Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2013/24619 E. 2015/42407 K. 24.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/24619
KARAR NO : 2015/42407
KARAR TARİHİ : 24.06.2015

Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu’nun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;

Mahkemece 5237 sayılı Yasanın 150. maddesi uyarınca, sanıkların savunmalarını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle savunmana ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı biçimde, sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi aracılığıyla, CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından toplam “498.- TL müdafi ücreti” alınmasına ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle, diğer yönleriyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.06.2015 tarihinde üyeler … ve … muhalefetine karşın oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY:

Çoğunluk ile ile aramızdaki uyuşmazlık, yargılandığı yağma suçu nedeniyle sanığa CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca görevlendirilen zorunlu savunmana(müdafi) ödenen avukatlık ücretinin, alınıp alınmayacağına ilişkindir. Çoğunluk, ödeme gücü olsun veya olmasın, anılan madde gereğince görevlendirilen zorunlu savunmana ödenen avukatlık ücretinin alınamayacağı görüşündedir.

CMK’nın 150. maddesinde, zorunlu savunman görevlendirilmesinin zorunlu olduğu hâller sayılmıştır(diğer ilgili maddeler CMK’nın 147/1-c, 149). Bunlar arasında, anılan maddenin 2. fıkrasına atıf yapan 3. fıkrası uyarınca, alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmalar da bulunmaktadır.

5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 5560 sayılı Kanun ile değişik 13. maddesinde, görevlendirilen zorunlu savunmanlara ödenecek avukatlık ücretinin, yargılama giderlerinden sayılacağı; bu ücretin, avukatlık ücret tarifesinden ayrık olduğu, yapılacak ödeme ve uygulamaya ilişkin usul ve esasların Adalet Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirleneceği belirtilmiştir.

Çıkarılan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in değişik 8/3. maddesinde, müdafi veya vekile Tarife gereğince ödenecek meblağ, yargılama giderlerinden sayılmış ve 9. maddede sözü edilen Tarife çıkarılmış olup, Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

CMK’nın 324/1. maddesinde, Devlet tarafından yapılan her türlü harcama yargılama giderlerinden sayılmış; 325/1. maddesinde de mahkûm edilmesi hâlinde, bütün yargılama giderlerinin sanığa yükletileceği kabul edilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90/5. maddesi uyarınca, kanun hükmünde sayılan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ‘Adil yargılanma hakkı’ başlıklı 6/3-c maddesi, “Kendisini bizzat savunmak veya seçeceği bir müdafinin yardımından yararlanmak; eğer avukat tutmak için gerekli maddi olanaklardan yoksun ise ve adaletin yerine gelmesi için gerekli görüldüğünde, resen atanacak bir avukatın yardımından ücretsiz olarak yararlanabilmek;” hükmünü içermektedir. Bu maddede, şüpheli ve sanığın avukat tutmak için gerekli maddi olanaklardan yoksun olması durumunda, resen atanacak bir avukatın yardımından ücretsiz olarak yararlanabileceği belirtilmiştir.

Anayasa Mahkemesi, 13.5.2014 günlü, 28999 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 31.10.2013 tarih, 2013/9-121 Esas ve Karar numaralı kararında, CMK’nın 324/1 ve 150/2. maddelerinin Anayasa’ya aykırı olmadığına karar vermiştir.

AİHM, Croissant-Almanya(25.9.1992 tarih, 13611/88 sayılı) kararında, yargılama sırasında belirli koşulların varlığı hâlinde, üye ülkelerce avukat sağlandığında, yargılama sonunda haksız çıkan sanıktan, görevlendirilen savunman ücretinin istenmesinin hak ihlali olarak görülemeyeceğini belirtmiş; Morris-Birleşik Krallık(26.2.2002 gün, 38784/97 sayılı) kararında da benzer sonuca varmıştır.

Bu mevzuat ve ilgili kararlar çerçevesinde, ücretsiz savunman yardımından yararlanmanın koşula bağlı tutulduğu, bunun mutlak bir hak olmadığı; yeterli ödeme gücünün bulunması hâlinde, kendilerine zorunlu savunman görevlendirilen sanıklardan, zorunlu savunmana ödenen avukatlık ücretinin alınacağı anlaşılmaktadır.
Olayımızda yargılanan sanık … oto galericisi olup; aylık ortalama geliri, soruşturmadaki beyanına göre 4.000.- TL, kovuşturmadaki beyanına göre 1.000.- TL’dir. Suç tarihi 27.8.2011’dir. Sanık, geliri itibarıyla yeterli mali güce sahip olup, zorunlu savunman ücretini ödeyebilecek durumdadır.

Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 16.6.2011 tarih, 2009/48525-2011/13292 ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 7.12.2010 günlü, 2008/19581-2012/12260 Esas ve karar sayılı kararları da bu yöndedir.

Açıklanan nedenlerle, zorunlu savunman ücretinin sanıktan alınmasına ilişkin mahalli mahkeme kararı usul ve kanuna uygun bulunduğundan, bu giderin çıkartılmasından sonra düzeltilerek onanması görüşüne katılmıyoruz.