Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/15367 E. 2023/8310 K. 03.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15367
KARAR NO : 2023/8310
KARAR TARİHİ : 03.10.2023

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/943 Esas, 2022/2651 Karar
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Marmaris 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/5 Esas, 2022/6 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 03.10.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat … ile davacı idare vekili Avukat … gelmişlerdir.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Muğla ili, Marmaris ilçesi, … Mahallesi 642 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Muğla İdare Mahkemesinin 2019/48 Esas sayılı yürütmenin durdurulması talepli, kamulaştırma kararının iptaline ilişkin dava açtıklarını belirterek, bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini iddia etmiş, ayrıca dava konusu taşınmazın denize bitişik konumda olduğunu ve üzerinde restoran, otel ve müştemilatının bulunduğunu, deniz kenarındaki istinat duvarı ile iskelenin de davalı tarafından yaptırıldığını, turizm tesisinden yıllık 700.000,00 TL gelir elde edildiğini, idarece teklif edilen bedelin çok düşük olduğunu, piyasa araştırmalarında taşınmazın 3.421.332,20 TL değerinde olduğunu ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun usulüne uygun düzenlenmediğini, aynı kamulaştırma kapsamındaki taşınmazlara farklı münavebe ürünlerinin uygulanması ve masrafların düşük, verimin yüksek hesaplanmasının hatalı olduğunu, %500 oranında objektif değer artışı uygulanmasının doğru olmadığını, bedel farklarının nemaları ile ödendiği hâlde ayrıca faiz iletilmesine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın iki parsel ilerisinde Cumhurbaşkanlığı yazlık konutunun bulunduğunu, taşınmazın üzerinde de turizm tesisi bulunduğunu, bu nedenle taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, ticari işletme geliri esas alınarak taşınmaza değer biçilmesi gerektiğini, ilk raporda m² birim değeri 557,70 TL hesaplandığı halde usulî kazanılmış hak ihlal edilerek bu kez birim değerinin 215,13 TL üzerinden hesaplanmasının hatalı olduğunu, objektif değer artışının %800 oranında uygulanması gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza, aynı kamulaştırma kapsamında birbirine çok yakın konum ve özellikte olan taşınmazlar için aynı münavebe sisteminin uygulanması gerektiği kanaatine varıldığı buna göre 1. yıl için lahana ve hasıl mısır, 2. yıl için sivri biber, 3. yıl için taze fasulye münavebesinin uygulanması, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3’ü oranında hesaplanması ve Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre, sulanabilir tarım arazilerinde kapitalizasyon faiz oranı %4 kabul edilerek yapılan resen hesaplama sonucu bulunan çıplak metrekare birim fiyatına dava konusu taşınmazın denize sıfır konumu dikkate alınaeak %600 oranında objektif artırıcı unsur uygunarak metrekare birim fiyatının 1.260,00 TL olarak kabulü ile yapıların sadece dava konusu taşınmazda bulunan kısımlarına Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca yayınlanan 2018 yılı yapı yaklaşık birim maliyet cetveli esas alınıp, yıpranma oranları mahsup edilerek değer biçilmesi gerekirken, 2018 yılı resmî verilerinin ocak ayı değerleri olarak kabul edilmesi suretiyle m² birim fiyatlarının davanın açıldığı aralık ayına endekslenerek tespitinin ilk kararı sadece davalı tarafın istinaf ettiği gözetilerek bu husus usulî kazanılmış hak kapsamında değerlendirildiği, tapu alanı dışına inşa edilen yapı unsurlarının asgari levazım değerinin hesaplanması doğru bulunduğu, resen yapılan hesaplama ile belirlenenen kamulaştırma bedeline hükmedilmesi suretiyle İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ayrıca yapıya ilişkin lehlerine oluşan usulî kazanılmış hak ihlal edilmek suretiyle karar verildiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Mukakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem olarak, taşınmaz üzerindeki ağaçlara yaş, cins ve verim durumlarına göre, yapılara resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Aynı bögeden gelen ve aynı kamulaştırma işlemine ilişkin Dairemizin 2022/14895 Esas, 2023/5514 Karar sayılı ilâmıyla denetiminden geçen dosyada ıspanak, mısır (hasıl), biber, fasulye (taze) münavebesinin uygun görüldüğü, Dairemizin 2022/16574 Esas, 2023/4488 Karar, 2022/16382 Esas, 2023/4508 Karar ve 2022/15279 Esas, 2023/4489 Karar sayılı ilâmlarıyla da İlk Derece Mahkemesince ıspanak, mısır (hasıl), biber, fasulye (taze) münavebesi alındığı hâlde Bölge Adliye Mahkemesince gerekçesi açıklanmadan ıspanak yerine lahana ürününün münavebe planına eklenmesinin bozma nedeni yapıldığı gözetildiğinde; ıspanak, mısır (hasıl), biber, fasulye (taze) şeklinde olan münavebe planından ayrılma nedeni açıklanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması uygun görülmemiştir.

5. Dava konusu taşınmaza bitişik 210 ada 3 (eski 623) parsel sayılı taşınmaza ilişkin Dairemizin 2023/15327 Esas, 2023/7946 Karar sayılı kararı ile denetimden geçen dosyasında; ”İlk Derece Mahkemesi kararına esas alınan bilirkişi raporunda uygulanan objektif değer artış oranından gerekçesi açıklanmadan düşük oranda objektif değer artış oranı uygulanması” bozma nedeni yapıldığı dikkate alınarak İzmir Bölge Adliye Mahkemesinin 2022/2540 Esas, 2022/2765 Karar sayılı dosyası getirtilerek ve o dosyada belirlenen objektif değer artışı oranından ayrılma nedenleri açıklanarak objektif artış oranı belirlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Taraflar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 17.100,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı idareye, 17.100,00 TL vekâlet ücretinin de davacı idareden alınarak davalıya verilmesine,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

Dosyanın 6100 sayılı Kanun’un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.