Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2012/3138 E. 2015/45870 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/3138
KARAR NO : 2015/45870
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

Tebliğname No : 6 – 2010/230995
MAHKEMESİ : Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2006
NUMARASI : 2005/244 (E) ve 2006/331 (K)
SUÇ : Yağma

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 08/12/2011 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilerek, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Gerekçeli karar başlığındaki suç tarihinin 20.04.2001 yerine, 20.04.2004 olarak yanlış yazılması yerinde düzeltilmesi olanaklı yazım hatası kabul edilmiştir.
I-Sanık E.. O.. hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; sanık E.. O.. savunmanının ve katılan E.. Y.. vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün tebliğname gibi ONANMASINA,
II- Hükümlü S.. A.. ile sanıklar M.. S.. ve E.. K.. hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Hükümlü S.. A.. hakkında Akhisar Ağır Ceza Mahkemesince 19.07.2001 gün, 2001/122 Esas ve 2001/150 sayılı kararı ile verilen hükümlülük kararının, Dairemizin 26.12.2001 tarih, 2001/13262 Esas ve 2001/15959 sayılı kararı ile onandığı, diğer sanıklar E.. O.., M.. S.. ve E.. K.. yönünden ise bozulduğu, bozma üzerine, mahkemece bozmaya uyularak 26.03.2002 gün, 2002/41 Esas ve 2002/50 Karar sayılı hükümlülük kararı verildiği, kararın sanıklar E.. O.., M.. S.. ve E.. K.. savunmanlarının yasal süresi içerisindeki temyizi üzerine Dairemizin 07.07.2005 günlü kararı ile 5237 sayılı Yasa hükümleri uyarınca değerlendirme yapılması için, bozulmasına karar verildiği ve Mahkemece yeniden yargılama yapılıp bozmaya uyulup, hükümlü S.. A.. hakkındaki uyarlama davasının bu dosya birleştirilerek, 11.12.2006 günlü kararın verildiği anlaşılmışsa da;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.09.2007 günlü, 2007/125-186 sayılı ve benzer kararlarında açıklandığı üzere; adı geçen hükümlü hakkında temyiz edilmeksizin kesinleşen ilk hüküm, ancak suç tarihinden sonra yürürlüğe giren yasalar yönünden talep üzerine yada resen uyarlama yargılamasının konusu olabilir ve genel yargı ile uyarlama yargısı birlikte yürütülemez.
Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, bozma ilamı sonrasındaki yargılamanın, temyiz olunmaksızın kesinleşmesi nedeniyle lehe Yasanın belirlenmesine ilişkin olduğu kabul edilen hükümlü S.. A.. hakkındaki uyarlama yargılaması ile genel hükümlere göre hakkındaki yargılama süren sanıklar E.. O.., M.. S.. ve E.. K.. hakkındaki davanın, farklı hükümlere bağlı olması ve birlikte görülemeyeceği gözetilip, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi uyarınca adı geçen hükümlü hakkındaki davanın ayrılmasına karar verildikten sonra, uyarlama yapılması zorunluluğunun gözetilmemesi,
2-A) TCK.nın 51.maddesi cezanın doğrudan sanığın kişiliğine uydurulmasını öngören bir kişelleştirme müessesidir. TCK.nın 51.maddesi iki yıl veya daha az süreli hapis cezasına mahkum edilen kişinin cezası ertelenebilir. Erteleme kararı verilebilmesi için kişinin,
a-)Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması,
b-)Suç işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşması gerekir, şartına bağlanmıştır.
Bu bağlamda;
Ertelemeye engel adli sicil kaydı olmayan sanıklar M.. S.. ve E.. K.. hakkında 26.03.2002 tarihli hükümle; sanıklar M.. S.. hakkında 765 TCK 495/1, 61, 55/3, 59.maddeleri gereğince 1 yıl 10 ay 6 gün hapis cezası verildiği ve bu cezanın 647 Sayılı Yasanın 6.maddesi gereğince ertelenmesine karar verildiği,
Sanık E.. K.. hakkında ise, 765 TCK 495/1,61, 2253 sayılı Yasanın 12/2, TCK’nın 59.maddeleri gereğince 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezası verildiği ve bu cezanın 2253 sayılı Yasanın 38.maddesi gereğince ertelenmesine karar verildiği, bu kararın da Dairemizce yasa bozması yapıldığı dikkate alındığında, mahkemece sanık M.. S.. hakkında sonradan değişen hangi duruma dayanarak dayanarak cezasının ertelenmemesine, sanık E.. K.. hakkında ise kısa süreli hapis cezasını erteleme yerine, TCK’nın 50.maddedeki seçenek yaptırımlarda para cezasının neden tercih edildiği de, denetime olanak verecek şekilde karar yerinde tartışılmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
B) Sanıklar hakkında erteleme hususunda 1412 Sayılı CMUK’nun 326/son maddesine aykırı olarak kazanılmış hak ilkesinin gözetilmemesi,
3-5275 sayılı Yasanın 106/4.maddesi gereğince suç tarihinde 18 yaşını tamamlamamış olan sanık E.. K.. hakkında hükmedilen adli para cezasını ödenmemesi halinde, bu cezasının hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık E.. K.. savunmanı ile katılan E.. Y.. vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.