Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2023/2063 E. 2023/8711 K. 10.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2063
KARAR NO : 2023/8711
KARAR TARİHİ : 10.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/147 Esas, 2022/447 Karar (Birleştirilen 2012/284 Esas, 2012/334 Esas)
KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında görülen kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsiline ilişkin asıl ve birleştirilen davalarda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili asıl ve birleştirilen dava dilekçelerinde özetle; İstanbul ili, Gaziosmanpaşa ilçesi, Küçükköy Mahallesi 312 parsel sayılı, davacı murisi … (… oğlu) adına kayıtlı 3570 m² yüzölçümlü taşınmazdan Gaziosmanpaşa Belediye Encümeninin 09.01.1986 tarihli ve 12-13 sayılı kararı uyarınca %35 oranında 1285 m² düzenleme ortaklık payı kesildiğini ve arta kalan 2385 m²lik kısmın da 11 parsele ayrıldığını, 22.12.1988 tarihli ve 1805-1803 sayılı Encümen kararı ile 1219 ada 1 parsel sayılı taşınmaz hariç toplam 10 adet parsel üzerinde 2981 sayılı Kanun uyarınca uygulama yapıldığı ve bu taşınmazların tümünün mülkiyetinin Gaziosmanpaşa Belediyesinin mülkiyetine geçirildiğini ve Gaziosmanpaşa Belediyesinin malik olduğu 3525 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerine Gaziosmanpaşa Belediyesi aleyhine müvekkilinin murisi lehine 10.03.1989 tarihli ve 3247 yevmiye numaralı 3.750.000 TL bedelli ipotek konulmak suretiyle ile alacaklı kılındığını, daha sonra bu taşınmazlar üzerinde bulunan işgalcilere belediye tarafından satıldığını, belediye tarafından dava konusu taşınmaz için takdir edilen değerin çok düşük olduğunu, müvekkili payına takdir edilen ipotek bedelinin artırılmasını talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; görülmekte olan davada idari yargının görevli olduğunu, on yıllık genel zamanaşımı süresinin dolduğunu ve davanın zamanaşımına uğradığını, dava konusu taşınmaz için ilçe kıymet takdir komisyonunca belirlenen değerin yerinde olduğunu ve talep edilen miktarın fahiş olduğunu, davanın usul ve esastan reddine verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 02.09.2016 tarihli ve 2012/215 Esas, 2016/149 Karar sayılı kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin 02.09.2016 tarihli ve 2012/215 Esas, 2016/149 Karar sayılı kararı karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; 6745 sayılı Kanun’un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na (2942 sayılı Kanun) eklenen geçici 12 nci maddesi gereği imar uygulamasının tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenerek bedel tespitine ilişkin rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; bu dava, her ne kadar sehven ipotek bedel artırımı davası olarak açılsa da aynı taşınmaz ile ilgili olarak, diğer mirasçılar adına açmış olduğumuz başka bir davada, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 14.12.2021 tarihli ve 2021/2950 Esas, 2021/14111 Karar sayılı kararında; bu davada kamulaştırmasız el atma hükümlerinin uygulanması gerektiğine karar verildiğini, Gaziosmanpaşa Belediyesi müvekkilin murisine ait dava konusu taşınmazın 09.01.1986 tarihli ve 12-13 sayılı Encümen kararı ile “2981 sayılı Kanun’un 10/b maddesi” uyarınca uygulama yapılarak %35 düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra müvekkillere fazladan 400 m² yer verilerek, belediye ipotek alacaklısı kılınarak, müvekkillerin parseli 1218 ada, 9, 10, 11, 12, 13 parseller ve 1219 ada 1, 2, 3, 4, 5, 11 parseller olmak üzere 11 adet parsele ayrıldığını, davalı idare tarafından 1986 yılında müvekkillere verilen parseller ile ilgili 22.12.1988 tarihinde alınan 1805-1803 sayılı Encümen kararı ile 1986 tarihli encümen kararı ile verilen 11 adet parselden, (1219 ada 1 parsel hariç) 10 adet parselin 3290 sayılı Kanun’un 3/C maddesi uyarınca bedele dönüştürülmesine karar verilerek belediye adına tescil edildiğini, 1218 ada 9, 10, 11, 12, 13 parseller ve 1219 ada 2, 3, 4, 5, 11 parsellere davalı … tarafından 24.08.1987 tarihinde “Kamulaştırma Şerhi” konulduğunu, bu şerhin 16.02.1989 tarihinde terkin edildiğini, müvekkiller adına olan bu parsellerin 10.03.1989 tarihinde davalı … adına tescil edildiğini, edinme sebebi olarak da “Tashis” yazıldığını, daha sonra bu parsellerin müvekkilin arazisini işgal eden gecekondu sahiplerine davalı … tarafından satıldığını, Belediye encümenince kamulaştırma kararı alınmasına rağmen, müvekkillere herhangi bir tebligat yapılmadığını ve kamulaştırma bedeli ödenmediğini, fakat müvekkillerinin ipotek alacaklısı kılındığını, İlk Derece Mahkemesinin 6745 sayılı Kanun öncesinde almış olduğu bilirkişi raporunda taşınmazın değerini dava tarihi itibarıyla tespit etmiş ve bu rapor doğrultusunda taraflarınca davanın ıslah edildiğini, taşınmazın dava tarihi itibarıyla tespit edilen değeri üzerinden verilen ıslah dilekçesi doğrultusunda, müvekkillerine ödenmesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2.Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; icra takibi ile davacı lehine konulan ipotek bedelinin icra dosyasına depo edildiğini ve Gaziosmanpaşa İcra Hukuk Mahkemesi kararı ile ipoteğin fekkine karar verildiğini, bedelin tamamı ödenmiş olduğundan davacının davalı idareden herhangi bir alacağının kalmadığını, aleyhe olan hususlar yönünden kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “… Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine men’i müdahale davası açmağa hakkı olduğuna; ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “… Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da hadisede Borçlar Kanunu’nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına …” karar verilmiştir.

