Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/9378 E. 2022/13567 K. 10.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/9378
KARAR NO : 2022/13567
KARAR TARİHİ : 10.10.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada, Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk ile Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, haksız azil nedeniyle vekalet sözleşmesinden kaynaklanan ücret alacağının tahsiline ilişkindir.
Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, davalı Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin merkezi Diyarbakır’da olmak üzere 01.03.2005 tarihinde hizmete başladığı ve yetki itirazında bulunduğu ve yetkili mahkeme olarak Diyarbakır Asliye Hukuk Mahkemesinin HMK’nın 19. maddesine uygun bir biçimde yetkili olduğunu belirttiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesince ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda seçimlik hakka sahip olup dosyanın davacıların seçim hakkı doğrultusunda yetkili mahkemede açıldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile birlikte, davalı Dedaş’ın haksız olarak düzenlediği kaçak elektrik tutanakları neticesinde…’a kesmiş olduğu borcun iptali için Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/542 Esasına dava açtıklarını, müvekkilinin o dosyada davalı…’ın avukatlığını üstlendiğini, özen borcu gereği davayı takip ettiğini, müvekkil davayı takip ederken haklı hiç bir neden olmaksızın sadece gördüğü lüzum üzerine diyerek müvekkilinin… tarafından azledildiğini, azlin haksız olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak
üzere 1.000,00 TL alacağın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, dosya davalı Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. yönünden tefrik edilerek yetkisizlik kararı verilmiştir.
Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgahı mahkemesinde de açılabilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. maddesinde “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” denilerek genel yetkili mahkemelerin yetkisi düzenlen olup menfi tespit davalarında yetki kesin değildir. Kesin yetki halinin kuralının bulunmadığı ve birden fazla yetkili mahkemenin bulunduğu hallerde yetkili mahkemeyi seçme hakkı davacıya aittir. Davacı, kesin yetki kuralının bulunmadığı bir davayı yetkisiz bir mahkemede açmışsa, seçme hakkı itiraz eden davalıya geçer, davalının bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Yetki itirazının ileri sürülmesi” başlıklı 19/2. maddesinde; “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içermektedir. Yine, 116/1-a maddesinde kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazını “ilk itiraz” olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise; “İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez.” hükmünü içermektedir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, yapılan araştırma ile davalının Şanlıurfa İlinde il müdürlüğünün olduğu anlaşılmıştır. Dolayısı ile, davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı davalının il müdürlüğünün bulunduğu Şanlıurfa İlinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre, davanın Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 10.10.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.