Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2015/8024 E. 2015/45148 K. 20.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/8024
KARAR NO : 2015/45148
KARAR TARİHİ : 20.11.2015

Tebliğname No : Kanun Yararına Bozma 2015/261979

Yağma suçundan F.. A.. ve F.. B..’ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 497/1. maddesi gereğince ayrı ayrı 10 yıl ağır hapis ve 7 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına dair, Manisa Ağır Ceza Mahkemesinin 29/09/2004 tarihli ve 2004/353 esas, 2004/311 sayılı kararının infazı sırasında, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddesi kapsamında sanığın hukuki durumunun yeniden belirlemesi amacıyla yapılan uyarlama yargılaması sonucunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 149/1 -a-c-h, 150/2, 31/3 ve 31/2. maddeleri gereğince sanık F.. A..’ın 4 yıl hapis ve sanık F.. B..’ın 2 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 22/06/2005 tarihli, 2004/353 esas, 2004/311 sayılı ek kararını kapsayan kararına karşı Adalet Bakanlığının 13/07/2015 gün ve 2015-14893/47852 sayılı kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/10/2015 gün ve KYB/2015/261979 sayılı ihbar yazısı ile infaz dosyası 26/10/2015 tarihinde Dairemize gönderilmekle incelendi:

Anılan Yazıda;

(1- 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesi uyarınca hükümlünün yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek, temel cezanın ne şekilde saptanacağının belirlenmesi ve bireyselleştirmenin yapılması için duruşma açılması gerektiğinin gözetilmemesinde,

2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesi ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme karşısında, önceki ve sonraki temel ceza kanunlarının ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiş olduğundan bahisle 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması) Dairemizden istenilmiştir.

TÜ R K M İ L L E T İ A D I N A

Kanun Yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden kabulü ile Manisa Ağır Ceza Mahkemesi’nden verilip kesinleşen, 22/06/2005 gün, 2004/353 esas ve 2004/311 karar sayılı ek kararın BOZULMASINA, 5271 sayılı CMK’nın 309/4-b maddesine göre Mahkemesince duruşma açılarak yeniden yapılacak yargılama sonucuna göre gereken hükmün verilmesine, 29/09/2004 tarihli ilk hükümdeki ceza süresini aşmamak koşuluyla infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 20/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.