YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/9576
KARAR NO : 2022/14045
KARAR TARİHİ : 17.10.2022
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Menfi tespit istemine ilişkin olarak açılan davada Harran Asliye Hukuk ile Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Harran Asliye Hukuk Mahkemesince, somut davada, davacı davasını HMK’nın 6.maddesi gereğince genel yetkili mahkeme olan davalının ikametgahı mahkemesinde, HMK’nın 10.maddesi gereğince sözleşmenin ifa edildiği yer mahkemesinde açabileceği, buna rağmen davacı tarafından Harran Mahkemelerinde davanın açıldığı anlaşılmakla seçimlik hakkın davalıya geçtiği, davalının da seçimlik hakkını kullanarak davalı tüzel kişinin ticaret sicili adresi olan Diyarbakır’ı seçtiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisi olup sözleşmeden kaynaklanan davalarda 6100 sayılı HMK’nın 10. maddesine göre sözleşmenin ifa edildiği yer mahkemesi de yetkili olup davacı da seçimlik hakkını sözleşmenin ifa edildiği yer olan Harran Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmak suretiyle kullandığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı Kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 72/son maddesine göre menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgâhı mahkemesinde de açılabilir. Bu madde hükmüne göre menfi tespit ve istirdat davaları ile ilgili yetki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin değildir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalıya geçer.
Somut olayda sözleşmenin ifa yerinin Harran/Şanlıurfa İli olduğu, dolayısı ile birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davacının davayı sözleşmenin ifa yeri olan Harran da açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre davanın Harran Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nin 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Harran Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.