Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2012/19924 E. 2015/11863 K. 10.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/19924
KARAR NO : 2015/11863
KARAR TARİHİ : 10.02.2015

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Oluş ve dosya içeriğine göre; mağdur …’ın 30.04.2009 günü alınan ifadesinde, “Mahalleden tanıdığı ve soy ismini bilmediği … ile yolda karşılaştıklarını, … ’in arkadaş olmak amacı ile telefon numarasını istediğini, kabul etmesi üzerine bu defa cep telefonunu istediğini, vermek istemeyince ise ‘Vermezsen senin için iyi olmaz, annene ve babana seninle ilgili kötü şeyler söylerim, adını çıkartırım’ dediğini ve elindeki bıçağı göstererek, ‘Eğer yapmazsan bu bıçak senin üzerinde olur’ diye tehdit ettiğini, korkuya kapılarak üzerinde bulunan cep telefonunu … ’e uzattığını ancak eski olduğunu belirterek bu telefonu kabul etmeyip kameralı bir telefon getirmesini istediğini, bu nedenle eve giderek annesine ait cep telefonunu aldığını ve … ’e verdiğini, … ’in … numaralı hattı kullandığını” beyan ederek şikayetçi olduğu; araştırmaya başlayan kolluk görevlilerinin, mağdurun ifadesinde geçen telefon numarasını tanık … ..’in kullandığını belirleyerek ifadesine başvurdukları; tanık … ’in, “ … numaralı hattı kullandığını, ancak birkaç hafta evvel sim kartını kaybettiğini, kartın şifresiz olduğunu, mahalleden arkadaşı olan … ’un annesinin telefonunun kaybolduğunu ve alan kişinin kendisine ait hattı kullandığını öğrenince Efsun’ların evine gittiğini, telefonun sanık tarafından alındığını burada … ’dan öğrendiğini, bu telefonu sanığın elinde gördüğünü, nereden bulduğunu sorduğunda ise sanığın cevap vermediğini” söylediği, kovuşturma aşamasında alınan ifadesinde ise, “Görgüye dayalı bilgisinin olmadığını” belirttiği; kolluk görevlilerinin soruşturma kapsamında mahallede araştırma yaptıklarını öğrenen mağdurun, yeniden polis merkezine başvurarak, “İlk ifadesinde belirttiği olayın doğru olduğunu, ancak telefonunu mahalleden arkadaşı…’ın aldığını, ‘Telefonu başkasının aldığını söyle benim de başım yanmasın’ diye tembihlediği için … ismini verdiğini” beyan
ettiği; 19.11.2009 günlü oturumda ise mağdurun, “Sanıkla evin önünde karşılaştığını, elindeki telefonu gören sanığın ‘Güzelmiş, kullanabilir miyim” diye sorduğunu, telefonun annesine ait olduğunu belirtip kabul etmediğini, sanığın elinde bulunan telefonu aldığını ve ‘Anneler gününde yenisini alırsın’ dediğini ve bu sırada sol elinde bulunan bıçağı doğrultarak ‘Sen anlarsın’ deyip uzaklaştığını” söylediği; sanığın savunmasında, “Mağdur ile … arasında duygusal bir arkadaşlık olduğunu, bir arada oldukları bir esnada mağdurun … ’e rahat görüşebilmek için bir telefon getireceğini söylediğini, bir süre sonra da telefonu getirip … ’e verdiğini, birkaç gün … ’in telefonu kullandığını, … ’un annesinin yanlarına gelerek telefonunun … diye birisi tarafından alındığını söylemesi üzerine suça konu telefonu … ile birlikte kırdıklarını” iddia ettiğinin anlaşılması karşısında;

1) Suça konu cep telefonunun IMEI numarasının belirlenmesi, suç tarihinde ve sonrasında kullanan kişi ya da kişilerin tespit edilmesi,

2) Mağdur … ile tanık …’in aşamalarda alınan ifadeleri arasındaki çelişkinin giderilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması

Kabule göre de;

3) Cezasının ertelenmesine karar verilen sanık hakkında, hükmedilen deneme süresinin mahkum olduğu 2 yıl 9 ay 10 gün ceza süresinden az olamayacağının gözetilmemesi suretiyle anılan Yasanın 51/3. maddesine aykırı davranılması,

4) Mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa savunmasını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle, atanan savunmana ödenen avukatlık ücretinin, onsekiz yaşından küçük olduğu anlaşılan sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olduğunun gözetilmemesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.