Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2012/9681 E. 2015/42150 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/9681
KARAR NO : 2015/42150
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, Tehdit, Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, Mala zarar verme, 6136 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Beraat, Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Sanık …. hakkında, 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan zamanaşımı içersinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.

I- Katılan .. (..) vekilinin sanık …. hakkında, katılan … yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, sanıklar … ve… hakkında, katılan … yönelik yağma; sanık …. hakkında, 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçlarına yönelik temyiz talebinin ve sanıklar …. ve …. hakkında, mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde:

Kendisine karşı işlenmeyen ve doğrudan bu suçlardan zarar görmeyen katılan ..(..) vekilinin, bu konuda temyiz hakkı bulunmadığından,

Mala zarar verme suçunda hükmolunan cezanın tür ve miktarı bakımından, 5219 sayılı Yasa ile değişik 1412 sayılı CMUK’nın 305/1. maddesi gereğince hükmün temyizi olanaklı bulunmayıp kesin nitelikte olduğundan, sanıklar …. ve …. savunmanları ile katılan ..(..) vekilinin temyiz isteğinin, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
II- Sanık …. hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre katılan .. (…) vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,

III- Sanıklar…. ve…. hakkında, katılan …’a yönelik yağma; …. hakkında, tehdit ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;

Yağma suçunun, 5237 sayılı TCK’nın 149/1. maddesinin a, c, d ve h bentlerine aykırı biçimde silahla, birden fazla kişi ile birlikte, işyerinde ve gece vakti işlenmesine karşın, aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca, temel ceza belirlenirken, (a) ve (d) bentlerinin değerlendirilmeye esas alınmaması ve alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği gözetilmeden yazılı biçimde hüküm kurulması; UYAP’tan alınan adli sicil kaydında sanık .. tekerrüre esas sabıka kaydının bulunduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz sisteminin ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;

1-Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “eşit” olarak alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2.maddesine aykırı davranılması,

2-T.C. Anayasası’nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK’nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunman ücretinin, yeterli ödeme gücü olmayan sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıklardan .. ve … alınmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar …, …. ve …. savunmanlarının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden “904.-YTL müdafi avukat giderlerinin sanıklardan ..ve .. tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına” cümlesinin ve yargılama giderlerine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine, “sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

IV-Sanık …. hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;

Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;

1-Sanığın tekerrüre esas sabıka kaydının bulunduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz sisteminin ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması koşullarının karar yerinde tartışmasız bırakılması,

2-Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “eşit” olarak alınmasına hükmedilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK’nın 326/2.maddesine aykırı davranılması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanı ile katılan …(…) vekilinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 29.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.