpheli …, ekipleri sevk ve idare için Göksun ilçesine doğru hareket ettiği, (Jandarma ceridesinde İl Jandarma Komutanınca hazırlanan taslak, görev, sonuç raporundan da hareket saatinin 17.25 olarak geçtiği, görev sonuç raporunda da bu hareket saatinin değiştirildiği izlendiği),
… İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünden …’in saat 17.40’da düzenleyip civar illere gönderilen bilgi notunda “….helikopter enkazına ulaşıldığı, …. …’nun ayağı kırık, ölü olmadığı, diğerlerinin yaralı olduğu, ilimiz Göksun Devlet Hastanesine intikal ettirilmekte olduğu….” ifadelerine yer verildiği, teyit edilmeyen bu bilgi notu ile ilgili Kayseri İl Emniyet Müdürü …’in dönemin Kayseri Valisi …’ye bildirmesi ile adı geçen il valisinin basına açıklamada bulunduğu konunun … İl Jandarma Komutanı …’e iletildiğinde, İl Jandarma Komutanının bu durumun araştırılmasını istediği, Göksun İlçe Jandarma Komutanı …’ın Göksun Devlet Hastanesinde çalışan eşinden konuyu sorup, doğru olmadığının saptanmasıyla, arama kurtarma faaliyetlerinin aksatılmadan devam edildiği,
Orman Bölge Müdürlüğü bir irtibat grubu oluşturup, Orman İşletme Müdür Yardımcısı … de arazideki personel gruplarını koordine görevi verildiği, (95.00/04.00) koordinatın haritadan bakılması bildirildiği, (… mezrası batısı Doyalak bölgesinin yüksek kesimleri, Karayakup bölgesinin güneyi) bölgeleri yönünde bilgi aktarıldığı, ardından Tüllüce tepenin koordinatları verilip, orman gözetleme kulesi olan yere ekiplerin yönlendirildiği,
Tüllüce’deki ilk aramalar saat 19.30 civarında başlayıp, Domuz deresi ve Tüllüce bölgesi baz istasyonu yakınına kadar ulaşılmaya çalışıldığı Domuz deresi vericiler tepesi mevkii arandığı, Göksun Kaymakamı Cemalettin Demirci tarafından arama kurtarma ekiplerini … köyüne yönlendirilmesiyle, şüpheli ilin Valisi …’ın da aynı bölgeye doğru yola çıktığı,
Köy korucusu, gönüllü vatandaşlar, sivil savunma ekiplerinin bölgede çalışmalarını sürdürdüğü,
Paletli ambulans ve diğer ambulansların saat 19.07 sularında Çardak merkezine ulaştığı,
Şüpheli İl Jandarma komutanı saat 18.35’de; şüpheli … İl Valisi … 19.15’de; Çardak Jandarma karakol komutanlığına ulaştıkları,
Hacıömer, Temiroğan, Kozmadere (Tüllücetepe) bölgelerindeki aramalarda bir sonuca ulaşılamaması üzerine şüpheli … İli Valisi … Başkanlığında, İl Jandarma Komutanı …, İl Emniyet Müdürü … ve diğer yetkililerin Çardak Karakol Komutanlığında saat 20.00’de yeniden durum değerlendirmesi yapıp,
Kozcağız köyü, … mahallesi ve … köyü bölgesinden gelen ihbarlar nedeniyle aramaların bu noktalarda yoğunlaştırılması sonuç ve kanaatine vardıkları,
Saat 21.30’da İl Valisi …, İl Jandarma Komutanı …, İl Emniyet Müdürü …, Sağlık ekiplerinin Çardak karakolundan, … köyüne doğru hareket ettikleri,
Jandarma Genel Komutanlığının “TİB”ndan alınıp, “İl Jandarma Komutanlığına”; Emniyet Genel Müdürlüğü istihbarat Daire Başkanlığının ise, TİB’dan saat 16.30’da alıp; … İstihbarat Şube Müdürü…’a cep telefonu ile ulaştırılan bilgilerinin Çardak karakolunda yapılan toplantı sırasında bir genel değerlendirme içinde ele alınıp veya alınmadığı konusunda tam bir netlik olmayıp bu durumun duraksamalı bir hal içerdiği,
Ancak;
Aynı gün içinde,
Hacıömerli köyü civarında arama yapan Çoğulhan Jandarma komutanlığına bağlı unsurlar ve … Sivil savunmaya bağlı ekipler, gönüllüler ile … AKUT personelinin … ve … bölgesine saat 20.00 sularında ulaşıp, … bölgesinde çalışmalarını yoğunlaştırdıkları, … Valisi …, İl Jandarma Komutanı …, İl Emniyet Müdürü … ile hep birlikte bu çalışmaları sevk ve idare etmek üzere … bölgesine saat 23.20 sularında ulaştıkları,
