Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2023/5010 E. 2023/9949 K. 30.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/5010
KARAR NO : 2023/9949
KARAR TARİHİ : 30.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/89 Esas, 2023/73 Karar

I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR
A. İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02.12.2022 Tarihli ve 2022/603 Esas, 2022/570 Karar Sayılı Kararı
Para alacağından doğan davalar ve takiplerde davalının yerleşim yeri yetkili olup, icra takibine davalı tarafından yapılan itirazda yetki itirazında bulunulmamış olmasının icra takibi açısından yetkiyi kesinleştirse de icra dairesinin bulunduğu yer mahkemelerini yetkili hale getirmeyeceği, davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunularak yetkili mahkemenin davalının yerleşim olarak doğru şekilde gösterilmiş olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

B. Karşıyaka 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02.03.2023 Tarihli ve 2023/89 Esas, 2023/73 Karar Sayılı Kararı
İhtilafın bayilik sözleşmesinden kaynaklı, davalının sözleşme gereğince ödemekle yükümlü olduğu para borcunun bulunduğu iddiasına dayalı olduğu, böylelikle eldeki davada kesin yetkili kuralının bulunmadığı, seçimlik yetki kuralına dayandığı, dava dilekçesine ekli vekaletnameden davalının yerleşim yerinin Şişli/İstanbul olduğunun anlaşıldığı, seçimlik yetkide davacı alacaklının tercih hakkını doğru kullandığı, para borcunun ifasında alacaklının yerleşim yerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

II. GEREKÇE
A. Uyuşmazlık
Uyuşmazlık, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

B. İlgili Hukuk
1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.

2. 6100 sayılı Kanun’un 6 ncı, 10 uncu ve 115 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 89 uncu maddesi ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 50 nci maddesi

C. Değerlendirme
1. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de 2004 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin yollaması ile 6100 sayılı Kanun’un genel hükümlerine göre belirlenecektir. 6100 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Yine aynı Kanun’un 16 ncı maddesine göre ise haksız fiilden doğan uyuşmazlıklarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi icra dairesi de yetkilidir. Aynı Kanun’un 10 uncu maddesine göre ise sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği hüküm altına alınmış olup, bu sebeple sözleşmeden doğan para borcunun tahsili için başlatılan takipte, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkili kılınmıştır. Takibin konusu sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğunda, 6098 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesine göre, aksi kararlaştırılmadıkça para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilecektir.

2. Dosya kapsamından, davacı tarafın davalı ile bayilik sözleşmesi imzalandığını ve davalının sözleşme ile şans oyunlarının oynatılması faaliyetini yerine getirilmesinin kararlaştırıldığını, sözleşme gereği davalının ödemesi gereken tutarları ödemediğini iddia ettiği, davalı tarafın ise davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığının ileri sürdüğü, bu hali ile taraflar arasında sözleşme ilişkisinin bulunduğunun itilafsız olduğu anlaşılmaktadır.

3. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.

4. Somut olayda, davacının alacağının tahsili için İstanbul 26. İcra Dairesinde takip başlatıldığı, davalının sadece borca itiraz ettiği, böylelikle icra dairesinin yetkisinin kesinleştiği anlaşılmaktadır. İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesinin o yerdeki mahkemeyi itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmezse de merkezi Şişli/İstanbul olan davacı şirketin davayı İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı, 6098 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcunun alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkili olup davacı tercih hakkını bu yönde kullandığından, uyuşmazlığın İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekir.

III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.