Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2018/1421 E. 2018/3516 K. 09.05.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1421
KARAR NO : 2018/3516
KARAR TARİHİ : 09.05.2018

Yağma suçundan çocuk sanık …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 148/1, 168/3,2, 31/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve aynı Yasanın 231/8 maddesi gereğince 5 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair AYDIN 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.11.2012 tarihli ve 2012/36 esas, 2012/292 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 27.02.1018 gün ve 94660652-105-09-12008-2017 sayılı kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07.03.2018 gün ve KYB/2018/18589 sayılı ihbar yazısı Dairemize gönderilmekle incelendi:
Anılan Yazıda;
04/12/1996 doğumlu olan suça sürüklenen çocuğun, 17/09/2011 ve 17/10/2011 tarihlerinde işlediği suç tarihleri itibariyle 12 yaşından büyük 15 yaşından küçük olduğu, 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun’un 40. maddesi ile değiştirilen 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 23. maddesi gereğince haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen çocuklar açısından denetim süresinin 3 yıl olması gerektiği gözetilmeden, suça sürüklenen çocuğun 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinde 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması istenmiştir.

TÜ R K M İ L L E T İ A D I N A

Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 11.03.2014 tarih ve 2013/14-102 esas, 2014/128 sayılı kararında belirtildiği üzere; Ayrıntılarına Ceza Genel Kurulunun 29.06.2010 gün ve 70-159 sayılı kararında yer verildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının itiraz kanunyoluna tâbi bulunması nedeniyle, gerek itiraz edilerek, gerekse itiraz kanunyoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde, olağanüstü bir kanunyolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceğinde şüphe bulunmamaktadır. Ancak, kanun yararına bozma kanunyolunda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı; 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesinde aleyhe bozma yasağının sadece davanın esasını çözümleyen hükümlerle sınırlı olarak kabul edilmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ise 5271 sayılı CMK’nun 223. maddesinde belirtilen hükümlerden olmaması nedeniyle, 5271 sayılı Kanununun 231. maddesinin 5-14. fıkralarındaki şartlar kapsamında denetlenerek, somut olayda hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarının bulunup bulunmadığı, ceza miktarı, daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkûmiyet, zararın giderilip giderilmediği, suçun inkılap kanununda belirtilen suçlardan bulunup bulunmadığı ve denetim süresi ile denetim süresi içerisinde uygulanacak denetimli serbestlik tedbirinin doğru tayin edilip edilmediği gibi hususlara ilişkin hukuka aykırılıklar nedeniyle bozulabilecek, belirlenen hukuka aykırılıkların yeni bir yargılamayı gerektirdiği ahvalde yeniden yargılama yapılarak karardaki hukuka aykırılığın giderilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilecek, yargılama gerekmeyen ahvalde ise hukuka aykırılık Yargıtay ilgili ceza dairesince veya Ceza Genel Kurulunca giderilecektir.
Dosyanın incelenmesinde,
Çocuk sanık …’in 04/12/1996 doğumlu olup, suç tarihi olan 17/10/2011 tarihi itibariyle 12 yaşından büyük 15 yaşından küçük olduğu, Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.11.2012 tarihli ve 2012/36 esas, 2012/292 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 148/1, 168/3,2, 31/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve aynı Yasanın 231/8 maddesi gereğince 5 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, bu kararın itiraz edilmeden 11.12.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun, hükmün açıklanmasının geri bırakılması başlıklı 23. maddesinde çocuğa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda, Ceza Muhakemesi Kanunundaki koşulların varlığı halinde, mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği ancak, bu kişiler açısından denetim süresinin üç yıl olduğu belirtilmiştir.
1-) Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden KABULÜ ile;
2-) Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.11.2012 tarihli ve 2012/36 esas, 2012/292 sayılı kararının (3) numaralı hüküm fıkrasından ”CMK’nın 231/8 maddesi gereğince SSÇ’nin 5 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına’ ibaresi çıkartılarak yerine ”Sanığın 3 yıl süre ile denetim süresine tabi tutulmasına,” ibaresi yazılmasına,
3-) Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.11.2012 tarihli ve 2012/36 esas, 2012/292 sayılı kararının yukarıda belirtilen şekilde düzeltilmesine ve kararın diğer yönlerinin aynen korunmasına, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.