Görgü tanıkları bilgilerine göre “… köyü kuzeybatı Doyalak yaylasına doğru” arama yapılması üzerinde durulup, …-Yeşilköy, Kınıkköz, …, … ve …-Şahinkaya yol boyunca … yaylası tepe, Duranın mahallesi, Çatalkaya tepe, Balkayisı tepe, Küçük … sırtı bölgelerinin arandığı, hava koşullarının bozulması,
Genelkurmay Başkanlığında “Kurucaova-Güneyoluk tepesinden sinyal alındığı” bilgisi üzerine o gün içinde karadan yeni bir arama başlatılmadığı,
Bazı gönüllü vatandaşlar, geçici köy korucuları, vatandaşların Taşkının evi ve Doyalak yaylası yönünde birkaç saat ilerledikten sonra arazi ve hava koşulları ile yeterli teçhizat ve uygun giysilerinin bulunmaması nedeniyle geriye dönmek zorunda kaldıkları, diğer ekiplerinde aynı sorunlar nedeniyle yol kenarı ve dağ eteklerinden daha ileriye doğru gidemedikleri,
İl Merkez Tekir Jandarma Komutanlığı Dağ Timi Komutanlığı personeli;
“Güneyoluk tepe (96-06) istikametinde, Çağlayan mahallesi (86-05)” bölgelerinde saat 22.00’ye kadar arama yaptığı,
Saat 23.15’de … Jandarma Bölge Komutanlığı Tuğgeneral…’nın da … İl Jandarma Komutanlığına intikal edip en üst rütbeli askeri personel olması nedeniyle askeri birliklerin sevk ve idaresini ele alıp, “…, … Jandarma Özel Harekat Taburları, Gölbaşı, Nurhak Jandarma Asayişleri Bölük Komutanlıklarının” sabah saatlerinde bölgeye intikal etmeleri yönünde emir verdiği,
Saat 23.20’de Genelkurmay Başkanlığı Hareket merkezinden İl Jandarma Komutanlığının TAFIC telefon hattında “Kurucaova köyü-Güveyoluk Tepe bölgesinden sinyal alındığı” bilgisi üzerine Jandarma, köy korucusu, akut ekiplerinden bir grubunda bu bölgede aramaya başladığı,
İl Özel İdare ve Karayolları 55.Şube Şefliğince bölge yollarının açılması talimatı verildiği, saat 23.37’de Kemal Yüzbaşının “Genelkurmay’dan gelen …-Keşdağı arasındaki bölgeye ilişkin” bilgiyi şüpheli … İli Valisi … ve İl Jandarma Komutanı …’e ulaştırıldığı,
… İl Jandarma Komutan Yardımcısı Bölge Komutanı …’nin bu yönde bir değerlendirme yaptığı,
Saat 24.00’de … muhtarlığının, “Kurucaova koordinatları” net olabileceği ve aramanın bu yöne kaydırılması bilgisini iletmesiyle, tüm ekiplerin bu yönde harekete geçtiği gibi diğer aramaların “Sarıgüzel ve Hacıbudak, Erikli obası, Kuruçamtepe, Kabaktepe koyu, Çığırtlar mezrası, Meriçler mezrası, Sivritepe, Kuzkaya tepesinde” yapıldığı,
26 Mart 2009 günü sabah saatlerinde …, …, Kurucaova köylerinden başlatılan çalışmalarda ise; …-… bölgesini Yarbay …; Kurucaova bölgesini Yarbay …tarafından planlanıp arazide yönetilip yönlendirildiği, Orman Bölge Müdürü …, “… ve … köylerinden aldığı bilgiye göre helikopterin Karayakup bölgesine düşmüş olabileceği yönündeki kanaatini 25.03.2009 günü saat 10.02’de TRT 2 adlı Televizyon kanalında, aynı gün saat 20.00 sularında Göksun Jandarmasında yapılan durum değerlendirmesinde de açıkladığı,
26 Mart 2009 günü akşam saatlerinde, Göksun İlçe Jandarma Komutanlığında oluşturulan kriz merkezinden, 27 Mart 2009 günü yapılacak arama ve kurtarma faaliyetinin … Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral… tarafından planlandığı, 27.03.2009 günü sabah saatlerinde, Bursadan 16 kişilik özel dağcılık ekibinin gelmesiyle o günkü arama kurtarma planına “Keş Dağı, Karayakup bölgesi, Yolak Sırtı ve Kuru Dere” mevkilerinin de dahil edilip; sabah 05.00’dan itibaren Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığından; Jandarma Özel Harekat taburundan, Dağ Arama Kurtarma Timi, … Jandarma Özel Harekat Taburu, Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı, Polis Özel Harekattan bir ekip, ilçe Jandarma komutanlıklarından Jandarma timleri, sivil savunma ekipleri, geçici köy korucuları özel ekipler ile “… güneyi, Elmalıköy güneyi, Keş Dağı bölgesi, Kurucaova köyü batısındaki Kılbaş bölgeleri Ilıca-Hacıbudak” bölgelerinde arama çalışmalarına başlatıldığı,
