Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2015/690 E. 2015/41187 K. 03.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/690
KARAR NO : 2015/41187
KARAR TARİHİ : 03.06.2015

Tebliğname No : 6 – 2015/43187
MAHKEMESİ : Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2014
NUMARASI : 2014/345 (E) ve 2014/347 (K)
SUÇ : Yağma

Yerel Mahkemece verilen hüküm sanıklar savunmanları tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Hükmedilen ceza süresine göre sanıklar … savunmanlarının duruşmalı inceleme taleblerinin REDDİNE,

İddianamede suçun neden ibaret bulunduğu daha doğrusu yüklenen eylemin neler olduğu açıklanmalıdır. Esas olan iddianamede yazılı sevk maddesi olmayıp, iddianamede olayın anlatılış biçimidir. Açılmış dava olup olmadığı, sevk maddesine göre değil, eylemin açıklanış ve yasal unsurlarını gösteriş biçimine göre belirlenmelidir. Eğer açıklık yok ise, iddianame iade edilerek, yeniden düzenlenmeden hüküm kurulmamalıdır. (CMK. 170. maddesi)

Cumhuriyet Savcısı soruşturma evresi sonunda kamu davasının açılmasına ya da kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin iki karardan birini verir.

Kovuşturmaya yer olmadığına kararları kesin hüküm niteliğinde değillerdir. Kovuşturmama kararına karşı;

a-)Suçtan zarar gören, kovuşturmasızlık kararının kendisine bildirilmesinden başlayarak 15 gün içinde bu karara itiraz ederse itirazı inceleyen makam itiraz dilekçesinde kamu davasını haklı gösterecek olaylar ve deliller görür ise kamu davasının açılmasına karar verir. Cumhuriyet Savcısı bu halde kamu davası açar. Hakimin Cumhuriyet Savcısının yerine geçerek dava açması dahi söz konusu olamaz.(Kovuşturmaya yer olmadığına dair Cumhuriyet Savcısının kararına itiraz CMK’nın 173. maddesinde düzenlenmiştir.)

b-)Cumhuriyet Savcısı, şüpheli ve/veya şüphelilere karşı yeni delillerin çıkması durumunda da yeniden değerlendirme yaparak daha önce kovuşturmasızlık verdiği konuda dava açabilir. (CMK. 172/2).

Ancak; kovuşturmama kararı sanık veya/sanıklar için bir baskı aracı da olamaz, o halde gelişi güzel bu karar kaldırılıp dava açılamaz.

CMK’nın 171. maddesinde Cumhuriyet Savcısının kamu davasını açıp açmayabileceği hususuna yer verilmiştir. Yani her durumda dava açma yetkisi Cumhuriyet Savcısında bulunmaktadır.

CMK’nın 174. maddesine göre, “soruşturma, kovuşturma ve hüküm, yalnız iddianamede beyan olunan suç ve zan altına alınan şahıslara yöneliktir. Hükmün konusu, duruşma sonucuna göre iddianamede gösterilen fiilden ibarettir.

İddianamede anlatılan olay hükmün konusudur. Dava konusu yapılmayan bir eylem nedeniyle yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması yasaya aykırıdır.

Somut olayımıza gelince;

Katılan …’in 30.07.2013 tarihli şikayet dilekçesi üzerine başlatılan soruşturma neticesinde; Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 09.09.2013 tarih, 2013/77596 soruşturma nolu Ek Kovuştumaya Yer Olmadığına Dair Karar ile sanık …’ın, yakınan …’e karşı “hakaret” suçundan şikayet yokluğundan; sanıklar hakkında, yakınanlara karşı “yağma” suçundan da soyut iddia gerekçesiyle takipsizlik kararı verildiği ve bu karara itiraz edilmediği, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca yeni bir delil araştırması yapılmadığı halde aynı soruşturma sonucunda, 10.09.2013 tarih ve 2013/35085 Esas sayılı iddianamesi ile sanıklar hakkında, yakınanlara yönelik “tehdit” suçuna yer verilip, “yağma ve hakaret” fiilleri ile ilgili takipsizlik kararı verildiği belirtilip takipsizlik kararının CMK’nın 172-173. maddelerine göre ortadan kaldırıldığına ilişkin bir açıklamaya yer vermediği gibi bu yönde hukuki bir sürecin başladığının da açıklanmadığı, Bakırköy 14. Sulh Ceza Mahkemesine açılan davada; 13.02.2014 tarih 2013/778 Esas, 2014/144 Karar sayısı ile sanıkların eylemlerinin, TCK 106/2-c-d maddesi kapsamındaki “nitelikli tehdit” suçunun değerlendirilmesi gerektiği kanaatiyle görevsizlik kararı verilerek dosya Bakırköy 21. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiş; Bakırköy 21. Asliye Ceza Mahkemesi de; 05.06.2014 tarih 2014/136 Esas, 2014/310 Karar sayısı ile eylemin, TCK 149/1-c maddesindeki “yağma” suçunu oluşturduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı vererek, dosyayı Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesine göndermiştir.

İddianame bir suç için yargılamanın başlayabilmesini sağlayan dava şartıdır.

Söz konusu iddianamede; “yağma” suçundan dava bulunmadığı gözetilmeden Bakırköy 21. Asliye Ceza Mahkemesi de, 05.06.2014 tarih 2014/136 Esas – 2014/310 Karar sayısı ile verdiği ve hukuki dayanaktan yoksun olan görevsizlik kararını benimseyen Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yargılamaya devamla usulüne uygun açılmayan “yağma” suçundan sanıklar hakkındaki mahkumiyet kararı ile hukuken görevli olmayan bir mahkeme tarafından hükme bağlanması suretiyle, sanık ve/veya sanıklar için adil yargılama hakkını içeren usul kurallarına aykırı davranılarak sanık ve/veya sanıkların hak arama hürriyeti ve savunma haklarını kısıtlamak suretiyle, hak ihlaline neden olunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … savunmanları ile O Yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 03.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.