Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2023/1830 E. 2023/6193 K. 13.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1830
KARAR NO : 2023/6193
KARAR TARİHİ : 13.06.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare, avalı … ve davalılar … vd. Vekilleri tarafından istinaf edilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare, davalı … ve davalılar … vd. vekilleri vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle;… ili, … ilçesi, … Mahallesi 101 ada 13 ve 437 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu taşınmazlardaki kullanım ve tasarruf hakkının kalmadığını, taşınmazların vasıf itibarıyla arsa ve yol niteliğinde olup yerleşim yeri içinde ve gelişmekte olan bir bölgede yer aldığını, çok katlı yapılaşmaya müsait durumda olduğunu, her türlü belediye hizmetinden de faydalandığını, bu nedenle müvekkiline ait hissenin metrekare birim fiyatı takdir edilirken bu hususların gözetilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde beyan edilen kıymet takdir raporuna dayanılarak kamulaştırılan dava konusu taşınmazların kamulaştırma bedeli olarak belirlenen miktarın emsal ve gerçeklere göre son derece düşük ve hakkaniyete aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla usul ve kanuna aykırı taleplerle ikame edilen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2.
Davalılar … ve … vekili süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare, davalı …, ve davalılar … vd. vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bedelin yüksek belirlendiğini, emsallerin uygun olmadığını, genel ifadelerle bedel belirleyen raporun yetersiz olduğunu, vergi değerlerinin kıyaslanmadığını, taşınmazdaki irtifak hakkı değer düşüklüğü oranının az alındığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların Ankara 1 Nolu organize sanayi bölgesinde değerli bir konumda olduğu eksik inceleme sonucu dava konusu taşınmazlara kamulaştırma bedelinin değerinin çok altında belirlendiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

3. Davalılar … vd. vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Ankara 1 Nolu organize sanayi bölgesinde değerli bir konumda olduğunu, emsallerin uygun olmadığını, raporun yetersiz bedelin düşük belirlendiğini, irtifak alanlarının yanlış değerlendirildiğini ve olması gerekenden fazla irtifak hakkı bedeli indirimi yapıldığını, dava konusu taşınmazların geri kalan kısmında değer kaybı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğinde dava konusu taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak birbirlerine üstünlük oranları tartışılıp, zemine 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi göz önünde tutularak kamulaştırma gününden önce özel amacı olmayan emsal arsa satışına göre, taşınmazdan daha önce geçirilen enerji nakil hattı nedeniyle değer düşüklüğü oranı da uygulanmak suretiyle değer biçilmesinde, tespit edilen bedelin davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine dair kararda, aynı bölgeden Dairemize intikal eden Osmaniye Mahallesi 101 ada 491 parsel sayılı taşınmaz için Kasım 2018 değerlendirme tarihi itibarıyla belirlenen 220 TL/m² birim bedelin 2020/1225 Esas sayılı ilamımız ile uygun görüldüğü de dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukukî değerlendirmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurularının esastan reddine karar vermiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare, davalı … ve davalılardan … vd. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı … Berker vekili temyiz dilekçesimde özetle; dava konusu taşınmazın Ankara 1 Nolu organize sanayi bölgesinde değerli bir konumda olduğunu, emsallerin uygun olmadığını, raporun yetersiz bedelin düşük belirlendiğini, irtifak alanlarının yanlış değerlendirildiğini ve olması gerekenden fazla irtifak hakkı bedeli indirimi yapıldığını, dava konusu taşınmazın geri kalan kısmında değer kaybı olduğunu ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

3. Davalılar … vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu, 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak, taşınmazlardan daha önce geçirilen enerji nakil hattı nedeniyle değer düşüklüğü oranı da uygulanmak suretiyle değer biçilmesi ve taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. 19045,23 metrekare yüzölçümlü 101 ada 17 parselin ifrazıyla oluşan dava konusu 101 ada 437 parsel sayılı taşınmazın, kamulaştırmadan arta kalan 15.723,86 metrekare yüzölçümlü kısmı olan 101 ada 436 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümü, geometrik durumu dikkate alındığında değer azalışı olmayacağının kabulü doğrudur.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare ile davalı … ve davalılar … vd. vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.