… Dağı güneyi ve Keş Dağı bölgelerinde daha önce birtakım operasyonlara katılan bölgeyi iyi bilen Emekli Yarbay … (Botaş ADY’de görevli) başkanlığında bir ekibinde 08.30’da yola çıktığı, … köyünde bir korucunun evine arama kurtarma ekip liderlerinin yaptığı toplantıya davet edilen Emekli Yarbay …’in Yarbay … ile bölgeye ait coğrafi harita üzerinde yaptıkları değerlendirme sonunda, “3.bölgenin arandığı, 2.bölgeye gerek olmadığı, 1.bölgeye yani Keş Dağına ekip gönderilmesi gerektiği” yönünde görüş birliğine vardıkları,
Arama kurtarma faaliyetlerini izleyip, çevre köylerden gelen bilgileri değerlendiren bir kısım vatandaşın kendi aralarında organize olup kimseye haber vermeden,
27.03.2009 günü sabah saatlerinde;
[“…köyünden: “…, …,
Çevrepınar köyünden: “… …, ,”
… köyünden: “…”den oluşan 17 sivil vatandaşı] helikopterin düştüğünü tahmin ettikleri bölgeye doğru sabah saatlerinde yürüyerek yola çıktıkları saat 14.00 sularında hava koşulları nedeniyle geri dönecekleri sırada helikopter enkazını tesadüfen görüp, durumu güvenlik güçlerine cep telefonlarından bildirdikleri, bu sivil vatandaşlardan her biri enkazın bulunduğu yer ile ilgili bildirimde bulunurken farklı ad ve yöresel isimler kullandıkları, helikopter enkazının bulunduğu haberi üzerine Karayakup sırtları 1700 metreye ulaşan ekiplerin Karayakup, Keş Dağları arasından vadiye inmeleri sağlandığı,
Saat 14.54’de “156 merkezince”; enkaz bölgesinin Karayakup (94-06);
Saat 15.31; “Hareket Merkezi Kurmay Başkanlığı”; (94-500-06400); komutanlık Hareket merkezince il/merkez;… (94.400-06500),
Saat 16.59 “156 merkez”; … köyünden 4 km güney, saat 16.35’de enkaza ulaşan askeri birlikler ise koordinatı GM37 A2 Karayakup sırtları (95.090-06200) olarak bildirildiği,
Dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin içeriğine göre;
Koordinatların tamamı birbirine yakın görünse de; bölgenin coğrafi olarak yüksek ve engebeli dağlarla çevrili oluşu, dağ yüzeyinin oldukça dik, olay yerine motorlu ya da patika yolun bulunmaması, sert meteorolojik koşullar ile birlikte ele alındığında, helikopter enkazının bulunduğu kaza yerinin noktasal olarak tayini ve tesbitinde bir zorluk yaşandığı anlaşılmaktadır. 28 Mart 2009 tarihinde;
Jandarma Özel Arama Kurtarma Komutanı saat 03.55’de 14 kişilik ekiple dağda zirveye ulaşıp, korunaklı yer oluşturup havanın aydınlanmasını beklemede kalırken 109 kişilik gruptan 10 kişinin hipotermi tehlikesi ile karşılaşıp, … köyüne dönmek zorunda kaldığı özel kuvvetlere ait (2) helikopterin saat 08.00 sularında enkazı bulanlardan …Köyü muhtarı …’yi rehber olarak alarak havalandığı “sis” nedeniyle bölgeye iniş yapamadan geri döndüğü,
Aynı gün saat 10.00’da helikopterin yeniden kalkış yapıp, önceden bölgeye gelip helikopter enkazını bulan 17 sivil vatandaşın ekiple (93.090-6200) koordinatındaki yerini tespit ettiği, bir gün önceki gece (94.600-05800) koordinatına ulaşan ekipleri alıp kaza yerine bıraktığı,
Saat 10.25’de 2.unsur kaza yerine bırakılırken Skorsky … malı helikopterin kaza kırımına uğradığı, hava koşullarının bozulması üzerine 108 kişilik ekipten kalanların geri dönmeleri talimatı verildiği,
Olay mahallinde kalan 13 personelin arama kurtarma çalışmalarına başladığı,
