Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/15237 E. 2023/3989 K. 25.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15237
KARAR NO : 2023/3989
KARAR TARİHİ : 25.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırılarak üzerinde irtifak hakkı tesis edilen taşınmazdaki enerji nakil hattının sökülmesi üzerine, taşınmazın tapu kaydındaki irtifak hakkı şerhinin terkini karşılığında idarece takdir edilen ve davacı tarafından ödenen bedelin fazla olduğunun tespiti ile davalıya fazla ödenen bedelin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu … ili, … ilçesi, … Mahallesi 2078 ada 3 parsel sayılı dava konusu taşınmazın evvelinden maliki olup bu taşınmaza davalı kurum tarafından İrtifak şerhi konulduğunu, müvekkillerinin bu gayrimenkulu satacağı sırada davalı kurumdan bu şerhini kaldırılmasını talep ettiğini, ancak davalı kurumun müvekkillerine ödenmediği halde söz konusu irtifak bedelinin kendilerine geri ödenmesini istediğini, iş bu gayrimenkulu satmak için müvekkillerinin daha evvel almadıkları 25/32 hissesinin karşılığı hesaplanan 490.040,00 TL bedeli kuruma ödemek zorunda kaldıklarını, davalı kurumun haksız kazanç elde ettiğini, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun’u (2942 sayılı Kanun) gereği kamulaştırma evraklarının usulüne uygun tebliğ edilmediği gibi bedel dahi ödenmediğini, şimdilik ödenmeyen ve haksız alınan bedelin 58.542,28 TL sinin davacılardan Hüseyin Incesu’ya 431.497,72 TL’sinin davacılardan İncesu Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti’ye olmak üzere toplam 490.040,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafın dava dilekçesi ekinde olan ek ve makbuzların taraflarına tebliğ edilmediğini, hal böyle olunca dava dilekçesinde belirtilen konuların doğruluğu ve yasallığı ile gösterilen gerekçeyle dava açılmış olması gibi durumların ayrıca değerlendirileceğini, esasa ilişkin olarak dava miktarı ve haklılığı konusunda deliller toplandıktan sonra aynca değerlendirmelerin yapılacağını, davacının dava konusu etmiş olduğu parsellere ilişkin kayıtların gelmesi, keşiflerin yapılması, el atma veya oluşan duruma ilişkin beyan ve değerlendirmenin sonra yapılacağını, davacının davasını kabul etmemekle birlikte, bir geri ödeme yapılması gerekse de bunun miktar ve rayiç dönemlerine ilişkin itirazlarının olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne davacıların idareye ödedikleri bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil kurumun o tarih itibarıyla uygulanması gereken Kanun ve yönetmeliklere göre işlemlerini yaptığını ve tamamladığını, yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince uyuşmazlığın 2942 sayılı Kanun’un 22 nci maddesi uyarınca tarafların anlaşmasıyla vazgeçme ve devir değil, dava konusu taşınmazdan geçen enerji nakil hattının deplase edilmesi nedeniyle söz konusu irtifak hakkının bedeli karşılığı terkini, yani Borçlar Hukuku anlamında bir icap ve kabul ilişkisi temeline dayandığını, bu durumda ise öncelikle irtifak hakkı bedelinin 2942 sayılı Kanun’nun değer biçmeye ilişkin 11inci maddesinin hükümleri kıyasen uygulanarak belirlenmesi ve davalı idareye fazla ödenen bir miktar olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, Mahkemenin bu yöntemi kabul etmemesi durumunda yaptırmış olduğu bilirkişi raporuna göre ödenen bedelin dava tarihinde ulaştığı alım gücü ile kamulaştırma tarihinde ödenen bedelin günümüze getirilmesinin ikinci planda düşünülmesi gereken bir konu olduğunu, mahkemece bu durumların hiç birine uyulmadan doğrudan kabul kararı vermesinin usul ve Kanuna uygun olmadığını ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile irtifak hakkının tesciline ilişkin kamulaştırma işlemlerinin usulüne uygun kesinleştiği ve bedelin kayıt malikine ödendiği kanıtlanamadığına göre, tapu kaydındaki şerhin bedelsiz terkini gerektiği halde, 2008 yılında demonte edilmiş olan enerji nakil hattına ait şerhin terkini için idarenin belirlediği bedelin, davacılar tarafından davalı idareye ödendiği sabit olduğundan dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki irtifak hakkının terkini karşılığında idarece takdir edilen ve davacı tarafından ödenen bedelin iadesine ilişkin davanın yazılı kabulüne dair kararın dosya kapsamı ve dayandığı gerekçelere göre doğru olduğu anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, üzerinde irtifak hakkı tesis edilen taşınmazdaki enerji nakil hattının sökülmesi üzerine, taşınmazın tapu kaydındaki irtifak hakkı şerhinin terkini karşılığında idarece takdir edilen ve davacı tarafından ödenen bedelin fazla olduğunun tespiti ile davalıya fazla ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu taşınmaz üzerindeki enerji nakil hattının davalı idare tarafından deplase edilmesi üzerine, davacının taşınmazın tapu kaydındaki irtifak hakkının da terkini istemiyle davalı idareye başvurduğu, idarece irtifak hakkının terkini karşılığı olarak 490.040,00 TL belirlendiği, davacı tarafça bu bedel ödenerek, tapu kaydındaki irtifak hakkının terkin edildiği anlaşılmıştır.

3. Somut olayda uyuşmazlık; 2942 sayılı Kanun’un 22 nci maddesi uyarınca tarafların anlaşmasıyla vazgeçme ve devir değil, dava konusu taşınmazdan geçen enerji nakil hattının deplase edilmesi nedeniyle söz konusu irtifak hakkının bedeli karşılığı terkini, yani Borçlar Hukuku anlamında bir icap ve kabul ilişkisi temeline dayanmaktadır. Bu durumda ise; irtifak hakkı bedelinin 2942 sayılı Kanun’un değer biçmeye ilişkin 11 inci maddesinin hükümleri kıyasen uygulanarak belirlenmesinden sonra davalı idareye fazla ödenen bir miktar olup olmadığının tespit edilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi Kararının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan gerekçeyle BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.