Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2014/7482 E. 2015/176 K. 14.01.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7482
KARAR NO : 2015/176
KARAR TARİHİ : 14.01.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/04/2013-22/01/2014 tarihli tebliğnameleri ile Dairemize gönderilerek, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık … hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
Sanığın vekaletnameli savunmanı Av. …’ın 10.04.2013 tarihli dilekçesinde özetle, müvekkilinin kendisine savunman atandığından haberdar olmadığı ve yokluğunda verilen hükmün zorunlu savunmanı tarafından temyiz edilmemesi nedeni ile kesinleştiğini belirterek eski hale getirme isteminde bulunduğu; sanığın 09.08.2006 tarihli oturumda mahkemenin istemi üzerine baro tarafından atanan savunmanı Av. … huzurunda savunmasını yaptığı, 10.06.2010 tarihli hükmün adı geçen sanık savunmanının yüzüne karşı, sanığın yokluğunda verildiği ve sanık savunmanınınca temyiz edilmediği anlaşılmakla, eski hale getirme konusundaki iddialar yerinde görülmediğinden; sanık savunmanı Av. …ın eski hale getirme istemi ile yasal süreden sonraki temyiz isteminin, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,
II-Sanıklar … ve … hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde:
Oluş ve dosya içeriğine göre; suç tarihinde akrabalarını ziyaret için Hollanda’dan gelen yakınanın, aracı ile seyir halinde iken ufak bir sarsıntı hissedip
arkadan gelen aracın selektör yapması sonucu aracına çarpıldığını anlayıp durduğu, arkadan gelen araçtan üç şahsın ve yakınanın aracından indiği, yakınanın ve şahısların karşılıklı olarak birbirlerine geçmiş olsun dedikleri, şahıslardan birinin yakınanla konuştuğu sırada şahıslardan bir diğerinin yakınanın çalışır vaziyetteki aracına, ardından diğer iki şahsın ise kendi araçlarına binerek olay yerinden uzaklaştıkları olayda; eylemin 5237 sayılı TCK’nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeyerek, yazılı biçimde uygulama yapılması usul ve yasaya aykırı ise de,
Sanıklara yüklenen ve 765 sayılı TCK’nın 491/ilk-son maddesinde belirtilen suç için öngörülen cezanın türü ve yukarı sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddeleri ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın aynı suça uyan 141/1, 143, 66/1-e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 765 sayılı Yasa hükümlerinin sanıklar yararına olması ve aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının suç tarihi olan 15.03.2003 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanı ile sanık …’nın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 14.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.