Dönemin İçişleri Bakanı, TBMM Başkan vekili, Emniyet Genel Müdürü, … Valisi …, askeri helikopter ile bölgenin üzerinden uçuşla inceleme yaptıkları, hava koşulları nedeni ile bölgeye inemedikleri,
DAK Timleri çalışmaları sonucu kazada hayatını kaybeden önce 4 kişinin kısa bir süre sonra enkazdan 7 metre ilerde BBP Genel Başkanı …’nun, 30 Mart 2009 günü saat 13.00’de gazeteci …’in helikopterin doğusunda 400 metre ilerde çukur içinde (95.500-06200) koordinatında karın altında naaşlarının bulunduğu,
Hava aracının düşmesi sonrası, arazide arama ve kurtarma faaliyetleri ile ilgili askeri birliklerin arazideki çalışmalarının Yarbay …ve … tarafından planlanıp yürütüldüğü; … Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral…’nın bölgeye gelmesiyle arama ve kurtarma faaliyetinin… tarafından yönetildiği, … İl Emniyet Müdürünün, bölgeye gelen İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürüne; kaza nedeni ve kazanın tahmini yeri ile ilgili bilgi verildiği,
Dönemin Başbakanının da, düşen hava aracının arama ve kurtarma faaliyetlerini yerinde izlemek ve bilgi almak amacıyla … İli, Göksun Kaymakamlığı’ndaki Kriz Merkezine ulaştığında, … Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral… (bölgedeki en yüksek rütbeli asker sıfatıyla) saat 14.35’de Başbakan ve mahiyetindekilere (A.K) arama ve kurtarma faaliyetleri ile ilgili brifing verdiği,
“25.03.2009 tarihi bilgi notunun “c” maddesinde helikopterin düştüğü yerle ilgili … köyü (96-10) ile … mahallesi arasındaki dağlık bölgeye düştüğü bilgileri alınması üzerine ekli çizelgedeki birliklerle sevk edilmiştir.” denilmesine karşın gerçekte anılan noktada herhangi bir aramanın yapılmadığı,
İl Jandarma Komutanlığı ceride kayıtlarının bazı sayfaları sıralı komutanlara imzalı, bazı sayfaları imzasız olmasının yanı sıra,
TİB Başkanlığınca gönderilen ve AVEA hatlarından alınan sinyallere göre belirlenen koordinatlardan 36.9114 rakamı saat 16.30.33’de; 37.9472 rakamı ile 22.30.05’de yapılan taramalar ile elde edildiği, böylece saat 22.30’dan önce elde edilmesi mümkün olmayan bir rakamın Jandarma ceridesinin 25.03.2009 gün 16.55 kaydına “ilk çalışmaların (36.9114-37.9472) Hacıbudak coğrafi koordinatlardan sinyal alındığı tesbit edilmesi” şeklinde not edildiği,
Genelkurmay Başkanlığından gönderilen bilgilerde ise; helikopterin … Tulga Havaalanından 18.11 ve 18.34’de kalktığı, saat 17.00’de kalkan helikopterin “İncirlik’ten gelen helikopter olduğu” Jandarma ceridesinin 25.03.2009 gün saat 18.01 kaydında “Çoğulhan Komando bölüğünden üç tim Göksun’a çıkış yaptığı” yazılıp; 156 kayıtlarında ise; çıkışın “18.59” olarak bildirildiği halde, 25.03.2009 günü saat 17.00 kaydında; “… 2…. Komutanlığından helikopter havalanmıştır. “17.47 kaydında ise “…’dan gelen helikopter Göksun bölgesine yönlendirilmiştir.” ibarelerine yer verildiği,
Jandarma ceridesinin 26.03.2009 gün saat 12.45 kaydında ise;
Yarbay … sırtı (94-08),… (94-06), Tansır sırtı (94-03), … yaylası (98-03), Eşektepe (88-07), … köyü (96-09) noktalarında 25-26 Mart günlerinde A/T faaliyeti yapıldığı havanın sisli ve görüş mesafesinin yer yer 2-3 metreye kadar düştüğü bilgisini veren” ibaresine yer verilmesine karşın, (…, o tarih itibariyle bölgede halen arama devam ettiğini, ceride kaydını yazan görevli askerin kulağı az duyduğu için böyle yazmış şeklinde bir açıklamada bulunduğu)
“Devlet Denetleme Kurulu’nca söz konusu faksı … Valiliğinden sorulduğunda “söz konusu faksın Jandarma tarafından sivil savunma ekiplerine gönderildiği ve görevlendirme teklifi olduğunun bildirildiği”
