Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2015/931 E. 2015/42750 K. 10.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/931
KARAR NO : 2015/42750
KARAR TARİHİ : 10.09.2015

Tebliğname No : 6 – 2015/87584
MAHKEMESİ : Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/12/2014
NUMARASI : 2014/294 (E) ve 2014/414 (K)
SUÇ : Yağma

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Sanık Y.. K.. savunmanının, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmü 26/12/2014 tarihli dilekçe ile yasal süre içerisinde temyiz ettiği, ancak 21/04/1994 doğum tarihli sanığın cezaevi aracılığıyla göndermiş olduğu 25/02/2015 tarihli dilekçesinde, “Aldığım 6 yıl 6 aylık cezamın onanmasını istiyorum, vekilim tarafından yazılan temyiz dilekçesinden feragat ediyorum” şeklinde beyanda bulunduğu, Mahkemece 27/02/2015 tarihinde kararın kesinleştirildiği, bu aşamadan sonra dairemizce yapılacak işlem kalmadığından, sanıklar M.. A.. ve T.. B.. hakkında kurulan hükümlerle sınırlı yapılan temyiz incelemesinde;

Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiği kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;

Sanık Yılmaz’ın yakalandıktan sonra katılandan yağmalanan suça konu cep telefonu ve kameranın saklandığı yeri söyleyerek iadesini sağladığı, suç tarihinde katılanın evinden yağmalanan toplam 2.390,00 TL parayı ise katılanın kendileri ile görüşmek istememesi üzerine PTT vasıtası ile katılanın adresine gönderdiği, ancak katılanın adresini değiştirmesi nedeni ile iadenin sağlanamadığı, kovuşturma aşamasında mahkemenin tevdi yeri göstermesi üzerine paranın bankaya yatırıldığı katılanın soruşturma aşamasındaki beyanında iki adet cep telefonunun yağmalandığından bahsetmesi nedeniyle bu kere ikinci cep telefonunun bedelinin de kovuşturma aşamasında bankaya yatırıldığı, bu şekilde suçtan doğan zararın tamamının karşılandığı; yakınanın mahkeme aşamasında beyanının alınmadığı, ancak etkin pişmanlık nedeniyle sanıkla tarafından aşamalarda yapılan bu iadeler dikkate alındığında, öncelikle yakınanın soruşturma aşamasındaki kısmi iadeyi kabul edip etmediği sorulduktan sonra sonucuna göre; sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı biçimde hüküm kurulması,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar M.. A.. ve T.. B.. savunmanlarının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA,10.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.