Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/12029 E. 2023/5812 K. 06.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12029
KARAR NO : 2023/5812
KARAR TARİHİ : 06.06.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı lehine tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddi ile resen İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; … ili, … ilçesi, … Mahallesi 260 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare lehine tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hesaplamada kullanılan mutat münavebe ürünlerinde vatandaşların kendi ihtiyaçları için yetiştirdikleri sebzenin göz önüne alındığını, oysa yörede sulu arazide buğday, dane mısırın mutat olarak yetiştirildiğini, bu kapsamda dava konusu parselin bulunduğu köyün çiftci kayıt sistemi kayıtlarının ilgili kurumdan talep edilip değerlendirme yapılması gerekirken, bu hususta herhangi bir araştırma ve incelemenin yapılmadığını, münavebe bitkisi olarak hesaplamaya dahil edilen biber ve hıyarın verimlerinin yüksek, masraflarının düşük alındığını, bilirkişi raporunda ürünlerin üretim masrafların düşük alındığını, kapitalizasyon faiz oranının %4 belirlenmesinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın keşfi sırasında sebze ekili olmamasına rağmen, sebze münavebesi yoluna gidilerek değer artışı uygulanmasının hatalı olduğunu, taşınmazın tapu kaydında ve fen bilirkişi raporunda susuz tarla olarak belirtildiği hâlde, bilirkişiler tarafından sulanabilir tarım arazisi olarak değerlendirme yapılmasının hatalı olduğunu, taşınmazın motopompla sulama yapıldığı için motopompla yapılan sulamanın masraflarının dikkate alınması gerektiğini, bu masrafın üretim masraflarına %15 ilâve edilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; … İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri yerine Silvan’ın örnek alınmasının doğru olmadığını, iki ilçenin faaliyet alanının ve şartlarının aynı olmadığını, … ilçesinde arazilerin az ve parçalı olduğunu, mısır tarımının yaygın olmadığını, mısır yerine sebze ekimi yapıldığını, objektif değer artışı uygulanmamasının hatalı olduğunu, bilirkişilerce yapılan yılda bir ürüne hesaplama metodunu kabul etmediklerini, münavebe usulünün hatalı, taşınmazın değerinin eksik hesaplandığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun’un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği belirtilerek hüküm fıkrasının faiz, ödeme ve fazla bloke edilen bedelin iadesine ilişkin bölümleri düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplama yapılırken münavebe ürünlerinde vatandaşların kendi ihtiyaçları için yetiştirdikleri sebzelerin göz önüne alındığını, münavebe sisteminin ve münavebe ürünlerinin hatalı olduğunu, hesaplamaya dahil edilen ürünlerin veriminin yüksek alındığını, üretim masraflarının düşük hesaplandığını, kapitalizasyon faiz oranının hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın keşfi sırasında taşınmazda sebze ekili olmamasına rağmen sebze münavebesi uygulanmasının hatalı olduğunu, sulama masraflarının dahil edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin hesaplanmasında ilçe verilerinin esas alınması gerektiğini, münavebenin hatalı olduğunu, objektif değer artışı uygulanması gerektiğini, faizin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki … ili, … ilçesi, … Mahallesi 260 ada 5 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak üzerinde bulunan ağaçlara ise maktuen değer biçilmesi yerindedir.

3. Münavebeye alınan ürünlerin değerlendirme yılına ait resmî verilerinde sulu arazi koşullarına ait verim değerlerinin bulunduğu ve aynı münavebe planının aynı yöreden gelen Dairemiz denetiminden geçen dosyalarda da uygulandığı tespit edilmiştir.

4. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı uygun görülmüştür.

5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.