Jandarma ceridesi 26.03.2009 günü saat 13.05 kaydında; “… sivil savunma ekiplerinin GKK mihmandarlığında 26.03.2009 günü 1.grup … köyü-Akpınar yaylası (93-08), 1942 rakımlı tepe (93-07) arasında kalan bölgede … köyünde,
2.grup-… köyünde 93-07 karesinden tekrar … köyüne,
3.grup-… köyünden 94-07 karesinden tekrar … köyüne,
4.grup-… köyünden… bölgesinden yeniden … köyüne,
5.grup-… köyünden… (95-05) bölgesinden … köyüne,
25.03.2009 günü gece ise Akpınar yaylası (93-08),… (94-06) Tansır sırtı (94-03) Erektepe sırtı (88-07) ve … köyü (96-09) bölgelerinin arandığı faxla bildirilmiştir” bilgisi yer aldığı,
AK faaliyetlerine ilişkin olarak hazırlanan ve gönderilen rapor ve belgelerde bazı aksaklık ve gecikmeler için ilaveler ile özellikle ilk güne ilişkin faaliyetlerin başlangıcı ile saatlerin genel olarak bir saat geri alındığının da mevcut görsel ve iletişim ile ilgili kayıtlar ile dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca,
TC-HEK tescil işaretli BELL 206 L4 tipi helikopterin düştüğü, helikopterde bulunan İHA muhabiri …’in 25.03.2009 günü saat 15.26.59’da 112 Acil servisi aramasıyla öğrenilmiştir.
112 Acil servis görevlileri “kaza olayı ile kazazedenin cep telefonunu; saat 15.30.31’de “155 İl Emniyet haber merkezine”;
15.33.04’de; “156 İl Jandarma haber servisine” iletip, kazaya uğrayan ve yardım talep edenin, yer tesbitinin yapılmasını da istedikleri,
TC-HEK tescil işaretli helikopterin; mevcut Artex ME 406 model “ELT” cihazına ait helikopterin gövdesine monteli harici anteni kırılmış olduğundan, cihazın üretmiş olduğu acil durum sinyallerinin COSPAS-SARSAT uydularına iletilemediği, … ile 112 Acil Servisinin saat 15.26.59 – 17.23.33” arasında yaptığı görüşmeler ve …’in diğer görüşmelerinden helikopterin düştüğü kaza yeri ile ilgili net bir tesbitin yapılamadığı,
112 Acil servisinin, “155 Emniyet servisi” ve “156 Jandarma servisinden” yer tesbiti yapılması talebi ile ilgili;
İl Emniyet Müdürlüğü 155 haber merkezine, bildirilen telefon numaralarının; saat 15.41’de İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğüne, oradan da İl Emniyet Müdürü …’e bildirildiği; İl Emniyet Müdürünün İstihbarat Şube Müdürü…’a, “Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı ile temasa geçip koordinatlar üzerinden çalışma yapılması” talimatını verdiği,
Bu aşamadan sonra talimatın akıbetini sorgulamadığı,
İl Jandarma Komutanlığı tarafından; … Bölge Jandarma Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığına koordinat tesbiti talebinde bulunduğu,
Saat 15.56’da Acil Servis; “İl Sağlık Müdürlüğü aracılığı ile Bakanlık Kriz Merkezine” kaza bilgisini ve telefon numaralarını ilettiği,
Saat 15.59.38’de 112 Acil Servisi; “… İl Jandarma Komutanlığı Harekat Merkezinden arayan görevliye” kazayı ve kazazede …’in cep telefon numarasını verdiği,
Saat 16.00’da Sağlık Bakanlığı Kriz merkezinden Dr…. “Başbakanlık Acil Durum Yönetim Genel Müdürlüğü Haberleşme Merkezini (ADGM-HM)” arayıp;
112 Acil Servisinden yardım talep eden kazazedenin cep telefon numarasını verip, helikopterin düştüğü bölgenin koordinatlarına duyulan ihtiyacı dile getirdiği,
Saat 16.05’de Başbakanlık (ADEM-HM) görevlilerinin, Telekomünikasyon Kurum İşletme Daire Başkanlığı (TİB) ile görüşüp koordinat istediği,
112 Acil Servisinden daha önceki saatlerde ihbarı alan “Emniyet ve Jandarma birimlerinin” bu saate kadar (TİB)’dan ve/veya (TİB)’da bulunan kurum temsilcilerinden cep telefon sinyal bilgisi ve GSM numaralarına göre yer tesbiti ile ilgili herhangi bir talep geliştirmedikleri,
Saat 16.11’de … İl Jandarma Komutanlığı tarafından karakollara ve köylere haber verilip, bilgi toplanması talimatı verildiği, (talimatın bazı karakollara 16.30 civarında iletildiği)
