Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/16826 E. 2023/3668 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/16826
KARAR NO : 2023/3668
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; … ili, … ilçesi, … köyü (eski 160 parsel) yeni 109 ada 29 parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve irtifak hakkının davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; belirlenen kamulaştırma bedeli çok düşük olduğundan uzlaşma sağlanamadığını, dava konusu taşınmazın köye yakın konumda olduğunu, tarıma elverişli ve fındık bahçesi niteliğinde verimli arazi olduğunu,kamulaştırılan alan dışındaki alanlara da toprak atılmak suretiyle zarar verildiğini, bedelin çok düşük olduğunu, irtifak sebebiyle taşınmazın değerinde meydana gelen değer düşüklüğünün hesaplanması gerektiğini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ile irtifak hakkının davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; acele kamulaştırma dosyasında alınan rapor ile hükme esas alınan raporun arasında fahiş farklar olduğunu, hükme esas alınan raporda hesaplanan değerlerin olması gerekenden çok yüksek olduğunu, dava konusu taşınmazların tamamının yerleşim alanı dışında ve çoğunun fındıklık olduğunu, dava konusu taşınmazın değer düşüklüğü oranının hatalı hesaplandığını, objektif değer artışı oranının yüksek belirlendiğini, kapitalizasyon faizi oranı belirlenirken alınan kriterlerin objektif değer artışı oranı belirlenirken de alınmasının mükerrer artışa neden olduğunu, kapitalizasyon faizi oranının da hatalı alındığını, taşınmazın vasfı fındıklık olarak kabul edilmiş olması nedeniyle taşınmazın üzerindeki ağaçların ayrıca değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazdaki ağaçların enkaz bedeli düşülmek suretiyle taşınmazın değerinin tekrar hesaplanması gerektiğini, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro yenileme çalışmaları yapılmış olma olasılığı olup taşınmazların yüzölçümleri ve dolayısıyla irtifak alanlarında değişiklikler olabileceğini, Mahkemece bu hususa dikkat edilmediğini, meyvesiz ağaçlara ve süs bitkilerine bu kadar fahiş bedel takdir edilmesini kabul etmediklerini, müvekkili kurum lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının müvekkili kurum lehine kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun’un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda uygulanan kapitalizasyon faiz oranının taşınmazın nitelik ve konumuna uygun düştüğü, taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve boru hattı güzergâhı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle daimi ve geçici irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin yüksek belirlendiğini, kapitalizasyon faiz oranının dava konusu taşınmazın özelliklerine göre düşük alındığını, enkaz bedelinin belirlenen kamulaştırma bedelinden düşülmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki … ili, … ilçesi, … köyü (eski 160 parsel) yeni 109 ada 29 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesine ve aynı Kanun’un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve boru hattı güzergâhı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle daimi ve geçici irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.
3. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve değer düşüklüğü oranı uygun görülmüştür.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.