Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/1934 E. 2022/14635 K. 25.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1934
KARAR NO : 2022/14635
KARAR TARİHİ : 25.10.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş, davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 25.10.2022 günü temyiz eden davalı vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki Bursa İli, … İlçesi, … Mahallesi, 34 (yeni 2991 ada, 116) parsel sayılı taşınmaza net meyve geliri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1)Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüz ölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %4 uygulanması gerekirken, bu oranın %5 kabulü ile az bedel tespiti,
2)Taşınmazın değeri belirlenirken üretim giderlerine onarım, bakım, amortisman, faiz ve sigorta gibi diğer sabit masraflar dahil edilmek suretiyle eksik bedel tespiti,
3)3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmaları sonucu dava konusu taşınmazın 2991 ada, 116 parsel olarak tapuya tescil edildiği, gözetildiğinde yenileme sonrası oluşan yeni ada/parsel numarası üzerinden karar verilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde eski parsel numarası üzerinden hüküm kurulması,
4)Dava konusu taşınmazın mahalle adı; tapuda … Mahallesi olarak yazılı olduğu halde, hüküm fıkrasında infazda tereddüt uyandıracak şekilde … olarak yazılması,
5)Kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf lehine karar tarihinde yürürülükte bulunan AAÜT uyarınca maktu vekalet ücret takdir edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan HUMK’un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, temyiz eden davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 8.400,00 TL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 25.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.