Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2023/1374 E. 2023/5188 K. 23.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1374
KARAR NO : 2023/5188
KARAR TARİHİ : 23.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare ve davalılar … vd. vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare ve davalılar … vd. vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekcesinde özetle; … ili, … ilçesi, İmariye Mahallesi 1657 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın merkezi konumda olduğunu, idarece düşük bedel tespit edildiğini beyan etmiştir.

2. Davalılar … vd. vekili cevap dilekcesinde özetle; idarenin pazarlık görüşmesi yapmadığını, kıymet takdir raporunun objektif hazırlanmadığını, sit alanı indirimi yapılmaması gerektiğini, düzenleme ortaklık payı kesintisinin % 25 oranında olması gerektiğini ileri sürerek öncelikle davanın reddine karar verilmesini ve hakkaniyete uygun bedel tespit edilmesi gerektiğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalılar … vd. vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; işlemiş faiz hakkında verilen kararın hatalı olduğunu, somut emsal olarak seçilen emsalin uygun emsal olmadığını, dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılması sonucu bulunan birim m² birim bedelinin yüksek belirlendiğini, sit alanı indirimi yapılması gerektiğini, düzenleme ortaklık payı kesintisinin hatalı belirlendiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalılar … vd. vekili istinaf dilekçesinde özetle; düzenleme ortaklık payı kesintisinin yapılmaması gerektiğini, düzenleme ortaklık payı kesintisinin yapılmasının söz konusu olması halinde ise fazla kesinti yapıldığını, kamulaştırma bedelinin eksik ve hatalı belirlendiğini, taşınmazın manzarasının dikkate alınmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taşınmazın arsa niteliğinde kabulünün doğru olduğunu, emsal olarak alınan taşınmazın emsal alınmasında bir olumsuzluk görülmediğini, aynı kamulaştırma kapsamında bu emsalin Dairemize istinaf incelemesi için gelen başka dosyalarda da olması nedeniyle değerlendirmede birlik sağlayacağından aynı emsal ile sonuca gidilmesi uygun bulunduğunu, taşınmaz üzerinde bulunan yapıların değerlendirme tarihi olan 2017 yılı Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının yapılara ilişkin resmi birim fiyatları esas alınarak ve yapı maliyet hesapları ile yıpranma payı dikkate alınarak hesaplandığı, zirai muhtesatlar için değerlendirme tarihi dikkate alınarak İl Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri üzerinden maktu değerleri belirlenerek tespit edilen zemin kamulaştırma bedeline eklenerek kamulaştırma bedelinin tespit edilmiş olduğunu, dava konusu taşınmazın kadastıro parsel, emsalin imar parseli olması nedeniyle düzenleme ortaklık payı kesintisinin yapıldığının görüldüğünü, taşınmazın sit alanına alınması ve çıkarılmasının idarenin tasarrufuna bağlı olduğu gözetildiğinde indirim yapılmayarak bulunan karşılığına hükmedilmesinin de doğru olduğunu, ne var ki, dosyada mevcut 31.05.2021 tarihli Konak Belediye Başkanlığının cevabi yazısı dikkate alındığında, dava konusu taşınmazın düzenleme sahası içinde bulunmadığından davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunduğu haline göre %40 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılması gerekirken %25 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılarak sonuca gidilmesinin doğru olmadığını, kaldı ki; aynı kamulaştırma kapsamında yargılaması yapılan dosyaların Yargıtay denetimlerinde de düzenleme ortaklık payı %40 oranında uygulanması gerektiğinin belirtilmiş olması nedeniyle, dava konusu taşınmaz için %40 düzenleme ortaklık payı kesintisi yapıldıktan sonra bulunan 1.228,00 TL/m² birim değer dikkate alındığında; davalı …’ye düşen kamulaştırma bedelinin 215.044,00 TL, davalılar murisi olan tapu maliki … hissesine düşen kamulaştırma bedeli 115.864,45 TL, davalı Abdülkadir Önder’e düşen kamulaştırma bedeli 241.546,35 TL olmak üzere toplam kamulaştırma bedelinin 572.454,80 TL olarak hesaplanması ve fazla depo edilmiş bedelin iadesinin gerektiğini ve idarece faiz olarak depo edilen 17.057,87 TL’nin, işlemiş faizden mahsubuna karar verilmesi ile davacılar paylarının infazda tereddüt yaratacak şekilde dağıtımın yapılmamış olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesi Kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Davalılar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve … vd. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; somut emsal olarak seçilen emsalin uygun emsal olmadığını, dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılması sonucu bulunan birim m² birim bedelinin yüksek belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalılar … vd. vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekcesini tekrar etmiştir.

C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi yöntem olarak doğru olduğu gibi, Konak Belediye Başkanlığının 31.05.2021 tarihli yazısı, aynı bölgede ve aynı kamulaştırma kapsamında ki dosyalarda da %40 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisinin yapılmış olduğu dosyaların Dairemiz denetiminden geçerek onanmış olması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesince düzenleme ortaklık payı kesintisinin %40 olarak kabulü ile bulunan m² birim bedeli üzerinden zemin bedelinin tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Taşınmaz üzerindeki yapılara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek, ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumu dikkate alınmak suretiyle değer biçilmesi de yerindedir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare ve davalılar … vd. vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.