Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2013/14565 E. 2015/45249 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14565
KARAR NO : 2015/45249
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

Tebliğname No : 6 – 2011/275152
MAHKEMESİ : Bafra Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22/06/2011
NUMARASI : 2011/27 (E) ve 2011/88 (K)
SUÇ : Yağma

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Sanık Ercan’ın mesaj atmak bahanesiyle mağdurdan aldığı telefonu alıp kaçması, mağdurun sanığın peşinden koşunca diğer sanık Ahmet”in mağduru darp etmesi, mağdurun sanık Ercan’ı gösterip “Telefonumu aldı.” demesi üzerine sanık Ahmet’in mağdurun telefonunu iade etmesi şeklinde gerçekleşen eylemin, tamamlanmış Yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kalkışma aşamasında kaldığı kabul edilerek yazılı biçimde uygulama yapılması, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış; ayrıca dosya kapsamı ve kabule göre de, gece gerçekleştirilen yağma suçu için 5237 sayılı Yasanın 149/1. maddesinin “h” bendinin hüküm fıkrasında yazılmaması, mahallinde eklenebilir yazım hatası olarak kabul edilmiş;

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;

1- Sanıkların TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmalarına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına, karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,

2- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olacak biçimde, mahkemece 5271 sayılı Yasanın 150/3. maddesi uyarınca, Baroya yazı yazılarak sanıkların yağma suçundan savunmasını yapmak üzere görevlendirilen zorunlu savunmanlara ödenen avukatlık ücretlerinin sanıklara, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar A.. G.. ve E.. T.. savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümdeki yargılama giderleri ile ilgili bölümden ”Zorunlu savunman ücretlerinin alınmasına” ve 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılarak, yerine “Sanıkların, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmalarına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına” cümlesi yazılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.