Saat 16.11’de … İl Jandarma Asayiş Şube Müdürü Süleyman binbaşı’nın (TİB)’da Jandarma Genel Komutanlığı temsilcisi …’ı arayıp, pilot …’nin cep telefon numarasını verip, yer tesbiti istediği,
(TİB) Başkanlığı; Başbakanlık Acil Durum ve Kriz Yönetimi Genel Müdürlüğü ve (TİB)’da Jandarma Genel Komutanlığının temsilcisi … tarafından bildirilen cep telefonu GSM numaralarından yer tespit sorgulamasını yapılmasını sağlayıp, saat 16.20-16.25 sularında (operatörlerin veri tabanına girilip, oradaki bilgilerden faydalanılarak TİB’da bulunan bilgisayarlar üzerinden) yürütülen çalışma sonucu son konum bilgisinin saat 16.25 itibariyle elde edilip, bunu Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezine şifahi olarak iletildiği (bilgi ekinde bir harita düzenlenmediği gibi inisiyatif kullanılarak bu yönde bir çalışmaya başlanılmadığı),
Helikopterin düştüğü kaza yerinin …/Göksun ilçesi sınırlarında kaldığı 25.03.2009 günü saat 16.30 itibariyle netleştiği, bu saat itibariyle olayı öğrendiği anlaşılan … ili Valisi …’ın 12.12.2001 tarih 24611 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 20.09.2001 tarih ve 2001/3275 sayılı Türk Arama ve Kurtarma Yönetmeliğinin 5.maddesi ve bu yönetmelik çerçevesinde hazırlanan Arama ve Kurtarma Planına ilişkin 10.07.2002 tarih ve 24812 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2002/4 sayılı Tebliğ ve olay zamanı yürürlükte bulunan … Valiliğine ilişkin Kriz Merkezi Yönergesinin gerektirdiği sorumluluklar kapsamında olaya el koyup, yeni bir kaza olay yeri koordinatörü atanıncaya kadar Arama Kurtarma Alt Merkezi sorumlulukları içinde … Vali Yardımcısı … başkanlığında, İl Sivil Savunma Müdürü …, İl Jandarma Komutanı …, İl Emniyet Müdürü …’i görevlendirdiği, ilin sahip olduğu kaynakların yanı sıra komşu vilayetlerden takviye ekipler, havadan yürütülecek arama ve kurtarma faaliyetleri için de Silahlı Kuvvetler ve Emniyet Genel Müdürlüğünün hava unsurlarının katkı ve katılımlarını talep ettiği,
… İli Valisi …’ın bu aşamada yaptıkları şekilsel olarak Ulusal mevzuata uygun faaliyetler olduğu,
TC-HEK tescil işaretli BELL 206 4-tip helikopterin; ELT cihazından sinyal bilgisinin alınamaması, radar görüntülerinin yer tesbiti yönünden yetersiz kalması, muhtemel kaza yerinin ise noktasal ve/veya net koordinatları ile belirlenememiş olması, yanı sıra bölgenin coğrafi koşulları dikkate alındığında,
Somut olayda;
Havadan yapılacak arama ve kurtarma faaliyetlerinin farklı bir öneme sahip olduğu bir muhakkaktır.
Ancak;
Bölgedeki hava koşullarında beklenmedik değişikliklerin yarattığı meteorolojik şartlar hava araçlarının güvenli uçuş için öngörülen, görüş mesafelerinin düşmesine neden olduğu, havadan yürütülen arama ve kurtarma faaliyetlerinin durma noktasına geldiği gibi, işbu halin karadan arama ve kurtarma faaliyetini yürüten “düzenli ve/veya düzensiz” grupları, birlikleri de yavaşlattığı görülmektedir.
Kaza yeri belli olmayan bu tür olaylarda, karadan yürütülen arama ve kurtarma faaliyetine katılan “düzenli ve/veya düzensiz” tüm personel ve grupların öncelikle; teknik bilgiye sahip, yeterli teçhizat ve araçla donatılmış olmasının yanı sıra kaza yeri ile ilgili bilginin elde edilip, değerlendirilmesi, doğru kullanılması ve koordinasyon (eşgüdüm) içinde çalışması ayrı bir öneme haizdir.
Kaza olayı ile ilgili en kısa sürede, ne kadar çok bilgi elde olunur ve belli bir koordinasyon (eşgüdüm) içinde kullanılırsa yürütülen arama ve kurtarma faaliyetinin neticeye ulaşmasında başarı oranının o nisbette artacağı bir muhakkaktır.
