YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/16456
KARAR NO : 2023/3680
KARAR TARİHİ : 10.04.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tapuda kayıtlı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun (3402 sayılı Kanun) 41 inci maddesi gereğince yapılan çalışma sonucu yüzölçümünün düzeltilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 1007 nci maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin maliki olduğu … ili, … ilçesi, … Mahallesi 67 parsel sayılı taşınmazı 627.400 m² yüzölçümüne sahipken aldığını, Karaköprü Tapu Sicil Müdürlüğünün 29.09.2011 tarihli düzeltme işlemi ile taşınmazın yüzölçümünün 586.848,27 m² olduğunu, bu durumun müvekkilinin mülkiyet hakkını ihlal ettiğini belirterek müvekkilinin uğradığı zararın tazminini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmesini, dava konusu taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen azalmanın nereden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi gerektiğini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne taşınmaz bedelinin düzeltme işleminin kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının düzeltim işleminin tebliğinden itibaren 30 gün içinde düzeltim işleminin iptali için Sulh Hukuk Mahkemesine dava açması gerektiğini, bedelin yüksek tespit edildiğini, vekâlet ücretinin de fazla belirlendiğini, maktu vekâlet ücretine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarım arazisi niteliğindeki taşınmazda 3402 sayılı Kanun’un 41 inci maddesine göre yapılan düzeltme işlemi sonucu azalan yüzölçümünün, taşınmazın niteliğini kuru tarım arazisi olarak kabul edip net gelir yöntemine göre değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 5 uygulanması suretiyle davacının gerçek zararının tespiti doğru olduğu gibi, davalı Hazine vekilinin vekâlet ücretine yönelik istinaf itirazı yönünden yapılan incelemede ise karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı Hazine aleyhine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olduğu, davacının tapu siciline güvenerek satın aldığı taşınmazda oluşan azalmadan tapuya güven ilkesi gereğince Devletin sorumlu olduğu saptanarak yazılı olduğu şekilde karar verilmesi yerinde olduğu anlaşıldığından davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4721 sayılı Kanun’un “Sorumluluk” başlıklı 1007 nci maddesinin birinci fıkrası
3. 3402 sayılı Kanun’un 41 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmazın 1974 yılında yapılan arazi kadastrosu sebebiyle 627.400 m² olarak tespit ve tescil edildiği, 02.11.1994 tarihinde davacı tarafından satın alındığı, Karaköprü Tapu Sicil Müdürlüğünün 06.03.2012 tarihli ve 7997 yevmiye numaralı işlemi ile taşınmazın yüzölçümünün 586.848,27 m² olduğu, eldeki davanın 09.01.2020 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.
3. Somut olayda kadastro işlemleri sırasında yapılan hata sonucu tapu sicilinin hatalı tutulması ve Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Kanun’un 41 inci maddesi gereğince yapılan düzeltme nedeniyle yüzölçümü azaldığından 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi anlamında Devletin sorumluluğuna ilişkin koşulların oluştuğunun kabulü ile dava konusu taşınmazın gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve taşınmazın gerçek bedelinin 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi gereğince davalı Hazineden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.