Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/16291 E. 2023/3712 K. 11.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/16291
KARAR NO : 2023/3712
KARAR TARİHİ : 11.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu … ili, … ilçesi, … Mahallesi 7525 ada 4 parsel sayılı 239,20 m² yüzölçümlü taşınmazda davacının hissedar olduğunu, davalı tarafça taşınmaza fiilen el atıldığını belirterek belirlenecek tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, husumetin fiilen el atan idareye yöneltilmesi gerektiğini, davanın yargı yolu bakımından reddi gerektiğini, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen davacı payının tapusunun iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; belirlenen değerin çok yüksek olduğunu, emsal değerlendirmesinin gereği gibi yapılmadığını, emsal taşınmazın dava konusu taşınmazla benzer özellikte olmadığını, fiilen el atılmayan kısımların bedeline hükmedilmesinin hukukî dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek, emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespit edilmesinin ve belirlenen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinin ve dava konusu gayrimenkulün imar planında belediye hizmet alanı şeklinde tescil edilmiş olması nedeniyle proje bütünlüğü bağlamında el atılmayan kısımların da bedeline hükmedilmesinin makul ve adil olduğu, bu hususta davalı idare vekilinin istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunu belirterek davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; belirlenen değerin çok yüksek olduğunu, emsal değerlendirmesinin gereği gibi yapılmadığını, emsal taşınmazın dava konusu taşınmazla benzer özellikte olmadığını, fiilen el atılmayan kısımların bedeline hükmedilmesinin hukukî dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “… Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “… Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu’nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına …” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu … ili, … ilçesi, … Mahallesi 7525 ada 4 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

3. Bölge Adliye Mahkemesince dava konusu taşınmazın imar planında belediye hizmet alanında bulunduğu, proje bütünlüğü bağlamında el atılmayan kısımların da bedeline hükmedilmesinin makul ve adil olduğu, gerekçesiyle karar verilmiş ise de dava konusu taşınmazın imar planında konut alanında kaldığı, fiilen el atılan bölümden arta kalan bölüm imar planında kamuya özgülenmiş durumda bulunmasa da bu kısmın yüzölçümü ve geometrik durumu nazara alındığında kullanılamaz durumda olması nedeniyle bedeline hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmesi sonucu itibarıyla doğrudur.

4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

5. Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacı hissesi üzerinde bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak “Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacı hissesi üzerinde bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına” ibaresi yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davalı idareye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.