Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2023/1903 E. 2023/6416 K. 15.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1903
KARAR NO : 2023/6416
KARAR TARİHİ : 15.06.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; … ili, … ilçesi, … Mahallesi 254 ada 32 parselde kayıtlı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile davacı … adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalının cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporlarında Hadim İlçesi Armağan Mahallesinde bulunan 186 ada 22 parsel sayılı içinde iki katlı ev bulunan dava konusu taşınmazla bir benzerliği bulunmayan parselin emsal alındığını, taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiği, idarece sulu 2. 3 ve 4. sınıf tarla (13,19-11,28 – 10,04 TL/m²), meyve bahçesi veya karışık meyve bahçesi olarak tespiti yapılıp, değerlemesi tamamlanmış olan Dedemli Mahallesindeki bu arazilerin mahkeme bilirkişi raporlarında arsa olarak değerlendirilmiş olduğunu, idare aleyhine fiyat farkının yaklaşık 4-5 kat arttığını, Dedemli Belde Belediyesi tarafından 2007 yılında … Bankası’na yaptırılan 1/1000 uygulama imar planının hiç uygulanmamış olduğunu, taşınmazın bulunduğu yerin etrafının meskun olmaması, belediye tarafından sunulan yol, su, toplu taşıma, aydınlatma, kanalizasyon gibi hizmetlerden tam olarak yararlanmamasının arsa sınıfında olmadığının kanıtı olduğunu, ayrıca belediyece hazırlanmış planlarda “tarımsal niteliği korunacak alan” olarak ayrılmış taşınmazların arazi kabul edilmesi gerektiğini, meyve bahçelerinin, kuru tarlaların ve sulu tarlaların arsa olarak değerlendirilmesinin yanlış olduğunu, idarenin kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen kıymet bedeli ile bilirkişi raporlarının belirlediği kıymet bedeli arasında önemli bir fiyat farkının mevcut olduğunu, yeniden bilirkişi raporu hazırlanmasının zorunlu olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içerisinde bulunan arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza, 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi maddesi uyarınca kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan emsalin satış değeri alınarak, emsalin ve dava konusu taşınmazın birbirlerine üstünlük oranları tartışılıp, değerlendirme tarihi itibarıyla dava konusu taşınmazın ve satışı tarihi itibarıyla somut emsalin imar planı içerisinde kadastro parseli olup, düzenleme ortaklık payı düşülmemiş olması değerlendirilerek kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın tapusunun iptali, davacı adına tesciline dair verilen kararda İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile davalı arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı idare vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.