Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2023/3764 E. 2023/5463 K. 30.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3764
KARAR NO : 2023/5463
KARAR TARİHİ : 30.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün 09.05.2005 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Davalı idare vekili 26.01.2023 havale tarihli dilekcesi ile taşınmazın toplam alanının 3.444,00 m² olduğunu, bu alan üzerinden bedele hükmedildiğini, hüküm fıkrasında (B) harfi ile gösterilen alanın 206,00 m² olduğunu, (A) harfi ile gösterilen kısmın ise 3.238,00 m² olmasına rağmen, 3.228,00 m² olarak gösterildiğini, bu nedenle hükmün infaz edilemediğini ileri sürerek ve tapuda intifa hakkı bulunması nedeniyle takyidattan ari tescil/terkin kararı verilmesi için kararın tavzih edilmesini talep etmiştir.

Mahkemece 31.01.2023 tarihli ek karar ile tavzih isteminin reddine karar verilmiştir.

Ek karar davacı idare vekili tarafından süresinde temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Ek kararda bu hususta bir açıklık bulunmamakla birlikte, tapu kaydındaki intifa nedeniyle takyidattan ari tescil/terkin istemine ilişkin olarak da tavzih isteminin reddine karar verildiği değerlendirilmiş olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 305 inci maddesinin 2 inci fıkrasının ”Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.” hükmü gözetildiğinde tavzih talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden temyiz isteminin bu yönden reddine karar verilmiştir.

Dosya kapsamına göre taşınmazın 3.444.00 m² olduğu, hükme esas 28.06.2004 tarihli bilirkişi kurulu raporunda 3.444,00 m² üzerinden pay karşılığı bedelin belirlendiği, hükme esas 06.05.2002 tarihli fen bilirkişisi raporunda (B) harfi ile gösterilen alanın 206,00 m², (A) ile gösterilen alanın ise 3.228,00 olarak yazıldığı ve hüküm de bu şekilde belirtilmiş olduğu, ancak fen bilirkişi raporu ekindeki krokide (A) ile gösterilen alanın 3.238,00 m² olarak gösterilmiş olduğu ve (B) ile gösterilen bölümle birlikte toplam alanın bu şekilde taşınmazın toplam alanı gibi 3.444,00 m² olduğu, sonuç itibarıyla fen bilirkişisi raporunda (A) ile gösterilen bölüm fen bilirkişisi krokisine göre 3.238,00 m² olmasına rağmen, raporda sehven 3.228,00 m² olarak yazılmış olduğu ve hüküm de aynı şekilde belirtilmiş olması nedeniyle hükmün infaz edilemediği anlaşılmıştır.

6100 sayılı Kanun’un 305 inci maddesinin 1 inci fıkrasında; “Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir.” hükmü gözetildiğinde;

Her ne kadar tavzih yoluyla hükmün esası değiştirilemez ise de taşınmazdaki bedeli ödenen davacı payının terkinine ilişkin hükmün infaz edilemediği anlaşılmıştır.

Buna göre, mahkeme kararlarının infaz edilmemesi hali kamu düzenine ilişkin bulunduğundan, 06.05.2002 tarihli fen bilirkişisi raporu ekindeki kroki de dikkate alınarak, (A) harfli kısma ilişkin olarak tavzih talebinin kabulü ile karar verilmesi gerektiğinden, tavzih talebinin reddine ilişkin ek kararın bu yönden bozulması gerekir.

KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Tapu kaydındaki intifa hakkı nedeniyle taşınmazın takyidattan ari olarak tescili/terkini yönündeki tavzih isteminin reddine ilişkin 31.01.2023 tarihli ek karara yönelik temyiz talebinin bu yönden reddine,

2. Hüküm fıkrasında (A) ile gösterilen kısmın alanının hatalı gösterilmesi nedenine ilişkin olarak temyiz talebinin kabulü ile 31.01.2023 tarihli ek kararın BOZULMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz hacının istek hâlinde iadesine,

30.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.