Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2016/6406 E. 2019/574 K. 05.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/6406
KARAR NO : 2019/574
KARAR TARİHİ : 05.02.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık … hakkında, … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.09.2010 gün, 2009/468 Esas ve 2010/509 sayılı “Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin karar için 5271 sayılı CMK’nin 231/11. maddesi uyarınca mahkemesine yerinde ihbarda bulunulması olanaklı kabul edilmiştir.
Hüküm sanık veya onun lehine temyiz edilmiş olsa bile, lehe ve aleyhe ayrımı yapılmaksızın her yönden temyiz incelemesi yapılır. Ancak bozmadan sonra kurulacak hükümle tayin edilecek ceza miktarı önceki hükümde saptanan ceza miktarını aşamaz. Bu kural 1412 sayılı CMUK’un 326/4. maddesinde düzenlenmiştir. Görüleceği üzere bu ilke hakkında kesinleşmiş hüküm bulunmayan sanık sıfatı henüz sona ermeyenlere tanınan sınırlı bir haktır. Kazanılmış hak sadece cezanın miktarına ilişkin bir yasa normudur.
… Ağır Ceza Mahkemesinin 31.12.2013 gün ve 2012/97 Esas, 2013/491 Karar sayılı kararı ile sanık … hakkında yağma suçundan kurulan hükümde yağma suçunun konusunu oluşturan malın değeri mahkemece pek hafif kabul edilerek 1/2 indirim yapılması nedeniyle 149/1-a,c, 150/2, 31/2. maddeleri uyarınca bulunan 2 yıl 6 ay hapis cezasının sanık savunmanı tarafından açılan temyiz davasını inceleyen Yargıtay 6.Ceza Dairesi 15.12.2015 gün, 2015/3626 esas ve 2015/46020 sayılı ilamı ile “Suç tarihinde 18 yaşından küçük bulunan sanık … hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasasının 35/1. maddesi uyarınca sosyal inceleme yaptırılıp rapor aldırılmaması ve aynı Yasanın 3. fıkrası gereğince sosyal inceleme raporu aldırılmama nedeninin gerekçeli kararda tartışılmaması” gerekçesi ile usul yönünden bozma kararı verildiği, bu karara uyan … Ağır Ceza Mahkemesinin 14.07.2016 gün, 2016/24 Esas, 2016/329 sayılı kararında sanık hakkında, 149/1-a,c, 31/2. maddeleri uyarınca 6 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilip CMUK’un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkı korunarak 2 yıl 6 ay hapis cezasına indirilmesine karar verildikten sonra, yanılgılı uygulama ile ortaya çıkan sonuçtan sanığın ikinci kez yararlanamayacağı dikkate alınmadan bu kez hapis cezasının TCK’nin 51.maddesine göre ertelenmesine karar verilmesi, kanuna aykırı ise de karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, uyulan bozmaya, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
İstihdam edilmesi ve bir engel bulunması halinde görevlendirilmesi gereken sosyal çalışma görevlilerinin, 18 yaşından küçük sanığın özelliklerini, toplumda yapıcı bir rol üstlenmesini ve mahkemece yararlanılabilecek toplumsal kaynakların tanınmasını sağlamak üzere düzenleyeceği sosyal inceleme raporu nedeniyle, bilirkişiye ödenen ücretin sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar …, … ve sanıklar …, …, …, … savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin kısımdan “Sosyal inceleme nedeniyle bilirkişi ücretinin” çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.