Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2013/21566 E. 2015/43203 K. 15.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/21566
KARAR NO : 2015/43203
KARAR TARİHİ : 15.09.2015

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, 6136 sayılı Yasaya muhalefet

Yerel Mahkemece verilen hüküm duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Sanık savunmanının yasal süresinden sonra ve ceza süresine göre olanaklı bulunmayan duruşmalı inceleme isteminin, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi gereğince REDDİNE,

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;

I-) Oluş ve dosya kapsamına göre, yağma eyleminin tamamlandığı düşünülmeden sanık hakkında TCK’nın 35. maddesiyle cezasından indirim yapılması,

II-) Sanığın, 08.11.2006 günü meydana gelen yaralamalı trafik kazasına karışması nedeniyle polis tarafından el konularak polis merkezi otoparkında muhafaza edilen suça konu motorsikletin, kendisine ait olduğunu ve olay günü motorsikleti bulunduğu yerden almak amacıyla geldiğini, tüm aşamalarda ileri sürüp iddia etmiş olması karşısında, bu husus resen araştırılıp saptanmadan, sanığın bu savunmasına hangi nedenlerle itibar edilmediği de karar yerinde gösterilip açıklanmadan, TCK’nın 290/2-son maddesi ile uygulama yapılmaması,
III-) A)Sanık savunmanı lehe hükümlerin uygulanmasını talep etmesine rağmen, sanık hakkında 6136 sayılı Kanuna Muhalefet suçundan hükmedilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın kanunda öngörülen tedbirlerden herhangi birine çevrilip çevrilmeyeceği konusunda bir değerlendirmede bulunulmaması,

Kabule göre de; sanık hakkında TCK’nın 51. maddesinin uygulanma koşullarının değerlendirme dışı bırakılması,

B)Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibariyle karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, denetim süresi içinde kasten yeni bir suçun işlenmemesi ve yükümlülüklere uygun davranılması halinde, geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak kamu davasının 5271 sayılı CMK’nın 223. maddesi uyarınca düşürülmesi sonucu doğurduğundan, bu niteliğiyle sanık ile devlet arasındaki cezai nitelikteki ilişkiyi sona erdiren düşme nedenlerinden birisini oluşturmaktadır.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının koşulları;

a) Suça ilişkin koşullar;

1-Yapılan yargılama sonucunda, sanık hakkında mahkûmiyet hükmü tesis edilmeli ve hükmolunan ceza ise iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasından ibaret olmalıdır.

2- Suç, Anayasa’nın 174. maddesinde güvence altına alınan İnkılap Yasalarında yer alan suçlardan bulunmamalıdır.

3- 01.03.2008 tarihinden itibaren işlenen suçlarda ise, suçun ayrıca 3713 sayılı Yasa ile 1632 sayılı Yasa kapsamında yer alan suçlardan olmaması gerekmektedir.

b) Sanığa ilişkin koşullar;

1- Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış olması,

2-Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi,

3-Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, sanığın yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate ulaşılması gerekmektedir.

Somut olaya gelince; adli sicil kaydına göre sabıkası bulunmayan, bu dosyada yüklenen suçlar dışında dosyaya yansıyan başka bir olumsuzluğu da bulunmayan sanık hakkında “duruşmalardaki tutum ve davranışları” lehine görülerek 5237 sayılı TCK.nın 62. maddesi ile cezadan indirim de yapıldığı halde, kanunda öngörülmeyen kavramlara yer verilerek yazılı şekilde CMK’nın 231. Maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş sanık…. savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 15.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.