Kaza olaylarında, bilgi ve koordinasyon her zaman bir güçtür.
Hal böyle olunca;
Türk Arama ve Kurtarma Yönetmeliği ve buna bağdaşık tebliğ ve düzenlemelerde bu konu önde ve üstün tutularak yer verilmiştir.
Bu bilgi ışığında somut olayımıza dönecek olursak;
Düşen hava aracının pilotu …’nin uçuş ile ilgili bildirdiği plandan hareketle helikopterin geçmesi muhtemel hava sahalarını içeren bölgelerde yaşayan vatandaşların konu ile ilgili beyanları alınıp, kazazedenin cep telefonu sinyal bilgileri ve GSM numaralarından yer tesbiti çalışmaları yürütülüp, buna göre kaza yerini tesbitte doğru bilgiye ulaşılmasında izlenmesi gereken yön ve yöntemler olduğu bir gerçektir.
… İl Valiliğinden, İlçe Kaymakamlıkları aracın kazanın kendi bölgesinde olup olmadığı araştırılması istenilmesine rağmen, devam eden süreçte etkin ve ciddi bir çalışma yürütülmediği; kaza arama ve kurtarma faaliyetinde etkin olan İl Jandarma Komutanlığının ise, karakollara ve köylere haber verilip bilgi toplanması talimatı vermesine karşın, bu talimatın bazı karakollara geç ulaştırıldığı, böylece yerel ve yöresel bilgi kaynaklarının da tesbitinde gerektiği ve beklendiği ölçüde hız ve sorumlulukla hareket etmediği,
112 Acil Servis merkezi tarafından ardışık zaman diliminde İl Jandarma ve İl Emniyet servislerini arayıp, helikopter kaza olayı ve kazada yaralanan …’in cep telefon numarasını verip, yer tesbiti yapılması talebini iletmesine rağmen,
İl Jandarma ve İl Emniyet Müdürlüğü görevlilerinin kazaya uğrayan ve yardım talep eden …’in cep telefon sinyal bilgisi ve GSM numaralarından yer tesbiti ile ilgili (TİB)’dan ve/veya (TİB)’da kurumları adına bulunan temsilcilerinden saat 16.00’ya kadar herhangi bir yer tesbiti talebinde bulunmadıkları,
25.03.2009 günü saat 16.00’da (TİB)’na ilk kez bu yöndeki talebin Başbakanlıktan bir görevli ve … İl Jandarma Asayiş Müdürlüğünden bir görevlinin iletmesiyle;
TİB’nda Jandarma Genel Komutanlığı temsilcisi …’ın durumu (TİB)’da Başkan Yardımcısı …’ye iletip, onun da teknik eleman…’ı görevlendirmesi sonunda, saat 16.25’de elde edilen (1 km. eninde 30 km. boyunda harita içermeyen yoruma muhtaç bilginin) … tarafından saat 16.27’de Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Dairesine iletildiği,
… İl Emniyet Müdürlüğünün yer tesbit talebi gecikmeli olarak, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi üzerinden saat 16.30’da (TİB)’da Emniyet Genel Müdürlüğü temsilcisi şüpheli …’a ulaştığı, onun da (TİB)’da görevlilere durumu ilettiği,
(TİB) tarafından elde edilen bilginin bir aynısı (TİB)’da görevli Emniyet Müdürlüğü temsilcisine verildiği, cep telefonu sinyal bilgisi ve GSM numarasından yer tesbiti ile ilgili konuda İl Jandarma ve İl Emniyet Müdürlüğünün sahip oldukları, sorumlulukla bağdaşık hız ve seviyede (TİB)’de görevli Emniyet Genel Müdürlüğü temsilcisi …, (TİB)’da Jandarma Genel Komutanlığı temsilcisi …’ın zamanında inisiyatif kullanamayarak, bölgenin haritalarının hazırlanmasında gecikmelerin yaşanmasına neden oldukları, konunun hayati değerle ilgi aciliyetine rağmen şüpheli …’nun çalışmalarında yeterli özeni göstermediği, İl Emniyet Müdürlüğü bildiriminin içeriği ve aciliyeti karşısında, şüpheli …’nin beklenen, istenen hız ve etkinlikte inisiyatif kullanmayarak süreçte uzama ve aksaklıklara yol açtığı,
(TİB)’nın saat 16.25’de haritaya bağlı olmayan yoruma muhtaç bilginin ardından bu kez TURKCELL ve AVEA tarafından (X-Y) olarak yaklaşık değer, sayısal olarak üretilip bildirilmesiyle, şüpheli …’ın bunları harita üzerinde değerlendirmesini yapması için o saatte izinli olan Astsubay Başçavuş şüpheli …’yu arayıp karargaha gelmesini bildirmesiyle, şüpheli …’nun saat 17.00’de görev yerine gelip, sayısal bilgi analizi ile 1 km. eninde 30 km. boyunda yaylı haritayı saat 17.15’de oluşturup, … İl Jandarma İstihbarat Şubeye iletildiği, İl Jandarma Komutanlığının yaptığı değerlendirme sonunda “1 km. eninde, 30 km. boyunda” alanı harita üzerinde çizip aynı şekilde Jandarma Genel Komutanlığına yolladığı,
