Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2016/4561 E. 2018/7887 K. 13.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/4561
KARAR NO : 2018/7887
KARAR TARİHİ : 13.12.2018

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık … hakkında mağdurlar …, … ve …’e yönelik yağma suçundan kurulan mahkumiyet ve sanık … hakkında mağdurlara yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık … hakkında TCK’nin 53. maddesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş olması karşısında, bu hususun infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür. Yağma suçunun, 5237 sayılı TCK’nin 149/1. maddesinin (c) ve (h) bentlerine aykırı biçimde birden fazla kişi ile birlikte ve gece vakti işlenmesine karşın, aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca, temel ceza belirlenirken, (h) bendinin değerlendirilmeye esas alınmaması ve alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayini gerektiğinin düşünülmemesi; iadenin kovuşturma aşamasında gerçekleştiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 168/2-3. fıkraları uyarınca indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, zararın soruşturma aşamasında giderildiği kabul edilerek, 1/2 oranında indirim yapılıp yazılı biçimde karar verilmesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, uyulan bozmaya, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanıklar … ve … savunmanlarının temyiz itirazlarının reddiyle, eleştiri dışında usul ve yasaya uygun ve takdire dayalı bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA,
2- Sanıklar …, …, … ve … hakkında mağdurlar …, … ve …’e yönelik yağma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yağma suçunun, 5237 sayılı TCK’nin 149/1. maddesinin (c) ve (h) bentlerine aykırı biçimde birden fazla kişi ile birlikte ve gece vakti işlenmesine karşın, aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca, temel ceza belirlenirken, (h) bendinin değerlendirilmeye esas alınmaması ve alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayini gerektiğinin düşünülmemesi; iadenin kovuşturma aşamasında gerçekleştiğinin anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 168/2-3. fıkraları uyarınca indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, zararın soruşturma aşamasında giderildiği kabul edilerek, 1/2 oranında indirim yapılıp yazılı biçimde karar verilmesi; tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık … hakkında 5237 sayılı TCK’nin 58. maddesinin uygulanmaması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
TCK’nin 53. maddesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş olması karşısında, bu hususun infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Dosya içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
T.C. Anayasası’nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK’nin 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunman ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanı ile sanıklar …, … ve … savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükmün yargılama giderleri ile ilgili fıkrasından “müdafii ücretleri 1.839,00 TL’nin sanıklardan 613,00’er TL olarak ayrı ayrı tahsili ile hazineye irat kaydına” yazılı kısmının çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.