Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/12449 E. 2023/5899 K. 07.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12449
KARAR NO : 2023/5899
KARAR TARİHİ : 07.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil siteye ait sosyal tesislerin teras katı, onaylı plan ve projelerde teras olarak görüldüğünü ancak projeye aykırı olarak, onaylı projede teras olarak görülen kısmın yükseltilerek üzerine çatı yapılmak suretiyle işyeri olarak kullanılacak hale getirildiğini, kanuna aykırı olarak yapılan imalat hakında genel kurulun oybirliği ile karar alması gerekirken oylamaya sunulmadığı gibi, plan projenin yapılmadığını, inşaat izni ve yapı kullanma izinlerinin alınmadığını, … İl Özel İdaresi tarafından 28.07.2008 tarihinde mühürlendiğini ve eski hale getirilmesi için de 30 gün süre verildiğini, aykırı olarak yapılan işlerin önceki yönetim kurulu tarafından yapıldığını, tesisin eski hale getirilmesi için yapılacak iş ve işlemlerin değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesinin bu aşamada müvekkil tarafından mümkün olmadığından iş bu belirsiz alacak ve tespit davasını açmak zaruretlerinin doğduğunu, tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari 75.000,00 TL alacağın haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın taleplerinin zamanaşımına uğradığını, iddialara ilişkin müvekkillerinin sorumluluğunun bulunmadığını, hukuka aykırı, haksız ve hakkaniyetten yoksun olarak açılan davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI
Enez Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.11.2019 Tarihli ve 2019/95 Esas 2019/121 Karar sayılı ilamı ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan inceleme sonucunda, davacı tarafın her bir talebine ilişkin istenilen miktar açıklattırılıp belirlenmeden yargılama yapılarak hüküm kurulması doğru olmadığı gibi ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı müdahale ve ilavenin eski hale getirilmesi, projeye aykırılık devam ettiği sürece her zaman istenebilir. Mahkemece eski hale getirilmesine ilişkin verilen kararın gereğinin yerine getirilmemesi halinde ise kararın infazının nasıl yapılacağı 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (2004 sayılı Kanun) 30 uncu maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre eski hale getirme bedelinin tahsili de İİK hükümleri gereğince gerçekleştirilecek, projeye aykırılıkların sadece eski hale getirilmesi bedeline hükmedilemeyecektir. Dava dilekçesinde, eski yönetim kurulunun projeye aykırı işlemleri nedeniyle eski hale getirme bedeli istenmiş ise de, projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi istenmediğine göre, mahkemece yerinde olmayan gerekçe ile istemin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi,Yargıtay uygulamalarında yöneticinin kat maliklerine karşı sorumluluğu, vekilin sorumluluğu kapsamında değerlendirilmekte olup, vekilin sorumluluğu ve dönemsel edimlerde zamanaşımı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenmiştir. Buna göre yapılacak inceleme ve araştırma ile oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, mahrum kalınan kira bedeli yönünden haksız fiil kapsamında değerlendirme yapılarak talebin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 29.06.2022 tarihli ve 2022/11 Esas, 2022/88, Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda gerekli araştırmanın yapılmadığını, müvekkilerinin genel kurullarda ibra edilip şahsi sorumluluklarının bulunmadığını, incelemenin yetersiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eski yöneticinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 rarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 34 ve 35 inci maddeleri

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 428 maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalılardan aşağıda kalan harcın alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,

07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.