(TİB) tarafından saat 16.25’de yoruma muhtaç bilginin yanı sıra, aynı gün saat 19.30’da kriz merkezine ulaşan ham bilginin kara kaza olay yeri koordinatörü ilin valisi ve/veya onun görevlendirdiği Vali Yardımcısı … ve … ile paylaşılıp paylaşılmadığı konusu gibi Çardak Karakolunda saat 20.00’de ilin Valisi …’ın da katıldığı toplantıda genel değerlendirmede ele alınıp alınmadığı yönünde duraksamalı bir hal bulunmakta ise de;
Aynı gün içinde saat 23.30 ve sonrasında aranacak alan “1 km² ” indiren teknik bilgilendirme, bunu doğrulayan bölgede yaşayan vatandaşlar ve
bazı kurum ve kuruluş yetkililerinin “kaza yerinin bölgedeki yüksek bir kaç tepeden Karayakup tepesi-Keş Dağı’nın yüksek noktalarında olabileceği, aramanın burada yoğunlaşması” yönünde güçlü ifadeleri bir şekilde değerlendirme dışı tutulup, bir sonraki gün yürütülecek arama ve kurtarma planlarına dahil edilmediği, arazide arama ve kurtarma faaliyetini yürütenler için hayati öneme haiz bilginin bir şekilde iletilmediği, bazı bilgiler yeterli değerlendirmeden geçirilmeden önemsenip, bunun sonucu gereksiz yere birtakım yerlerin defalarca arandığı, bunun hedefe ulaşma sürecinde aksama ve gecikmelere neden olunduğu, kara kaza olay yeri koordinatörü ve onun yetki verip, görevlendirmesiyle bu iş yönünden kriz merkezi yönetiminin asıl sorumluluğu işi etkin bir şekilde yürütüp yerine getirmesi iken planlama, örgütleme, personel yönetimi ve yönetme ve yönlendirme, raporlamada, koordinasyon (eşgüdüm) çerçevesinde idari amacı gerçekleştirmek için başarılı, etkin bir çalışma yürütemediği, krize çare bulmak yerine kendi içinde kaos ve karmaşaya neden olup, zaman içinde bilinen ve beklenen çerçevede kriz merkezi niteliğine ulaşamadığı, bu halin de sürecin uzaması ile toplumda hassasiyete neden olduğu,
Ortaya çıkan bazı aksaklıkları gözden uzak tutacak şekilde ceride kayıtlarının oluşturulduğu A/K faaliyetlerine ilişkin hazırlanan ve gönderilen rapor ve belgelerdeki bazı olumsuzluk ve gecikmemeler için ilaveler yapılıp, özellikle ilk güne yönelik faaliyetlerin başlangıcında 1 saat geriye doğru çekerek, şüphelerin ciddi ölçüde artmasına neden olduğu da dikkate alındığında, tüm şüphelilerin görev ve yetki alanlarına giren işleri yerine getirirken ilgili mevzuat, yönetmelik ve uygulamada işin etkin bir şekilde yürütülüp yerine getirilip getirilmediği hususunun bu aşamada hukuki değerlendirmelerin Yargıya ait olduğu dikkate alındığında, itiraz edenlerin aşamalarda dile getirdiği iddia, savunmalar ve delillerin taktiri mahkemeye ait olmak üzere cezai kovuşturma yapılmasını gerektirir mahiyette ve ağırlıkta olup, kovuşturmanın açılması için yeterli olduğu, bu noktada şüphelilerin kastının belirlenmesi ve delillerin takdiri mahkemeye ait olduğu kabulle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.07.2016 gün, 2016/2 sayılı Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair kararının kaldırılması inancına varılmakla,

H Ü K Ü M ;
Yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.07.2016 gün ve 2016/2 sayılı Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair kararının kaldırılmasına,
Şüpheliler …, …, …, …, …, …, …, … ve … haklarında kamu davası açılmasına, kararın gereğinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yerine getirilmesine,
Dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda 25/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.