Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/15836 E. 2023/5959 K. 08.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15836
KARAR NO : 2023/5959
KARAR TARİHİ : 08.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; fark kamulaştırma bedelinin verilen süreler içerisinde depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; … ili, … ilçesi, … Mahallesi 1329 parsel (ifrazla 1673 parsel) sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; değerlendirmenin dava tarihi itibarıyla yapılmasını, arta kalan kısım için değer azalışı bedelinin hesaplanmasını talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 25.04.2016 tarihli ve 2015/107 Esas, 2016/216 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin 25.04.2016 tarihli ve 2015/107 Esas, 2016/216 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; …, … ve … il ve ilçelerine ait 2015 yılı resmi verileri Tarım ve Orman Bakanlığı İl ve İlçe Tarım Müdürlüklerinden getirtilerek, dava konusu taşınmaza …, …, …, Erdemli İl ve İlçe Tarım Müdürlüğü resmi verilerinin ortalamasına göre değer biçilmesi ve ortalama verilere göre belirlenen bu bedel ile sadece 2015 yılı Tarsus İlçe Tarım Müdürlüğü resmi verileri esas alınarak hesaplanan bedel karşılaştırılarak 2015 yılı Tarsus İlçe Tarım Müdürlüğü verilerinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı denetlenmek suretiyle sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %4 uygulanması gerekirken, bu oranın %5 kabulü ile az bedel tespiti, dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak gelir metoduna göre tespit edilen metrekare birim bedeline %50 oranında objektif değer artırıcı unsur ilave edilerek bedel tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, taşınmazın değeri belirlenirken bilirkişi raporunda ambalajlama ve ambalajlama işçiliği üretim masraflarına dahil edilmek suretiyle eksik bedel tespiti ve 7139 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiği gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile fark kamulaştırma bedelinin verilen süreler içerisinde depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkemece belirlenen fark bedelin depo edildiğini, dekont suretinin temyiz dilekçesi ekinde dosyaya sunulduğunu, mahkemece bozma öncesi verilen tescil kararına istinaden yapılan tescil işleminin iptaline karar verildiğini, davanın niteliği gereği tescil kararının kesin olduğunu ve bu kararın kaldırılmasının mümkün olmadığını, davalı tarafın tapu iptali ve tescil davası açması gerektiğini, müvekkili idare lehine bozma öncesi vekâlet ücretine hükmedildiğini ve bu hususun bozma konusu yapılmadığını, bu hususta müvekkili idare lehine usuli kazanılmış hak oluştuğunu, dava konusu taşınmaz için belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı idare tarafından taşınmaza fiilen el atıldığını, mahkemece kamulaştırma bedelinin verilen süre içinde yatırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, davanın kaldığı yerden devam etmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesi.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idare vekiline verilen süreler içerisinde kamulaştırma bedeli depo edilmemiş ise de sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin 23.11.2020 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesini isteyip istemediği yönünde beyanı da alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz başvuru harcının istenildiğinde iadesine,

08.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.