Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2023/712 E. 2023/8327 K. 03.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/712
KARAR NO : 2023/8327
KARAR TARİHİ : 03.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/141 Esas, 2022/297 Karar
KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin ili, Tarsus ilçesi, … köyü 1105 parsel sayılı taşınmazdan ifrazen oluşan 1355 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini ve yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmaza takdir edilen verilen değerin çok düşük olduğunu, taşınmazın kamulaştırmasından arta kalan kesiminde değer düşüklüğünün hesaplanmadığını,tespit edilecek kamulaştırma bedeline dava tarihinden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek oranda faizi ile birlikte peşin ödenmesine, ödeme karşılığında taşınmazın davacı idare adına tapuya tescilini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 06.07.2015 tarihli ve 2014/747 Esas, 2015/362 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda emsal alınan taşınmazın özel amaçlı satış olması nedeniyle emsal olarak değerlendirilmesinin doğru olmadığını, bu nedenle, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi ve taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan bölümünde % 10 oranında değer azalışı olacağının gözetilmemesi hatalı olduğu gibi idare tarafından hazırlanan kıymet takdir raporunda dava konusu taşınmazın üzerinde ağaç olduğunun kabulüyle 984,00 TL bedel takdir edildiği halde hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu hususta bir araştırma ve açıklama yapılmadan ağaç bedeline hükmedilmemesi isabetsiz olduğundan ve 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 05.11.2019 tarihli 2019/233 Esas, 2019/434 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve yol olarak terkinine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olmadığından hükmün onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

3. Davalı vekili onama ilamına karşı karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmaza yakın konumda olan, 1349 parsel sayılı taşınmaza aynı değerlendirme tarihi itibari ile Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/8 Esas, 2018/69 Karar sayılı dosyasında 453,00 TL/m², 1353 parsel sayılı taşınmaza; Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/10 Esas, 2019/87 Karar sayılı dosyasında 353,00 TL/m², Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/14 Esas, 2019/78 Karar sayılı dosyasında 1351 parsel sayılı taşınmaza 353,00 TL/m² değer tespit edildiği, bu değerlerin Dairemizce de uygun bulunduğu gözetildiğinde; bilirkişi kurulundan güçlü delil niteliğindeki bu bedellerden ayrılma nedenleri konusunda ek rapor alınmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olduğu gibi, fen bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmazın, geldisinden yola terk ve ifraz edilerek oluştuğu belirtilmiş olup, dava konusu taşınmazın ilk tesisinden itibaren tedavüllü tapu kayıtları getirilip, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun (3194 sayılı Kanun) 15 ve 16 ncı maddeleri uyarınca taşınmazın bir kısmının kamuya terk edildiğinin tespiti halinde, Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre imar parseli olarak; aksi takdirde kadastro parseli olarak değerlendirilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, doğru olmadığı gibi; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.11.2022 tarihli ve 2022/141 Esas, 2022/297 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve yol olarak terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, belirlenen bedelin fahiş olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; belirlenen bedelin düşük olduğunu, kesilen düzenleme ortaklık payı oranının hatalı olduğunu, komşu parsel olan 1349 parsele belirlenen bedelin daha yüksek olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Mahukemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Mersin ili, Tarsus ilçesi, … köyü 1355 parsel sayılı taşınmaz ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine değer biçilmesi ve üzerinde bulunan ağaçlara ise maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesi hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

03.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.