Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2018/3615 E. 2019/530 K. 04.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3615
KARAR NO : 2019/530
KARAR TARİHİ : 04.02.2019

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

Hükmedilen cezaların sürelerine göre, sanık … savunmanının duruşmalı inceleme isteminin, 5271 sayılı CMK’nin 299/1. maddesi gereğince REDDİNE,
Kilis Ağır Ceza Mahkemesinin 26.01.2017 gün, 2016/305 Esas ve 2017/24 Karar sayılı ilamı ile nitelikli yağma suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine karşı, sanıklar …, … ve savunmanlarının CMK’nin 272 ve müteakip maddeleri uyarınca istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine; … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; 26.09.2017 gün, 2017/1748 Esas ve 2017/1856 sayılı kararı ile, “İstinaf başvurusunun esastan reddi”ne karar verildiği; anılan karara karşı, sanıklar …, … ve savunmanları tarafından usulüne uygun olarak açılan temyiz davası ve Dairemizin 09.04.2018 gün, 2018/180 Esas ve 2018/2994 Karar sayılı ilamı ile anılan hükmün yağma suçları yönünden bozulmasına karar verilmesi, … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesi’nce duruşma açılarak Kilis Ağır Ceza Mahkemesi’nin 26.01.2017 gün, 2016/305 Esas ve 2017/24 Karar sayılı ilamında yağma suçlarından verilen hükümlerin kaldırılarak yeniden kurulan hükümlere yönelik olarak sanıklar …, … ve savunmanlarınca açılan temyiz davası üzerine, temyiz dilekçelerinde hukuka aykırı olduğu ileri sürülen hususlar ile re’sen incelenmesi gereken konular CMK’nin 288 ve 289. maddeleri kapsamında incelenip görüşüldü;
Sanıklar … ve …’ın katılan …’ye yönelik yağmaya kalkışma eylemlerinin silahla, kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması, birden fazla kişiyle birlikte ve apartman giriş sahanlığında gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında TCK’nin 149. maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri yanısıra (d) bendi ile de uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi; sanık … hakkında tekerrüre esas alınan … 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/628-2010/1057 ilamıyla sanığın suç eşyasının kabul edilmesi suçundan 2 yıl
hapis cezası ile birlikte 6000 TL adli para cezasına mahkum olduğu, mükerrirlik uygulamasında, hükmün bir bütün halinde değerlendirilmesi gerektiği dikkate alınmadan, yalnızca hapis cezasının esas alınması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış,
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, uyulan bozmaya, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sübutu, sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararına göre, sanıkların kasten işlemiş oldukları suç için hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak, TCK’nin 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanun’un 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezalarından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar …, … ve savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5271 sayılı CMK’nin 303. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK’nin 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, “Sanıkların, kasten işlemiş oldukları suç için hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak, TCK’nin 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanun’un 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına” tümcesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.