YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/15324
KARAR NO : 2015/42960
KARAR TARİHİ : 16.09.2015
Tebliğname No : 6 – 2013/99022
MAHKEMESİ : Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/09/2010
NUMARASI : 2010/188 (E) ve 2010/390 (K)
SUÇ : Yağma, mala zarar verme
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanığın, yağma suçunu, katılanlara ait konutta, birden fazla kişi ile birlikte ve silahla işlediğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (a) ve (c) bentlerinin yanı sıra (d) bendinin de uygulanması gerektiği gözetilmeden anılan bentler ile uygulama yapılması, olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması ve aynı Yasanın 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi nedeniyle sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğinin kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun, kendi altsoyu açısından koşullu salıverme tarihine; kendi altsoyu dışındaki kişiler yönünden ise, cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık G.. G.. ve savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından; TCY’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkarılıp, yerlerine, “sanığın, TCY’nin 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, 3. fıkrası uyarınca da kendi alt altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına” tümcesinin yazılması suretiyle eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.