YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/22099
KARAR NO : 2015/41768
KARAR TARİHİ : 23.06.2015
Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Oluşa ve dosya içeriğine göre, katılan ile sanıklardan .. … .. … Vergi Dairesinde çalıştıkları, katılanın sanık …çok sık alkol alması ve bu nedenle borcu bulunması nedeniyle kurum amirlerine şikayet ettiği, bunu öğrenen sanık .. katılana ders vermek amacıyla diğer sanıklarla işbirliği yaptığı ve bu doğrultuda sanık ….. katılanı 10.09.2010 günü her zaman gittiği birahanede eğlenmeye davet ettiği, katlanın teklifi kabul etmesi üzerine birlikte .. ilçesi .. kasabasında bulunan … adlı birahaneye gittikleri, bir süre sonra sanıklardan … de buraya geldiği ve saat 02:00 sularına kadar alkol alıp eğlendikleri, ayrıldıklarında 2.234.- TL hesap çıkartıldığı, katılanın hesabı yüksek bulmasına rağmen üzerinde bulunan.. Bankası kredi kartı ile bu hesabı 2.000.-TL ve 250.-TL’lik iki ayrı çekimde ödediği, daha sonra 12.09.2010 günü katılanın sanıklar .. ve .. ile buluşup önceki günkü hesabın neden yüksek geldiği konusunda görüştükleri, sanık .. katılana hitaben “beni mekandan aradılar, senin 650.-TL daha borcun varmış” dediği ve katılanın buna karşı çıkması üzerine “eğer para vermezsen birahanede karılarla birlikte eğlendiğimizi eşine söylerim” diye tehdit ettiği, katılanın bu parayı da vermek zorunda kaldığı, bir sonraki gün 13.09.2010 tarihinde sanık … telefonla tekrar katılanı aradığı, birahane sahipleriyle borç meselesi yüzünden kavga ettiğini, işyeri çalışanlarından bazılarını dövdüğünü, bu şahısların peşinde olduklarını, kaçması gerektiğini, biraz daha para verilirse adamların peşini bırakacaklarını, aksi takdirde katılana da zarar
verebileceklerini söylediği, katılanın bu durumdan korkarak aynı gün sanık .. 2.000.-TL ve 16.09.2010 tarihinde de aynı gerekçeyle 1000.-TL daha para verdiği, devamında sanıkların yaklaşık bir hafta sonra bu kez 22.09.2010 tarihinde öğlen vakti katılanı önceden kararlaştırdıkları plan doğrultusunda, ..-.. çıkış yolu istikametinde bulunan ve piknik alanı olarak kullanılan “ağaçlık alana götürerek” “silah zoruyla senet imzalattıkları” ve aynı gün sanıklardan .. kendi gözetimi altında katılan ile birlikte …şubesine giderek para çektikleri ve geri olay yerine döndükleri olayda, yağma eylemi dışında, katılana zincirleme şekilde şantaj uygulayan ve onun dolaşım özgürlüğünü kısıtlayan sanıklar hakkında zamanaşımı süresince şantaj ve hürriyetten yoksun kılma suçlarından 5237 sayılı TCK’nın 109. maddesi gereğince işlem yapılması olanaklı görülmüş; eylemin işlenmesine doğrudan iştirak eden sanık …. hakkında TCK’nın 37. maddesi yerine TCK’nın 38/1. maddesi yollamasıyla yazılı şekilde uygulama yapılması, sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Mahkemece sanıkların savunmasını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle, savunmanlara ödenen avukatlık ücretinin, yargılama gideri olarak sanıklara yükletilmesine karar verilmesi suretiyle, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … ve …. savunmanları ile katılan.. vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama gideri olarak yer alan müdafii ücretlerine ilişkin 452.-TL’lik kısımlar çıkartılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.