Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/15639 E. 2023/5432 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15639
KARAR NO : 2023/5432
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili, yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; … ili, … ilçesi, … Mahallesi 3421 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare vekili adına tescilini, yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar … vd. vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın şehre ve ana yola yakın bir yerde olduğunu, … ili … kapsamına alındığından dava konusu taşınmazın bulunduğu muhitin Şehzadeler ilçesinin mahallesi konumunda olduğunu, Manisa ilinin gelişmesinin son yıllarda taşınmaz fiyatlarında çok fazla değer kazanmasını sağladığını, objektif değer artışının daha yüksek oranlarda tespitini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 08.09.2015 tarihli ve 2014/1246 Esas, 2015/653 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalılar … vd. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan temyiz incelemesi sonucunda, münavebeye esas alınan yaş üzümün, değerlendirme tarihi olan 2014 tarihi itibarıyla dekar başına üretim masrafları ile hasat dönemindeki ortalama toptan kg. satış fiyatlarının, ilgili resmi kuruluşlardan alınan verilere göre tespit edilmesi gerekirken, 2012 verisine göre hazırlanıp belirlenen kamulaştırma bedeline Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) oranı uygulanmak suretiyle endeksleme yapan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulması, taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %4 uygulanması gerekirken, bu oranın %5 kabulü ile az bedel tespiti ve dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun %30 oranında olacağı gözetilmeden, objektif değer artışı uygulanmaması suretiyle eksik bedel tespiti yapılması doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 14.11.2019 tarihli ve 2019/114 Esas, 2019/951 Karar sayılı kararı ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar … vd. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan temyiz incelemesi sonucunda; 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca Mahkemece 30.07.2019 tarihli ve 03.09.2019 tarihli celselerde ilk kararı temyiz eden davalılar … ve … payı yönünden fark 49.851,14 TL’nin blokesine karar verilmesi gerekirken tüm davalılar payı için belirlenen 66.468,19 TL fark bedelin blokesine karar verildiğinden verilen süreler usulüne uygun olmadığından yeniden bloke için süre verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, kabule göre de; davanın reddine karar verildiğinden, bozma öncesi tespit edilen ve davacı idarece bankaya bloke edilen kamulaştırma bedeli davalılara ödenmiş ise davalılardan tahsili ile davacı idareye verilmesine, ödenmemiş ise varsa işlemiş faizi ile birlikte idareye iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi ve Mahkemece verilen ilk karar ile dava konusu taşınmaz idare adına tescil edildiğinden, idare adına oluşan tapu kaydının iptali ile yeniden davalılar adına tesciline karar verilmemesi doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz bedeli belirlenirken üzüm verim ve fiyatının yüksek, masrafın düşük alındığını, objektif değer artışının uygulanmaması gerektiğini, bedelin yüksek belirlendiğini, idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesinin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 437 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi ile 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki … ili, … ilçesi, … Mahallesi 3421 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.

3. Dava konusu taşınmazın değerinin belirlenmesinde uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygundur.

4. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla, davacı idare vekilinin ileri sürdükleri temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.