Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/12037 E. 2023/5441 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12037
KARAR NO : 2023/5441
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri ile davalı … tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri ile davalı … tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; … ili, … ilçesi, … Mahallesi 234 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar … vd. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kurumun yapmış 2015 yılı verileri esas alınarak taşınmazın bedelini belirlediğini, 2016 yılı verileri baz alınarak değer tespiti yapılması gerektiğini, taşınmazda var olan ağaçlara eksik ve yaşlarının yanlış tespit edildiğini, taşınmazın bulunduğu bölgenin el değmemiş bakir bir yer olduğunu, yetişen ürünlerin tamamen doğal ürünler olduğunu, organik tarıma çok uygun olduğunu, taşınmazların sulanması amacıyla yaklaşık 1.000 metrelik boru döşendiğini, damlama sistemleri kurulduğunu, hesaplama yaparken bunların dikkate alınmadığını, bu bölgede taşınmaz için kapitalizasyon faiz oranın en az 0,03 ve 0,04 olması gerektiğini, davacı tarafın dosyaya sunulan uydu görüntüleri baz alınarak hesaplama yapılmasını talep etmesinin hukuka ve maddi gerçeğe aykırı olduğunu beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara hisseleri oranında ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile baraj gölü sahası içerisinde kalması sebebiyle davacı idare lehine tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare, davalılar … vd., davalı … vekili ve davalı … istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; idarenin yargı harçlarından muaf olduğunu, bilirkişi raporunda ortalama verilerle hesaplama yapılmadığından dolayı kamulaştırma bedelinin taşınmaz değerinden fazla hesaplandığını, dava konusu taşınmaz büyük bir arazi olup tamamında sebze vb. ürünlerin üretilmesinin mümkün olmadığını, taşınmazın kuru tarla olduğunu, sulu olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, kapitalizasyon faizinin %8 olarak alınması gerektiğini, dava konusu taşınmazda kamu yararı kararının son ilân tarihindeki uydu fotoğraflarında görünmeyen ürün ve mütemmim cüzler için hesaplama yapılmasının doğru olmadığını, 3-4 yaş omcaya değer verilmiş ise de bilirkişi raporunda hesaplamanın dayanağının açıklanmadığını, dava konusu taşınmazın tamamının bağ ve bahçe niteliğinde olmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalılar … vd. vekili istinaf dilekçesinde özetle; il ve ilçe veri cetvelindeki çelişkinin giderilmesi gerektiğini, davaya konu taşınmazın özellikleri dikkate alınarak en az %50 oranında objektif değer artışı oranı uygulanması gerekirken bu yönde bir artış yapılmamış olmasının hukuka aykırı olduğunu, davaya konu taşınmaz üzerindeki ağaçlar için maktuen değer biçilip arazinin değerine eklenmesi gerekirken bunun yapılmadığını, teveklerin 5-6 yaşında olduğu tespit edildiğine göre aynı şekilde bunlara maktuen değer biçilip arazi bedeline eklenmesi gerekirken kapama bahçe vasfı ile hesap yapılmış olmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

3. Davalı … istinaf dilekçesinde özetle; il ve ilçe veri cetvelindeki çelişkinin giderilmesinin gerektiğini, davaya konu taşınmazın özellikleri dikkate alınarak en az %50 oranında objektif değer artışı oranı uygulanması gerekirken bu yönde bir artış hesaplamasının yapılmamış olmasının hukuka aykırı olduğunu, davaya konu taşınmaz üzerindeki ağaçlar için maktuen değer biçilip arazinin değerine eklenmesi gerekirken bunun yapılmadığını, teveklerin 5-6 yaşında olduğu tespit edildiğine göre aynı şekilde bunlara maktuen değer biçilip arazi bedeline eklenmesi gerekirken kapama bahçe vasfı ile hesap yapılmış olmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kendilerine tebliğ edilmediğini ve savunma haklarının kısıtlandığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

4. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün verileri yerine İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün verilerinin baz alınmasının doğru olmadığını, ek raporda İl Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin dava dosyasına girilen ilk verilerle ciddi çelişki oluşturduğunu, köydeki arazilerin azlığı sebebiyle objektif değer artışının uygulanması gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kendilerine tebliğ edilmediğini ve savunma haklarının kısıtlandığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinin ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta tarafların istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, böylece Mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare, davalılar … vd. ve davalı … tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalılar … vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

3. Davalı … temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ve 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki … ili, … ilçesi, … Mahallesi 234 ada 3 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare, davalılar … vd. Vekilleri ile davalı …’nin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dosyadaki bilgi ve belgelerin tetkikinde; idarece tanzim olunan 29.02.2016 tarihli kıymet takdir tutanağında 5 yaş 98 adet ceviz ile 5-6 yaş 11 adet asma bulunduğunun tespit edildiği, Bölge Adliye mahkemesinin kaldırma kararı sonrasında alınan ek raporda ceviz ağaçları için 9-36 yaş aralığı tam verim döneminde oldukları kabul edilerek kapama ceviz bahçesi olarak kabul edilerek net ceviz geliri üzerinden bedel belirlenmiş ise de bilirkişi raporunda ağaçların kaç yaşında olduğu belirtilmeden soyut ifadelerle verim çağında kabul edildiği, kıymet takdir raporu ve dosya içerisinde mevcut fotoğraflar da dikkate alındığında dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaşının net olarak tespit edilip 2016 yılı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden ceviz ağacının yaş verim ve maliyet tablosu getirtilip bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak rapor denetlendikten sonra karar verilmesi gerekirken çelişkili rapora dayanılarak karar verilmesi hatalı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri ile davalı …’nin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harçlarının istek hâlinde davalılara iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.