Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/15221 E. 2023/5107 K. 18.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/15221
KARAR NO : 2023/5107
KARAR TARİHİ : 18.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkillerinin … ili, … ilçesi, … Mahallesi 83 ada 19, 20 ve 24 parsel sayılı taşınmazlardaki mevcut hisselerine kamulaştırmasız el konulması nedeniyle … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/411 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını ve işbu davada davacı müvekkillerinin tapu kaydındaki mevcut hisselerinin, maddi hata nedeniyle eksik hesaplanması çerçevesinde bu eksik ödenen bedelin ilk dava tarihinden itibaren ödeme gününe kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesini, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/411 Esas sayılı dava dosyasındaki ciddi maddi hata neticesinde eksik hesaplanan ve henüz ödenmemiş olan müvekkillerinin hak kaybına sebebiyet veren 64.601,00 TL’nin asıl alacaklarının ilk dava tarihi olan 23.09.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile veya davalı idareye müracaat tarihlerindeki anılan 64.601,00 TL alacağın 23.03.2021 tarihine kadar işlemiş olan yasal faizi olan 37.791,00 TL ile birlikte toplamda 102.392,00 TL’nin alacaklarının ödeme gününe kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı müvekkillerine hisseleri oranında ödenmesi için dosyadaki maddi hesap hatasının düzeltilmesi taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar bakımından davacılar tarafından açılan … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/411 Esas sayılı dava dosyası ile kamulaştırmasız el koymadan kaynaklanan tazminat davasının kabulüne karar verildiğini, bu karara karşı taraflarınca temyiz yoluna başvurulduğunu, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 21.01.2016 tarihli ve 2015/19760 Esas, 2016/823 Karar sayılı kararı ile hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiğini, işbu karara karşı taraflarca karar düzeltme talebinde bulunulmadığından 02.03.2016 tarihinde kesinleştiğini, iş bu davanın kesin hüküm teşkil etmesi nedeniyle esasa girmeden usulden reddi gerektiğini, davacıların taşınmazların belirlenen değerlerine yönelik itirazlarını İlk Derece yargılamasında veya kanun yolu aşamasında ileri sürmeleri gerektiğini, davacıların artık malik sıfatlarının da kalmadığını, davacılar vekilinin iddialarının aksine Bakırköy 9. İcra Müdürlüğünün 2016/3853 Esas sayılı icra dosyasına 16.01.2018 tarihinde gereken ödemenin tam ve eksik olarak yapıldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile eldeki dava ile … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/411 Esas sayılı dava dosyasının taraflarının aynı oluşu, dava sebeplerinin aynı ve her iki dava ile elde edilmek istenen sonucun dava konusu taşınmazların bir kısmının idare adına tescili karşılığında kamulaştırmasız el atma bedeli oluşu, hesaplanan kısmın hatalı m² değerleri ile hesaplandığı, eksik hesaplama ile bakiye bedelin ödenmesi talebinin de çoğun için de az da vardır kuralı gereği ayrı bir iddia olmayıp kamulaştırması el atmadan kaynaklı tazminat istemi olduğu gözetilerek davanın kesin hüküm sebebiyle usulden reddine karar vermek gerektiği, kabule göre de …’ın ölü olmasından dolayı taraf sıfatına haiz olmadığı gözetilerek adına dava açılması ve diğer davacı Naciye Akbaş ile davacılar vekili arasında düzenlenmiş bir vekaletname dosyaya sunulmadan dava açılması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinde daha önce yargılaması yapılarak neticelenen ve davacıların dava konusu taşınmazlardaki mevcut hisselerine kamulaştırmasız el konulması çerçevesinde … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/411 Esas sayılı dosyası ile açılan dava dosyasında, davacı müvekkillerinin tapu kaydındaki mevcut hisselerinin bedelinin maddi hataya dayalı olarak yanlış hesaplanması nedeniyle eksik ödenen bedelin ilk dava tarihinden itibaren ödeme gününe kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkillerine ödenmesine dair taleplerinin gerekli tetkikat ve inceleme yapılmaksızın önceki davanın kesinleşmiş olması nedeniyle reddedildiğini, yerel mahkemece verilmiş olan kararda davacı müvekkilleri için olması gereken 77.425,00 TL bedel yerine maddi hata nedeniyle 12.824,00 TL’ye hükmedilmiş ise de arada hesaplanmayan ve eksik ödenen 64.601,00 TL’lik bir bedel bulunduğunu, yasal faiz ile birlikte toplam 102.392,00 TL’nin eksik ödendiğini, bu bedelin de emsal alınan dosyadaki m² birim fiyatının yanlış ele alınmasından kaynaklandığının açık ve net olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının talebine konu ettiği tazminatla ilgili daha evvel kesinleşmiş karar bulunduğu, ıslah dilekçesi doğrultusunda verilen kararın kesinleştiği, İlk Derece Mahkemesinin bu gerekçelerle davanın reddine karar vermesinde isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olmadığı kanaatine varılmış olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6100 sayılı Kanun’un 114 üncü maddesi ve 115 inci maddesi ile 303 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/411 Esas, 2015/95 Karar sayılı dosyasında, davacı tarafça aynı parsellerle ilgili aynı davalı idareye karşı açılan kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı tazminat davasının kabulüne karar verildiği, kararın davalı idare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2015/19760 Esas, 2016/823 Karar sayılı ilamıyla faiz yönünden düzeltilerek onandığı ve karar düzeltme yoluna gidilmeyerek 02.03.2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.