4. 3290 sayılı Kanun’un 3/c maddesi ile değişik 2981 sayılı Kanun’un 9/c maddesinde “ Başkasının arsa veya arazisi üzerine yapılmış gecekondular hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır: Lüzum görülen hallerde, yukarıdaki fıkraların uygulanması beklenilmeksizin, üzerinde bir yerleşme alanı ya da yapı topluluğu niteliğinde gecekondular bulunan arsa veya araziler, belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyelerce, dışında ise valiliklerce kamulaştırılır. Kamulaştırılması kararlaştırılan ve sınırı belirlenen arsa veya araziler üzerinde bulunan gecekonduların işgal ettiği alan dikkate alınarak, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre tespit edilen bedel, gecekondu sahiplerinden tahsil edilir. Gerektiğinde, kamulaştırma bedeli sonradan gecekondu sahiplerinden tahsil edilip iade edilmek üzere, Toplu Konut Fonu, belediye veya valilik kaynaklarından da karşılanabilir. Kamulaştırma işleminin sonuçlandırılmasından sonra, gecekondu sahibinden tahsil edilen arsa bedeli, ıslah imar planına göre yapılacak parselasyon planı sonucu oluşacak parsellerin miktarına, kanunun 10 uncu maddesinin (c) bendine göre belirlenen düzenleme ortaklık payı oranı 6356 da eklenmek suretiyle belirlenir. Arsa bedelinin eksik veya fazla olması durumuna göre gerekli mahsup işlemi yapılır.” şeklinde düzenlenmiştir.

5. 6100 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davacı murisi … oğlu …’in dava konusu 312 parsel sayılı taşınmazdaki tam hissesine karşılık 3.670 m²lik yeri bulunmakta iken, Gaziosmanpaşa Belediyesince yapılan imar uygulaması sonucu 1.285 m²lik kısmı düzenleme ortaklık payı olarak düşüldükten sonra, 2.385 m²lik yer tahsis edilmesi gerekirken, 400 m² ipotek ilavesi ile toplam 2.785 m² lik 1218 ada 9, 10, 11, 12, 13 ve 1219 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 11 parsel sayılı taşınmazların davacı murisi adına tescil edildiği, 22.12.1998 tarihli ve 1805/1803 sayılı Gaziosmanpaşa Belediye Encümeni kararı ile “ … Mahallesinin 4/1 paftaya giren bölümünde 2981 sayılı imar affı yasasına istinaden yapılan ıslah imar planı uygulaması sonusu parsellere ayrıldığı, ancak şahıs parselleri olan bu bölgede yoğun bir gecekondu yapılaşması mevcut olduğu, gecekondu sahiplerinin imar affına müracaat ettikleri, belediyemizden tapu talebinde bulundukları anlaşıldığından, yazı ekinde dökümü bulunan 113 adet şahıs parsellerin de mevcut gecekondu sahiplerine 2981 sayılı istinaden tapu verebilmek amacıyla, yapılan incelemede, bu şahıs parsellerinin 3290 sayılı yasa uyarınca bedele dönüştürülerek gecekondu sahiplerine tapularının verilmesi ve de kıymet takdirlerinin yeniden yapılması uygun görüldü.” şeklinde alınan karara istinaden dava konusu taşınmazın da içerisinde bulunduğu 113 parselin bedele dönüşütürüldüğü, davacı murisinin taşınmazı davalı idarece 3290 sayılı Kanun’un 3/c maddesi ile değişik 2981 sayılı Kanun’un 9/c maddesi uyarınca kamulaştırılmasına karar verilmesi gerekirken, Kanun’da öngörülen usul ve işlemler uygulanmaksızın encümen kararı ile bedele dönüştürüldüğü anlaşılmıştır.

3. Her ne kadar asıl ve birleştirilen davalar bedele dönüşen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemli olarak açılmış ise de ileri sürülen maddi vakıalar, aynı murisin diğer mirasçıları tarafından açılan ve Dairemiz denetiminden geçen dosyalar birlikte gözetildiğinde davanın kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davası niteliğinde olduğu, hükmün nitlendirilen hükme ait olduğu uyulan bozma ilamının maddi hataya dayandığı ve maddi hataya dayalı bozma kararının taraflar bakımından usulü kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek; asıl ve birleştirilen davalarda davacılar payına isabet eden 617,61 m²lik kısmın dava tarihi itibarıyla değerini tespit eden ilk bilirkişi kurulu raporundaki ıslah edilen bedel üzerinden kabul kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine,

2.Asıl ve birleştirilen davaların davacıları vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, asıl ve birleştirilen davada davacılar … vd.’dan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

10.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.