Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2023/1664 E. 2023/7454 K. 19.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1664
KARAR NO : 2023/7454
KARAR TARİHİ : 19.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/307 Esas, 2022/364 Karar
KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, Başakşehir ilçesi, İkitelli-2 Mahallesi 2910 parsel sayılı taşınmazın 9.305,36 m²lik kısmının kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; m² birim bedelinin düşük belirlendiğini, kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer düşüklüğü hesaplanması gerektiğini beyan etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 05.10.2015 tarihli ve 2014/715 Esas, 2015/812 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş; ancak taşınmazın kamulaştırılmasından arta kalan 3159,64 m²lik kısmının kamulaştırılması için … tarafından Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/304 Esas sayılı dava dosyası ile açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili istemli dava henüz derdest olduğundan dava dosyasının kesinleşmesi beklenip, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasından dolayı kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararı ile bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün kamulaştırma bedeli yönünden usul ve kanuna aykırı olduğunu, idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davalılar yararına ilk kararda hüküm altına alınmış olan 1.500,00 TL yerine 9.200,00 TL vekâlet ücretine hükmedildiğini, bilirkişi raporuna itirazlarına ilişkin ek belgenin ( dilekçe eki belgede özetle; emsal karşılaştırmasının uygun yapılmadığını, bir bilirkişinin rapora muhalif kaldığı beyan edilmiştir) sunulduğunu belirterek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın 9.305,36 m²lik lik kısmının yol olarak terkini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanunun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Taşınmazın m² birim bedeline yönelik temyiz itirazları, m² birim bedelinin bozma ile kesinleşmesinden dolayı yerinde görülmemiştir.

3. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yerinde olduğu gibi, davalılar yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekâlet ücretine hükmedilmesinde de bir isabetsizlik görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Mahkeme kararının ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.