YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6139
KARAR NO : 2022/13875
KARAR TARİHİ : 12.10.2022
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, davalılardan … ile temlik alan davacı … vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan … ve temlik alan davacı … vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahallinde yapılan keşif sonucu; Antalya İli, Muratpaşa İlçesi, Kışla Mahallesi, 307 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmaya ayrılan bölümünün dava tarihindeki değerinin ve ecrimisil bedelinin hesaplanmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Davacılar vekilince 30.09.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat yönünden toplam 299.800,00 TL ve ecrimisil yönünden 8.202,96 TL talep edildiği, bozma sonrası 424.908,06 TL tazminat bedeline hükmedildiği, aradaki fark tazminat talebi için peşin nispi harç tamamlanmadığı gibi bozma uyarınca belirlenen bedel farkı için herhangi bir ek dava da açılmadığı halde, talep aşılmak suretiyle fazlaya hükmedilmesi,
2-Mahkemece verilen 13.07.2015 tarihli kararın bozma ilamı ile ortadan kalktığı düşünülmeksizin yeniden davalı … yönünden açılan davanın husumet yokluğundan reddine ve 8.202,96 TL ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, bu hususların kesinleştiğinden bahisle yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi,
3-Davacı …’in yargılama devam ederken davadaki alacağını dava dışı …’e temlik ettiği, noterde düzenlenen temliknamenin dosyaya ibraz edildiği, temlik alanının davada kendisini vekille temsil ettirdiği anlaşılmakla, karar başlığında …’in temlik alan davacı olarak gösterilmesi gerekirken asli müdahil olarak kabulü doğru olmadığı gibi; temlik edenin malik sıfatı sona erdiğinden davacı … yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalılardan … ile temlik alan davacı … vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 12.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.