Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2013/26837 E. 2015/45341 K. 17.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26837
KARAR NO : 2015/45341
KARAR TARİHİ : 17.11.2015

Tebliğname No : 6 – 2012/101837
MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/12/2011
NUMARASI : 2009/44 (E) ve 2011/410 (K)
SUÇ : Yağma

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

I-Sanık S.. A.. hakkında kurulan hükmün incelemesinde;

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; sanık S.. A.. savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,

II-Sanık R.. Ç.. hakkında krulan hükmün incelemesinde;

Mağdur R.. G..’in aşamalarda değişmeyen beyanlarında özetle, “Olay günü 23:30 sıralarında yolda yürüdüğü sırada aniden üç kişinin önüne çıkarak, kafasına sert bir cisimle vurup kendisini B… ile giderilebilecek şekilde yaralayarak cep telefonunu alıp kaçtıklarını, alan kişilerin yüzlerini görmediğini teşhis de edemeyeceğini” ısrarla ifade ettiği,

GSM kayıtlarından suça konu cep telefonunu satın alan T… C.. K..’a ulaşıldığı ve buradan suça konu cep telefonunun ele geçirildiği,

Telefonu satan kişinin de S.. A.. olduğunun tespit edildiği,

Yakalanan S.. A..’nın 20.10.2008 tarihli Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığında verdiği ifadesinde, “Yağma suçlamalarını kabul etmediği, hafta sonları çalıştıkları iş yerinde masanın üzerinde bulunan suça konu cep telefonunu almak suretiyle suçu işlediğini, yanında o sırada diğer sanık R.. Ç..’in olduğunu ancak Ramazan’ın sadece yanında durduğunu” beyan ettiği,

Sanığın 14.12.2010 tarihli duruşmada verdiği beyanında ise; “Suça konu cep telefonunu çalarken sanık R.. Ç..’in yanında olmadığını ve bütün bu olanları görmediğini” belirtip eylemini hırsızlık olarak betimleyerek bu yönde savunmada bulunduğu,

Sanık R.. Ç..’in ise; 04.12.2008 tarihli Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığında verdiği ifadesinde, “Sanık Sadık’ın çalıştıkları iş yerinde bir cep telefonunu alıp poşetin içine koyduğunu, söz konusu telefonu birlikte satmak için kendisinin yanına geldiğini, telefonu birlikte 120 TL karşılığında sattıklarını, telefonun alınması sırasında olay yerinde olmadığını” söylediği,

21.01.2010 tarihli duruşmada ise; “suçlamaları kabul etmediğini, Sadık’ın iş yerinde masanın üzerinde duran başkasına ait cep telefonunu poşetin içine koymuş halde alıp götürürken yakalandığı olayı iş yeri sahibinden öğrendiğini” ifade ettiği,

Sanık Ramazan’ın, hiçbir aşamada mağdurun cep telefonunun yağmalanmasından bahsetmediği gibi suça konu bu cep telefonunun satımına katıldığına yönelik de bir irdeleme yapılmadığı dikkate alındığında,

Suça konu cep telefonunu satın alan T…. C.. K.. isimli iletişim bayii yetkilisinin konu hakkında beyanı alınmadan, sanık R.. Ç..’in yargılamaya konu suçun faili olduğunu gösteren kesin, inandırıcı mahkumiyete yeterli deliller karar yerinde açıklanıp tartışılmadan, hangi delile üstünlük tanındığı denetime olanak verecek şekilde gösterilmeden eksik incelemeyle yetinilip, yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanık R.. Ç.. savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.