Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/15926 E. 2023/6285 K. 14.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15926
KARAR NO : 2023/6285
KARAR TARİHİ : 14.06.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde … sitesinde bulunan müvekkilinin maliki olduğu bağımsız bölümün bitişiğinde bulunan ve davalının maliki olduğu bağımsız bölümün kooperatifce düzenlenen tapu kaydı ile belirlenen kullanım alanı ve tapu kaydı miktarının davalı tarafından aşıldığını, ortak kullanım alanı ve müvekkiline ait kısma yaklaşık 1 metre ebatında bina boyu miktarınca tecavüz edilerek müştemilat yaptırılmış olduğunu, bu hususun düzeltilmesi, eski hale getirilmesi için davalıya çekilen Fethiye 7. Noterliğinin 2705.2014 tarihli ve 3422 yevmiye numaralı ihtarın davalı tarafından tebellüğ edildiği halde, bu durumun düzeltilmediğini, tecavüzün önlenmesi ve eski hale getirilmesi için bu davayı açtıklarını, bu nedenle davalının müvekkili ile aynı sitede bulunan ortak alana ve müvvekkiline ait kısma müdahalesinin meni ile eski hale getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı tarafın … Mahallesinde bulunan … Sitesinde komşu olduklarını, müvekkilinin tapuda 1/2 hisseye sahip olduğunu, müvekkili ile dava dışı eşi …’ın dava konusu taşınmazı 06.01.2012 tarihinde Mehmet Ulusoy isimli şahıstan satın aldığını, Mehmet Ulusoy isimli şahsın yıllarca … Sitesinde yöneticilik yaptığını, müvekkilinin ve eşinin genelde Balıkesirde yaşadıklarını, … Sitesindeki evlerini yılın belli günlerinde kullandıklarını, müvekkilinin ve eşinin taşınmazda değişiklik yapmadığını, komşu taşınmaza da 1 m ebadında bina boyunca bir tecavüzde bulunmadığını, müvekkilinin taşınmaz inşa edildiğinden beri hep aynı sınırlar içersinde kaldığını, sınırları bölücü hibçir duvarın örülmediğini, davacı tarafın açmış olduğu haksız davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 23.06.2016 tarihli ve 2015/216 Esas, 2016/529 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 20. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, dava konusu taşınmazın diğer hissedarının davaya dahil edilmesi ve mimari proje uygulanmak sureti ile herhangi bir aykırılık olup olmadığının belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 30.10.2019 tarihli ve 2019/6085 Esas, 2020/2068 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 20. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, Mahkemece, projede bulunmadığı anlaşılan ortak alandaki müştemilatın davalının kullanımında olup olmadığının belirlenmesi, yerinde keşif suretiyle mimari proje uygulanarak davalının balkonunun ortak alana müdahalesinin olup olmadığı, eski hale getirilmesinin binanın statik yapısına zarar verip vermeyeceği kuşkuya yer vermeyecek şekilde krokiye de bağlanarak alınacak rapor ile tespit edilmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gereğine değinilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 15.06.2022 tarihli ve 2021/443 Esas, 2022/712 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle: dava konusu villanın köşe parsel olması dolayısı ile fazla kullanım hakkına sahip olduğunu, dosya kapsamı ile eski malik tarafından bununla ilgili şerefiye bedelinin ödendiğine ilişkin beyanda bulunduklarını, itirazlarının dikkate alınmadığını, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2.634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun (634 sayılı Kanun) 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 428 maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunulduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.

3. Her ne kadar davalı tarafça maliki oldukları bağımsız bölümün ana gayrimenkulan köşe kısmında olması sebebiyle fazladan kullanım hakkına sahip oldukları iddia edilmiş ise de, kullanım hakkı projede aykırılık yapma hakkı vermeyeceğinden davalıların bu itirazlarına itibar edilmemiştir.

4. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan araştırma neticesinde ortak alanlara müdahalenin neler olduğu belirlenerek mahkemece yazılı olduğu şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur.

5. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

6. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 30 uncu maddesinde bir işin yapılmasına ilişkin mahkeme kararlarının ne şekilde yerine getirileceği açıkça belirtilmiş olup, mahkemece buna göre davalı tarafça eski hale getirilmesine ve uygun bir süreye hükmedilmesi ile yetinilmesi gerekirken, davalı tarafça yerine getirilmemesi halinde davacıya yetki verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalılar vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının üçüncü paragrafında geçen “bu süre içerisinde eski hale iadesi sağlanmazsa aynı konuda davacıya yetki ve izin verilmesine” kısmının hükümden çıkartılmak sureti ile hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, aşağıda yazılı kalan temyize başvurma harcının davalılardan alınmasına,

14.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.