Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/15975 E. 2023/6274 K. 14.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15975
KARAR NO : 2023/6274
KARAR TARİHİ : 14.06.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın bir kısım davalılar tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … ili, … ilçesi, … Mahallesi, 633 parselde bulunan 10 numaralı bağımsız bölümün maliki olduğunu, müvekkilinin bilgisi ve rızası olmadan, binanın alt tarafında bulunan dükkanlardan lokanta olarak kullanılan dükkanın, binanın dışına baca inşa ettiğini, bacanın 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun (634 sayılı Kanun) hükümlerine aykırı olarak inşa edildiğini, lokanta gibi bir dükkanın açılabilmesi için maliklerin rızasının gerektiğini, yapılan bacanın binanın görselini bozduğunu, bacanın ısınması nedeniyle dış cephenin deformasyona uğrayacağını ve hatta yangın çıkabileceğini bildirerek dükkan sahibinden bacanın sökülmesini istediklerini, dükkan sahibinin bunun yanında dükkanın yetersiz havalandırmasından dolayı dükkan girişine cam açtığını ve bu cam nedeniyle dükkanın kokusunun apartmana gelmeye başladığını, bunun dışında binanın alt tarafında bulunan tülcü dükkanı olarak işletilen dükkanın ortak alana imara aykırı olarak sundurma, su deposu, odunluk vb gibi imara aykırı bir çok inşaat yaptığını, ortak alana girilemez hale geldiğini, müvekkilinin bu durumu da bildirdiğini ancak dükkan sahibi tarafından darp edildiğini, bu sebeple imara aykırı olarak yapılan bu yapıların tespiti ile yıkılmasını istediklerini, binanın ön tarafındaki dükkanın çıkma yaparak inşa ettiği yapının da imara aykırı olması nedeniyle yıkımını talep ettiklerini, kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızasının bulunması halinde yapılacak tesis ve değişikliğin imar mevzuatına aykırı olmaması veya yazılı rızası bulunmayan kat malikinin bağımsız bölümünü kullanmasını engelleyecek ve 634 sayılı Kanun’un 18 nci maddesi gereğince kat malikini rahatsız edici nitelikte bulunmaması gerektiğini, müvekkilinin haklarının zedelendiğini ve zarara uğradığını belirtmiş, yapılan yapı değişikliklerinin tespiti ile aykırılıkların yıkılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalılar …, …, … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın 2005 yılında yapıldığını, o dönemde … ve doğalgaz olmadığından bina maliklerinin faydasına 4 adet kömürlük ve 1 adet su deposu yapıldığını, dükkanlarda soba deliği olmadığını, kömürlüklerin daire sahiplerinin odunluk yapması için inşa edildiğini, ilgili tarihlerde Ağva’da su sorunu olduğu için su deposunun inşa edildiğini, şu anda su deposuna ve kömürlüklere ihtiyaç olmadığını ve isteniyorsa kaldırılabileceğini, binada yönetici olmadığını, davacının daireyi ve mevcut durumu gördükten sonra satın aldığını, sahip oldukları dükkan önünde herhangi bir eklenti olmadığını, diğer dükkanların durumu hakkında bilgilerinin bulunmadığını belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı … vekili cevap dilekcesinde özetle; tarafların aynı binanın bağımsız bölüm sahipleri olduklarını, binanın 634 sayılı Kanun’a göre bir yönetiminin ve yöneticisinin olması gerektiğini, dava konusu durumlar ortaya çıktığında yönetimin duruma müdahale edip sorunları çözmesi gerektiğini, mevcut dava da dava konusunun muhatabının bina yönetimi olması gerekeceğinden davanın husumet şartının gerçekleşmediğini, bunun dışında müvekkilinin dava konusu binada bir adet dükkanı olduğunu ve bu dükkanda kiracısının oturduğunu, müvekkilinin bu dükkanı satın aldığından beri hiçbir tadilat ya da tamirat yapmadığını, kiracısının da bir değişiklik yapmadığını, dava konusu değişikliklerin müvekkile ait olmayan bağımsız bölümlerde gerçekleştiğini belirtmiş, bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili ve davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı … vekili istinaf talebinde özetle; müvekkilinin 1, 4 ve 5 nolu dükkanların maliki olduğunu, verilen kararda müvekkilinin 1, 2, 4 nolu bağımsız bölümlerin maliki olarak yazıldığını, bu kararın infazının mümkün olmadığını, davacının 10 nolu bağımsız bölümü 2006 yılında satın aldığını o tarihten bu zamana kadar hiçbir ses çıkarmadan zımni olarak kabul ettiğini, binada kat malikleri kurulu oluşturulmadığını ve yönetici atanmadığını, yapılan imalatlar için belediyeden izin alındığını, baca borusunun binanın dış cephesinden çatıya kadar uzatılmasında bilakis bağımsız bölüm maliklerine zarar vermeme amacı güdüldüğünü, verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir.

2.Davalı … vekili istinaf talebinde özetle; müvekkilinin dava konusu taşınmazda 3 ve 5 numaralı bağımsız bölümlerin maliki olduğunu, müvekkilinin bahçe bölümünde yapmış olduğu tek katlı yapının yıkılmasına karar verildiğini, oysa bu yapının müvekkili tarafından bağımsız bölüm satın alınmadan önce yapıldığını, söz konusu yapıyı müvekkilin masraf ve emek harcayarak ortadan kaldırılmasına karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporunun da denetime elverişli olduğu, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınmasında kanuna aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından davalıların istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu ana gayrimenkulde davalıların mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.

3. 634 sayılı Kanun’un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup, dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı …’tan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.