Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2012/22429 E. 2015/44931 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/22429
KARAR NO : 2015/44931
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

Tebliğname No : 6 – 2010/273496
MAHKEMESİ : Tokat Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/02/2010
NUMARASI : 2009/210 (E) ve 2010/50 (K)
SUÇ : Yağma

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;

1- Sanık M.. A..’ın daha önceden komşu olmaları nedeniyle tanıdığı mağdur O.. Y..’ı telefonla arayarak saat 18:00 sıralarında buluşmak istediğini söylediği, mağdurun neden buluşmak istediğini sorması üzerine sanığın buluşunca konuşuruz şeklinde yanıtı üzerine, mağdurun cep telefonunu kullanıma kapattığı, aynı gün içinde mağdurun yalnız olarak evde oturduğu sırada, sanıkların mağdurun ikametgahına alkollü olarak geldikleri, mağdur rızası ile sanıkları eve aldığı, sanık M.. A..’ın mağdura neden telefonu kapattığını sorup üzerinde bulunan bıçağı çıkartarak diğer sanık M.. Y..’a vererek mağdura saplamasını istediği, sanık M.. Y..’ın elindeki bıçakla mağdurun sol omzundan bıçakla yaraladığı, daha sonra sanık M.. A..’ın bıçağı alıp mağdurun boğazına dayayarak “bana 250-TL’yi bugün veriyorsun, yoksa seni bugün keseceğim” diyerek müştekiyi tehdit ettiği ve bıçağı müştekinin sol el baş parmağına dayayarak sağa sola hareket ettirdiği, bu sırada müştekiyi sol elinden yaraladığı,

Mağdurun sanıklara, annesinde ve yakınlarında para olabileceğini söylemesi üzerine mağdur’un annesi S.. Y..’a ait ikametgaha saat 20.00 sıralarında gittikleri, S… Y…’ın da kendisinde para olmadığını söylemesi üzerine müştekilerin akrabaları olan ve maliye lojmanlarında oturan Y.. A..’ın evine gittikleri, buradan da para alamayınca mağdur ve annesi Sati olduğu halde, tekrar mağdura ait eve döndükleri, tanık S.. Y..’ın yarına kadar süre istemesi üzerine, sanıkların saat 01.00 sıralarında mağdura ait evden ayrıldıkları,

Sanık M.. A..’ın kollukta alınan 16.06.2009 tarihli ilk ifadesinde; bir alacaktan bahsetmediği halde, aynı tarihli Cumhuriyet Savcılığındaki ifadesinde ve yargılamadaki beyanında, mağdura 1 yıl kadar önce 3.500.-TL borç verdiğini, bu alacağı istemek için gittiğini söylediği,

Sanık M.. Y..’ın ise, kolluktaki 16.06.2009 tarihli beyanında diğer sanık M.. A..’ın mağdur O.. Y..’dan 6000.-TL alacağı olduğunu onu istemek için gittiklerini ifade ettiği,

Mağdur O.. Y..’ın aşamalarda, sanık M.. A..’a bir borcu olmadığını söylemesi, tanık Y.. A..’ın ise, 02.09.2009 tarihli duruşmada; mağdur Osman’ın düğün yaptığı için borcu olduğunu ancak kime borçlandığını bilmediğini ifade etmesi dikkate alındığında;

Taraflar arasında bir alacak borç ilişkisi olup, olmadığı yönünde ortaya çıkan duraksamanın öncelikle giderilmesi gerekmektedir.

Hal böyle olunca;

Sanık M.. A..’ın, mağdur O.. Y..’a borç para verip vermediği, verdi ise, ne zaman ve ne kadar borç verdiği tespit edilip, borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle ne kadar hak kaybı olduğu da, belirlendikten sonra, sonucuna göre, delillerin bir bütün halinde takdiri ile suçun hukuki vasfının tayini gerektiği düşünülmeden, eksik kovuşturma ile yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,

2- Sanıklar hakkında tehdit suçundan; 5237 sayılı Yasanın 53/3. maddesi göz ardı edilerek, 53/1-c bendinde belirtilen kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından da mahkum oldukları hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmiş olması,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar M.. A.. ve M.. Y.. savunmanlarının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 02.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.